Gürsel Tekin'den bomba çıkış: Tanışmak isterim nasıl bir adam ki 37 CHP belediyesine girdi
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Tekin, "Aziz İhsan Aktaş ekranlara çıkıp parti yöneticilerinin ismini veriyor. O arkadaşlarımız 'dokunulmazlığımız kaldırılsın' talebinde bulunmalı" dedi
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, SABAH Gazetesi yazarı Tuba Kalçık'a açıklamalarda bulundu.
Gürsel Tekin, "Partiye 40 yıl emek vermiş insanları kapı dışarı ederken, partiyi mahkemeye verenler itirafçılar içerde tutuluyor" dedi.
Tuba Kalçık'a önemli açıklamalarda bulunan Tekin, şunları kaydetti:

CHP İl Başkanı görevini kabul ettiğiniz günden beri hayatınız nasıl değişti?
Çocukluğumdan beri CHP'liyim. İlk görevim gençlik kolları başkanlığıydı. Partinin her kademesinde görev aldım. Siyasi partilerde bir okul yoktur derler ama ben adeta partinin içinde yetiştim. Hâlâ ilk günkü heyecanı taşıyorum. Bu heyecan olmasa bunca zorluğu göze alıp bu ağır sorumluluğu üstlenmezdim.
15 aydır delegeler üzerinden yürütülen bir tartışma vardı ama biz bu tartışmanın tarafı değildik. Şimdi davayı açan da CHP'li, davalı da CHP'li. Biz sadece hukuken üzerimize düşeni yaptık ve elimizi taşın altına soktuk. Ama buna rağmen sosyal medyada troller tarafından linç edildik. Hindistan'dan, Pakistan'dan troll orduları organize edilmiş.
CHP'de çok sayıda vekilden sürpriz karar! Parti içi dengeleri oynatacak
PARTİDEN ATTILAR
CHP üyeliğimizi bir imza ile silemezsiniz. 40 yıllık emeğimiz, ideallerimiz var. Üstelik tüzüğe göre partiden ihraç edilmek için yolsuzluk, hırsızlık, yüz kızartıcı suç ya da vatana ihanet gibi gerekçeler gerekir. Ben bunların hiçbirini yapmadım.
Ömrünü bu partiye adamış insanlar kapı önüne bırakılırken, yüzlerce CHP'linin tutuklanmasına neden olan itirafçılar partide tutuluyorsa ben bu duruma isyan ederim.
Aziz İhsan Aktaş davasında da çok ciddi iddialar var. Neler söylemek istersiniz?
İnsan her türlü hataya açıktır, bu hataları CHP olarak nasıl gidereceksiniz, önemli olan bu. CHP geleneğinde biri bir hata yapmışsa onun bir tek yöntemi vardır. Üyeliği askıya alınır, gider aklanır gelir. Şimdi Aziz İhsan Aktaş ekranlara çıkıp parti yöneticilerinin ismini veriyor. İsmi geçen arkadaşlarımız Meclis Başkanına gidip 'dokunulmazlığımız kaldırılsın' talebinde bulunmalı. Gidip aklanıp partiye geri gelsinler. Bu iddiaları yok saymamız, gerçeği değiştirmiyor. Dosya ortada, reddetmek dosya içeriğini değiştirmiyor. Toptan retçi bir anlayışla sorunu çözemeyiz.

TANIŞMAK İSTERİM
Aziz İhsan Aktaş ile tanışmadım ama tanışmak isterim açıkçası. Nasıl kudretli bir adam ki 37 CHP belediyesine girdi. Ben genel başkan olsam aklıma ilk olarak 'nasıl 37 belediyemize girdin? Kim bu yolu açtı?' sorusu gelir. Bunu araştırmalılar. Aziz İhsan'ın aracını kullanmak bile partimiz için züldür. Şükür, partimizin aracı da var. Bakın 99 yılında hiç paramız yoktu ama asla böyle şeylere tenezzül etmedik.
7 SÜLALEMİ ARAŞTIRIN HARAM LOKMA BULAMAZSINIZ
Ticaret demişken sizin çok zengin olduğunuza dair iddialar var. Neler söylemek istersiniz?
