Dink sanıklarından çarpıcı itiraflar

Mahkemenin sorusuna, ‘Onlar arkadaş grubu’ diyen emniyetin yanıldığı ortaya çıktı. Erhan Tuncel mahkemeye yazdığı mektupta, ‘‘Yasin Hayal bana ‘halk hareketi başlattık’ demişti’’ dedi.

Dink sanıklarından çarpıcı itiraflar
Dink sanıklarından çarpıcı itiraflar
GİRİŞ 07.07.2007 11:55 GÜNCELLEME 07.07.2007 11:55
Bu Habere 2 Yorum Yapılmış

Bahar Kılıçgedik'in haberi


Dink cinayeti zanlılarının biribirlerini suçlayan mektuplarında cinayetin bir arkadaş grubu tarafından değil çok daha karmaşık bir örgüt tarafından işlendiğini ortaya koyuyor. Yasin Hayal'in TAYAD üyelerinin dövülmesinde de parmağı olduğu ortaya çıktı. İşte o detaylar.

Tuncay Uzundal: 'Erhan bana devlet, Dink'in kalemini kırdı' dedi

Yasin Hayal:'Trabzon'daki linç girişiminde Erhan Tuncel'in parmağı var'

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i öldürdükleri iddiasıyla yargılanan sanıkların cezaevinden gönderdikleri mektuplarda ilginç açıklamalar yer alıyor.

Dink'in öldürülmesinde azmettirici olduğu ve polis muhbiri olduğu iddia edilen Erhan Tuncel'in ev arkadaşı Tuncay Uzundal, Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in yaptığı açıklamalar Dink cinayetine bambaşka bir görünüm kazandıracak nitelikte. İşte sanıkların Dink cinayeti ile ilgili açıklamaları;

Tuncay Uzundal

'Erhan'ı ajan yapan İstihbarat Daire Başkanı. Polisler bana 'Devlet Dink'in kalemini kırdı' dediklerinde ben onlarda bile iğreniyorum. Ben Erhan aleyhine ifade veriyorum. Yazdıklarım kesinlikle basına sızmasın. Başımın belada olmasından aileme zarar gelmesinden korkuyorum.


Dink cinayeti, ilk defa Zigana dağlarında Erhan tarafından komiserlerine söylendi. Erhan bana 'Beni bugün Ziganaya götürdüler. Elerimi ve gözlerimi bağladılar. Ben onlara Yasin için kesinleşen 4 yıl cezayı almayacağını ve Dink'in vurulacağını söyledim' dedi. Erhan bana 'Onlara Dink vurulacak vurulacak diye bağırdım'diye anlattı. Bunu Erhan'dan duyduğumda ona 'Erhan bana emniyet olaylarını anlatma' dedim. Bana 'sen artık bunu biliyorsun. Birine söylersen suç işlersin ve başın belaya girer' diyerek tehdit etti '

Yasin Hayal

'Yasin Hayal, Trabzon'da Tutuklu Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TAYAD) üyelerine yapılan linç girişiminde Erhan Tuncel'in 'Kim demiş ki Trabzon'da halk hareketi olmaz. İşte gördüler, halk hareketinin kralını yaptık' şeklinde yorumlar yaptığını söyledi. Hayal, dilekçesinin devamında şunları belirtti, ' Bu yorumların ardından onun bu olaylarda parmağı olduğunu düşünüyorum'.

Erhan Tuncel

'Yasin Hayal'in Trabzon'da Mc Donalds bombalama eyleminden aldığı hapis cezasının ardından ceza evinden çıkmasıyla, irtibatta olduğu kamu görevlilerinin isteği üzerine Yasin Hayal ve çevresi ile irtibata geçmem, ilişki kurmam istendi'

Gazeteci Hrant Dink'sanıkları yargılamanın yapıldığı mahkemeye gönderdiği mektuplar dava dosyasında yerini aldı. Çeşitli tarihlerde davanın yapıldağı İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen mektuplarda sanıklar ilginç itiraflarda bulundu. Gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesinde azmettirici olduğu ve polis muhbiri olduğu iddia edilen Erhan Tuncel'in ev arkadaşı Tuncay Uzundal'ın yaptığı açıklamalar, Dink cinayetine bambaşka bir görünüm kazandıracak nitelikte.

