Reyhanlı'da patlamanın en acı hikayeleri

Reyhanlı'da patlayıcı yüklü iki ayrı aracın on dakika arayla infilak ettirilmesi sonucu hayatını kaybedenlerin yakınlarının acısı yürekleri burkarken ölenlerden geriye birbirinden çarpıcı hayat hikayeleri çıktı.

GİRİŞ 13.05.2013 12:30 GÜNCELLEME 13.05.2013 12:57
Bu Habere 6 Yorum Yapılmış

Kardeşini unuttu, yaralıları sırtında taşıdı

Reyhanlı'daki patlamanın hemen ardından yaralanan yaşlı bir kadını sırtında taşıyarak olay yerinden uzaklaştıran Kemal Ezer, kardeşini unutup yaralıların yardımına koştuğunu söylüyor.

Kardeşi Mehmet Akif'i, Anneler Günü hediyesi almak için çarşıya gönderen Ezer, patlama sesini duyunca olay yerine koştuğunu belirtiyor.

Gördüğü manzara karşısında şoka girdiğini kaydederek, "Çığlık sesleri ile kendime geldim. Kolu ve bacağı kopmuş feryat eden bir kadını gördüm. Kanlar içindeydi. Sırtıma aldığım gibi patlama yerine gelen ambulanslara yetiştirmeye çalıştım. Sonra polisleri görünce onlara teslim ettim. Kardeşimi tamamen unutmuştum." şeklinde konuşuyor.

Patlamanın olduğu cadde üzerindeki beyaz eşya dükkanında çalışan Ezer, sırtında taşıdığı kadını bırakınca tekrar olay yerine koştuğunu ifade ediyor. Ezer, yaşadığı o anları şöyle tasvir ediyor: "Birçok yaralı vardı. Herkes yardım için bağırıyordu. Betonların arasında birini daha gördüm. Büyük uğraşlar vererek onu da çıkarmayı başardım. Ancak ben de şoka girmiştim. O an tek düşündüğüm insanlara yardım etmekti. Daha sonra biraz kendime geldiğimde kardeşimin patlama yerinden uzak bir sokakta kurtulduğunu öğrendim. Çok şükür kendisine bir şey olmamıştı."

Yürek dağlayan o feryadın hikâyesi

Patlamada, acının sembolü haline gelen fotoğrafıyla bütün Türkiye ve dünyanın tanıdığı Döne Kuvvet'in (71) gözyaşları dinmiyor. Kızı Nadire ile Karaman Ermenek'ten 2 gün önce annesiyle ziyaretine gelen 1,5 yaşındaki torunu Fatma Nur Erboz'u toprağa veren Döne ninenin evinden ağıtlar yükseldi: "Yavrularım boşu boşuna gittiler. Kucak kucağa yandı, kül oldu yavrularım. Kolları koptu, onları topladım. Kolları yumuşacıktı torunumun." Acılı baba Astsubay Hakkı Beyazıt Erboz da "Kızımı elime aldığımda bir tutam kızarmış et parçası vardı." diye gözyaşı döktü.

Döne Kuvvet'i bütün Türkiye, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki patlamada enkazın içinde kollarını açmış feryat eden fotoğrafı ile tanıdı. Kızının ve küçük torununun ceset parçalarını yerden toplayan Döne Kuvvet'in feryatları ise yürekleri burktu. Belediye binasına yüz metre mesafedeki evlerinden patlamayla birlikte olay yerine koşan Döne Kuvvet, ağıtlar yakarak olay anını şöyle anlatıyor: "Kızım Nadire, belediyenin yakınında bir hediyelik eşya dükkânında çalışıyordu. Öğle yemeği için eve gelmişti. Sonra tekrar işine gitmek için hazırlandı. Küçücük torunum Fatma Nur, 'Teyzecik beni de götür' diye yalvardı. Annesi Kübra ile birlikte torunumun başına kırmızı kurdeleyi bağladık. Sonra giyinip kuşanıp teyzesi ile gittiler. Teyzesi aldı kucağına onu. Biraz sonra gümbür etti. Yer gök inledi. Hemen dışarı fırladım, peşlerinden gittim. Kızımla torunumun cesetlerini gördüm. Birbirlerine sarılıp gittiler. Yavrularım kucak kucağa gittiler. Ceset parçalarını, kollarını topladım. Yumuşacık kolları vardı. Her yerde parçalanmış cesetler vardı. Patlamanın olduğu yerde sular fışkırıyordu. Arabalar parçalanmıştı." Döne nine, "Bu zalimliği bir daha bize gösterme." diye Allah'a yalvarırken, gözyaşları içerisinde, "Savaş etmedik. Biz kime ne yaptık? Ne ettim yavrum? Ateşler yandı. Boşu boşuna gitti yavrularım." diyor.

