Giresun'un Marsilya tarzı evleri UNESCO yolunda

Giresun'da 19. yüzyılda Fransa'nın Marsilya kentinden getirilen malzemeler kullanılarak yapılan ve 3. derece kentsel sit alanı olan tarihi Zeytinlik Evleri, Anadolu sivil mimarisinde eşine az rastlanır bir mahalle kültürünün doğmasına neden oldu. Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) desteğiyle yeniden ayağa kaldırılan mahalle UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne girmeye hazırlanıyor.

Giresun'un Marsilya tarzı evleri UNESCO yolunda
Giresun'un Marsilya tarzı evleri UNESCO yolunda
GİRİŞ 24.11.2020 13:35 GÜNCELLEME 24.11.2020 13:35 KAYNAK AA

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, 200 yıl önce Marsilya'dan getirilen malzemelerle Giresun'da inşa edilen Zeytinlik Mahallesi'nin bölgesel kalkınma desteklerinin güzel bir yansıması olduğunu belirterek, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) desteğiyle yeniden ayağa kaldırılan mahallenin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne girmeye hazırlandığını bildirdi.

Varank, Bakanlığa bağlı olarak faaliyetlerini yürüten DOKA'nın desteğiyle restore edilen evlerle ilgili Twitter hesabından yaptığı videolu paylaşımda, "200 yıl önce Marsilya'dan gelen malzemelerle Giresun'da inşa edilen Zeytinlik Mahallesi, bölgesel kalkınma desteklerimizin güzel bir yansıması oldu. DOKA desteğiyle yeniden ayağa kalkan bu kadim mahalle, şimdi UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne girmeye hazırlanıyor." ifadelerini kullandı.

19'uncu yüzyılda Gümüşhane'den Giresun'a gelen zengin madenciler, bugün Zeytinlik olarak bilinen bölgeye yerleşti. Armatörlük ve fındık ticareti yaparak işlerini büyüten Zeytinlik halkı, kazançlarıyla bugün görenleri hayran bırakan evler inşa etti. Ticaret yaptıkları Marsilya'dan getirttikleri malzemelerle yaptırılan evler, zamanla Giresun'un simgelerinden biri haline geldi.

Bir sıra ev, bir sıra bahçe şeklinde planlanan evlerle bir semt tasarlanırken geniş bahçeleri, fırını, ocağı, kuyusu, çamaşırlığı ve müştemilatıyla Zeytinlik, bölgenin sosyal yaşamında da önemli bir yer edindi. Aradan geçen 200 yılda el değiştiren evlerin bazıları yok olmaya yüz tutarken bir kısmı da yapılan değişikliklerle aslından uzaklaştı.

BÖLGESEL KALKINMA ÖRNEĞİ

DOKA, Giresin İl Özel İdaresi ile birlikte mahalleyi yeniden ayağa kaldırmak için bölgesel kalkınmaya örnek bir proje hazırladı. 4,5 milyon lira bütçeli "Tarihi Zeytinlik Mevkii Sokak Sağlıklaştırma ve Kentsel Tasarım Projesi" ile Zeytinlik'teki 40 tescilli bina aslına uygun olarak restore edildi.  Bir bölümü butik otel, kafe, restoran, müze gibi yapılara dönüştürülen binalar ile bölgenin turizm destinasyonu haline gelmesi amaçlandı. Türkiye’nin tek tescilli trafo binasının da restore edildiği çalışmaya Giresun Belediyesi de destek verdi.

Kentsel sit alanı olan Zeytinlik, yaklaşık iki asır önce Avrupa'dan ithal edilen malzemelerle inşa edildi. Zamanında Rumlar ile Türklerin yıllarca birlikte yaşadığı, türkülere konu olan Zeytinlik evleri, 1991 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından tescillendi. 16. Yüzyıl'dan bu yana yerleşim yeri olan ve o dönemlerde "Gogora Mahallesi" olarak anılan semtteki evler, kendine özgü bahçesi, kapıları, pencereleri, iç dizaynı gibi mimari özellikleriyle de ön plana çıkıyor.

