Derin devletin dayandığı noktalar

İskele Sancak'a katılan konuklardan Saadettin Tantan ile Rasim Ozan Kütahyalı, Ergenekon yapılanması üzerine sert tartışmaya girdiler.

GİRİŞ 24.01.2009 00:25 GÜNCELLEME 24.01.2009 00:25
Bu Habere 15 Yorum Yapılmış

Faili meçhul cinayetler dosyası Erhan Çelik’le İskele Sancak’ta tartışmaya açılıyor. Şüpheli bir kazada yaşamını yitiren Susurluk Kazası Raportörü Akman Akyürek’in öldürüldüğünü öne süren sürpriz isim, Erhan Çelik’le İskele Sancak’ta konuşuldu.

Ve daha birçok faili meçhul cinayetin aydınlanması için mücadele veren isimler İskele Sancak’ta faili meçhul cinayetleri masaya yatııdı.

Türkiye’de işlenen ve sayıları binlerle ifade edilen cinayetler niçin hala aydınlatılamadı? Ülkeyi sarsan, toplumu ayağa kaldıran suikastların ortak noktası ne? Bu suikastları düzenleyenleri kimler nasıl koruyor? Bu soruların cevaplarının aranacağı programa 12 Eylül döneminin ünlü askeri savcısı Faik Tarımcıoğlu, Eski İçişleri Bakanlarından Sadettin Tantan, Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı, şüpheli bir kaza sonucu yaşamını yitiren Susurluk Araştırma Komisyonu Sözcüsü Bedrettin İncetahtacı’nın oğlu Yahya İncetahtacı ve yine şüpheli bir kaza sonucu yaşamını yitiren Faili Meçhul Cinayetler ve Susurluk Komisyonu Raportörü Akman Akyürek’i çok yakından tanıyan ve ünlü hukukçunun öldürüldüğünü öne süren sürpriz bir isim katılıyor.

Erhan Çelik İskele Sancak’ta çok konuşulacak faili meçhul cinayetler dosyasını tartışmaya açtı.

İskele Sancak'a Mehmet Elkatmış da konuk olarak katılacaktı ancak son dönemlerdeki gelişmeler yüzünden Elkatmış açıklama yapmak istemediği için programa katılmak istemedi. 

Bedri İncetahtacı'nın oğlu Yahya İncetahtacı, babamın ölümünün normal bir kaza değil, faili meçhul cinayet olara görmemiz, araba ile ilgili hiçbir araştırma yapılmaması, kaza yerinin çok keskin viraj olmaması, kazanın gündüz olması,  sağlığının yerinde olması ve Susurluk Komisyonu Başkanı Bedri İncetahtacı'nın bir it kapanı ile öldürüldüğü sözlerini söylemiş olması bizim kuşkumuzu daha da artırdı. Babam Susurlukla ilgili konuşurken, bu konunun siyaset içinde değerlendirilmemesi gerektiğini söylüyordu.  Susurlukla ilgili yapılacak en vahim hata susurluğu bir kaç isim üzürenden konuşmak olacağını söylüyordu. Susurluğu klasik bir kaza olarak görmüyordu. susurluğu anlamak için ihtilali, darbeyi konuşmadan, kürt sorunun neden var olduğunu anlamadan, hatta 28 Şubat'ı anlamadan Susurluk'u anlamanın imkanı yok diyordu. Türkiye'de birileri kendilerini herkesin üzerinde görüyor. Uğur Mumcu'nun ölümü de bu birileri üzerine yürümüse yüzündendir. Türkiye'de üç şey ne hazindirki bulunmamaktadır.  Birinicisi milletin varolan hukuku kabuletmesidir. Türkiye'de bürokratların kendilerini hukukun dışında görme hakkını görmesi, üçüncüsü de şeffaflığın olmamasıdır. Babam bundan dolayı kendini hep tehlikede görüyordu.

