KADEM'den İstek Vakfı davası öncesi çağrı

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM), 18 Aralık Cuma günü (yarın) saat 09.30'da İstanbul Anadolu Adliyesi önünde İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen İstek Vakfı davasının dördüncü duruşması öncesinde açıklama yapacak. 

KADEM'den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: 

İstanbul Kartal’da İstek Vakfı’na ait özel bir anaokulunda 5 yaşında bir çocuğa öğretmeni tarafından cinsel istismarda bulunulduğu iddiasıyla 2017 yılında soruşturma açılmıştı. Toplum olarak sesimizin en yüksek perdeden çıkması gereken bu vahim olayın yargıya intikalinden itibaren KADEM davanın takipçisi olmuştur. Hiçbir kelimenin içimizdeki üzüntüyü ve öfkeyi ifade etmeye yetmediği bu olayda, sanığın hak ettiği cezayı alması hem adli hem de vicdani bir gerekliliktir. KADEM olarak bizler, bugün görülecek dördüncü duruşmada mahkemenin suçun nitelikli halini gözeterek, indirimsiz, en ağır cezaya hükmetmesi gerektiğine inanıyoruz.

İstek Vakfı’na bağlı bir anaokulunda çocuğa yönelik yaşanan cinsel istismar iddiasıyla ilgili olarak aile, 2017 yılında Bimer üzerinden suç duyurusunda bulunmuş ve çocuğun öğretmeninden şikayetçi olmuştu. İsnat edilen istismar olayıyla ilgili adli tıpta kontrolü yapılarak beyanları alınan çocuk; yaşadığı süreci kendisinden yaşı gereği bilmesi beklenmeyen ve hayal edemeyeceği detaylarla üç kez farklı pedagoglara çelişkisiz bir şekilde anlatmıştı. Ailenin kurum yetkililerinden olayın gerçekleştiği döneme ait görüntü talebi ise cevapsız bırakılmıştı. İstek Vakfı Davası’nın 13 Mart’ta yapılan ikinci duruşmasında beklenen sonuç çıkmazken, duruşma tutuksuz yargılama kararıyla 10 Temmuz 2020 tarihine ertelenmişti. Bir önceki celsede mahkeme, olay tarihine ilişkin kamera görüntülerinin İstek Vakfı’nda bulunup bulunmadığının sorulmasına, varsa kamera görüntülerinin istenmesine karar vermişti. 3 yılı aşan süreçte davanın bu şekilde ağır ilerleyerek sürüncemede bırakılması ise kabul edilebilir bir durum olamaz.

Şimdi ve her zaman toplumun her kesimine karşı her türlü şiddetin kabul edilemez olduğunu savunan KADEM; mağdur ve ailesinin yanında yer alarak süreci başından sonuna kadar takip etmiş ve etmeye de devam edecektir. KADEM olarak sadece sivil toplum kuruluşları değil, tüm kamuoyunun da bu davada samimi olarak takipçi olması gerektiğine, çocuk ile ailenin adalet arayışında yanlarında durmanın önemine dikkat çekiyoruz. Bu davada bir gün dahi tutuklu kalmayan sanığın, tutuklu olarak yargılanmasını, dosyanın geldiği aşama, mağdur ve tanık beyanları, Adli Tıp raporları doğrultusunda suçun niteliği, işlenme şekli ve mağdurda oluşan zarar da gözetilerek bir sonuca bağlanarak atılı suçtan cezalandırılmasını talep ediyoruz.

Çocuklarda önemli psikolojik, davranışsal, sosyal ve bilişsel sorunlara yol açan cinsel istismarın önlenmesi için KADEM olarak mücadele veriyor, kamuoyunu da bu mücadelede küçük kızımızın ve ailemizin yanında olmaya davet ediyoruz.