Acılı baba Astsubay Hakkı Beyazıt Erboz da eşi Kübra'yı saldırıdan iki gün önce Reyhanlı'ya gönderdiğini ifade ediyor. 1 buçuk yaşındaki kızının arkasından gözyaşı döken Erboz, "Çok sevimliydi. Mavi mavi gözleri, sarı saçları vardı. Yürümeye başlamıştı. Yeni yeni kelimeler söylüyordu. Evlilik yıldönümünde onu kaybettik." ifadelerini kullanıyor. Karaman'ın Ermenek ilçesinde görev yapan ve olayı duyar duymaz Reyhanlı'ya gelen Hakkı Erboz, eşi ve diğer çocuğu Murat Efe'nin de dükkâna gideceğini ancak eşi oyalanınca patlamadan kurtulduklarını anlatıyor. Terörün amacının gerginlik çıkararak halkın huzurunu bozmak olduğunu kaydeden acılı baba, "Daha önce Kars'ta, Hakkâri Yüksekova'da olay yeri incelemede görev yaptım. Terörün gerçek yüzüyle 16 yıldır beraberim ancak yavrumu ve baldızımı bir terör saldırısında kaybetmenin acısı çok farklı. Yıllarca terörle mücadele ettim. Yavrumu teyzesinin kucağında memleketimde kaybettim. Teyzesi kızıma sarılmış ve birlikte can vermişler. Kızımı elime aldığımda bir tutam kızarmış et parçası vardı. Dayanmak çok zordu. Bu, çok acı bir durum. Allah'ın takdiri bu şekildeymiş." ifadelerini kullanıyor.

Küçük Fatma Nur'un annesi Kübra Erboz da annesi Döne Kuvvet'e sarılarak ağıtlar yakıyor. Ayakta durmakta ve konuşmakta zorlanan Kübra Erboz, annesine seslenerek, "Şehit oldular annem. Küçücük kızım teyzesine sarılıp öldü. Hiç günahları yoktu. Bacımın, yavrumun günahı yoktu. Kahrolsunlar." diye taziye evinde feryat ediyor.

Anneler Günü hediyesi alırken öldü

Saldırıda hayatını kaybeden 25 yaşındaki Ayşegül Kırar, Anneler Günü dolayısıyla hediye almak için evinden ayrıldığı sırada bombalı saldırıya yakalandı. Annesi Birsel Kırar'a hediye almak için züccaciye dükkanına giden Kırar, patlamada hayatını kaybetti.

Saldırıda yaşamını kaybeden 30 yaşındaki Halil Erdemci de telefon tamiri işiyle uğraşıyordu. 6 ay önce Yavuz isimli bir çocuğu dünyaya gelen Erdemci'nin annesi Medine Erdemci, "Yavrusuna doymadan aramızdan ayrıldı. Benim nasıl içim yandıysa, kendileri bin kat olsun." diye ağıt yaktı.

Arkasında 7 yetim bıraktı

40 yaşındaki Kadriye Alyar, 7 çocuk annesiydi. Kayınvalidesine hediye almak için çıktığı alışverişte, PTT binası yakınında patlayan bombanın hedefi oldu.

Dokuz aylık ikizleri bulunan Kadriye Alyar'ın cenazesi de sabah saatlerinde kayınpederi tarafından hastaneden alınarak Pınar Mahallesi'ndeki evlerinin önüne götürüldü.

Evde düzenlenen tören sırasında, annelerinin ölümünden habersiz ikiz bebekler Meryem ile Hatice Alyar'ı gören akrabaları gözyaşı döktü. Evde düzenlenen törenin ardından Kadriye Alyar'ın cenazesi de gözyaşları içinde toprağa verildi. Patlamada hayatını kaybeden ortaokul öğrencisi Abduldakir İşcan (14) da yakınları tarafından hastane morgundan alınarak evine getirildi.

İşcan'ın bir yakını, "Abdulkadir 8'inci sınıf öğrencisi olmasına rağmen, ailesine destek olmak için hem okuyup hem de çalışıyordu. Bir fırında çıraklık yapıyordu. Çok üzgünüz." dedi.