'ANLATTIKLARIM KESİNLİKLE BASINA SIZMASIN KAYIT ALTINA ALINMASIN'


Tuncay Uzundal'ın yargılamanın yapıldığı mahkemeye gönderdiği dilekçede tutuklu bulunduğu cezaevinde savcı tarafından alınan ifadesinin doğru olmadığını öne sürdü.
İstanbul emniyetinde verdiği ilk ifadenin doğru olduğunu belirten Uzundal, mektubunda şöyle devam etti:

'Cezaevinde yanıma geldiğinizde verdiğim ifademi kesinlikle kabul etmiyorum. Beni artık rahat bırakmanız için sizi geçiştirdim. Bütün sorularınızı burada cevaplayacağım. Öncelikle belirteyim ki ölen kişinin hiçbir yazısını okumadım. Size söylediğim cümleyi Dink, öldükten sonra Trabzon'da Karadeniz Gazetesi'nde okudum. Benim burada size yazacağım şeyler çok önemli. Bunları kesinlikle ama kesinlikle basına sızmaması ve kayıt altına alınması lazım. Erhan'ın ne kadar cesur olduğunu görebiliyorum. Bir şeye güveniyorki bu kadar rahat davranabiliyor'.

'DEVLET DİNK'İN KALEMİNİ KIRDI'

Dink cinayetini Trabzon'da duyduktan sonra kesinlikle ve kesinlikle hiç kimseyle konuşmaya cesaret edemediğini belirten Uzundal, 'Bazen bazı şeyleri hiç bilmemek daha iyi oluyor' dediği mektubunda Dink cinayeti ile ilgili şu açıklamalarda bulundu;

'Polisler bana 'Devlet Dink'in kalemini kırdı' dediklerinde ben onlarda bile iğreniyorum.Bu çocuk oyuncağı değil. Üstelik ben Erhan aleyhine ifade veriyorum. Başımın belada olmasından aileme zarar gelmesinden korkuyorum. Dink cinayeti ilk defa Zigana Dağları'nda Erhan tarafından komiserlerine söylendi.

ZİGANA DAĞLARI'NDA ÖLÜM HABERİ VERİLDİ

Erhan bana 'Beni bugün Ziganaya götürdüler. Elerimi ve gözlerimi bağladılar. Ben onlara Yasin için kesinleşen 4 yıl cezayı almayacağını ve Dink'in vurulacağını söyledim' dedi. Erhan bana 'Onlara Dink vurulacak vurulacak diye bağırdım'diye anlattı. Bunu Erhanden duyduğumda ona 'erhan bana emniyet olaylarını anlatma' dedim. Bana 'sen artık bunu biliyorsun. Birine söylersen suç işlersin ve başın belaya girer' diyerek tehdit etti '

'ERHAN'IN HARACINI POLİS YATIRIYORDU'

Uzundal mektubunun devamında Erhan Tuncel ile yakın arkadaş olduklarını belirterek Tuncel'in kendisine kız arkadaşından ailevi sorunlarına kadar her şeyini anlattığını belirtti. Haziran'da okulunun biteceğini ifade eden Tuncel kitap çalışması yaptıklarını bu kitaplardan para kazanarak geçinmeyi düşündüklerini ifade ettiği mektubunu şöyle sürdürdü;
'Ankara başkent olduğu için oraya yerleşmeyi düşündük. Erhan Tuncel sadece sınavlar için Trabzona gelip gideceğini söylüyordu. Erhan Tuncel'in Ankara'da çevresi çok genişti ve politikaya atılmak istiyordu. Erhan, kız arkadaşının babası çok zengin bir Arap olduğunu ve ondan yüklü miktarda para koparmayı düşündüğünü anlattı.