Gazi Büskaya; Akman Akyürek ile olan ilişkisini şöyle anlattı. Adnan Akyürek ile 1983 yılından vefatına kadar beraber olduk. Günün her saatinde denilebilecek kadar beraberdik. Adnan Akyürek Susurluk komisyonunda görevli idi. Son günlerinde rahmetli kardeşim aşırı derecede huzursuzluğu aşırı derecede sıkıntılı idi. Ama bilgi vermezdi. Normal telefonlarını kullanamayacak kadar sıkıntılı idi. Ankesörlerden konuşurdu. Etrafında sürekli kalabalık vardı ve onlardan çok rahatsız olurdu. Son zamanlarda aşırı bir stres içinde idi.  Kaza öncesinde çok yakınında bulunuyordum. Pazar günü iki suları idi. ertesi gün kendisi ile yeniden görüşecektik.  Bana ertesi günü görüşülmemiz gerektiğini söylemişti. O gün saat 4 civarı sekreter bana kaza geçirdiği haberini verdi. Hastanede olayı görünce şok yaşadım. Kaza yerine gittim araç kaldırılmış, karakola getirilmişti.  kazaya yol açan şöförle konuştum.  Kazada bir aracın gelerek arkadan karoserin altına girdiğini söylemişti. Kaza gece 3 civarı olmuş ve yol bomboştu ve 4 şeritli yoldu. Uyumadığına göre bu kişinin doğrudan gelip kamyona çarpması ve ölmesi bana normal gelmiyor. Bana göre yüzde 99 dışardan bir müdahale ile o araç kamyona çarpmıştır. diyorum. Akman Akyürek'in özel arşivinde o güne kadar yaptıkları ve ülkede olup bitenler ve bazı belgeler vardı.  Bu belgeler cenazeyi defnedip büroya geldiğimde büroya daha önce birilerinin girdiğini farkettim.

Tuncay Özkan, o zamanlarda Akman Akyürek ile ilişkisi ve teması vardı. Tuncay Özkan Akyürek'in çok yakınında bulunuyordu. Tuncay Özkan'ı kaza için ben aradım. Tuncay Özkan'ın evi cenaze evi oldu. Tuncay Beyle birlikte büroya geldi. Tuncay Özkan'ın 3-4 kutu evrak aldı. Onun öncesinde devletin ilgili birimlerinden 3-4 saat büroya girilmiş ve evraklar alınmıştı. Ancak Tuncay Özkan'ın ne tür evraklar aldığı hakkında bilgim yok. olayın şoku ile merak etmedim. Akman Akyürek'i birileri kullanmıştır, bir başkaları da bundan rahatsız olarak ortadan kaldırmıştır. Bu arkadaşım alkol bilmez aklı başında biri idi nasıl o kazayı yaptı hiçbir zaman aklım almadı.

Saadettin Tantan, iki değerli insanın hayatını kaybetmesi birtakım şüpheleri beraberinde getiriyor. Bunu istenirse savcılar çözebilir.  Türkiye'de bu olaylar neden meydana geldi, neden bu sorunlar aşılamıyor. Bana göre bunun nedeninde kamu bütçelerinin büyüklükleri kontrolsüzlükleri yüzünden Türkiye nihayetinde bağımlı hale geldi.  Türkiye'de arşivler hiçbir zaman açılmamıştır. Son dönemde açıklanan belgeler de var olanların çok az bir kısmıdır.  Türkiye 40 yıldır silahlı ve silahsız kuvvetlerin tehdidi altındadır.  Siyasilerin öngörüsüzlüğü ve vatandaşın çaresiz hale bırakılması normal birşey değildir.

Devletin teknik olarak tuttuğu arşivler vardır. Bu arşivler takip edilmezse sonuç bu olur. Şahısların arşivi olmaz. Arşiv devletin olmalıdır. Bu belgeler devlete ait olması gerekir. Devletin temel altyapılarınki hukuki boşluklar sonuçta yozlaşmalar yol açmıştır.  Türkiye'nin 80 öncesindeki etkin güç odaklarının kullandıkları isimler Türkiye'nin kendi vatandaşlarıdır. Bulgaristan'da kurulan bir şirket kanalı ile Türkiye ve Türkiye üzerinden ortadoğuya sevkiyat yapılmıştır. Bu işleri yapanlar bugün perişan haldedir. 80 öncesinde resmi ve sivil bürokrat var, kirli işadamı var, bu yapıdan sermaye oluşuyor.  1980 sonrası siyasi ve ekonomik tercihler değişmiştir. Bu değişimle birlikte PKK'nın Türkiye ile savaşı başlamıştır.  Türkiye'de güvenlik güçleri PKK ile mücadeleye mahkum hale bırakılmıştır.

 Eski savcı Gültekin Avcı, 92-93 öncesinde savcıların birşey yapmaları o günkü yasal imkanlarla mümkün değildi. Bugünkü savcıların önünde hukuki engel yok ancak manevi engeller var. Şemdinli savcısının önünde engel yoktu. Ancak sonucu hepimiz görüyoruz.

