AK Parti'den son dakika ABD açıklaması! Skandal karara tepki: Geri dönülmeli
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Sözcü Çelik, Filistinli yetkililerin vizelerini iptal eden ABD'ye tepki göstererek, Trump yönetiminin bu kararından geri dönmesi gerektiğini ifade etti.
SON DAKİKA HABERİ: AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Sözcü Çelik, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın, New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantısı öncesi Filistinli yetkililerin vizelerini iptal etmesine sert tepki gösterdi. Çelik, "ABD'nin vize iptali kararı hakkaniyetsizdir. ABD bu kararından geri dönmeli" dedi.
Sözcü Çelik, geçtiğimiz günlerde Türkiye'de bir ilke imza atılarak devreye alınan Çelik Kubbe sisteminin de tüm dünyada yankı uyandırdığını söyledi.
Çelik, CHP lideri Özgür Özel'in, Sinop'taki füze test tesisinin Sinop'taki balıkları korkuttuğuna yönelik açıklamalarını da tiye aldı. Çelik, "Özel uğraşacak kimseyi bulamamış Sinop'taki balıklarla uğraşıyor. Bari balıklarla uğraşmasın. Sinop'taki balıkların gidecekleri mahkeme olsa herhalde giderler mahkemeye verirler bizi rahatsız etme artık diye." ifadelerini kullandı.
'ABD'NİN VİZE İPTALİ KARARI HAKKANİYETSİZDİR'
Sözcü Çelik'in açıklamaları şu şekilde:
ABD'nin Filistinli yetkililerin vizesinin iptali adaletsiz, hakkaniyetsizdir. ABD, Filistinli yetkililere vize engeli kararından geri dönmeli.
Bütün dünyada Filistin'in tanınması yönünde çok anlamlı, çok değerli bir hareketlilik var Filistin Devleti'nin tanınması yönünde. Tam bu hareketlilik karşısında ise ABD yönetiminin vizelerini iptal etmesi Filistin yetkililerin son derece yanlış olmuştur.
Birleşmiş Milletler gibi meşhur otoriterlerin, devletlerin sesini duyuracağı bir platformun işlevsizleşmesi ve zemininin kaybolması anlamına gelmektedir bu. Dolayısıyla gerek Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın gerek diğer yetkililerin vizelerinin iptal edilmesi adaletsiz ve hakkaniyesiz bir karardır.
'ABD BU KARARINDAN GERİ DÖNMELİ'
Bu Uluslararası Hukuk, meşru zeminler, Birleşmiş Milletler zemininde artık zaten büyük oranda yıpranmış olan objektif yaklaşımların, görülmeyen objektif yaklaşımların tamamen berhava olduğunu, tek taraflı olarak bir takım işlemlerin yapıldığını göstermektedir. Bu karardan geri dönülmesi gerekir.
Çünkü Filistinlilerin sesinin duyurulması her meselede olduğu gibi Filistin meselesinde de saldırıya uğrayanların, soykırıma maruz kalanların sesinin duyulması meselenin doğası, hakkaniyeti ve adaleti gereğidir. Tabii bu olmadığı takdirde, vizelerin iptal ile ilgili karar düzeltilmediği takdirde orada pek çok devlet başkanı, hükümet başkanı Filistin'in sesi olacaktır.
'CUMHURBAŞKANIMIZIN KONUŞMASI BMGK'YA DAMGA VURACAKTIR'
Kuşkusuz bu konuda Filistin'in gür sesi olma konusunda en gür ses Sayın Cumhurbaşkanımızdan çıkacaktır. Yıllardır Sayın Cumhurbaşkanımız Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda bütün konuşmalarında Filistin davasını en yüksek sesle haykırmaktadır.
Dolayısıyla bu senede Cumhurbaşkanımızın konuşması başta olmak üzere pek çok liderin konuşmasıyla birlikte Filistin davası Gazze'de Netanyahu hükümetinin gerçekleştirdiği soykırım Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na damgasını vuracaktır.
