Hakan Fidan'dan açıklama! Dikkat çeken Suriye uyarısı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD'yi ziyareti kapsamında Washington’da gerçekleştirdiği temaslar hakkında basın mensuplarına demeç verdi. Fidan, Suriye konusunda önemli uyarılarda bulundu.

GİRİŞ 11.11.2025 06:50 GÜNCELLEME 11.11.2025 08:42

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD ziyareti kapsamında Beyaz Saray'da ABD ve Suriyeli yetkililerle görüşme gerçekleştirdi. Fidan, Sezar Yasası'nın kaldırılması, Suriye'nin toprak bütünlüğü, Filistin'de ateşkes ve Ukrayna'daki savaşın sonlandırılması konularında kapsamlı temaslarda bulunduklarını belirterek, "Beyaz Saray'ın başta Sayın Trump olmak üzere Suriye meselesinde oldukça yapıcı bir tavır takınmaları, Türkiye olarak bizim çok olumlu bulduğumuz bir husus" dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD'deki temasları kapsamında ABD’li mevkidaşı Marco Rubio ve diğer üst düzey yetkililerle bir araya geldi. Bakan Fidan, ABD ziyaretine ilişkin Washington'da basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Fidan, Beyaz Saray'da ABD'li yetkililer ve Suriye Dışişleri Bakanı ile yapılan temaslarda Suriye, Filistin, Ukrayna ve İran konularının ele alındığını belirterek, "Amerika tarafının daveti üzerine bugün Beyaz Saray'da, başta mevkidaşım ve aynı zamanda Milli Güvenlik Danışmanı olan Marco Rubio, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve Filistin dosyasından sorumlu Steve Witkoff ile görüşmeler yaptık" dedi.

Görüşmelerin, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara'nın aynı gün Beyaz Saray'a yaptığı ziyarete denk geldiğini belirten Fidan, "Sayın Trump ve ekibiyle buluşurlarken bizi de davet ettiler. Cumhurbaşkanımızın selamlarını ilettik, Türkiye'nin Suriye konusundaki görüşlerini paylaştık" ifadelerini kullandı.


Türkiye, Suriye ve ABD zirvesnin ardından son dakika açıklaması! PKK/YPG kararıTürkiye, Suriye ve ABD zirvesnin ardından son dakika açıklaması! PKK/YPG kararı

ÜÇ AŞAMALI GÖRÜŞME TRAFİĞİ

Beyaz Saray'daki temasların üç aşamada gerçekleştiğini söyleyen Fidan, "Tabii bugün benim Beyaz Saray'daki varlığım, Suriye Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Şara'nın ziyaretiyle aslında bir noktada denk gelmiş oldu. Onlar Sayın Trump ve ekibiyle buluşurlarken, görüşmenin bir yerinde bizi de davet ettiler. Ben de orada yer aldım. Orada özellikle Cumhurbaşkanımızın Sayın Trump'a selamlarını ve iyi dileklerini ilettik. Daha sonra Suriye ile ilgili olarak Türkiye'nin genel görüşlerini, Amerika ile olan iş birliği fırsatlarını, Suriye'nin kalkınması, birliği, beraberliği, huzurunun ve bölge güvenliğiyle ilgili birçok konuyu konuşma imkanımız oldu. Daha sonra Beyaz Saray'da Marco Rubio, ben, Suriye Dışişleri Bakanı, Witkoff ve Tom Barrack'ın olduğu uzun bir toplantı yaptık. Toplantıya daha sonra Sayın Jay D. Vance de katıldı. O da toplantıya müdahil oldu, bazı görüş alışverişlerinde bulunduk. Özellikle Suriye'nin güneyinde, kuzeyinde ve diğer bölgelerdeki sorun alanları nasıl daha iyi yönetilebilir, Sezar Yasası ile ilgili çalışmalar nasıl yapılabilir, bunların detaylarına bakma imkanımız oldu. Görüşlerimizi ve pozisyonlarımızı ortaya koyduk" dedi.

‘ÇOK DETAYLI GÖRÜŞMELER GERÇEKLEŞTİRDİK’