Faik Tarımcıoğlu, Geçmişte yaşanılanlara karşı çözüm zamanında bulunsaydı bugünkü hiçbir şey yaşanmazdı.  Ugur Mumcu'nun ölümü ile ilgili o dönemde Aktuel dergisinden benden ropörtaj istediler. Ben de bilgilerim çerçevesinde konular anlattım. Manşet, Uğur Mumcu'yu Özal'ı vuran kişiler vurdu. Ben olmayacak birşey yaptım DGM'ye gittim ne oldu dedim.  Bana bugün hala üzüldüğüm bir söz söyledi. " Devlet isterse çözer. " dedim. Ancak öyle bir tablo çizdi ki ben bu olayın ortaya çıkmayacağı kanatine vardım. Eğer o gün gereken yapılsaydı bu noktala gelinmezdi. Aynı durum Özal'ın vurulması da söz konusudur. Onda  siyasi bürokratik hatalar vardır.

Özal beni çağırdı hemen Faik beni kim vurdu dedi. Ben de tecrübe ve birikimimle anlattım. Bunun organize hareket olduğunu, tek bir hareket olduğunu söyledim. Bu hareketin çıkış nedeninin de Erdoğan'ın büyük reformları ve dövizi serbest bırakması, altını serbest bırakması özellikle döviz ve altın kaçakçılğında çok büyük paralar kazanan kesim vardı. Aynı şekilde sigara kaçakçılğından büyük pay alanlar vardı. Bunlar biraya gelince sonuç öyle oldu.

 Ben geçmiş dönemde tüm suç örgütleri ile mücadele ettim. Bana kimse birşey yapmadı. Herkesin görev tanım ve tarifleri var. Eğer kişiler yetkileri çerçevesinde görev yapmıyorsa suçlu devlet değildir. Benim dönemimde Ankara'yı uçuracak C4'ler ortaya çıkardık. Ancak o günde kimse bu kadar patlayıcıyı şehrin merkezine getirenlerden devletin istihbaratının haberi yokmuydu. 

 Gültekin Avcı: Bugün Ergenekon Savcıları, devletin bünyesindeki istihbarat bilgilerinden faydalanabiliyorlarmı, Askeri, MİT veya diğer istihbarat bilgileri savcılara verilebiliyor mu. Savcılarımızın çalışma şartları hiçbir şeyle kıyaslanamaz.

Saaddin Tantan:Benim neden görevden alındığım bugün ortaya çıkıyor. Bugün ortaya dökülenler, açık zarf usulü ile birilerine tehdit olduğu bir dönemdeyiz.  Benim için Tuncay Güney'in arkasındaki güç önemlidir. O dönemlerde Milliyet gazetesinde bizim aleyhimize korkunç manşetler atılıyordu.  Bizim içişleri bakanlığımızda yaptığımız çalışmaların çok azı kamuoyuna yansıtıldı. Türkiye üzerindeki etkin güç odakları kurulu vakıf dernek ve siyasi partiler ve cemaatlerle araştırıldığında ortaya çok farklı yapı çıkıyor. Bu yapı devam edemedi.  Bizim dönemimde çalışmanın eksikleri ortaya kondu. Ancak birşey yapılmadı. Bugün savcılar iyi niyetle çalışıyor. Ama bunlar mahkeme kararı ile çalışıyorlar. Bu çok önemlidir.  Eski manşetleri açtığımız zaman, geri dönmek isteyenler var ama geri dönmüyor. Tuncay Güney, Milliyet Sabah Akşam gibi itibarlı yerlere kabul ediliyorlar. Bu nasıl oluyor.

Rasim Ozan Kütahyalı, Derin devlet bizatihi devletin kendisidir. Devlet işi gitmediği zaman devreye başkaları giriyor. Bu işin temelinde Türk derin yapılanmasıdır. Burda istikrarsızlık sürekli kılınmak zorundadır.  Derin yapılanma bir yandan 2000lerde yahudi ve ABD düşmanlığını pompalıyordu.  Ergun Poyraz'a yazılan kitaplar ortada. Erdoğan ve Gül için yazılanlar ortada. Bunların amacı dindar halkı bu kişilerden soğutmayı hedefliyordu. Bu kişiler dışarda ise en ABD ve İsrail'in en azılı isimlerle temastaydılar. Türkiye'de müslüman halka Erdoğan ve Gülü  Amerikancı olmakla suçlarken, dışardakilere de Erdoğan ve Gül'ün şeriatçı olduklarını ve kendileri için tehkile oluşturduğunu savunuyorlardı. Resmi bürokratlar askerlerdir, Tantan bunu söyleyemiyor. 

