Cübbeli Ahmet'in iddianamesi kabul!

Kamuoyunda ''Karagümrük Çetesi'' olarak bilinen suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında ''Cübbeli Ahmet Hoca'' olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü'nün de aralarında bulunduğu 6'sı tutuklu 16 kişi hakkında hazırlanan iddianame, özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.

Mahkeme heyeti, özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Uysal'ın, kamuoyunda ''Karagümrük Çetesi'' olarak bilinen suç örgütüne yönelik hazırladığı ve 6 Nisan'da mahkeme gönderdiği 92 sayfalık iddianame üzerindeki incelemesini tamamladı.

Özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, bu inceleme sonucu kamuoyunda ''Cübbeli Ahmet Hoca'' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'nün de aralarında bulunduğu 6'sı tutuklu 16 kişi hakkındaki iddianameyi kabul etti.

Kamuoyunda ''Karagümrük Çetesi'' olarak bilinen suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan ve İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen 92 sayfalık iddianamede, 16 sanıktan ''Cübbeli Ahmet Hoca'' lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü'nün 25 ile 53 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istendi.

Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılarından Mehmet Ali Uysal tarafından hazırlanan iddianamede, kamuoyunda ''Cübbeli Ahmet Hoca'' olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü'nün, ''haksız çıkar sağlamak amacıyla kurulan örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek'', ''insan ticareti yapmak'', ''cinsel saldırı'' ve ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak'' suçlarını işlediği öne sürülerek, 25 ile 53 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Örgüt elebaşıları olduğu iddia edilen sanıklardan Nejat Ergin'in ''haksız çıkar sağlamak amacıyla örgüt kurmak'' ve ''tehdit'' suçlarından 10 ile 26 yıl, Barış Sezek'ın da ''haksız çıkar sağlamak amacıyla örgüt kurmak'', ''insan ticareti yapmak'', ''fuhşa aracılık ve yer temin etmek'' ile ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak'' suçlarından 87 ile 164 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, diğer 13 sanığa da ''insan ticareti yapmak'', ''cinsel saldırı'', ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak'', ''fuhşa aracılık etmek'', ''resmi belgede sahtecilik'', ''haksız çıkar sağlamak amacıyla kurulan örgüte üye olmak'' ve ''haksız çıkar sağlamak amacıyla kurulan örgüte üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek'' suçlarından 1 ile 48 yıl arasında değişen çeşitli hapis cezaları verilmesi öngörülüyor.

''Karagümrük Çetesi''ne yönelik soruşturma kapsamında hazırlanan ve İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün, internette yayınlanan müstehcen görüntüleriyle ilgili faillerin bulunması amacıyla, çete elebaşısı olmakla suçlanan sanık Nejat Ergin'den yardım istediği ileri sürüldü.

Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Uysal tarafından hazırlanan 92 sayfalık iddianamede, sanıklar Nejat Ergin ve Barış Sezek'in elebaşılığını yaptığı öne sürülen iki ayrı suç örgütü bulunduğu kaydedildi.

Kamuoyunda ''Cübbeli Ahmet Hoca'' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'nün 12. şüpheli olarak yer aldığı iddianamede, yabancı uyruklu Fatıma Et Tajy, Imane Lemgharı ile Ceyhun Başaran müşteki olarak yer aldı.

Mağdurlar arasında ise Oğuzhan Onay, Ahmet Şahin, Salih Aslan, Gülruh Şamanova, Zukhro Askorova, Nargıza Rızaeva, Fatıma Zohra Hajjaj, Shahnoza Kosımova, Rano Jalılova, Fatıma Ez Zahra Fathı, Zaineb Rıgha ve Zehra isimli 12 kişinin bulunduğu iddianamede, sanık Nejat Ergin'in kamuoyunda ''Karagümrük Çetesi'' olarak adlandırılan çıkar amaçlı silahlı suç örgütünü tekrar harekete geçirdiği ve elebaşılığını üstlendiği belirtildi.

Söz konusu çetenin 1993'ten bu yana birçok suça karıştığı anlatılan iddianamede, suç örgütü elebaşısı olduğu iddia edilen Nejat Ergin''in, sanıklar Sayım Uyanık, Yiğit Ergin, Murat Tolga Ohri, Celil Yavuz ve İbrahim Danacılar ile birlikte hareket ederek, kardeşleri Nuri Ergin ve Vedat Ergin'in elebaşılığını yaptığı suç örgütünün adını etkin bir şekilde kullandığı ve bazı tehdit eylemleri gerçekleştirdiği iddia edildi.

Sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün, internette yayınlanan müstehcen görüntüleriyle ilgili faillerin bulunması için ''Karagümrük Çetesi'' elebaşısı olmakla suçlanan Nejat Ergin'den yardım istediği ifade edilen iddianamede, ''Ahmet Mahmut Ünlü'ye yönelik yapılan iletişim tespit çalışmalarında Nejat Ergin ile irtibatlı olduğu ve bu irtibatı Barış Sezek aracılığıyla devam ettirdiği, etrafında bulunan şahısların telefonları ile gizliliğe riayet ederek Nejat Ergin ile görüşmeler yaptığı anlaşılmıştır'' denildi.

-Sanık Sezek'in elebaşılığını yaptığı suç örgütü-

İddianamede 7 numaralı sanık olarak yer alan ve diğer örgütün elebaşısı olduğu öne sürülen sanık Barış Sezek'in, fuhuş amaçlı insan ticareti, fuhşa aracılık ve yer temin edilmesi, fuhşa sevk faaliyetlerinde örgüt üyeleriyle birlikte yurt dışına gidip geldiği kaydedildi.

Sezek'in, fuhuş amaçlı getirilen kadınları kontrol altında tutmak için tehdit ve hürriyeti tahdit gibi yöntemler kullandığı öne sürülen iddianamede, Sezek'in, Kadriye Sezek, Kamara Alımukhamedova, Kakhramonjon Kholmamatov, Mahjouba Demirel ve Ahmet Mahmut Ünlü'nün yanında bulunan Muhammed Ali Melemez ve Mehmet Batur isimli şahıslarla birlikte hareket ederek çıkar amaçlı bir suç örgütü kurduğu ve yönettiğine dair deliller elde edildiği belirtildi.

Barış Sezek'in elebaşılığındaki söz konusu örgütün, Ahmet Mahmut Ünlü'nün adını etkin bir şekilde kullandığı ve gerçekleştirdiği suç faaliyetlerindeki birçok masrafı Ünlü'nün adını kullanarak karşıladığı ifade edilen iddianamede, örgüt üyelerinin aralarında şifreli konuştukları, fuhuş amaçlı getirdikleri kadınlara çarşaf giydirmek gibi yöntemler kullandıkları anlatıldı.

İddianamede, örgütün fuhuş faaliyetlerini, Ahmet Mahmut Ünlü'nün denetimindeki şirket ve ikametlerde yaptıkları öne sürülerek, faaliyetlerinin deşifre olması halinde, Nejat Ergin ve Sedat Peker gibi suç örgütü elebaşıları ve geçmişte suç işlemiş kriminal şahıslarla irtibata geçip, sorumluları baskı altına almaya çalıştıkları kaydedildi.

Örgüt üyelerinin aralarında geçen telefon görüşmelerine de yer verilen iddianamede, örgüt mensuplarının elde ettikleri haksız kazancı kendi aralarında paylaştıkları anlatıldı.

-Şifreli konuşmalar-

Örgüt üyelerinin, fuhuş yapan kadınlar için ''zekat'', ''gömlek'', ''talebe'', ''seyit'', fuhuş yapan kadınlara ve aracılık edenlere verilecek para için de ''Zekat için 200 dolar'' şeklinde şifreli konuşmalar gerçekleştirdikleri belirtilen iddianamede, örgütün fuhuş amaçlı insan ticareti yapmak amacıyla yurt dışından kandırarak kadın getirdiği, ayrıca Türkiye'de bulunan ve vize problemi olan yabancı uyruklu kadınları tehdit ederek fuhşa sevk ettiği öne sürüldü.

''Karagümrük Çetesi''ne yönelik soruşturma kapsamında hazırlanan ve İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün, iddia olunan örgütü söz konusu suçlara azmettirdiği ileri sürüldü.

Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Uysal tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Barış Sezek'in ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmediği, Ahmet Mahmut Ünlü'ye kadın getirmediğini ve söz konusu kadınların Ünlü ile bir araya gelmediklerini söylediği belirtildi.