Görüşmeler hakkında bilgi veren Bakan Fidan, “Daha sonra biz tekrar ayrıldık. Steve Witkoff ve Tom Barak ile oturduk. Bu sefer Steve Witkoff'un sorumlu olduğu Filistin dosyasındaki birçok konuyu detaylı bir şekilde gözden geçirme imkanımız oldu. Aksayan bazı sorunlar vardı, bunlar önemliydi; ateşkesle alakalı konular da ele alındı. Rusya-Ukrayna dosyasına da kendisi bakıyor. Onunla da ilgili uzun görüşmelerimiz oldu. Yani bu savaşın durması için şu andaki kritik eşikte neler yapılabilir, Türkiye'nin rolü ne olabilir, Amerika ile nasıl çalışabiliriz, bunları ele aldık. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın bazı görüşleri var. Onlara ilişkin değerlendirmelerimizi ve bir sonraki adımları ortaya koyduk. İran nükleer müzakerelerinde Amerika'nın durduğu yer neresi, bundan sonra nasıl adımlar atılmalı, bizim bölgemizi yakından ilgilendirdiği için bunlarla ilgili epey bir görüş alışverişinde bulunduk. Özellikle Suriye konusunda Büyükelçi Tom Barrack ve Filistin, Rusya, Ukrayna ve İran konularında da özel temsilci Steve Witkoff ile çok detaylı görüşmeler gerçekleştirdik. Yani üç aşamalı görüşmeler oldu: önce Sayın Trump'ın olduğu, sonra Sayın Marco Rubio'nun olduğu ve ardından özel temsilcilerle uzun görüşmeler yaptık. Az önce de görüşmelerimizi bitirdik. Cumhurbaşkanımızla konuştuk, kendisini görüşmelerin neticeleri hakkında bilgilendirdik" şeklinde konuştu.


‘SEZAR YASASI'NIN KALDIRILMASI ELE ALINDI’

Bakan Fidan, "Beyaz Saray'ın başta Sayın Trump olmak üzere Suriye meselesinde oldukça yapıcı bir tavır takınmaları, Türkiye olarak bizim çok olumlu bulduğumuz bir husus. Şu anda Suriye ekonomisinin tekrar ayağa kalkması için Sezar Yasası denilen, Suriye yatırımlarını engelleyen bir yasa vardı biliyorsunuz. Şu anda onun kaldırılmasıyla alakalı olarak neler yapılabilir, Kongre'den kalıcı bir düzenleme çıkarılabilir mi, bunlar ele alındı. Başkanlık yetkileri kullanılarak kısıtlı oranda bazı istisnalar getirilmişti ve belli ekonomik faaliyetlerin önü açılmıştı. Ama yasanın tamamıyla ortadan kaldırılıp Kongre'den geçirilerek, yani başkanlık istisnalarına ihtiyaç duymayan bir noktaya getirilmesi gerekiyor. Burada yönetimin aynı görüşte olması ve Kongre'ye bu yönde tavsiyede bulunması fevkalade önemliydi. Hem Sayın Şara'nın anlattıkları hem bizim orada paylaştıklarımız bu açıdan büyük önem taşıyor. Sayın Şara dün ve bugün Kongre üyeleriyle bir araya geliyor. Aslında nihai tahlilde bu oylamayı yapacak olanlar Kongre üyeleri, dolayısıyla Sezar Yasası'nın kaldırılması önemli" ifadelerini kullandı.

‘SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE İLİŞKİN BİR SORUN ORTAYA ÇIKABİLİR’

Diğer taraftan özellikle güneyde Süveyda ve kuzeydoğuda terör örgütü PKK/YPG öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) bulunduğu yerlerde durumun ne olacağı ile ilgili konuların ele alınmasının önemli olduğunu vurgulayan Fidan, "Aslında önümüze şöyle bir şablon çıkıyor. Gerek kuzeyi, gerek kuzeydoğusu, gerek güneyi, buralardaki problemler eğer dikkatle yönetilmezse ülkenin tamamıyla bölgesel bütünlüğüne, toprak bütünlüğüne yönelik bir sıkıntının ortaya çıkma ihtimali var. Ülke giderek daha da parçalamayla karşı karşıya kalabilir. Bunu Amerikalıların anlıyor olması tabii önemli. Ve anladıklarını da görüyorum. Yani ülkenin bir ve bütün olması ama herkesin aynı zamanda can güvenliği, mal güvenliğinin olması ve çeşitli etnik, dini grupların bu noktada herhangi bir baskı altında olmaması fevkalade önemli. Bu altın oranı bulmak için tabii büyük bir gayret var. Aynı zamanda kimseye de tehdit olmamaları gerekiyor. Bu yönde de ciddi konuşmalar oldu. Görüş alışverişlerinde bulunduk. Üçlü görüşmemizi de yaptık. Suriye, Amerika, Türkiye dışişleri bakanları olarak bir araya geldik. Orada da konular, üç ülkenin durduğu perspektif nerede duruyor, nasıl daha iyi işbirliği yapabilirler, onu da ele alma diyaloğumuz oldu. Hatırlattığınız gibi bunun birincisine biz Antalya'da ev sahipliği yapmıştık. Şimdi burada da bir nevi ikincisini gerçekleştirmiş olduk. Ama burada iyi olan bir şey var. Tom Barrack özel temsilci, o sürekli bu konuda iletişimde bulunabileceğimiz bir büyükelçi olduğu için çalışmamıza hız ve pratiklik kazandırıyor. Yani onun da çok yoğun mesaisi var. Özellikle Suriye konusunda. Hem Amerikan tarafıyla Suriye tarafının ilişkilerini götürmesi, hem güneyde olan sorun, İsrail'e bakan kısmı, hem kuzeyde, kuzeydoğuda bize bakan kısmı. Bütün bunların hepsiyle ilgili yoğun bir mesai var. Tabii öyle bir özel temsilcinin iyi çalıştığımız bir büyükelçinin olması da bizim için ayrıca bir tabii ki önemli, kıymetli bir şey" dedi.


