Güney Kore'de sandık çıkış anketlerinde 2 aday öne çıkıyor

Güney Kore'de devlet başkanlığı seçimleri için bugün halk sandık başına giderken ilk sandık çıkış anketlerine göre seçimlerde biri iktidar kanadı diğeri muhalefetten olmak üzere 2 aday öne çıkıyor.

Güney Kore'de sandık çıkış anketlerinde 2 aday öne çıkıyor
Güney Kore'de sandık çıkış anketlerinde 2 aday öne çıkıyor
GİRİŞ 09.03.2022 18:46 GÜNCELLEME 09.03.2022 18:46

Yonhap'ın haberine göre, oy sayım işlemlerinin başladığı Güney Kore'de basına yansıyan ilk sandık çıkış anketlerine göre, seçim yarışı büyük ölçüde iktidardaki Demokratik Parti'nin adayı Lee Jae-myung ile muhalefetteki Halkın Gücü Partisi'nin adayı Yoon Seok-youl arasında geçiyor.

Güney Kore televizyon kanalları KBS, MBC ve SBS'nin paylaştığı ilk sandık çıkış anketi sonuçlarında, Lee'nin oy oranı yüzde 47,8 olarak açıklanırken, Yoon'un ise yüzde 48,4 oy aldığı tahmin ediliyor.

Adalet Partisi'nin adayı Sim Sang-jeung'un da ilk sonuçlara göre yüzde 2,5 alacağı öngörülüyor.

Ulusal Seçim Komisyonuna göre, seçime katılımı oranı yüzde 77,1 ile beklentilerden daha düşük bir grafik sergilerken, 2017'deki başkanlık seçimindeki bu oran yaklaşık yüzde 77,2 olmuştu.

Yaklaşık 44,2 milyonluk seçmenden en az 34 milyon kişinin sandık başına gittiği tahmin ediliyor.

SEÇİMLERDE 10 ADAY ARASINDAN 2 ADAY ÖNE ÇIKIYOR

10 adayın yarıştığı seçimde iktidardaki Demokratik Parti, mevcut Devlet Başkanı Moon Jae-in'in yerine 57 yaşındaki Eski Gyeonggi Valisi Lee Jae-myung ile yarışırken, muhalefetteki Halkın Gücü Partisi ise yeni bir adayda karar kılarak seçimlere eski Güney Kore başsavcısı 61 yaşındaki Yoon Seok-youl ile katıldı.

Ülkedeki 3'üncü büyük parti olarak gösterilen Halk Partisi'nin adayı Ahn Cheol-soo ise Yoon lehine seçimlerden çekilmesiyle yarışın büyük ölçüde 2 aday arasında geçmesi bekleniyordu.

Seçim anketlerinde başa baş bir grafiğin olduğu gözlenirken, diğer muhalefet partilerinin yaklaşık yüzde 10'luk bir oy potansiyeli olabileceği ifade edildi.

Skandalların damga vurduğu seçimlerde adayların politikalarından ziyade kişisel ilişkileri gündemde yer aldı.

Seçmenlerin siyasi tercihlerini şekillendirdiği belirtilen önemli gündem maddeleri arasında hükümetin Kovid-19 salgınıyla mücadelesi ve buna bağlı gerçekleşen ölümlerle salgın boyunca yaşanan ekonomik sorunların ilk sıralarda olduğu kaydedildi.

İKTİDAR ESKİ GYEONGGİ VALİSİ LEE İLE HALKIN GÜCÜ PARTİSİ İSE ESKİ BAŞSAVCI YOON İLE SEÇİMLERDE

Seçim öncesi kamuoyu yoklamalarına göre, Güney Kore'nin yeni liderinin Lee ya da Yoon olması beklenirken, Seongnam Belediye Başkanı ve Gyeonggi Valisi görevlerini üstlenen iktidar partisinin adayı Lee, yerel yönetimlerdeki tecrübesiyle öne çıkıyor.

Lee, 2017 seçimleri öncesi Demokratik Parti başkan adayını belirlemeye yönelik parti içi ön seçimlerini Moon Jae-in'e karşı kaybetmesine karşın işçi sınıfının refahının artırılması ve bazı ekonomik söylemleriyle parti içindeki popülaritesini artırdı.

Rüşvet ve görevi suiistimal gibi suçlardan 5 yıl hapis yatan eski Devlet Başkanı Park Geun-hye'nin 2017'de görevden alınmasının ardından, muhalefetteki Halkın Gücü Partisi ise yeni bir adayla seçimlere katılırken aday olarak eski Güney Kore başsavcısı ise Yoon'da karar kılındı.

2017'deki Park'ın görevden alınmasının ardından aynı yıl yapılan seçimlerde Moon yüzde 41,1 alırken, Özgür Kore Partisi'nin adayı Hong Jun-pyo yüzde 24, Halk Partisi'nin adayı Ahn da yüzde 21 oy almıştı.

Yoon, kampanya dönemi boyunca başkanlık seçimlerinin önde gelen isminden biri olarak önen çıkarken, Moon yönetiminin hukuk reformları ve sözde hukuksuz uygulamalarına karşı itirazlarıyla biliniyor.

İktidarın adayı Lee'nin, gençlerden daha fazla destek gördüğü ifade edilirken, Yoon'un daha yaşlı seçmenlerle eski muhafazakarlara yakın olduğuna işaret ediliyor.