Umreye gitmek için hazırlık yapıyordu

Hastane morgundan alınan 18 yaşındaki Murat Yelliz dualarla son yolculuğuna uğurlandı. Umreye gitmek için hazırlık yaptığı belirtilen Yelliz'in, cami çıkışında işyerine gittiği belirtildi. 3 çocuk babası Hüseyin Çolak (35) da dualarla defnedildi. Çolak, PTT binası yakınındaki bir kahvede çalışarak geçimini sağlıyordu. 29 yaşındaki Yusuf İşgör de arkasında 2 çocuk ve gözü yaşlı eş bıraktı. Eşi Canan İşgör, "Çocuklarımıza ne diyeceğim? Bizi bırakıp gittin." diye ağıt yaktı. 70 yaşındaki Fehmi Kaya da asri mezarlıkta toprağa verildi. Belediye civarındaki ilk patlamanın ardından PTT binası yakınındaki kuruyemiş dükkanını kapatmak isteyen Kaya, saldırıdan kaçamadı. 35 yaşındaki Ali Karakuş da asri mezarlıkta okunan Kur'an-ı Kerim eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı.

İlk patlama sonrası ailesine koştu, ikinci patlamada öldü

Hatay Reyhanlı'da dün meydana gelen patlama sonrası ailesine koşan Hüseyin Çolak, ikinci patlamada hayatını kaybetti.

Çaycılık yapan Hüseyin Çolak, Reyhanlı'da dün meydana gelen patlama sonrası eşi ve 3 çocuğunun durumunu merak edip, motosikletine binerek hızla evine doğru yola çıktı. Çolak, evine giderken ikinci patlama meydana geldi. Çolak, patlamada hayatını kaybetti. Çolak'ın cesedini eşi Seher Çolak gömleğinden tanıyarak teşhis etti. Hüseyin Çolak'ın 3 çocuğu olduğu belirtildi. Seher Çolak, toprağa verilen eşinin mezarı başında gözyaşlarına boğuldu.

Ölenlerden 39'unun kimliği

Reyhanlı ilçesindeki patlamalarda hayatını kaybeden 46 kişiden 39'unun isimleri belirlendi. 3'ü Suriye uyruklu 39 kişinin isimleri şöyle: "Mehmet İri, Abdülkadir İşcan, Abdo Ersürer, Kadriye Aylar, Ahmet Okyay, Ahmet Hamdi Bozkaya, Vahit Altıntaş, Hakan Çalım, Yusuf İşgör, Kemal Akıncı, Azize Yumuşak, Hüseyin Çolak, Mustafa Ayaz, Sabiha Dereceli, Murat Yeliz, Mehmet Ali Şanlioğlu, Ahmet Uyar, Meryem Zor, Ahmet Ceyhan, Nihal Şimşek, İbrahim Çelik, Tahir Yumuşak, Fidan Zor, Fehmi Karaca, Selim Arslan, Hakan Kurtulan, M. Koray Cüneydioğlu, Nihat Özdemir, Turgay Güdük, M. Ali Karakuş, Muzaffer Beşer, Oğuzhan Tuna, Elif Kanlı, Halil Erdemci, Nadire Kuvvet ve Fatma Nur Erboz ile Suriye uyruklu Retibe Biter, Ahid Nehhal Hasan ve Atşe Sabana." Hayatını kaybeden diğer kişilerin kimliklerinin belirlenmesi için çalışmalar sürüyor.

Her sokakta taziye çadırı var

Reyhanlı'nın hemen her sokağında bir taziye çadırı kurulmuş durumda. Hastanelerde otopsileri tamamlanan ve kimlikleri belirlenen kişilerin cenazeleri ailelerine teslim ediliyor. Aileler, hayatını kaybedenleri gözyaşları içinde toprağa veriyor. Olaya tepki için bölgedeki birçok ev ve işyerine Türk bayrakları asıldı. Yakınlarını bulamayanların hastane önündeki bekleyişleri ise yürek burkuyor. Patlamada tanınmayacak durumda olan cenazeler, kimliklerinin belirlenmesi için Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Patlamanın hasarı karşılanacak

Patlamada 735 işyeri, 62 araç, 8 kamu ve 120 bağımsız konutta hasar oluştu. İçişleri Bakanı Muammer Güler, tespit çalışmalarının ardından her türlü hasarın karşılanacağını kaydetti. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da patlamaların ardından 155 yaralının hastanelere kaldırıldığını söyledi. Hastanelerde 48'i Türk, 7'si Suriyeli olmak üzere toplam 55 kişinin tedavi altında bulunduğunu belirten Müezzinoğlu, "Toplamda ağır yaralı sayısı 24. Hayati tehlikesi olan ve kritik durumda olan 2 kişi bulunuyor." dedi.