İddianamede, Sezek'in ifadesinde, yurt dışına evlenmek amacıyla gittiğini beyan ettiği, ancak suç örgütünün yurt dışından kadınları Ahmet Mahmut Ünlü'ye getirdiklerinin fiziki takip tutanakları ve söz konusu kadınların ifadeleriyle tespit edildiği kaydedildi.

Örgüt üyeliğiyle suçlanan sanık Mahjouba Demirel'in, Sezek'in talimatları doğrultusunda Fas'tan fuhuş amaçlı kadın getirdiği öne sürülen iddianamede, Demirel'in, söz konusu kadınların denetimini ve iaşesini temin ettiği belirtildi.

-Barış Sezek'in eşinin de örgüte yardım ettiği iddiası-

İddianamede, Barış Sezek'in eşi sanık Kadriye Sezek'in de yurt dışından getirilen kadınların kontrol edilmesinde ve fuhuşta kullanılması faaliyetlerinde yer aldığı kaydedildi.

Örgüt üyeliği ve örgüte yardım etmekle suçlanan diğer sanıklar Kamara Alımukhamedova, Kakhramonjon Kholmamatov, Mehmet Batur, Osman Aydemir ve Muhammed Ali Melemez'in, haklarındaki suçlamaları kabul etmedikleri aktarılan iddianamede, ancak örgüt elebaşısı olduğu iddia edilen Sezek'in talimatları doğrultusunda çalıştıklarının fiziki takip tutanakları ve mağdurların ifadeleriyle anlaşıldığı belirtildi.

-Sanık Ahmet Mahmut Ünlü-

Sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün azmettirici olduğu öne sürülen iddianamede, Ünlü'nün, örgütten yurt dışından kadın getirmelerini talep ettiği ve masraflarını karşıladığı iddia edildi.

İddianamede, Ünlü'nün, fuhşa sevk edilen Fatıma Et Tayj isimli yabancı uyruklu kadınla zorla ilişkiye girmeye teşebbüs ettiği ve cinsel saldırıda bulunduğu ileri sürüldü.

İddianamede ifadesine yer verilen Ünlü'nün, ''Örgütten ve Sezek'ten hiçbir kadın talebim olmadı. Barış Sezek, Fas'a gittiğinde beni aradı. Bazı talebeler getirmek istedi. Türkiye'ye gelecek talebeler uçaklarını kaçırmışlar. Bu nedenle Sezek benden para istedi. Ben de bu parayı ödedim. Fas'tan getirilen kadınlarla hiçbir ilgim ve alakam yoktur. Söz konusu kadınların aleyhime kullandıkları ifadeleri kabul etmiyorum. Ayrıca Nejat Ergin'den suç içeren bir talebim olmamıştır'' dediği belirtildi.

Söz konusu iki kadının ifadelerinde ise Ahmet Mahmut Ünlü ile birçok kez ilişkiye girdiklerini beyan ettikleri anlatılan iddianamede, yapılan fiziki takip sonucunda da Ünlü'nün söz konusu kadınlarla buluştuğunun tespit edildiği kaydedildi.

Örgütün, yurt dışından getirdikleri kadınları iki günlüğüne Ahmet Mahmut Ünlü ile nikah yaptırdığı öne sürülen iddianamede, söz konusu kadınların cinsel ilişkiye zorlandığı iddia edildi.

Sanık Burhan Adıyaman'ın da azmettirici olduğu ve örgütten kadın getirmesini talep ettiği belirtilen iddianamenin değerlendirme bölümünde ise Barış Sezek'in, etrafına topladığı Mahjouba Demirel, Mehmet Batur, Muhammed Ali Melemez, Kadriye Sezek, Kamara Alımukhamedova ve Kakhramonjon Kholmamatov adlı kişilerle haksız çıkar amaçlı bir suç örgütü kurduğu kaydedildi.

Örgütün, yurt dışındaki bazı kadınları, içinde bulundukları durumdan faydalanarak çeşitli vaatlerle Türkiye'ye getirdiği, sonrasında tehdit edip baskı altına alarak fuhşa sevk ettiği, başkalarıyla iletişim kurmalarını engellediği ve hürriyetlerini kısıtladığı öne sürülen iddianamede, Ahmet Mahmut Ünlü ve Burhan Adıyaman'ın, iddia olunan örgütü söz konusu suçlara azmettirdiği ileri sürüldü.