‘BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARI İÇİN ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR’

Gazze’deki ateşkes sürecindeki son gelişmelere ilişkin değerlendirmeleri sorulan Fidan, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde devam eden sürecin fevkalade önemli olduğunu ifade etti.

ABD Başkanı Trump’ın barış planının ilerleyen aşamalarının hayata geçmesi için Güvenlik Konseyi kararı gerektiğine inanan bir grup aktör bulunduğunu vurgulayan Fidan, "Yani bunların girişimiyle başlatılan bir husus var. Biz Türkiye olarak açıkçası, tabii ki barış planının bütün aşamalarının herkesin lehine olacak şekilde hayata geçmesini ve soykırımın durmasını, insani yardımların başlamasını bir numaralı önceliğimiz olarak görüyoruz. Yöntem farklılıkları olabilir ama bizim hassasiyetimiz uygulanabilir olan, tecrübemizin de yansıdığı, endişelerimizin de yansıdığı bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararının ortaya çıkması idi. Şu anda tartışmalar devam ediyor ve bazı taslaklar var. Bu hususta biz görüşlerimizi ilettik, çekincelerimizi de söyledik. Ama bildiğiniz gibi biz, geçici Güvenlik Konseyi üyesi değiliz. Daimi olanlar zaten 5 üye, 10 tane de geçici üye var şu anda. Yakın olan ülkelerle konuştuk bu konuyu. Aynı fikirde olduğumuz, beraber hareket ettiğimiz temas grubu, 8 ülkeli grup. Bunlarla da bir araya gelip New York grubuyla görüş alışverişinde bulunduk. Biliyorsunuz geçtiğimiz hafta biz İstanbul'da bir ev sahipliği yapmıştık. Ağırlıklı olarak bu maksatla, yani temas grubu ve sekiz ülke grubu olarak nasıl bir görüş oluşturmalıyız, şu anda yürüyen süreçle ilgili nelere ihtiyaç var, uluslararası bir kararın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden çıkacak temel parametreleri neler olmalı; çünkü çok farklı aktörlerin farklı perspektifleri ve öncelikleri var ve bunları bir araya getirmeniz biraz zor olabiliyor. Bunların hepsinin bağdaşabileceği bir metin nasıl bir metin olabilir? Tabii ki herkesi yüzde 100 tatmin etmesi mümkün değil. Yani diplomasinin, uzlaşmanın doğasında bu var zaten. Ama barış anlaşmasının ilerleyen aşamalarda hayata geçmesini de engelleyici bir metin olmamalı. Yani bir şey yapıyorum derken, bir şeyi bozmamalı. Bu konudaki çalışmalar devam ediyor. Şu anda sessizlik sürecine sunulmuş bir metin var. Değerlendirmelerimiz devam ediyor o konuda. Arkadaşlarımızı da yakından takip ediyoruz, çalışıyoruz. Ortaklarımızla konuşuyoruz. Bugün Beyaz Saray'da gün boyu yaptığım çeşitli aktörlerle görüşmelerde de, çeşitli seviyelerde konu ile ilgili görüşlerimizi dile getirme imkanımız da oldu" ifadelerini kullandı.


Mehmet Küçükkahveci . Haber7.com - Güncel / Siyaset Sorumlu Editör
Haber 7 - Mehmet Küçükkahveci  .

Editör Hakkında

Orta ve lise eğitimini Kayseri'de tamamladı. Üniversite öğrenimini İstanbul Üniversitesi Coğrafya bölümünde tamamladı. 2008 yılında Haber7.com'da gazetecilik mesleğine ilk adımını attı. 15 yıllık profesyonel editörlük kariyerinde tüm kategorilerde görev yaptı. Meslek hayatına Haber7.com'da 'Güncel/Siyaset Sorumlu Editörü' olarak devam etmektedir.
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Son anket gündeme damga vurdu! Bugün seçim olsa hangi parti kazanır?
AKOM'dan İstanbullulara uyarı: Bu gece başlıyor, 5 gün sürecek