Koruyucu Aile ve Çocuk Derneği'nden anlamlı çağrı

Koruyucu Aile ve Çocuk Derneği, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'nde düzenlediği basın toplantısıyla, Türkiye'de hâlâ kurum bakımında bulunan 15 bin 135 çocuğun aile ortamında büyüme ihtiyacına dikkat çekti. 

Dernek, her çocuğun güvenle, sevgiyle ve umutla büyüme hakkını hatırlatarak, toplumu koruyucu aile ve gönüllülük sistemlerine katılmaya davet etti.

İKİ GENÇ DENEYİMİNİ ANLATTI 

Toplantıda, çocukluklarının bir bölümünü devlet koruması altında geçirmiş ve bugün derneğin gönüllüsü olan iki genç, kendi deneyimlerini paylaştı.

Gençler, koruyucu aile sisteminin bir çocuğun hayatındaki dönüştürücü etkisini birinci ağızdan aktardı.

Gönüllü gençlerden biri, yurtta büyümüş biri olarak bir yetişkinin gösterdiği ilgi, sevgi ve güvenin bir çocuğun geleceğini yeniden şekillendirebileceğini belirtti. 

Türkiye’den Arakanlı mültecilere yardım: 350 aileye kumanya dağıtıldı

İHH Kadın, iyilik temalı seminer ve hayır çarşısıyla buluştu

KORUYUCU AİLENİN ÖNEMİNE DEĞİNİLDİ 

Koruyucu aileliği, bir çocuğun hayatına yön verecek "güvenli bir liman" olarak nitelendirdi ve toplumu "iyi ki demeyi çoğaltmaya" çağırdı.

Diğer bir gönüllü ise, bir memur ve baba olarak geldiği noktayı, o küçük çocuğa "değerli" hissini yaşatabilen ve kendi geleceğine inanma cesareti veren insanlara borçlu olduğunu ifade etti. 

Koruyucu aile olmanın sadece bireysel bir iyilik değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurguladı.

15 BİN 135 ÇOCUK KURUM BAKIMINDA 

Dernek, yayımladığı basın açıklamasında koruyucu aileliğin merhamet ve toplumsal sorumluluk ekseninde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Güncel verilerle sistemin önemini pekiştirdi:

• Uluslararası çocuk hakları kuruluşları, koruyucu aileliği çocukların psikososyal gelişimi için en sağlıklı bakım modeli olarak kabul etmektedir.

• Şu an Türkiye’de 10 bin 467 çocuk koruyucu aile yanında yaşamaktadır.

• Ancak 15 bin 135 çocuk ise hâlâ kurum bakımındadır. 

TEK BİR ÇOCUK BİLE YALNIZ HİSSETMEYECEK 

Koruyucu Aile ve Çocuk Derneği, bu büyük açığı kapatmak için gönüllü annelik ve mentorluk sistemleri gibi çalışma alanlarıyla yola çıktıklarını duyurdu. 

Açıklama, "Bir tek çocuğun bile yalnız hissetmediği bir gelecek için var gücümüzle çalışacağız." taahhüdüyle sona erdi.