'İNSANLIK TARİHİNİN EN HUNHARCA, EN BARBARCA KATLİAM SİYASETİ'
Birinci gündemimiz her zaman olduğu gibi Netanyahu hükümetinin her geçen gün daha fazla katliam yaparak Gazze'deki soykırımı devam ettirmesi. Dünyanın gözü önünde Gazze'nin işgal edilmesine dair talimatlar verildiği ve buna göre hareket planları hazırlandığı açık bir şekilde ifade ediliyor.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Nazilerin yaptığını bile geride bırakacak, Nazilerin yaptığı cinayetleri bile geride bırakacak.
İnsanlık tarihinin en hunharca, en barbarca katliam siyasetinin, soykırımın bir örneğidir.
Bu artık devletlerin meselesi olmayı çoktan açmıştır. Bu bir katliam şebekesi ile insanlık ittifakı arasında bir meseledir. İnsanlık ittifakı eninde sonunda değerlerin kazanımı, medeniyetin kazanımlarının korunması için bu katliam şebekesini yenmek zorundadır.
Dolayısıyla hep beraber Sayın Cumhurbaşkanımızın Filistinli yetkililere izin verilmese bile Sayın Cumhurbaşkanımızın yapacağı konuşmanın Filistin'in en gürsesi olarak Birleşmiş Milletler'de (BM) ve bütün dünyada yankılanacağını görüyoruz, değerlendiriyoruz.
'ÇELİK KUBBE DÜNYADA YANKILANIYOR'
Tabi bu Zafer Haftası ayında çok önemli gelişmeler oldu. En önemlilerinin başında çelik kubbe ile ilgili geldiğimiz nokta söz konusu oldu. Bütün dünyada yankılandığı gibi ülkemizin savunması açısından da son derece önemli bir eşik geçilmiş oldu.
Görüldüğü gibi geçmişte sıradan bir tabanca almak için başvurduğumuzda bize bunları bile vermeyenler, ambargo uygulayanlar, bugün Türkiye'nin savunma sanayinin geldiği noktayı manşetlerinden indiremiyorlar. Tabi bizim savunma sanayimiz kimse için bir tehdit değil.
'SAVUNMA SANAYİMİZİN GELDİĞİ NOKTA GURUR VERİCİDİR'
Kendi milli güvenliğimiz için bunu gerçekleştiriyoruz. Bu başarılara imza atıyoruz. Cumhurbaşkanımız biz yapabiliriz, daha iyisini de yaparız diye bütün kurumlarımıza bu yönü, bu istikameti, bu vizyonu vermişti. Geldiğimiz noktada dünyanın barbarlık tarafından teslim alınmaya çalışıldığı ve Türkiye'nin etrafında neredeyse dünyadaki çatışmaların yüzde 70'e yakınının gerçekleştiği bir ortamda ve büyük potansiyel krizlerin var olduğu bir ortamda savunma sanayimizin geldiği nokta tabi ki gurur vericidir.
Çelik kubbenin dünyada bu kadar yankılanması, herkesin aslında bütün bu meseleleri hem okumakta hem de bunlara karşı savunma sanayi açısından somut tedbir almakta çok geç kaldıklarını itiraf ettiği bir noktada Türkiye'nin öngörüsünün, Cumhurbaşkanımızın vizyonunun Türkiye'yi içinde tuttuğu hattın ne kadar kıymetli olduğu bir kere daha görülmektedir.
'KOMŞU ÜLKELER, ÇELİK KUBBENİN KENDİLERİ İÇİN TEHDİT OLUŞTURDUĞUNU SÖYLÜYOR'
Tabii bazı komşu ülkeler, Türkiye'nin çelik kubbe diye attığı imzanın kendileri için tehdit oluşturduğunu söylüyor. Onlara bir kere daha ifade ediyoruz. Türkiye'nin gücü kimse için tehdit değildir.
Türkiye'nin gücü barışın teminatıdır. Ama Ege'de, Akdeniz'de, başka yerlerde hiç kimsenin yanlış işler peşinde koşmaması lazım. Meseleleri masada, müzakereyle, diplomasıyla halletmemiz lazım.
Bu işler sahaya kalmaması lazım. Dünyanın zaten büyük streslerle yüklü olduğu, büyük fay hatlarının tetiklendiği bir dönemde, daha fazla strese ve fay hatlarının tetiklenmesine gerek yok. Onun için biz komşularımızla barış içerisinde ve herkesin güvenliği bizim güvenliğimizdir.