Geçmişte bu konu çok tartışıldı. "298 dairesi, 11 şirketi var" diye yazılar çıktı. Tamamen asılsız, saçma sapan iddialar bunlar. Ben hiçbir zaman ihale veren ya da ihale alan bir görevde bulunmadım. Buradan açık çağrı yapıyorum: Meclis'te bir komisyon kuralım. Son 30 yılda kim ne kazanmış, neye sahip olmuş ortaya dökülsün. İlk önce de benim mal varlığım incelensin. Benim tek gelirim, eşimin ve benim maaşımız. 1994 yılında aldığım, bugün de oturduğum bir evim var. Bir de eşimin ve benim aracımız var. 7 sülalemi araştırın, tek bir haram lokma bulamazsınız. Ben Nazım Tekin'in oğluyum, haram lokma yemem.
BAŞÖRTÜSÜ YASAĞINA KARŞIYDIM
Siyasette genç yaşta iki büyük tartışmanın ortasında kaldım. İlki, 1998 senesinde başörtüsü yasağı döneminde yaşandı. Başörtüsü yasağına karşıydım; çünkü özgürlüğe aykırıydı. Ailemde pek çok kişi başörtülü ama ben bu yasağa ailemden dolayı değil, özgürlüklerin kısıtlanmasına karşı olduğum için itiraz ettim. O dönem belediyede başı kapalı bir kadına görev verince kopan fırtınayı unutamam.
İkinci olay, bir televizyon programında, "HDP'ye de bakanlık verilebilir" dedim diye 22 gün boyunca sosyal medyada linç edildim. Hatta partimden de tepkiler geldi.
İMAMOĞLU HOLDİNG TARTIŞMASI VAR
CHP'ye yönelik İmamoğlu Holding tartışması var. Neler söylemek istersiniz?
İmamoğlu Holding" ifadesi, Berhan Şimşek'e aittir. Kongrelerde para konuşulmasını kabul etmek mümkün değil. CHP delegesinin oyunun bu şekilde yönlendirilmesi akıl alır şey değil. Benim yöneticilik yaptığım dönemde böyle şeyler olmadı. Olsa hesabını ben veremezdim.
İSTİNAFI BEKLİYORUZ
Tek isteğimiz, istinaf başvurusunun sonucunun beklenmesi. O sonuç gelsin, görevi teslim ederiz. Başka hiçbir beklentimiz yok. Özgür Bey'e hatırlatmak isterim: Bu partide çok tartışmalı kongreler yaşandı ama sonunda herkes bir araya gelip partiye yara aldırmadan devam etti. Bugün de bunu yapmak mümkün. Bakın o kadar çok baskı altındayız ki geçici kurul üyesi Zeki Şen kalp krizi geçirdi. Şimdi durumu iyi şükürler olsun. Yurtdışından trollerle bizi sürekli saldırılarda bulunuyorlar.
ONLARA 'ŞER TV' DİYORUM
Sözcü, Halk TV ve Now... Ben onlara "Şer TV" diyorum. Beni 40 gün ekrana çıkarmadılar. Ama Aziz İhsan Aktaş'ın ortaklarını, arkadaşlarını çıkardılar. Onlara rağmen ekranlara çıkacağım ve gözlerinin içine bakarak kimlerle iş tuttuklarını anlatacağım. Benim en çok zoruma giden buydu. Eskiden sürekli ekranlarına çıkarıyorlardı. Ama onlara rağmen o televizyonların ekranlarına çıkacağım ve onların gözlerinin içine bakarak hangi organizasyonun içinde olduklarını, nasıl günah işlediklerini söyleyeceğim.
'BU SÖZÜ ONA YAKIŞTIRAMADIM'
Özgür Özel'in 'tahammül ediyoruz açıklaması' bizi üzdü. Birlikte çalıştık, uzun yıllar emek verdik. Benim gibi bu partinin okulunda yetişmiş, 40 yıldır yalnızca hizmet etmiş bir insana böyle bir söz yakışmaz. Keşke o sözleri söylemek yerine, "Bu partiyi kim mahkeme koridorlarına düşürdü?" diye sorsaydı.