Adem Özköse: Öldü sandınız biliyordum!

58 gün sonra ilk görüntüleri yayınlanan Adem Özköse ve Hamit Coşkun’un Suriye'de tutuklu oldukları sürede hiç görüştürülmedikleri ortaya çıktı.

Adem Özköse: Öldü sandınız biliyordum!
Adem Özköse: Öldü sandınız biliyordum!
GİRİŞ 08.05.2012 12:45 GÜNCELLEME 08.05.2012 12:57
Bu Habere 8 Yorum Yapılmış

Ersin Çelik'in haberi

Belgesel çekimi için Suriye’ye giden ve kendilerinden 58 gündür haber alınamayan gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun’un Şam’da olduğu ortaya çıktı.

İran ve Suriyeli yetkililerle gerçekleştirilen temaslar sonucu gazetecilerle görüşmeyi İnsan Hak ve Hürriyetleri Vakfı (İHH) Başkanı Bülent Yıldırım başardı.

58 GÜN BOYUNCA HİÇ GÖRÜŞTÜRÜLMEDİLER

Daha önce Dışişleri Bakanlığı’nın hayatta oldukları bilgisini verdiği ve 58 gün sonra ilk görüntüleri yayınlanan Adem Özköse ve Hamit Coşkun’un tutuklu oldukları sürede hiç görüştürülmedikleri ve ortaya çıktı.

YAŞADIKLARINDAN HABERSİZLERDİ,

Aynı cezaevinde fakat ayrı hücrelerde tutulan Adem Özköse’nin Hamit Coşkun’un hayatta olduğundan haberdar olmadığını, aynı şekilde kameraman Hamit Coşkun’un da Suriye’ye birlikte gittiği Adem Özköse’nin yaşadığını bilmediği öğrenildi. İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Suriyeli yetkililerin İHH heyetinin ricası üzerine iki gazeteciye, serbest kalacakları güne kadar aynı hücrede kalma izin verdiğini açıkladı.

“ÖLDÜ SANDINIZ BİLİYORDUM”

Haber 7, İHH heyetinin girişimleri sonucu iki ay sonra görüşebilen tutsak gazetecilerin, Devlet yetkililerinin ve STK'ların kendilerini kurtarma için yürüttüğü çalışmaların hiçbirinden haberdar olmadığı bilgisine ulaştı. Adem Özköse’nin “58 gün boyunca yaşadığımdan kimsenin haberdar olmadığını, ailemin öldüğümü bildiğini sanıyordum” dediği öğrenildi.

SURİYE'Yİ KÖY KÖY ARADIK

Dün akşam ÜLKE TV’ye konuk olan İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Adem ve Hamit’i bulmak için çok uzun araştırmalar yaptıklarını, Suriye’yi adete köy köy aradıktan sonra, İranlıların da aracılığıyla tutuldukları yeri tespit ettiklerini söyledi.

ADEM VE HAMİT'E İFTİRA ATTILAR

Bülent Yıldırım, Adem Özköse ve Hamit Coşkun’un Suriye’ye gazeteci olarak değil de savaşçı olarak gittiğine dair iddialar ortaya atıldığını hatırlatarak, “Bu iftirayı yapanların kim olduğunu biliyoruz. Bunları sosyal medyada da paylaştılar ve ne yazık ki bu arkadaşlarımızın hayatlarını da tehlikeye attılar. Bunlar hain insanlar. Suriye makamlarını ciddi şekilde doldurdular. Suriye makamları bunu ciddiye aldılar. Bu iftirayı atanların yüzleri kızaracak mı bakacağız. Suriye makamları dahil bu iki arkadaşın gazeteci olduğunu biliyor. Gazeteci kimlikleri de yıllardır biliniyor. Adem ve Hamit kardeşimiz geldiğinde bu iftirayı atanlarla hukuk önünde hesaplaşacaklardır. ” dedi.

SURİYE'YE HAKSIZLIK OLUR

Kendilerinden haber alınamayan 4. günün ardından Suriye'de kayıp oldukları bilgisi alınan Türk gazetecilerin esir tutulduğu ve bir takım pazarlıklar için kullanılacağı söyleniyordu. Suriyeli yetkililerin Adem ve Hamit’in serbest bırakılması için bir pazarlık içinde olmadıklarını belirten Yıldırım, “Bu Suriye’ye haksızlık olur. Suriye hiçbir zaman böyle bir şey talep etmedi, etmiyor da.” diye konuştu.

SERBEST KALMALARI İÇİN YARGILANMALARI GEREKİYOR

Türk gazetecilerin serbest bırakılması ve yurda dönmesinden önce Suriye’de mahkemeye çıkarılacakları bilgisini de veren Yıldırım şunları söyledi: “Bir mahkemeye çıkacaklar. Orada da yasal prosedür var, devlet var. İnşallah mahkemeden sonra da serbest bırakılacaklar. Mahkemeye çıkmadan insanları alamazsınız. Bu insanlar öyle ya da böyle tutuklanmışlar. Birkaç ay cezaevinde kalmışlar. Şu anda da hukuki süreç işliyor ve biz adım adım takipteyiz. Kısa zamanda Türkiye’de olacaklarını düşünüyorum.”