Hayatım boyunca evime Yasin dışında sabıkalı biri gelmedi. Erhan'ın görevini bildiğim için trahatsız olmuyordum. Erhan'ın harç parasını polis yatırıyordu. Yazın çalışıp biriktirdiğim parayı Erhan'a verdim. Erhan uzun süre beni oyaladı. Polis son anda bu parayı bankaya yatırınca kaydımı yaptırabildim. En büyük hayalim Haziran'da okulu bitirmekti. Trabzon'da okul bitirmek zordur. Bu nedenle Erhan ile aramız açıldı. İleri derecede aramız bozuktu '

'HAYAL VE ERHAN AJAN'

Yasin Hayal ile Erhan Tuncel'in ajan olduğunu öne süren Tucay Uzundal; 'Yasin bana 'Erhan mı bunu söylüyor?' deyince 'evet, eminim' dedim. Benim tek derdim içinde bulunduğum dönemi kapatmaktı. Erhan ile aram olmadığıiçin böylece ayrılacaktım. Dink Cinayetinin olmaması için Yasin'i uyardım. Hayvan pazarında Yasin bana, Erhan ile arasının açık olduğunu söyledi. Dink konusunu McDonld's konusunu açınca baktım cinayet harbi olacak. Yasin'e Erhan'ın hiç namaz kılmadığını söyleyerek Erhan'a karşı tetikledim. İlerleyen günlerde Yasin 3 kişi ile eve geldi. Erhan ile konuştu.

'YASİN İLE ERHAN'IN ARASINI BOZMAYA ÇALIŞTIM'

Sadece ben Yasin'in, Erhan'ı indirmesini bekliyordum. Duşa girdim. Çıktığımda Yasin yoktu. Erhan da sağlamdı. Ama araları bozulmuştu. Bu işi artık olmaz kararına vardım. Erhan'a bu konuyu açmıyordum bile. Bir adam ölecek, biri benimle konuşmazsa konuşur muyum? Vurulsam ne olacak. Tanımadığım bir insan için neden öleyim ki. Olaydan iki gün sonra Yasin 17 yaşında bir çocukla gelip beni sormuş. Yasin'i nerden tanıdığımı sorduklarında emniyetin ajanı olduğunu söyleyerek zarf attım. Bunun üzerine polis beni markaja aldı. Yasinle karşılaştığım gün O. S bayrak vererek kendimi korumaya aldım. Ancak bunu Erhan'a söylemedim. Ama Yasin gidip bunu Erhan'a söylemiş. Böylece her ikisinin hala iş birliği yapıyorlardı'dedi.

'JANDARMAYA SIĞINACAKTIM, BU İŞİN İÇİNDE ONLARDA OLABİLİR DİYE DÜŞÜNDÜM'

Bütün bunlar olurken yaşamak zorunda olduğum bir hayat ve bitirmek zorunda olduğum bir okul vardı. Mahalle ayaklanmış 'Kafir vurmaya gidiyoruz' diyordu. Jandarmaya sığınacaktım. Onlarda bu işin içinde olabilir diye korktum.


En önemlisi Erhan haber gitse ne yapacaktım. Bunların hepsi bayrak olayından sonraki günlerde oldu. Cep telefonumu açık tutarak belki bir jandarma, bir üst düzey polis yetkilisi beni bu durumdan kurtarır diye bekledim. Erhan bana 'Ermeni tasarısı şu an senatoda bekliyor' diyordu. İşin içinde emniyet ve jandarmadan başka güçlerde olabilirdi. İstanbula geldiğimde bu olaylar içime öyle dert olmuştu ki ne aklıma gelirse hepsini söyledim. Tabi ifadeler basında olmayacaktı güya, boy boy çıktı polis sağolsun.

'TÖVBE ETTİM, NAMAZA BAŞLADIM'

Bunları aslında mahkemede anlatmayı düşünüyordum. 24 yaşındayım Bu güne kadar kimse ile kavga etmedim. Bir tek Erhan yüzünden Salih ile kavga ettim. Kaderin cilvesi aynı koğuştayız. Onunla da helalleştim. Yaptığım hatalar, işlediğim günahlar için burada tövbe ettim. Namaza başladım. Kur'an hatminin 150 sayfası bitti. Şuan rahatsızım iğne oldum. Düzelirsem devam edeceğim inşallah. Buna da şükür. Erhan ile birbirmizi yedik yedik. Tek başıma kiminle savaştığımı bilmiyorum.

