İzmir depreminde 36 kişinin öldüğü binanın mimarından skandal açıklama!

İzmir'de 6.6'lık depremde 36 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı Rıza Bey Apartmanı'nın proje mimarı olarak imzası bulunan tutuklu sanık Ali Serdar Bayram skandal açıklamalarda bulundu.

İzmir depreminde 36 kişinin öldüğü binanın mimarından skandal açıklama!
İzmir depreminde 36 kişinin öldüğü binanın mimarından skandal açıklama!
GİRİŞ 03.09.2021 14:16 GÜNCELLEME 03.09.2021 14:22
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

İzmir’de yıkıma neden olan 6.6’lık depremde 36 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı Rıza Bey Apartmanı’nın sorumlularının “bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçuyla yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıkan binanın projesinde mimar olarak imzası bulunan tutuklu sanık Ali Serdar Bayram, projeyi kendisinin çizmediğini, imzayı formalite amacıyla attığını söyledi.

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen ve 115 kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, 10’u tutuklu 29 kişi hakkında 5 ayrı iddianame hazırlandı. Depremin ardından tamamen yıkılan Rıza Bey Apartmanı ile ilgili iddianame, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek dava açıldı.

İzmir'de müteahhitler arasında silahlı çatışma: 4 yaralı İzmir'de müteahhitler arasında silahlı çatışma: 4 yaralı

İzmir depreminin simgesi Ayda anaokuluna başladı!İzmir depreminin simgesi Ayda anaokuluna başladı!

İzmir depreminde 11 kişinin öldüğü bina ile ilgili yeni ayrıntı İzmir depreminde 11 kişinin öldüğü bina ile ilgili yeni ayrıntı

Rıza Bey Apartmanı’nın tamamen yıkılmasının ardından 36 kişinin hayatını kaybetmesi, 17 kişinin ise yaralanması nedeniyle açılan davanın ilk duruşması başladı. İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu 4 sanık SEGBİS (Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi) ile katılırken, tutuksuz 5 sanık ve davacılar ile taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.

SEGBİS aracılığı ile ifadesi alınan tutuklu sanıklardan yıkılan Rıza Bey Apartmanı’nın mimarı olarak projede imzası bulunan Ali Serdar Bayram, resmi evraklara mimar olarak formalite amacıyla imza attığını ancak fenni mesul olarak herhangi bir işlemde bulunmadığını söyledi. 150 gündür cezaevinde olduğunu hatırlatan Bayram, “Bu olayın meydana gelmesinden dolayı çok üzgünüm. Neden cezaevinde olduğumu sorguluyorum. Mimarı ben olarak görülmeme rağmen bu projeyi ben çizmedim. Fenni mesul olarak görülüyorum ama böyle bir sözleşmem yok. Rıza Bey Apartmanı’nın inşaatının devam ettiği yıllarda İzmir’de bile değildim” diyerek suçsuz olduğunu savundu.



“BU CANAVARIN YALANINA İNANMAYIN"

Duruşmanın görüldüğü İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi salonundaki SEGBİS’te meydana gelen arıza nedeniyle diğer tutuklu sanıkların ifadeleri alınamayınca, mahkeme salonunda hazır bulunan tutuksuz sanıkların ifadelerine geçildi. Bu sırada Rıza Bey Apartmanı enkazında hayatını kaybeden Diş Hekimi Zarife Doğan’ın babası ise mahkeme başkanına “Bu canavarların hiçbir yalanına inanmayın” diye seslendi.

“SAĞLAM OLMADIĞINI BİLSEM BEN DE OTURMAZDIM" 

Rıza Bey Apartmanı sakinlerinden tutuksuz sanık T.Ö. ise ifadesinde, eşi ve eşinin iki yeğeninin hayatını kaybettiğini, kendisinin ise enkazdan sağ olarak çıkarıldığını belirterek, “Binada yapılan kentsel dönüşüm toplantılarının çoğuna çalıştığım için katılamadım. Bu toplantılarda ne konuşulduğundan haberim yok. O binada eşimi ve yeğenlerimi kaybettim. Sağlam olmadığını bilsem ben de oturmazdım” dedi.

İzmir’de daha önce meydana gelen depremlerde binada bazı çatlaklar olduğunu anlatan T.Ö., “Binanın depreme dayanıklı olup olmadığını bilmiyorduk. Bazı depremlerde hafif sallantılar oluyordu” diye konuştu.

“AĞIR TONAJLI ARAÇLAR GEÇTİĞİ ZAMAN BİNADA SALLANTILAR OLUYORDU" 

Geçmiş dönemlerde Rıza Bey Apartmanında yöneticilik yapan tutuksuz sanıklardan A.C.A. da eşinden boşanmasının ardından binadan taşındığını, eşi ve çocuklarının binada oturmaya devam ettiğini söyledi. Depremde iki çocuğunu kaybeden A.C.A., “İzmir’de 2005 yılında yaşanan depremin ardından bazı kolonlarda çatlaklar meydana geldi. Bunun ardından binanın depreme dayanıklı olup olmadığı konusunda Dokuz Eylül Üniversitesinden rapor almak için toplantı yaptık. Toplantıda çoğunluğu sağlayamadığımız için rapor başvurusu yapmadık. Söylendiği gibi binanın çürük raporu yoktu. Ağır tonajlı araçlar geçtiği zaman binada sallantılar oluyordu” dedi.

İfadeler sırasında, yakınlarını kaybeden bazı müştekiler ile sanık avukatları arasında tartışma çıkınca mahkeme başkanı duruşmaya ara verdi.

KAYNAK: DHA
YORUMLAR 4
  • misafir 2 yıl önce Şikayet Et
    Formalite için diplomasını geri alıverin.
    Cevapla
  • Devlet suçlu 2 yıl önce Şikayet Et
    Bir cana tehdit olduğu durumda ana babanın elinden bile alınır öz çocuğu. Binaya oturulamaz raporu verilmeliydi ve zorla boşaltılmalıydı. NE YAPILDI OYSA? Gönüllü dönüşüm diye ucube bir uygulama yapıldı. Sen gönüllü olarak yüzbinlerce TL verir misin? Kimse gönüllü vermemiş işte apartmanın sonu. Devlet devletliğini yapsaydı 1 kişi bile ölmezdi.
    Cevapla
  • Abit Taş 2 yıl önce Şikayet Et
    Düşünelim..Acaba bu sıkandal açıklama mı yoksa bunun ötesinde Türkiyenin derin yaralarından birine parmak basma mı? İmza atarsın birşey olaz kabilinden uygulamalar...
    Cevapla
  • Murat 2 yıl önce Şikayet Et
    Yani para almis imza karsiliginda
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Şoke eden görüntüler: Gazetecileri tekme tokat dövdüler
Sergen Yalçın'dan Beşiktaş yönetimine mesaj! Geri dönecek mi?