Saadettin Tantan, ABD ile İngiltere iki bombadan sonra sistemi değiştirdi. Bütün örgütlerin merkezleri batıda. Bugün Türkiye'nin uğraştığı terör örgütünün merkezi batıdadır. Bunu görmezden geliniyor. Bugün hükümet batıya karşın hükümet hiçbirşey yapamadı. Aktütün olayında iktidar hesap soramıyor. Siyasi iktidar Dağlıca'dan sonra ABD'ye gidip soracam diyorsa orda olay bitmiştir.  Başbakan ABD Dönüşünde açıklamalarda bulundu. Bugün genel kanı ABD'den icazet alınmadan iktidara gelinemez gibi bir kanı oluşmuştur.

Rasim Ozan Kütahyalı,  Sivil bürokrat önemsiz bir adamdır. Apoletler gelince Türkiye'de herşey durur.  Ergenekon operasyonunda ABD ve Batıdan desteğin dışında rusya ve Çin'den bile hükümete karşı destek istenmiştir. 12 Eylül sonrasında halk oh dedi oysa iki tarafı vuran silahları temin edenler de aynı kişilerdi. Kenan Evren kendisi açıkladı Ortamın olgunlaşmasını bekledik diye...

Bugün Devlet Saadettin Tantan'ı ele geçirmiş,  açık konuşamıyor. Bugün Atatürkçü Düşünce Derneğinin yaptıkları ile TESEV'in yaptıkları ortada.

YORUMLAR 15
  • bengisu kibar 16 yıl önce Şikayet Et
    HARUN YAHYA YENİ MASONİK DÜZEN. Bu kitabı okumanız şiddetle tavsiye ediyorum. Kendisi kadar bu derin yapıyı kimse böyle deşifre etmedi. Şimdi de Ergenekon Masonların Kılıcı kitabı yolda. Adnan Oktar'ın röportajlarını izleyin bence internet sitesinde yayınlıyorlar. Ergenekon ve masonlukla ilgili inanılmaz açıklamalar yapıyor, bence bu programa kesinlikle çağrılmalıydı.
    Cevapla
  • Hakan 16 yıl önce Şikayet Et
    İşin Aslı. Arkadaşlar işin esasını,özünü gözden kaçırmayalım.Amaçları çok açık.Türkiye'nin tekrar Osmanlı Devleti olmasından korkuyorlar,İslamiyet'i onun için engellenmeye çalışılıyorlar,İslamiyet, daima ileriyi,bilimi,irfanı çalışmayı emrettiği halde bu yıkıcı zihniyet"irtica-gerici"yaftasıyla Müslümanlığın önünü kesmeye çalışıyorlar,sahte İslam alimleriyle zihinleri bulandırıyorlar,Müslüman ülkelerin bir araya gelip Türkiye'nin etrafında toplanmasından korkuyorlar.Encümen-i Daniş toplantıalrını takip edin.
    Cevapla
  • abdusselam cicek 16 yıl önce Şikayet Et
    ???...!!!...(DERİN DEVLETİN İLK PERDESİ). Bunlar körmüdürlar? Derin devletin derinliğin ilk perdesi bir ara münafiklik yapan ve şimdi de haham olan T.Güneydir ve diğer derin perdeleri ise ancak Kiyamet günü olan Rabbimiz kavuşma gününde tamamen açığa çıkacak.
    Cevapla
  • umut beydağı 16 yıl önce Şikayet Et
    TANTAN CESUR OLSUN. Bir arada çıkıp tapınak şövalyelerinden bahsetmişti. Açıkça derin güçler masondur niye diyemiyor şaşırıyorum, bence Tantan da kilit adamlardan biri, çok iyi bir şekilde araştırma yapılmalı. Bakın Mehmet Ağar kaç sene sonra yargılanmaya başladı. Hayır kimseyi burda yargılamıyoruz ama dönemin emniyet müdürü Adil Serdar Saçan gözaltında olunca insna işkilleniyor tabii.
    Cevapla
  • izzet yuce 16 yıl önce Şikayet Et
    amerikan derin devleti. bu ülkede olsa olsa amerikan derin devleti var.bizim derin devletimiz olsa ugur mumcular.necip hamlemitoğlu eşref bitlis paşalr öldürülürmüydü bak iltidar bile bir şey yapamıyor ergenokon denilen safsataya amerikanın önünde olanlara bakın ozaman anlarsınız.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Görevden dönen 4 İsrail askeri daha ölü bulundu! Sayıları artıyor
Son Dakika: Memleket Partisi kapatıldı