Diyanet İşleri Başkanı Erbaş vakıfların önemini anlattı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, yardımlaşmanın, dayanışmanın, paylaşmanın en büyük vesilesinin vakıf medeniyeti olduğunu belirtti.

GİRİŞ 09.04.2022 14:03 GÜNCELLEME 09.04.2022 14:03
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ordulular Vakfı tarafından organize edilen ve Üsküdar Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen iftar programına katıldı.

İftar programında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Ramazan ayının önemini anlatarak, “Ramazan ayı, Peygamber Efendimizin ifadesi ile ilk 10 günü rahmet, ikinci 10 günü mağfiret, üçüncü 10 günü cehennem azabından kurtuluş günleridir. Rahmet günlerini bitirmek üzereyiz. Ramazan ayı iftarıyla, sahuruyla, Kur’an ayı olmasıyla, teravihleriyle, mukabeleler ile, paylaşım ayı; zekat, yardımlaşma, fitre ayı olması münasebetiyle rahmet.” dedi. 

Başkan Erbaş, Ramazan ayındaki birlik ve beraberliğin daha da arttığını belirterek, “Herkes ezan saatini bekliyor ve bir heyecan var. O heyecanı Peygamber Efendimiz (s.a.s.) şöyle tarif ediyor; “Müminin iki önemli heyecanı vardır. Birisi iftar sofrasında iftarın olmasını beklediği o heyecan, ikincisi de cennette Rabbinin cemalini göreceği andaki heyecan” diyor. Bize Cenab-ı Hak Ramazan sofralarında iftar için ezanı bekleme heyecanını yaşattı. Cemalini görme heyecanını da yaşatsın inşallah.” diye konuştu.

“Yardımlaşmanın ve dayanışmanın en büyük vesilesi vakıf medeniyetidir”

İslam medeniyetindeki vakıf kültüründen bahseden Başkan Erbaş, sözlerine şöyle devam etti:

“Yeryüzünde ilk vakıf, Hazreti Muhammed Mustafa Efendimizdir. Çünkü bir arazisini, hurmalığını kıyamete kadar fakir fukara, garip guraba istifade etsin diye ilk defa vakfeden ve İslam medeniyeti tarihinde vakıf medeniyetini bu şekilde başlatmış olan sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa’dır. O günden bugüne binlerce, yüzbinlerce vakıf kurulmuş Asr-ı Saadetten Emevilere, Abbasilerden Selçuklulara, Endülüs’e oradan Osmanlılara ve günümüzde ülkemizde yüzlerce vakıf var. Bu vakıflar milletimizin yardımlaşmasına, dayanışmasına vesile oluyor ve şu Ayet-i kerimenin gereğini yerine getiriyor vakıflarımız; “İyilikte ve takvada yardımlaşınız. Günahta, kötülükte ve düşmanlıkta yardımlaşmayınız” Yardımlaşmanın, dayanışmanın, paylaşmanın en büyük vesilesi vakıf medeniyetidir.” 

“Çocuklarımızı yetiştirmenin vesilelerinden birisi de vakıf anlayışıdır”

Başkan Erbaş, vakıfların bireylerin eğitimlerindeki rolüne işaret ederek, “Çocuklarımızı Rabbini tanıyan, Peygamberini tanıyan, devletine itaatkar, milletini seven, bayrağını seven, ezanını seven, gençler olarak yetiştirmenin en büyük vesilelerinden birisi de vakıf anlayışıdır.” şeklinde konuştu.

YORUMLAR 4
  • Analiz 2 yıl önce Şikayet Et
    Camilerde para toplamayı bir bırakın Allah aşkına. Afrika’da 20.000 Euro bir kuyunun bedeli olurmu hiç . Haç ümre fiyatları zaten almış başını gitmiş .
    Cevapla
  • serdar 2 yıl önce Şikayet Et
    vakıflar sayesinde okadar madur fıkaranın ihtiyacı gideriliyor.tabikide dürüst çalışan vakıflar.yoksa bumkadar milletin ihtiyacını karşılamak hayel olurdu.denetlenmesi gereken yerler elbette olmalı liyakatla.lakin fitne amaçlı değil.bu sadece vakıflar için değil devletin her kurumu taki muhtarına kadar. olmalıki işler yoluna girsin.
    Cevapla
  • fbsfbfn 2 yıl önce Şikayet Et
    ben hiçbir vakfın faydasını görmedim
    Cevapla
  • Hasan 2 yıl önce Şikayet Et
    Vakıfları denetliyor musunuz. Ne işler yapıyor biliyor musunuz...Her cuma Camilerde para dilendirmek ne kadar insani. Camiler para toplama mekanı haline getirilmemeli..
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Kelime-i Tevhid bayrağı taşıyan gence saldırmıştı! O gencin ilk ifadesi ortaya çıktı
Paramotor ile sürat denemesi yapan pilot 25 metreden yere çakıldı!