Adem Özköse'nin eşi Raziye Özköse yazdı: Yusuf'un gömleği yolda! (sayfa 2'de)


Bir nice zamandır kelimeler zorlarken yüreğimi, ben inadına kalemime sükût içiriyorum. Çığlık çığlık birikiyor tüm heceler…

 Ve senden Yusuf, bir güzel haber geliverince aniden, yollara düşen gömleğinin kokusu ulaşınca Yakub’ a, azad ediyorum kelimelerimi…

 Bir Yakub’a sesleniyorum, bir Yusuf’a. Bir içime yöneliyorum, bir sana…

 Yusuf, titreyen sesin ulaşınca kulaklarımıza, Yakup kokusunu alınca gömleğinin, şükür düşüyor günlerimize. Öyle içten, bir dua kaplıyor benliğimizi. Tüm Yusuflar dönsün için. Ve yıllardır bekleyen tüm Yakupların yüzleri aydın olsun için…

 Günlerine sığmayan heyecanın ve içini yakan yangınlarımızla gittin Yusuf! Bastıramadın bir gün acıları da, heybene ayrılıkları alıp da gittin.

 Sana kal diyemezdi Yakub’un. Gidenlerin onuru yakışırken alnına, gözyaşlarını seremezdi yollarına.

 Gözyaşlarımızı hep gecelere emanet ettik Yusuf. Ve Yakup’tan öğrendik en güzel sabrı. “İnnema eşku bessi ve hüzni ilallah” dedik. “Ben hüznümü ve tasamı ancak Allah’a şikayet ederim.” Ve bekledik…

 En güzel kıssa, en güzel öğüt oldu bize. Ve en güzel umut…

 Yusuf! Zindan, Allah’ın kelamıyla aydınlanan günleri karartmaya güç yetirebilir mi hiç? Hiç tutsak edilebilir mi sonsuzluğa kanat açan yürekler? Öylesine güzel bekleyişler varken, umutlar yitirilir mi hiç?

 Kalbini ferah tut Yusuf.

 Kalbimizi ferah tut…

 Yakın bir müjdedir şimdi beklediğimiz.

 Sabırla denenmişken yüreğimiz, şimdi şükürdür denenmeyi beklediğimiz.

 Bitmedi imtihanlar Yusuf. Bitmeyecek… Zindanlar gidecek, saraylar gelecek. Darlıkların ardını bolluklar izleyecek.

 Onca imtihandan sonra, onca güzel, dik tavırlarından sonra, Yusuf’un “ben nefsimi temize çıkarmam” sözleriyle gel Yusuf…

 Peygamberin başı önünde istiğfarlı fethi ile gel…

 Gel Yusuf…

 Gel ki, gömleği önünden yırtılan dünyaya, arkadan yırtılan gömlekleri gösterebilelim. Gel ki, utancını kaybeden dünyaya, hayâsını yitiren insanlara, en güzel ahlak dersini verebilelim. Ve gel ki, yıllardır bitmeyen şu kuraklığa bir çare sunabilelim.

 Gel Yusuf…

 Belki uzak ama, çocukların öldürülmediği bir dünyada yaşamak için gel.

 Ve Kevser için,

 Ve Yasin için,

 Ve Şamil için gel.

 Gel ki, bahar gelsin…
KAYNAK: HABER 7
YORUMLAR 8
  • aydın dolunay 13 yıl önce Şikayet Et
    helal olsun ihh yetkililerine. aylardır haber alınamıyan gazetecileri bulan ihh yetkililerine teşşekkürler, adamlar bulmak için köy köy aramış kim,hangi devlet ,hangi kurum bunu yapar bu gönül insan sevgisi işi tabiki iran ile görüşecekler,tabiki suriye ile görüşecekler bu sivil insiyatif güç işi, hiç bir şey yapamayanlar utanmadan bide elieştiriyor .ihh büyük iş yaptı 2 cana ulaştı.ihh yı eleştirenler çatlasın
    Cevapla
  • Cemal Yılmaz 13 yıl önce Şikayet Et
    bal gibi pazarlık yapiyorlar... suriye rejimi bu iki gazeteciyi bilincli ve planlı olarakk tutuklamışlar...gazetecilerin islami camiaya yakın olması akp hükümeti üzerinde baskı oluşturacağını hesaplamışlar...
    Cevapla
  • kenan9 13 yıl önce Şikayet Et
    suriye. yanlızca türk oldukları için tutuklanmışlardır.ama onları artık hapsettilerse öldü demeleri zorlaştı.esad rejimi ne kadar kafa tutarsa tutsun içinde var olan türkiye korkusunu yok sayması mümkün değil.bölgede hala başkalarının arkasına sığınarak politikalarını yürütmesi fazla uzunda sürmez.yakında bu gazeteci kardeşlerimizide sıkıştığında jest olsun diye salıvermek için bekliyordur
    Cevapla
  • erol şekerci 13 yıl önce Şikayet Et
    innallahe maassabiriin. haberi gözyaşları ve raziye hanımın yazısını gösyaşları ile okudum. gerek adem ve hamit kardeşimin gerekse başta aileleri olmak üzere sevenlerinin psikolojisini ancak bunu yaşayan bilir. ihh'ya ve baikanı yıldırıma gayretlerinden ötürü teşekkür ediyorum. rabbim kardeşlerimize ve sevenlerine sabır ve vuslat nasip etsin!!
    Cevapla
  • Musa Turan 13 yıl önce Şikayet Et
    i̇ran varsa. i̇sin icinde hizbullah var demektir..
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Erdoğan tepki göstererek uyardı! Sykes-Picot düzeni yeniden gündeme geldi
YKS'nin ilk oturumu TYT başladı