Yeni nesil otomobillerin kameralarında ciddi risk! 'Kritik tesislerde istihbarat açığı'

• HABER7

Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde yayımlanan makalesinde Emekli Tuğgeneral Halil İbrahim Büyükbaş, yeni nesil otomobillerin stratejik güvenlik riski haline geldiğini belirtti.

Eski Milli Savunma Bakanlığı Muhabere Dairesi Başkanı ve Siber Savunma Komutanlığı Kripto Sistemleri Yönetim Merkezi Komutanı Büyükbaş, herhangi bir askeri birliğe kamerayla girilemeyeceğini fakat otomobillere entegre edilmiş dijital cihazlarla içeri rahatlıkla sızılabildiğini söyledi.

Yeni nesil araçların dış ve iç kameralar, mikrofonlar, GPS, Wi-Fi ve Bluetooth ile donatıldığını hatırlatan Büyükbaş, özellikle Tesla’nın Sentry Mode özelliğini işaret etti. Bu özellik sayesinde aracın park halindeyken bile en ufak hareketi algıladığını ve hem sürüş anlarını hem de çevresini ve içindekileri kaydedebildiğini belirtti.

Büyükbaş, yazılım açıkları veya kötü niyetli erişimlerle araçların dışarıdan yönlendirilebileceğini vurguladığı yazısında, “Bir otomobilin aynı zamanda bir siber silah olma ihtimali artık teorik değil, gerçek bir risktir” ikazını yaptı.

GROK İLE VERİLER KÜRESEL HAVUZA

Tesla’nın 2025 yaz güncellemeleriyle entegre ettiği Grok yapay zeka sisteminin tehlikeyi büyüttüğünü belirten Büyükbaş, şu ifadeleri kullandı:

“Grok, sesli komutlarla sürücüyle etkileşim kurabiliyor, sürüş alışkanlıklarını analiz edebiliyor ve bulut üzerinden sürekli veri aktarımı yapabiliyor. Bunun anlamı şu: İç kameradan yüz tanıma ve göz takibi yapılabilir. Sürüş tarzınız, stres anlarınız, trafik tercihlerinize kadar davranış analizi çıkarılabilir. Yanından geçtiğiniz reklam panoları, çevredeki sesler bile kaydedilip analiz edilebilir. Türkiye’deki sürüş verileri, küresel yapay zekâ eğitim havuzlarına aktarılabilir. Sonuç olarak bir otomobil, istemeden de olsa, biyometrik fişleme ve davranış analizi cihazına dönüşüyor.”

İSTİHBARAT AÇIĞI HARİTASI

Büyükbaş, bu verilerin stratejik sonuçlarına dikkat çekerek şöyle devam etti:

“Askerî birliklerin giriş–çıkış yoğunluğu, Polis merkezlerinin koordinatları, Genelkurmay çevresindeki hareketlilik, Cumhurbaşkanlığı’na giden yolların görüntüleri, savunma sanayi tesislerinin giriş kapıları, enerji santralleri ve barajların çevresi, kritik köprü ve tünellerdeki trafik akışı, havalimanlarının pist çevresi ve güvenlik noktaları, şehirlerdeki toplumsal hareketlilik, protestoların ve olağan dışı toplanmaların kaydı... Bütün bunlar yalnızca bir teknoloji değil; stratejik düzeyde bir istihbarat haritasıdır.”

Emekli Tuğgeneral Büyükbaş, “Haritalarımızı kendi elimizle çizdiriyor, sırlarımızı kendi rızamızla teslim ediyor olabiliriz. Ve bu veriler bir gün düşman ülkelerin ya da terör örgütlerinin eline geçerse, sonuçları tahmin etmek bile ürkütücüdür.” sözlerini sarf etti.

ÇÖZÜM SİBER GÜVENLİK BAŞKANLIĞI

Büyükbaş, kritik tesislerin çevresinde bu araçların gözetim modlarının sınırlandırılmasını, KVKK’ya uygun veri denetimlerinin yapılmasını ve milli otomobilin aynı zamanda “dijital kalkan” olarak geliştirilmesini önerdi.

Riskli duruma karşı yapılması gerekenleri maddeler halinde sıralayan Büyükbaş, şu ifadeleri kullandı:

• -Akıllı otomobillerin hangi verileri topladığı derhal denetlenmeli.

• -Toplanan verilerin hangi sunucularda tutulduğu şeffaf şekilde açıklanmalı.

• - İç kamera ve mikrofon kayıtlarının KVKK’ya uygunluğu sorgulanmalı.

• - Kritik tesislerin çevresinde bu araçların gözetim modları sınırlandırılmalı.

• - Uzaktan erişim riskleri teknik olarak incelenmeli, müdahale ihtimalleri bertaraf edilmeli.

• - Milli otomobil, yalnızca bir marka değil; dijital çağda Türkiye’nin veri kalkanı olmalı.

• - Ve en önemlisi, Siber Güvenlik Başkanlığı vakit kaybetmeden göreve başlamalıdır.

TEKNOLOJİYE HAKİM OLAN GELECEĞE HAKİM OLUR

Dijital dünyadan kaçış olmadığını fakat göz kapatılıp teslim olunamayacağını vurgulayan Büyükbaş, “’Bana bir şey olmaz’ mantığı ile Siber Vatan korunmaz. Tedbir almak, kendi sistemimizi kurmak ve verilerimize sahip çıkmak zorundayız. Çünkü teknolojiye hâkim olan, geleceğe de hâkim olur. Egemenlik, haritalarımızın ve verilerimizin kimde olduğuna bağlıdır.” dedi.