Konya'da korkutan görüntüler! Sayıları gittikçe artıyor

Konya'nın Karapınar ilçesinde, yer altı sularının çekilip, toprağın çökmesiyle meydana gelen ve daha önce 350 olarak bilinen obruk sayısı 600'e ulaştı

Konya'da korkutan görüntüler! Sayıları gittikçe artıyor
Konya'da korkutan görüntüler! Sayıları gittikçe artıyor
GİRİŞ 11.02.2021 10:23 GÜNCELLEME 11.02.2021 10:26
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

Karapınar ilçesinde obrukların tehlikesi her geçen gün artıyor. Bunun üzerine AFAD ve Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü tarafından Karapınar bölgesinde obrukların sayısı, yeri, oluşturdukları riskler ve obruk olabilecek bölgelerin belirmesi için çalışma yapıldı.

Çalışmalarla bölgenin risk haritasının oluşturulacağını belirten Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, ''Merkezimiz bünyesinden araştırmacıların içerisinde bulundukları yer hareketleri ve jeoloji çalışma grubu, şu an pilot olarak belirlediğimiz Karapınar ilçesi çevresinde obruklarla ilgili geniş çaplı bir araştırmayı tamamlamış bulunmaktadır. Proje sonuç raporunu oluşturmaya çalışıyoruz. Havzadaki obrukların nerelerde bulunduğu, boyutları, derinlikleri, içerisinde su bulunup bulunmadığı gibi çalışmalar yaptık ve saha çalışmalarını tamamladık. Havzada obruk oluşabilecek yerler, obruk riski taşıyan, taşımayan ya da olabilecek olan yerler şu anda deprem bölgesi haritası gibi, obruk risk haritası veya tehlike haritası ortaya konulacak. Daha sonra da vatandaşımıza bunlar sunulacak'' diye konuştu.

'İNSAN HAYATINI TEHDİT EDER DURUMA GELDİ'

Prof. Dr. Arık, bölgedeki obruk sayısının 2020 yılına kadar 360 civarı olduğunu belirlediklerini; ancak son çalışmayla bu sayının 600'e ulaştığının saptandığını söyledi. Arık, ''Bölgede 2020 başlarına kadar, obruk sayısını 350-360 civarında belirlemiştik. Bölgesel bir çalışma yaptıktan sonra ortaya çıkan durum şu; yer hareketleri çalışma grubumuzun çalışmaya koyduğu rakam 505 ve sayı bilinenden çok daha fazla. Diğer gruplar ve daha sonra meydana gelen obruklarla bu sayının 600’ler seviyesinde hatta çok daha fazlası olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla havzanın önemli bir bölümü obruk riski taşıyor'' dedi. 

Obrukların insan hayatını tehdit eder duruma geldiğini kaydeden Arık, ''Buradaki vatandaşlarla ortak bir çalışma yürütmemiz gerekiyor. Bu obrukların birçoğu yayla dediğimiz, içerisinde hayvanların ve insanların olduğu yerlerde meydana geliyor. Geçmişte dağlık alanlarda meydana gelen obrukları, biz ilginç yer şekilleri olarak görüyorduk. Şu anda insan hayatını tehdit eden bir konuma geldi. En sevindirici olay insan hayatına mal olacak bir kazanın meydana gelmemesidir. Ama bu kazanın gelmeyeceği anlamına gelmiyor. Hem iklim değişikliği var. Değişen ilkim koşullarının vatandaşımızın uyum sağlaması için birtakım çalışmalar yürütülmesi gerekiyor. 50-60 yıl önce nasıl tarımsal faaliyet yürütülüyorsa oraya doğru geri dönüş yapmamız lazım. O zamanlar yeraltı suyu fazla tüketilmiyordu. Sadece daha az su tüketen bitkiler yetiştiriliyordu. Şu an birçok mera tarımsal alana dönüşmüş durumda. Bunların tamamıyla alakalı sadece jeoloji mühendislerinin ortaya koyacağı bir çözüm değil. Tarımla uğraşan kesim ziraat odalar, ziraat mühendisleri gibi herkesin içerisinde olacak bir çözüm bulunmalıdır'' diye konuştu. 

YORUMLAR 4
  • fatih 3 yıl önce Şikayet Et
    Ben Karapınar da yaşayan bir çiftçi olarak nacizane fikrim çiftçi kuyusuna hangi parsele kurmuşsa sadece orayı sulaması lazım.Ama bizim burada çiftçi 2 km uzaktaki tarlasına yer altı çektirip sulama yapıyor.kuyunun bulunduğu parsel 100 dekar suladığı tarla 500 dekar bunun önüne geçilmesi gerekiyor.saygılar
    Cevapla
  • Hakkı An 3 yıl önce Şikayet Et
    Hakk lısınVahşi sulama devri bitti. Devlet DAMLA SULAMA için 10 senedir hibe veriyor. Gelgör ki TARIM BAKANLIĞINDA bu işi yapan memurlar VATANDAŞA hala YAĞMURLAMA sulama MALZEMESİ satan firmaların MÜMESSİLİ (BANKAMATİK KARTLI ADAMI) mümessli gibi. Günlük kaygılarla bu iş olmaz. Tarım ürünü kök derinliğince ve su ihtiyacı kadar sulama yapılmak zorunda. Gübreleme de aynı. Toprakları öldürüyoruz. Gıdayı Tüketeni öldürüyoruz. Geleceğimizi Tüketiyoruz.
    Cevapla
  • Hakkı An 3 yıl önce Şikayet Et
    600 obruk. Yeraltı suyu çekilmesinden..600 giriş yeri olan DÜNYANIN en büyük NÜKLER SIĞINAĞI veya Türkiye nin halihazırda İSTANBULiçin RİSK oluşturan ve FAYI tetikleme potansiyeli olan Petrol ve Doğalgaz depolama alnalarını (Trakya ve Kocaeli) taşınabilceği yeraltı depoları demketir. BİR an önce NEMELAZIMCI memurların elinden bu konu Üniversitelerimizdeki BİLİM insanları ve MAĞARA kaşifleri taraından TESPİT; TEŞHİS edilerek karar vericilerin önüne konmalı.
    Cevapla
  • yorumcu3 3 yıl önce Şikayet Et
    denizlere akan kıyı bölgelerimizdeki dereler nehirler var.Bunların denize birleştiği yerden 3-4 km öncesinde baraj gibi bir set çekilmeli ve iş makineleriyle yapay kanallar açılıp bu su akışının yönü değiştirilmeli kurumakta olan göllere aktarılmalı ve yapay su havzaları yada yeraltı barajları oluşturulmalı.Bu sayede bölgenin ve tarım arazilerinin ve parkların su ihtiyacı karşılanmalı.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Dünya Bankası, "Emtia Piyasaları Görünümü" raporunun Nisan 2024 sayısını yayınladı
Adli tıp raporları ortaya çıktı! Katilleri başıboş köpekler