Bakan Uraloğlu'ndan son dakika Hürmüz Boğazı açıklaması: Alternatifler var

SON DAKİKA HABERİ: Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu CNN Türk canlı yayınında açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu, 12 günlük İsrail-İran Savaşı  sırasında İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatma tehdidine ilişkin önemli mesajlar verdi.

'İSRAİL, HAVA SAHASINI KULLANMADIĞIMIZ BİR ÜLKE'

Bakan Uraloğlu'nun açıklamaları şu şekilde:

Bölgemizde yaşanan çatışma durumu, kısa bir savaş durumu adına ne koyarsak, ilk etapta İsrail zaten bizim hava sahasını kullanmadığımız bir ülke. İsrail, Suriye'nin neredeyse tamamına yakın bir bölümü ama daha çok güney bölümü, Irak'ın tamamı ve İran hava sahası fiil olarak kapandı zaten.

Biz de gerekli notaları yayınlayarak hem oralara olan uçuşları durdurduk, hem de o hava sahalarının kullanılmasını engellemiş olduk. Tabii bu 12. gün, 11. gün İran'ın Katar'daki Amerikan üssünü vurmasıyla, bu güneydeki Arap Yarımadası'ndaki bazı ülkelerin hava sahaları da pratikte kapanmış oldu ve sefer iptalleri olmuş oldu.

'İRAN HAVA SAHASININ ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ KAPALI'

An itibariyle İran hava sahasının halen önemli bir bölümü kapalı. Sadece üst geçişler hava sahasından müsaade edilmiş, kullanılmaya başladı.

Diğer taraftaki notamlar devam ediyor. Bizim oradaki ticari uçuşlarımızı engelledi. Tabii bir turist hareketliği İran'dan bekliyorduk. Yine diğer Arap ülkelerinden. Onunla ilgili bazı etkilerinin olduğunu söyleyebilirim. Ama bundan sonra artık normale dönmeyle ilgili ciddi bir aşama kat edildi. Sadece bir İran hava sahası kaldı.

'HÜRMÜZ BOĞAZI KAPATILIRSA TÜRKİYE'NİN DE ELBETTE ETKİLENMESİ SÖZ KONUSU'

Kapatılma söylemi bile dünyadaki petrol piyasalarında yüzde 15'e kadar bir fiyat dalgalanmasına sebebiyet verdi. Petrolün  yüzde 30 civarı, civarı Hürmüz Boğazı'ndan sağlanıyor. Dolayısıyla Türkiye'nin de elbette etkilenmesi söz konusu. Ancak bu süreçte biz enerji bakanımızla da gerekli görüşmeleri yaptık.

'CİDDİ AKSAMALARA SEBEBİYET VERİR AMA BİZİM ALTERNATİF KANALLARIMIZ VAR'

Türkiye'nin alternatifleri var. Irak'tan var, Azerbaycan'dan var, Rusya'dan var baktığımızda ve Türkiye'nin bir depolama kapasitesi var.

Bunları dikkate aldığımızda böyle kısa vadede ya da bu kadar bir süreçte ciddi bir şekilde etkilenmediğimizi söyleyebilirim.

Ama peki kapatılsaydı ne olurdu? Ciddi aksamalara sebebiyet verir ama bizim alternatif kanallarımız var. Belki birazcık zorlar ama ihtiyaçlarımızı giderebiliriz. Tam da bu noktada bizim yapmayı planladığımız bir kalkınma yolu koridoru projesi var.

'HÜRMÜZ BOĞAZI KAPANIRSA PETROL VE DOĞAL GAZ SEVKİYATI DURMUŞ OLUR'

Hürmüz Boğazı kapanırsa bu petrol ve doğal gaz sevkiyatı durmuş olur. Peki o civarda Basra Körfezi'nde üretilen şeylerde petrol ve doğal gaz da orada kalmış olur.

Kalkınma Yolu Koridoru hayata geçtiği zaman yani Basra'dan Irak'ın Fav Limanı'ndan başlayıp ülkemize Ova Köy'e kadar gelecek olan 1200 km'lik demir yolu kara yolu ve enerji nakil hatları yolu olacak. Mesela bugün bitmiş olsaydı bu proje, piyasalar  yüzde 15'lik bir fiyat artışıyla tepki vermezdi. Bu kadar basit.

KALKINMA YOLU PROJESİ

Uzakdoğu'dan çıkan yükler, geçmişte ipek yolu, devamında işte karayolu, demir yolu, şimdi işte modern ipek yolu diye birçok ad verebiliyoruz. Şimdi bakın şurada çok güzel bir harita var. Şu anda mesela bizim kullandığımız daha çok Süveyş kanalından giden hattır. Bizim derken daha çok Avrupa'ya yönelik yüklerin gittiği Süveyş kanalından yaklaşık 35 günde Londra'ya kadar gidebiliyor bu yük.

Süveyş kanalında yine bu İsrail ve Gazze'deki çatışmalardan dolayı sıkıntılar olmuştu biliyorsunuz. Buradaki bazı gemilerin geçişleri tehdit altında olunca ümit burnundan dolaşarak 45 günde gidebilmişlerdi. Yani 10 günlük bir zaman kaybı ve maliyet kaybı gerçekten çok büyük bir rakam. Çok önemli bir kayıp.

Biz kalkınma yolunu bitirdiğimizde inşallah 25 güne inmiş olacak bu süre. Yani 35 gün, 45 gün, 25 gün. Peki orta koridorda neredeyiz? Orta koridorda şu anda Çin'den çıkan bir yük Londra'ya kadar 18 günde gidebiliyor. Biz iyileştirmeleri yaptığımız zaman bu 15 güne düşmüş olacak. Dolayısıyla orta koridor bu anlamda ülkemizin hem bir ticaret anlamında hem de strateji anlamında güçlü bir kazanımı olmuş olacak. Halihazırda işleyen ama istediğimiz kadar henüz kapasitesi ya da yükü almamış olan bir koridor. Bununla ilgili de çalışmalarımızı yürütüyoruz.