GÜNEY KORE SKANDALLARIN GÖLESİNDE SEÇİMLERE GİTTİ

Lee'nin lideri olduğu Demokratik Parti'de bir dizi cinsel taciz skandalı medyaya yansırken, Busan Belediye Başkanı da cinsel saldırı suçundan cezaevinde bulunuyor.

Partisinin ilişkilendirildiği skandalların yanı sıra Lee de Seongnam belediye başkanlığı dönemindeki "bazı arazi geliştirme projeleri"ndeki yolsuzluk iddiaları, görevli müdürlerin intihar etmesi ve bundaki bağlantısıyla gündemde yer alıyor.

Yoon ise başsavcılık dönemlerinde bazı davalarda aldığı kararlarla ilgili eleştirilerin odağı haline gelirken, Yoon'un eşinin iş başvurularında "yalan ifadeler" kullandığı iddiaları da taraflar arasında tartışma konusu oluyor.

Öte yandan, Yoon'un adayı olduğu Halkın Gücü Partisi'nin seçim kampanyasında, Cinsiyet Eşitliği ve Aile Bakanlığının kaldırılması vaadi de dikkati çekiyor.

Eski başsavcı Yoon'un bakanlığı lağvetmeye yönelik tutumunun özellikle genç erkeklerce desteklenebileceği yorumları yapılırken, ülkede geçen yıl yapılan bir ankette genç erkeklerin yüzde 79'u cinsiyetleri sebebiyle "ciddi şekilde ayrımcılığa maruz kaldıklarını" ifade etmişti.

İKİ LİDERİN DE DIŞ POLİTİKA DENEYİMİ BULUNMUYOR

Seçimlerde öne çıkan her iki liderin de dış politika deneyimi bulunmazken, seçmenler arasında her halükarda ABD ile ilişkilerin bundan olumsuz etkilenmeyeceğine dair görüş hakim.

Lee'nin genel olarak Moon yönetiminin dış politika ilkelerine sadık kalacağına işaret edilirken, bağımsızlıktan taviz vermeyen, akılcı ve ilişkilerde "dengeli" bir dış politika takip edeceği belirtiliyor.

Muhalefetin adayı Yoon'un da ABD'yle yakınlığı koruyup, Japonya ve Çin'le ilişkileri geliştirip, Kuzey Kore'nin nükleer silahlardan arındırılmasını sağlamayı amaçladığı ifade ediliyor.

SEÇİM KAMPANYALARI GERGİN BİR ATMOSFERDE YÜRÜTÜLDÜ

Seçim kampanyaları dönemi gergin bir atmosferde geçerken bu durum liderlerin karşılıklı iletişim diline de yansıdı.

Yoon, Lee’nin partisine "Hitler" ve “Mussolini” yakıştırmasında bulunurken, Lee’nin taraftarları ise Yoon’u "canavar", "diktatör" ve "boş kutu" olarak adlandırdı.

Yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, taciz skandalları taraflar arasında öne çıkan tartışma konuları arasında yer aldı.

Yoon, Lee'yi belediye başkanlığı döneminde arazi genişletme projesinde yolsuzluğa karışmakla suçlarken, Moon döneminde "hukuksuzlar" ve parti yetkililerinin dahil olduğu iddia edilen "taciz olayları" üzerinden eleştiriyor.

Lee ise, Yoon'a başsavcılık dönemindeki görevine ilişkin suçlamalar yöneltirken, Halkın Gücü Partisi'nin eski Devlet Başkanı Park'ın 2017'de yolsuzluk, görevi kötüye kullanma ve rüşvet suçlamalarıyla görevden alınmasını ve 5 yıllık infazının ardından affedilmesini gündeme getiriyor.

Yoon ve Lee, kazanırlarsa diğer tarafa karşı siyasi olarak motive edilmiş soruşturmalar başlatmama konusunda söz verirken bu söylemlerin ne kadar tutarlı olacağı şüphe uyandırıyor.

GÜNEY KORE SANDIK BAŞINDA

Yaklaşık 44 milyon seçmenin bulunduğu Güney Kore'de, yerel saatle 06.00'da oy verme işlemi başladı.

Kovid-19 önlemleri kapsamında maske takan seçmenler, oy merkezlerinin önünde uzun kuyruklar oluşturdu.

Seçmenlerden, oy vermeden önce eldiven takmaları ve el antiseptiği kullanmaları isteniyor.

Ülkenin bir sonraki devlet başkanı olmak için 10 kişinin yarıştığı seçimi kazanan aday, mayısta göreve başlayacak.

Güney Kore'de devlet başkanlığı seçimlerinde yarışmak için Ulusal Seçim Komisyonuna 14 aday başvurmuştu.

Ülkede 2020'de yapılan değişiklikle 19 olan seçmen yaşı, 18'e indirilmişti.

Seçimden galip çıkan aday, tek dönemde 5 yıl devlet başkanlığı yapabilecek.

Güney Kore Parlamentosunda 14 Şubat'ta alınan karara göre, Kovid-19 hastaları ve karantinadakiler 18.00-19.30 saatlerinde oy kullanabilecek.

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 85 milyon vatandaşa çağrı: Hepimizin namusuna emanettir!
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sandık hepimizin namusuna emanettir!