Herkesin refahı bizim refahımızdır. İlkesiyle hareket ediyoruz. Kimsenin güvenliğinde bir zaafa düşmesini, kimsenin refahtan mahrum kalmasını arzu etmiyoruz. Topyekun bir barış, topyekun bir refah peşinde koşuyoruz.
'ÇOK SAYIDA ÜLKE AKDENİZ'DE SAVAŞ GEMİSİ KONUŞLANDIRDI'
Yine tabii, geçmiş dönemde gördük, burada sizlerle basın toplantısı yaparken ifade ettim. Suriye'deki olaylar sebebiyle ve başka gelişmeler sebebiyle, o kadar çok savaş gemisi pek çok ülke tarafından Akdeniz'e gönderildi ki daha önce ifade etmiştim, neredeyse Akdeniz'de balıkçı gemisi koyacak yer kalmadı. O sebeple mavi vatan vurgumuz, mavi vatan konusundaki gelişmelerimiz son derece kıymetli ve önemlidir.
'MAVİ VATAN'IN HAYATA GEÇİRİLMESİ SON DERECE ÖNEMLİDİR'
Bu sene Teknofest gençliğini mavi vatanla buluşturan Teknofest Mavi Vatan'ın hayata geçirilmesi de, bu konudaki gelişmelerin gün yüzüne çıkması, gençlerimizin bu alandaki çalışmalarının teşvik edilmesi bakımından son derece önemlidir.
Teknofest'in Milli Savunma Bakanlığı ve Sanayi Bakanlığımızla birlikte, Teknofest'in bu sene deniz kuvvetlerimizle birlikte böylesine kapsamlı bir şekilde yapılmış olması, aslında Türkiye'nin mavi vatan vurgusu ve mavi vatanın geleceğine dönük olarak etrafımızdaki denizlerde oluşan kaynamalara karşı, daha büyük meydan okumalara karşı hazırlıkları açısından da son derece önemlidir.
'TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ DEVLET POLİTİKASI HALİNE GELMİŞTİR'
Değerli arkadaşlarım, Terörsüz Türkiye konusu her zaman gündemimizde, Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız açış konuşmasında da bu noktaya değindi. Biliyorsunuz, Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısı, Sayın Cumhurbaşkanımızın devlet başkanı olarak koyduğu iradeyle, Cumhur İttifakı bu konuda yekpare bir şekilde bu konuyu sonuca ulaştırmaya kararlı olduğunu süreci başlatan taraf olarak da ifade etmiştir.
Cumhur İttifakı'nın buradaki duruşu net bir şekilde, bütün gelişmelerle bir şekilde doğrulanıyor, ne kadar kıymetli olduğu görülüyor. Cumhur İttifakı'nın yanı sıra Sayın Cumhurbaşkanımızın devlet kurumlarına talimat vermesiyle birlikte bu süreçle ilgili olarak, aynı zamanda bir devlet politikası haline gelmiştir.
Yine burada Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin PKK terör örgütünün fesi ve silah bırakmasıyla ilgili yol haritası oluşturması ve dayanak oluşturması, yasal dayanak oluşturması ile ilgili bir komisyonun kurulmuş olması, Yüce Meclis'in buraya katılan partilerle birlikte siyasi partilerin desteğini de alacak şekilde sürecin yürütülmesine imkan vermektedir.
Tabii komisyon vesilesiyle komisyonun asıl odağının PKK'nın fesi ve silah bırakması olduğunu gözden kaçırmamak gerekiyor. Bunun dışında başka konuların öne çıkarılmaya çalışılması, PKK'nın feshi ve silah bırakılması gündeminin perdelenmesi, örtülmesi ya da aksatılmasına dönük birtakım gündemler ve ajandalar olarak gündeme gelmektedir.
'PKK TERÖR ÖRGÜTÜNÜN BÜTÜN İLLEGAL YAPILARIYLA KENDİNİ FESHETMESİ GEREKİR'
O daha bu işin tabii ki silah bırakma ve fesih sürecinin gerçekleşmesidir. Burada da PKK terör örgütünün bütün şube ve uzantılarıyla, bütün illegal yapılarıyla, bütün finans odaklarıyla ve propaganda merkezleriyle, bu terörsüz Türkiye ve aynı zamanda terörsüz bölge sürecine uygun olarak yapılan çağrılar çerçevesinde silah bırakması ve kendisini feshetmesi gerekir.