ERHAN'I AJAN YAPAN İSTİHBARAT DAİRE BAŞKANI

En önemlisi Erhan'ı ajan yapan kişinin emniyet istahbarat daire başkanı olduğunu biliyordum. Erhan'ın hareket ve yetki alanı çoktu. Erhan'ın günahı benimkinden azmış o kazandı Dink vuruldu. Erhan, arkasındaki güçle benimle savaştı. Önemli bir insanmıyım bilmiyorum ama ne kadar çok devlet düşmanı olduğunu gözlerimle gördüm.


Şimdilik hayattayım. Babam hayatımda tanıdığım en dürüst insandır. Hayatımda bazı aksilikler oldu. Okulum uzadı. Babam beni arayarak 'Bırak gel vazgeç, kader' dedi. Babamı vursalardı. Cesedini çiğner geçerdim. Diplomamı babamın mezarına götürürdüm. Geçen gün babamla telefonla görüştüm. 5 dersi geçmiş, 5 tanesinden kalmışım. Okulun bitebilir diyor. Bir baba ne gardiyandır, ne mühendistir, ne çiftçidir. Bir baba sadece babadır. Olanlar ayıptır'

TRABZON'DAKİ LİNÇ GİRİŞİMİNDE TUNCEL PARMAĞI?

Hrant Dink'in öldürülmesinde azmettirici olduğu iddiasıyla yargılanan Yasin Hayal İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği dilekçede 2005 yılında Trabzon'da TAYAD üyelerine yönelik linç girişiminde 'Büyük abi' Erhan Tuncel'in parmağı olduğunu savundu.


Davanın görüldüğü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne 18 Nisan 2007'de gönderilen dosyadaki yazıda, Türkiye'nin gündemine oturan Trabzon'daki linç olaylarında polis muhbiri olduğu iddia edilen Erhan Tuncel'in rolü olduğunu öne sürdü.

'HALK HAREKETİNİN KRALINI YAPTIK'

Yasin Hayal, Trabzon'da Tutuklu Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TAYAD) üyelerine yapılan linç girişiminde Erhan Tuncel'in 'Kim demiş ki Trabzon'da halk hareketi olmaz. İşte gördüler, halk hareketinin kralını yaptık' şeklinde yorumlar yaptığını söyledi. Hayal, dilekçesinin devamında şunları belirtti, '


Bu yorumların ardından onun bu olaylarda parmağı olduğunu düşünüyorum. Tuncel'in bu anlatımlarının ardından hakkında soruşturma açmayı düşünmüyor musunuz? Efendim mahkemeyi ne zaman yapmayı düşünüyorsunuz? Eskcoze, bu sene şampiyon olmazsak kendimi asacağım. Bakın da lig bitmeden mahkemeyi yapalım' dedi.

İSTİHBARAT YASİN VE ARKADAŞLARINA YOĞUNLAŞMAMI İSTEDİ

Erhan Tuncel'in 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne yolladığı 3 sayfalık yazıda davanın sanığı değil, mağduru olduğunu savundu. Hakkındaki suçlamaların, bazı çevrelerin linç girişiminden başka bir şey olmadığını öne sürdü. Yasin Hayal'in Trabzon'da Mc Donalds bombalama eyleminden aldığı hapis cezasının ardından ceza evinden çıkmasıyla, irtibatta olduğu kamu görevlilerinin isteği üzerine Yasin Hayal ve çevresi ile irtibata geçmesinin istendiğini belirten Tuncel gönderdiği yazıda şunları söyledi;

'Söz konusu gurup ile ilişkim irtibatta olduğum, kamu görevlilerinin telkinleri ve yönlendirilmeleri ile olmuştur. Yasin cezaevinden çıktıktan sonra, Yasin ve arkadaş çevresi ile yoğunlaşmam talep edildi. Son zamanlarda guruba yoğunlaşmam talep edilmediğinden, bağlantılarım koptu.