Reyhanlı'da çalışmalar sürüyor

Reyhanlı ilçesinde meydana gelen bombalı saldırılardan etkilenen ev ve iş yerlerinde hasarın giderilmesi için çalışmalar yoğun şekilde sürüyor.

İlk patlamanın olduğu Reyhanlı Belediyesi hizmet binasında enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken, çevredeki yollar ise yaya ve araç trafiğine açıldı.

Belediye binasının yanında patlamanın etkisiyle oluşan büyük çukur kapatıldı, çevreye dağılan enkaz parçaları da toplandı. Patlamada hasar gören araçlar da çekicilerle kaldırıldı.

İkinci patlamanın meydana geldiği postane binası yakınlarındaki alanda da yolların temizlenmesinin ardından geçişlere izin verildi. Vatandaşlar ise ev ve iş yerlerinin kırılan camlarını taktırmaya başladı.

Elektrik şirketi ekipleri de zarar gören elektrik kablolarını onararak, ilçedeki akımı daha sağlıklı hale getirmek için çalışma başlattı.

Hayatın yavaş yavaş normale döndüğü ilçe genelinde öğrencilerin okullarına gittikleri görüldü.

Patlamalardan sonra cadde ve sokakların büyük oranda boş olduğu gözlenen ilçede, sabah saatlerinden itibaren hareketlilik yaşanmaya başladı.

Çevredeki güvenlik önlemlerini sürdüren güvenlik güçleri, hasar gören yapılardan sıva, demir ve beton parçaları düşme ihtimaline karşı vatandaşlardan binalardan uzak durmalarını istiyor.

Reyhanlı'da yaralar sarılıyor:

KAYNAK: CİHAN, İHA, AA
YORUMLAR 6
  • niliiii 11 yıl önce Şikayet Et
    ağlaya ağlaya okudum.......... ben bu yazıyı ağlayarak okudum, bunu yapan vicdansızların nasıl bir yürek taşıdığını merak ediyorum..bunların aileleri canavar mı yetiştirmiş,insan mı..yok yok kesinlikle insan olamaz..o kopan elleri kolları gidip gösterekcesiniz onlara içleri kanayana kadar gözlerinin önünde duracak..
    Cevapla
  • yorumcu byn 11 yıl önce Şikayet Et
    ah canlarım benim.... kuzular yetim mi kaldı..sarı bebek senin elini kolunumu kırdılar..annen nasıl dayansın bu acıya,daha elbiselerin,kirlettiğin kıyafetlerin ,oyuncakların duruyordur evinde,o anne baba nasıl yaşar artık..Allah ım sabır ver yarabbim..sabır ver Bu canlara kıyanlarıda kahret yarabbi..boğazım düğüm düğüm
    Cevapla
  • ali ali 11 yıl önce Şikayet Et
    NASIL DÜŞÜNMEK GEREK?. Başbakanımız bu ülke için daha ne yapsın, bir insandan nasıl her şeyi düşünmesini beklersiniz ki bu durumun tek nedeni yapılan onca yardıma rağmen hala saldırmaya devam eden Suriyeli mültecilerdir. Eğer hala bu şekilde düşünüyorsanız dünyadaki oksijen seviyesini daha fazla etkilemeyin lütfen...
    Cevapla
  • mehmet akif 11 yıl önce Şikayet Et
    bunların sorumlusu ESED e DESTEK veren CHP ve KILIÇDAROĞLU dur !!!. artık gördün mü GANDİ KEMAL EFENDİ DESTEK VERDİĞİN ESED ülkemizi ne hale getirdiğini ?
    Cevapla
  • Vuslat 11 yıl önce Şikayet Et
    .... Sözün bittiği an... Allah sabırlar versin:(
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
ABD'den savaş açıklaması! Endişelendiren duyurdu: Savaş yakın zamanda bitmeyecek
Garanti Bankası'ndan bir açıklama daha geldi: O saate kadar açık olacak!