Bunun dışında herhangi bir şekilde bu odağın kaybına yol açacak davranışların aslında terörsüz Türkiye söylemini kullanmakla birlikte bu süreci akamete uğratacak davranışlar ve söylemler olduğunu ifade etmek isteriz.
'ÖZEL UĞRAŞACAK KİMSEYİ BULAMAMIŞ SİNOP'TAKİ BALIKLARLA UĞRAŞIYOR'
Sayın Özel'in Sinop'ta yaptığı açıklamalar benim daha önce söylediğim sözleri teyit ediyor. CHP'de ciddi bir navigasyon eksikliği var. Kitap evlerini hedef aldı, şimdi uğraşacak kimseyi bulamamış Sinop'taki balıklarla uğraşıyor. Bari balıklarla uğraşmasın. Sinop'taki balıkların gidecekleri mahkeme olsa herhalde giderler mahkemeye verirler bizi rahatsız etme artık diye.
Tam tersine veriler gösteriyor ki Sinop'taki vatandaşlarımız bölgeye yönelik yatırımlardan çok memnun. Bu fikirleri Sayın Özel'e fikirleri kimler verir gerçekten muamma. En azından balıkları rahat bıraksın.
EMLAK VERGİSİ TARTIŞMALARI: EN MAKUL FORMÜL ÜZERİNDE ÇALIŞILIYOR
Emlak vergisi konusuyla ilgili Genel Başkan Yardımcımız bir açıklama yaptı. Vatandaşlarımızın herhangi bir şekilde mağdur edilmeyeceği makul bir formül üzerinde çalışılıyor. Ekonomik program çerçevesinde en makul çözümün bulunması için gayret ediliyor.
-
HIDIR BUDUR 1 saat önce Şikayet EtKara tenli "MÜSLÜMAN OBAMA" reklamı gibi TRUMPT'ı hala dost sanıp şişiriyoruz..Herkim ki ABD ile el sıkışsaaa " PARMAKLARINI SAYSIN" tam mı degil mi diye??Dedik ve diyoruzz ama ??? Yıllardır "PKK TERÖR ÖRGÜTÜDÜR" deyip başta İncirlik'den PKK yardımı ile ülkemin altını oyan bir devlet değil mi ABD !?Beğen
-
Kamal 2 saat önce Şikayet EtEeehh ABD den haraç alan eski devlet.... Hazır olda geçen 80 yıl....Beğen Toplam 1 beğeni
-
NİZAMETTİN GÖK 2 saat önce Şikayet EtBirleşmiş milletler zaten işlevi olmayan bir yapıya dönüştü. Bir de filistinli yetkilileri newyorka almicanı ilan ediyor. Fark olmayacak da yinede birleşmiş milletler merkezinin taşınması gerekecek. Tabi önce güvenlik konseyi yapısı değişmeli. Yani bir caydrıcılığı ve gerçekliği olmalı. Yine söylüyorum zaten kadük durumda işlemiyor fiilen.Beğen
-
Osman delik 3 saat önce Şikayet EtKina da gonderseyfik hakan abiyle.. bu sertbve mert aciklamafa onlari baya hizaya sokmustir ammaBeğen Toplam 1 beğeni
-
ANADOLUNUN SESİ 3 saat önce Şikayet EtNükleer füzeler şart.Atom bombaları şart.Dünyada her alanda Devleti Milleti ve geleciği için Her Alanda ne yapıyorsa Türkiyeninde yapması ŞARTTIR.TARTIŞMASIZDIR.BU BİR MİLLETİN BEKA MESELESİDİR. SOYKIRIMCI KATİL NETENYHU 90 ATOM BOMBALARINA GÜVENİYOR ABD YE GÜVENİYOR.AB YE GÜVENİYOR.SİYONİST YAHÜDÜ SOYKIRIMCILAR ATOM BOMBALARINA GÜVENİYOR.1.GÜVENCİ BUDUR.ABD AB İKİNCİ SIRADADIrBeğen Toplam 3 beğeni