Ev arkadaşlarım hariç, guruptakilerle istihbarı faaliyetler sonucu tanışarak ilişkimi sürdürdüm. Can güvenliğimi tehlikeye attım. Bunu karşılığında ücret aldım. İdeolojik bir bağım yoktur. Ev arkadaşlarım devamlı olarak bu insanlarla muhatap olmama şaşırıp beni telkin edip kınamışlardır.

Haber elemanı olarak deşifre edilmemden sonra, bu davanın zanlılarının yaptığı suçlamalar yüce Türk adaleti karşısında yargılanmaları amacıyla geçmiş olmalarından; Kin öfke nefret güdüsüyle şahsımın mağdur etmek amacıyla söylenmiş yalan beyanlardır. Çünkü bu şahıslar, olayları kamu vicdanın hukukun bakış açısıyla değil, suçlu penceresinden değerlendirmektedir. Hakkımdaki beyanlar insanların kendilerini koruma güdüsüyle verdiği beyanlardır'.

'FAİLLER REKOR ŞEKİLDE YAKALANDI'

Yaptığı istihbarı çalışmalarla tüm duyduklarını birimlerine bildirdiğini belirten Tuncel,'Konunun deşifre olması için defalarca ihbar verdim. Bu iş benim yaptığım şekilde yapılır. Doğru bilgiyi alabilmek, gurubun güvenini kazanmak için rakiple aynı kulvardaymışım gibi görünebilirim. Benim yapmış olduğum istihbarı faaliyetler çerçevesinde failler yani suçlular rekor bir şekilde yakalandı. Faaliyetlerim olayın öncesinde de sonrasında da olmuştur. Guruba herhangi bir şekilde katkım yoktur. Bütün gayretimle olayın olmaması için çabalamama rağmen bu üzücü olmuştur. Vicdanı olarak müsterihim' dedi.

'BENİ KOVBOY OLARAK GÖSTERDİLER'

Emniyetin istekleri doğrultusunda çalıştığını ve görevinin gizli kalması gerekirken ifşa edildiğini söyleyen Tuncel, yazısının devamında 'Üniversite istikbalimin riske edilmesi, bir takım çevreler ve medya kuruluşlarının bir kısmının sadece olayı reyting uğruna tefrikalar oluşturmak suretiyle 'Büyük abi' gibi kavramlar geliştirmişlerdir. Şahsımı kovboy olarak görmeleri ve Türkiye Cumhuriyeti' mizin güzide kurumlarını hedef alarak, kamu vicdanı nezdinde zan altına sokmak istemeleri hangi hukukla bağı olabilir ' dedi.





YORUMLAR 2
  • mustafa demirel 17 yıl önce Şikayet Et
    onlar masum değil. Onlar masum değil belki ama bu ülkenin hakkında ileri geri konuşup; Katil devlet hesap verecek diyenler de masum değil dir.Dikkatinizi çekmek istiyorum.Hemen en ufak şeyde katil devlet hesap verecek diyen insanlar çıkıyor.Bunların bu ülkenin vatandaşı olduğu konusunda çok endişeliyim.Siz Kim oluyorsunuzda T.C.Devletini katil ilan ediyorsunuz.
    Cevapla
  • ALİ ÜNLÜER 17 yıl önce Şikayet Et
    Bu adamlardan birşey çıkmaz. Herhangibir çeteye bağlı olduklarını zannetmiyorum.Bunlar toplumun içinden gelen bazı duygularıyla gazaba gelmiş cahil bireyler.Bu tür insanlar memleketin her yerinde var.Ama kullanılmazlar diyede birşey yo.Bunları kullanmak araba kullanmaktan zor değildir.Çünkü mantıkları ile değil duygularıyla harekte ediyorlar.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Müebbet alan katil nasıl dışarıda? Bu da eski Türkiye'nin eseri!
Özgür Özel'e saldırıya MHP'den ilk tepki!