Prof. Dr. Şener Üşümezsoy: Sındırgı'da iki fay kırıldı, sıcak su vanası açıldı

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Sındırgı'da 6.1 büyüklüğünde "ikiz deprem" olduğunu belirtti. Üşümezsoy, ikinci fayın kırılması ve yıllar sonra sıcak su çıkmasıyla (fay vanası) bölgede deprem yenilenme gücünün kalmadığını söyledi.

GİRİŞ 31.10.2025 21:25 GÜNCELLEME 01.11.2025 03:39

Erman Yapan'ın sunduğu 'Ülke'de Başka Şeyler' programına Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy konuk oldu.

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Balıkesir Sındırgı ve Kütahya Simav'da meydana gelen depremlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Sındırgı'da risk olduğunu daha önce belirttiğini ifade eden Üşümezsoy, "Herkes İzmir'de deprem olur, Bodrum'da olur... bildikleri yerlerde konuşuldu, Sındırgı'da risk var dedim. Ve Sındırgı'da bu deprem olunca 6.1, herkes nereden çıktı? Bugün Sındırgı'nın adını bilmeyen arkadaşlar, şimdi Sındırgı uzmanı olarak konuşmaya başladılar." dedi.

SINDIRGI'DA "İKİZ DEPREM" OLDU

Üşümezsoy, Sındırgı'daki Simav Dağı'nın her depremde yükseldiğini, önündeki bölgenin çöktüğünü ve Simav çukurunun oluştuğunu belirterek, buranın riskli bir bölge olduğunu kaydetti.

Sındırgı'daki durumu "yapışmış fay" teorisiyle açıklayan Üşümezsoy, "Sındırgı'da eğer bir fay üzerinde yapışmış bir faysa... bunu yapıştırdığı zaman hareket etmiyor, etrafında küçük küçük yırtılmalar oluyor... İşte onlar önemli, büyük bir fayın çevresindeki yırtılmalar, yapışmış bölgenin büyük depremi getiriyor." diye konuştu.

Üşümezsoy, yaşanan süreci bir orman yangınına benzeterek şunları söyledi: "Diyelim ki bu fayın yırtıldığı... yeri bir orman gibi kabul edelim. Orman yandığı zaman... birinci yangında, aralarında yanmayan bir sürü küçük küçük bölgeler kalıyor. Onlar daha sonraki ilk rüzgarda yeniden yanıyor. İşte birinci o büyük yangın dediğimiz kesim 6.1'lik deprem, ilk yangın... Ama buradan sonra bütün artçılar normal olarak fayın... avucunun üzerinde olması lazım iken bütün artçılar... güneye Sındırgı Dağı'na doğru geliyordu. Bunun da manası, o zaman hep belirttik, burada birbirine paralel gelen faylar var... O faylarda artık depremler oluyor. Yani birinci orman yandı, kömür oldu ama ikinci ormana sıçradı. Bunlar artçı değil, öncü. Dedikten sonra ikinci 6.1'lik deprem onun yanında oldu. Buna biz şey diyoruz, ikiz deprem ve çift deprem."

İki depremin birebir aynı olmadığını, ilk depremin 15 kilometre derinlikte, ikinci depremin ise 7 kilometre derinlikte "dağın üzerinde" olduğunu belirten Üşümezsoy, "İkinci fay kırıldı. Ve buradan sonra üçüncü bir faya giden yer yok." ifadelerini kullandı.

SİMAV'DAKİ DEPREMLER ANA FAYDAN BAĞIMSIZ BİR "DEPREM FIRTINASI"

Üşümezsoy, Kütahya Simav'da yaşanan 5.4 ve 5.0 büyüklüğündeki depremlere de değinerek, "Simav'daki fay ciddi bir faydır. Ama bu son olan 5.4 ve 5'lik depremler... Simav fayıyla bağlantılı değil" dedi.

Bu depremlerin Eyligöz Dağı'nın doğu kenarında, "tavan bloku" olarak adlandırılan üst tabaka içinde meydana geldiğini ve derindeki ana fay düzlemine inmediğini belirten Üşümezsoy, şunları kaydetti: "Yani bir deprem fırtınası gibi... Deprem fırtınası dediğim olay da eğer fay tek bir fay üzerinde yapışmışsa... büyük deprem yapar. Ama parmakların gibi yüzlerce böyle bir fay varsa bunlarda olan depremler büyük depreme ulaşmıyor."

YILLAR SONRA ÇIKAN SICAK SU DEPREM GÜCÜNÜ BİTİRDİ

Üşümezsoy, hem Simav hem de Sındırgı'da sıcak suyun depremlerdeki rolüne dikkat çekerek, sıcak suyun "yırtılmayı kuvvetlendirdiğini" söyledi.

Sındırgı'da yıllar sonra yeniden sıcak su akmaya başladığını belirten Üşümezsoy, bu durumu "düdüklü tencere" ve "fay vanası" örnekleriyle açıkladı: "Tabakaları koyun... Düdüklü tencereyi... Isıtın suyu... kapağını toptan açtığı zaman FAY aşağıdaki bütün sıcak su yukarı boşalıyor buna FAY'a VANA diyoruz. Yani aşağıda kitli olan sıcak suyu Kırıkla açılınca birdenbire yarık boyunca su yukarı çıkıyor... Ve ortamın basıncı düşünce de Ortamda deprem Yenilenme gücü kalmıyor."

Üşümezsoy, "Şimdi Sındırgı'da bir tehlike yok artık... Başlayan sonuçlara gitmemek lazım bir tehlike yok değil O FAY 2 tane FAY 1'e kırıldı." değerlendirmesinde bulundu.

ÜŞÜMEZSOY'DAN BARDAKÇI'YA YANIT

Erhan Afyoncu ve Murat Bardakçı'nın 1766 ve 1894 İstanbul depremlerine ilişkin Üşümezsoy, şu ifadeleri kullandı:

1766 depremi fayın batı ucunda (Büyük) Çekmece'den aşağı Yalova'da ana hat kırılmış, 130 yıl sonra 1894 kırılıyor, 1999'da diğer uçla birlikte kırılma gerçekleşti, artık yeniden kırılabilmesi için enerji biriktirmesi gerekiyor.

"DEPREM İDDİALARI BALON"

1766'tan beri fay kırılmamış, o zaman deprem eli kulağında diyen Murat Bardakçı ve Erhan Afyoncu yanıldı. Ne dediler "1766'yı defterlerden inceledik 1894'te yıkılan ev miktarı 10 kat daha fazla 1766'dan" dediler. Defterden baktıkları verilere göre İstanbul'da 1894'te çok daha büyük deprem olmuş yani 1766'tan beri İstanbul'da deprem olmamış iddiaları balon...

1999'DA İSTANBUL'DA FAY KIRILDI

Bu noktada demek ki 1766 ve 1894 aynı fay üzerinde arka arkaya iki kırılma olduysa bir süre daha deprem yok ama ayrı faylar ise bunlar 130 yılda bir kırılıyor. 1999'da kırıldığı göre fay rahat, yeniden kırılabilmesi için yaklaşık 130 yıl gibi bir süre geçmesi ve enerji biriktirmesi gerekiyor.

 

KAYNAK: HABER7
Muhammet Binici Haber7.com - Editör
Haber 7 - Muhammet Binici

Editör Hakkında

İstanbul Şişli'de doğan Muhammet Binici, Anadolu Üniversitesi Radyo Televizyon Programcılığı ve Spor Yönetimi bölümlerini bitirdi. Eğitimine, İstanbul Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümünde devam etmektedir. Gazeteciliğe 2012 yılında yerel haber siteleri ve yerel gazetelerde başladı. Gündem, Magazin alanlarında editör-muhabirlik yaptı. 2016 yılında Yeni Akit Gazetesi'nde bir yıl muhabirlik yaptıktan sonra, 2020 Eylül itibariyle Haber7'de 'Gündem Editörü' olarak görevine devam etmektedir.
YORUMLAR 21
  • Zafer 1 ay önce Şikayet Et
    Hocamızın dediği mantıklı olabilir, Emendere'de akmayan sular akmaya başladı, vana açılması buna örnek olabilir, inşallah büyük depremler olmaz umarım
    Cevapla
  • 010 1 ay önce Şikayet Et
    Balıkesir ilçelerinde çok eski apartmanlar var müteahhitler çok para istiyor kentsel dönüşüm için veremez vatandaş onun için eski apartmanlarda oturuyor mecburen devlet göreve.
    Cevapla
  • Vatandaş. 1 ay önce Şikayet Et
    Adam kovboy movboy ama yıllarca devletin sırtına yapışmış, koca koca unvanları kapıp iki bildikleriyle İstanbul dan sadece korku salan profösörlerin hepsini bitirdi.
    Cevapla
  • Das 1 ay önce Şikayet Et
    Bu profesorun baska sapkasi yokmu hep ayni sapkayla tv lerde sapka alin hediye edin belli sapka seviyor ama her ekranda ayni sapka olmuyor iste
    Cevapla
  • Ata 1 ay önce Şikayet Et
    Fatih Sultan Mehmet gibi sarık taksın.
    Cevapla
  • Vatandaş 1 ay önce Şikayet Et
    Bu hocaya devlet bir kadame vermesi lazım böyle bilim adamına
    Cevapla
  • Dikkat 1 ay önce Şikayet Et
    İlim adamı ilminin başında olur.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
İsrail basınından flaş Türkiye itirafı: Gazze'de Türkiye masada olmazsa...
Oraya giden gemiler kayboluyordu! Bermuda'nın altında sıra dışı bir yapı keşfedildi!