Hem mideyi hem bağırsağı bozuyor! Geçmeyen ishale yol açıyor
İshal denince akla ilk olarak mikrobik enfeksiyonlar gelse de gerçek neden çoğu zaman gözden kaçabiliyor. Medipol Sağlık Grubu Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Sarıkaya, sorunun kökeninde alerjilerden enzim eksikliğine kadar pek çok farklı faktörün yatabileceğine dikkat çekiyor.
İshal denince akla ilk olarak “mikrop kaptım” düşüncesi gelse de gerçek neden çoğu zaman gözden kaçabiliyor. Özellikle yaz sıcaklarıyla birlikte artış gösteren vakalarla ilgili Medipol Bahçelievler Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Sarıkaya’dan ezber bozan bir uyarı geldi.
Aman içmeyin: Tuvaletten 3.000 kat daha kirli olduğu açıklandı!
“İshalin nedeni her zaman mikrop değildir” diyen Prof. Dr. Sarıkaya; laktoz intoleransı, gluten hassasiyeti veya sindirim sistemi bozukluklarının da bu tabloya yol açan sinsi nedenler olduğunu belirtti.
İSHAL BİRÇOK NEDENE BAĞLI OLARAK GELİŞEBİLİR
İshalin çok sayıda gevşek ve sulu dışkılama olarak tanımlandığını belirten Prof. Dr. Sarıkaya, “Genellikle bakteriler, virüsler ve parazitler ishale neden olan mikroorganizmalardır. Ancak mikroorganizmalar dışında besin alerjileri, laktoz intoleransı, gluten hassasiyeti, inflamatuvar bağırsak hastalıkları, irritabl bağırsak sendromu ve pankreatik enzim yetmezliği gibi durumlar da ishale neden olabilir” diye konuştu.
Telefonunuzu 00.00-5:00 arası şarj etmeyin! Sebebi herkesi şaşırttı
AKUT VE KRONİK İSHAL FARKLI DEĞERLENDİRİLİR
İshalin süresine göre ikiye ayrıldığının altını çizen Prof. Dr. Sarıkaya, “Akut ishal genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer ve iki haftayı aşmaz. Kronik ishal ise dört haftadan uzun sürer. Bu durumda altta yatan nedenleri tespit etmek için ileri tetkikler gerekir” ifadelerini kullandı.
TANI İÇİN DIŞKI TESTLERİ VE İLERİ İNCELEMELER
İshal tanısında dışkı testlerinin önemine değinen Prof. Dr. Sarıkaya, “Dışkı testleriyle etken mikroorganizma belirlenebilir. Ayrıca dışkıda lökosit ya da yağ varlığı da ölçülür. Gerektiğinde dışkı kültürü yapılır. Sıvı ve elektrolit kaybını belirlemek için biyokimyasal testler uygulanır.
Kronik ishalde ise gastroskopi ve kolonoskopi gibi ileri tetkikler yapılabilir” dedi. İshalden korunmak için en etkili yöntemin el hijyeni olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Sarıkaya, “Yemeklerden önce ve sonra, tuvalet sonrası mutlaka eller bol sabunlu suyla yıkanmalıdır. Seyahatlerde pişmiş gıdalar tercih edilmeli, açıkta satılan veya uzun süre bekleyen yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Şişe suyu kullanılmalı ve buzdan uzak durulmalıdır” uyarısında bulundu.
BESLENMEDE SIVI VE ELEKTROLİT DENGESİ KORUNMALI
İshal döneminde beslenmeye özen gösterilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Sarıkaya, “Yağlı, asitli ve baharatlı gıdalardan uzak durulmalı, bol sıvı tüketilmelidir. Su, ayran gibi içecekler tercih edilebilir ancak gazlı içeceklerden kaçınılmalıdır.
Yaşlılar ve çocuklar sıvı kaybına karşı daha hassastır, bu nedenle rehidratasyon solüsyonları kullanılabilir” bilgisini verdi. Son olarak probiyotiklerin bağırsak florasının yeniden dengelenmesinde yardımcı olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Sarıkaya, “Ağır durumlarda ateş, karın ağrısı gibi belirtiler varsa bakteriyel kaynaklı olabilir. Bu durumda mutlaka doktora başvurulmalı ve uygun tedavi planlanmalıdır” diye konuştu.