Osmanlı tapu kayıtları incelenerek kimler tarafından ne zaman yapıldığı, şu an kimlerin oturduğu tespit edilen evlerin hiçbiri diğerinin ışığını, manzarasını ve hava sirkülasyonunu etkilemeyecek şekilde konumlandırılmış. En eskisi 1840 yılına tarihlendirilen, hepsinin kimliği çıkartılan evlerin mimarisinde altın oran kuralına uyulması dikkati çekiyor.

Mimaride büyük parçanın küçük parçaya oranının 1,618 olması altın oran ile ifade ediliyor. Yatay ve düşey ölçülerin uyumunu anlatan bu oran, Antik Yunan'dan günümüze kadar mimaride kullanılıyor. Resim, fotoğrafçılık ve sinema gibi görsel sanatlarda da eserin mükemmelliğini anlatan altın oran, evrensel güzelliğin sayısal karşılığı olarak tanımlıyor.

ZİYARETÇİ AKINI YAŞANIYOR

DOKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman, Zeytinlik Mahallesi'ni yaşayan bir turizm destinasyonu haline getirmeyi amaçladıklarını belirterek "Bu proje kapsamında iki etap halinde 40 binanın restorasyonu gerçekleştirildi. Bu çalışmamızı otellerle kafelerle, restoranlarla destekleyerek istihdama katkı sağlamayı da hedefledik. Projenin tamamlanmasıyla birlikte mahallemize çok yoğun bir ziyaretçi akını var." ifadelerine yer verdi.

Zeytinlik Mahallesi Proje Koordinatörü Doç. Dr. Gazanfer İltar, Avrupa ülkelerine gemilerle fındık götüren tüccarların dönüşte inşaat malzemeleri getirdiğini ifade ederek, "İşte buradaki mahallede yapılan evlerin hemen hemen tamamının malzemeleri Marsilya'dan gelmektedir. Kiremitler, ferforjeler ve kapı tasarımlarının pek çoğu Marsilya'dandır. Dolayısıyla bu mahallede bir Avrupa kenti görürsünüz." değerlendirmesinde bulundu.

Evlerin içinin sanat galerisini andırdığını kaydeden İltar, "Mobilyalar, koltuklar, piyanolar, konsollar, hepsi Marsilya'dan getirilmiştir. Burada görmüş olduğunuz evler aslında o dönemin akıllı evleridir. Her ev kendi ekosistemini yaratmıştır. Evin geniş bahçesin içerisinde, sarnıçları, kuyuları, ocakları, fırınları vardır. Çatılardan akan sular evlerin girişlerinin altına sarnıçlarda biriktirilir, günlük işlerde kullanılır." bilgilerini paylaştı.

İltar, 1923'te imzalanan Lozan Anlaşması'nın ardından hayata geçirilen mübadele döneminde mahalleden göç eden Rumların yerine buraya Selanik mübadillerinin yerleştirildiğini belirterek, Tirebolu yangınında evleri zarar gören vatandaşların da buraya yerleştirildiğini, boş kalan evlerin ise bir müddet sonra harap hale geldiğini kaydetti.

DOKA'YA TEŞEKKÜR

Doğma büyüme Zeytinlikli olan 76 yaşındaki Ali Tığlıoğlu, DOKA sayesinde mahallesinin çok güzel olduğunu anlatarak "Turist sayısında çok artış oldu. Bütün komşularım da her şey için teşekkür ediyor." ifadesini kullandı. 42 yıl önce mahalleye gelin gelen Nurhan Çakır da "Kapımı açıp kapamaktan yoruluyorum. İnsanlar resim çekmek için, sormak için, tarihçesini öğrenmek için geliyorlar. O da bizim için bir şenlenme yani." diye konuştu.

85 yaşındaki Belgin Gökdeniz, "Bu mahallede çok mutlu oldum. Düşünün 1953 yılından beri yaşıyorum. 17 yaşındaydım buraya geldiğimde." dedi. Belgin Gökdeniz'in mahallede oturan torunu Selim Gökdeniz de "Güzel bir atmosferi var mahallemizin. Sabahleyin saat 6'da kalktığınızda kuş cıvıltıları, o güneşin yeni doğuşu çok büyülü bir his uyandırıyor. Buradan başka bir yere evim diyeceğimi zannetmiyorum." ifadelerine yer verdi.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL