Atatürk'e göre kadın giyimi nasıl?
Atatürk ve Din kitabının yazarı sosyolog Doç Dr Ahmet Faruk Kılıç, Batıcı seçkinlerin Gazi'yi sansürlediğini belirterek, onun görüşlerinin tam bilinrmediğini belirtti.
Mehmet Gündem'in röportajı
Hiçbirimiz hayata boşlukta ve sıfır noktasında başlamıyoruz, bizden önce yaşanmış olanların tesiri altındayız. Aynı şekilde kendi tecrübemizin derinliği oranında da geride bir etki alanı bırakırız. Bir medeniyet havzasında, bir kültür atmosferinde başlıyor yolculuğumuz. Gerçek şu ki en önce ruhumuza yakın bir muhitten besleni-yoruz
Bu imkan âleminde şekilleni-yor birey ve toplum. Bu noktada liderlerin, içinde neşet ettikleri tarihten, medeniyet ve kültür birikiminden etkilenme seviyeleri sonraki süreçlerde toplum ve devlet açısından belirleyicilik de içeriyor.
Bu bağlamda, insanı tesiri altına alan en güçlü olgulardan birisi dindir. Liderlerin dinle ilişkisi hayati öneme sahiptir.
Peki cumhuriyetin kurucusu Atatürk'ün dinle ilişkisi nedir? Dindar mıdır, yoksa sıklıkla iddia edildiği gibi ateist midir? Dini zaman zaman siyasete, alet etmiş midir? İslamiyet'ten vazgeçmek isteyenlere karşı neden İslamiyet'i savundu? İstiklal mücadelesinde din faktöründen nasıl faydalandı, peki bunda samimi miydi? Başörtüsü ve başörtüsü ile eğitim konusunda ne düşünüyordu? Din-devlet ilişkisinde zaman zaman yaşanan sorun Atatürk'ün din ile sorunlu ilişkisinin bir sonucu mudur?
Hangi Atatürk sorusu bu alanda da karşımıza çıkıyor. Sakarya Üniversitesi öğretim üyesi din sosyologu Doç. Dr. Ahmet Faruk Kılıç “Atatürk ve Din” kitabında bu çetrefilli alana eğildi.
“Atatürk ve din” konulu bir kitap yayınladın. Bazı kesimler artık Atatürk'ün her konuda referans gösterilmesine gerek kalmadığını savunurken, sen ne düşünerek Atatürk ve din konusunu inceleme gereği duydun?
Onun referanslıktan çıkarılması görüşü tarihi ve sosyal dinamikler açısından pek isabetli değil. Her şeye rağmen Atatürk, bu toplumun fil ayaklarından birisidir. Problem referanslıktan ziyade, onun bilimsel ve toplumsal gelişmeler doğrultusunda yorumlanmasında yatmaktadır.
Herkesin ürettiği bir başka Atatürk var. Nedir senin savunduğun tez?
Atatürk'ü cımbızla seçilmiş birkaç vecizesiyle değil, içinde yaşadığı sosyo-kültürel bağlamda ele almak gerekir. Hatta etrafındaki seçkinler açısından da tahlil etmek gerekir. Aksi takdirde yanlış yerlere gidilir.
DİNDEN ÇOK ETKİLENDİ
Atatürk'ü etrafındaki seçkinler açısından nasıl okuyorsunuz, bu yapı dini durumunu nasıl etkilemiş?
Bizler liderleri hep etkileyen insanlar olarak tasavvur ederiz. İnsan hem etkiler hem de etkilenir. Onun etrafında “muhafazakar”, “kökten batıcı” ve “liberal batıcı” seçkinler yer almıştır. Atatürk'ün dini söylemleri bu seçkinlerle olan konumuna göre yer yer değişmiştir.
Atatürk ak dediğine daha kara mı demiş?
Hayır, o şekilde bir değişme değil. Dini söylemde azalma, pratiklerden uzaklaşma gibi değişmeler. Yoksa Atatürk, ölümüne kadar dine olan inancını korumuştur.
İnançlı mıydı, dindar mıydı?
Çocukluk ve ilk gençlik yıllarında daha dindar, olgunluğuna doğru ibadetlerini ihmal etmiş, fakat her daim dine saygılı.
CHP'yi kurarken ne düşünüyor?
Şu ifadeleri yol gösterici; Halk Fırkası'nın (CHP) kuruluşunda “İslam âleminin bize gösterdiği teveccühe layık olabilmek için Halk Fırkası'nı kuruyoruz” diyor.
MOLLA ZÜBEYDE
Çocukluğu ve dinle ilgili ne tür bilgiler var? Çocukluğu dindar bir ailede geçiyor. Sofuzade ve hafız diye anılan dedeler, molla diye anılan ninesi. Yine Molla Zübeyde diye hitap edilen bir anne. Mustafa, Kur'an okumayı öğrenmiş, namazlara katılmaya başlamış. Arada bir Mevlevi ayinlerine katılmaktadır. Yıllar sonra bu dini merasimi ilk günkü heyecanıyla anlatmıştır.
Peki gençlik yılları ve ilk komutanlık dönemi dini açıdan nasıl geçmiş? İlk gençlik yılları da dini açıdan son derece olumludur. Mesnevi okumalarına başlamıştır. Oruç tutmuş, Selanik'teki Kasımiye Camii'nde teravih kılmıştır. Çanakkale'de ve İstiklal Mücadelesi yıllarında, silah arkadaşları onun cephede namaz kıldığını ve askerlerin namaz kılabilmeleri için yer ve vakit tahsis ettiğini belirtiyorlar.
ATATÜRK DUA EDİYOR
Peki kendisi düşmana galip gelmek için dua etmemiş mi, Allah'tan yardım istememiş mi? Atatürk'ün konuşmaları tarandığında aslında onun ağzı dualı bir insan olduğu görülmektedir. Örneğin Başkomutanlık Meydan Muharebesi öncesi ellerini göğe kaldırarak; “Ya Rabbi Sen, Türklüğün ve Müslümanlığın ayaklar altında çiğnenmesine müsaade etme” diye dua etmiştir. Meclis tutanaklarına geçen konuşmalarında bazen milletvekillerini ayağa davet ederek, İstiklal Savaşı'nda vefat eden şehitlerin ruhları için Fatiha okutmuştur. Her Ramazan'da Hafız Yaşar Okur'a Hacı Bayram Veli ve Zincirli Kuyu Camilerinde hatim okutturmuştur.
DİNİ SÖYLEMİ SANSÜRLENİYOR
1924'lere kadar dini referansları kullandığı, bunu da dindarların desteğini almak için yaptığı, aslında dini konularda samimi olmadığı iddiasına ne dersin? Bu yanlış yorum yüzünden Atatürk'ün dinle ilgili yüzlerce olumlu mesajı görmezden geliniyor. Hatta sansürleniyor. Halbuki bunlardan bir kısmı, günümüzde dini alanda yaşanan bazı problemleri aşmada büyük önem taşıyor. Annesiyle olan telgraflarına bakalım ne kadar içten bir din dili kullanılmış. Annesini de mi kandırmış?!
Atatürk'ün dinle ilgili mesajlarında 1924'lerden sonra bir azalma yok mu? Var. Ama bu azalmayı niye samimiyet açısından izah edelim.
Sen nasıl izah ediyorsun?
Bence insan ontolojisiyle ilgili bir konu. İnsanlar daha çok darda kalınca Allah'a yönelirler, dua ederler. Bu sıkıntılar geçince yönelişte azalma olur. Tabii muttaki kullar böyle yapmamalı. Atatürk'ün dini referanslarının azalmasında dönemin sosyal ve siyasi olaylarının da etkisi vardır.
ATATÜRK'Ü KULLANDILAR
Muhafazakar kesimin Atatürk'e mesafeli durduğunu düşünüyor musunuz?
Böyle bir genelleme yapamam, belli oranda mesafeli olan var. Fakat mesafe artmıyor, azalıyor. Mesafenin oluşmasında 1925'lerden sonra Atatürk'ün etrafını saran kökten batıcı seçkinlerin rolü büyük. O seçkinler Atatürk'ün ismini ve karizmasını kullanarak çok yanlış icraatlar yaptılar. Özellikle dini alanda. Söylemde olmamasına rağmen eylemde dini ve dindarları incitmişlerdir. Bütün bunlar Atatürk'e mal edilmiştir.
Yani Atatürk'ü kullanmışlar mı?
Hem kullanmışlar hem de sansürlemişler Onu geçmişle bağlarını kopararak sundular topluma. 1925'lerden 30'lara hatta 35'lere kadar bu seçkinler ülkede adeta terör estirmişler. İstiklal Marşı'nı yazan Milli Şair bile Mısır'a gitmek durumunda kalmıştır. Bir taraftan millete kan kustururken öte yandan Atatürk'e akıl almaz dalkavukluklar yapmaktan geri kalmamışlar. Bazıları İslam Peygamberi için yazılan Mevlidi Şerif'i Atatürk'e uyarlamaya kalkmış, kimisi Kâbe yerine Çankaya'yı önermiş.
Bütün bunlar Atatürk'ü rahatsız etmemiş mi?
Belli oranda elbette etmiştir. Bazılarını fırçalamıştır. Zaman zaman onlardan kurtulmayı da denemiştir. Fakat, imtiyazları uğruna bu kesim her defasında liderle bağlarını sıcak tutmuş ve bu sayede rakip gördükleri muhafazakar ve liberalleri ezmişlerdir.
Atatürk, 'Devletin dini İslam'dır' ibaresini Anayasa'ya koydurmak istememiş, fakat sonra ikna olmuş?
Avrupalı bir devlet olmanın şartı olarak görür. Fakat yine de, halkın bunu isteyeceğini düşünerek ilk Anayasa'da “Devletin dini İslam'dır” ibaresini kaydettirir. Bazı vekiller, İslam'ın yerine Hıristiyanlığın yazılmasını önerir, İslam'ın gelişmeye mani olduğunu savunurlar.
Orada Atatürk'ün tavrı nedir?
Nettir. İslam'ın gelişmeye mâni olduğunu değil, aksine İslam'ı yanlış tatbikin ilerlemeye engel olabileceğini söyler. Bu nedenle okullarda dini eğitimin verilmesini özenle teşvik eder. İslam'ın yanlış tanınmasını, yanlış yorumlara mal eder. “İslam en mantıklı ve en tabii dindir” demiştir.
Gazi Mustafa Kemal Köşk'te iftar verirdi
Köşk'e çıkınca Atatürk'ün dindarlığı ne oldu?
Dini hassasiyeti vardır.
İçki sofraları meşhur
Yakınında bulunan insanlardan Hafız Yaşar Okur, onun Ramazan aylarında şehitler için hatim okunmasını rica ettiğini, Cumhurbaşkanlığı konağında gelen misafirler için sahur ve iftar verdirdiğini, Ramazan aylarında saz heyetini konaktan göndererek, kendisinden Kur'an-ı Kerim dinlemeyi tercih ettiğini anlatır.
Nedir onun son sözleri?
Genel sekreteri Hasan Rıza Soyak'a göre Atatürk'ün son sözleri “Aleykümesselam” olur. Psikanalitik bakışa göre, bu onun iç dünyasındaki yoğun İslamî geleneği işaret eder. Atatürk çocukluğundan itibaren dini ve milli duygularla yoğrulmuş, kültürel olarak da olsa Osmanlı yaşamını beraberinde taşımıştır.
Bugün toplum ve devletin hafızasında sunulandan daha dindar bir Atatürk portresi olsaydı Türkiye'de ne değişirdi?
Devleti ve milleti ile daha bütünleşmiş bir Türkiye olurdu, gereksiz tartışma ve kavgalarla toplum ve devlet bu kadar hırpalanmazdı.
Müslüman kadının eğitimli olmasını istiyordu
Kitaptaki başlıklardan biri “Atatürk ve kadınların örtünmesi” bu konuda da mı yorum tekeli var?
Evet.
Temel olarak ne diyor Atatürk?
Kadınlarla ilgili asıl mesele giyim kuşam değil, yeter ki örtünme ve açılmada aşırı gitmesinler. Mesele zihni, ruhi gelişim yani eğitimleri. Bu çerçevede isteyen İslam'ın öngördüğü tesettür tarzını benimseyebilir. Bu sosyal, ekonomik, bilimsel faaliyetlerine engel teşkil etmez. Müslüman kadının eğitimli olmasını istiyor.
(Yeni Şafak)
Söyleşiye konu olan kitapla ilgili teknik bilgiler bilgiler için bu linki kullanabilirsiniz
-
xorte kurd 15 yıl önce Şikayet Etona göre kadın çırılçıplak olsa daha çağdaş olur.. zaten atatürkün amacıyda oydu.kitabı yazan şahıs baya bi sallamış.herşeyin tam tersini yazmış.haber7 ikide bir ,türkiyenin 85 yıldır perişan halde olmasını sağlayan birini gündeme getirdiğiniz için teessüf ederim.Beğen
-
darbeleredurde 15 yıl önce Şikayet Etdabi canıımm. m.kemal dini iyi bilen biriydi ve o nedenledir ki dindarları çok güzel kullandı.Beğen
-
ahmet saritoprak 15 yıl önce Şikayet Etgercekler. Atatürk´ü iyi taniyin,hayat´ini iyi okuyun,2 Atatürk vardir,1.cisi vatan´i icin mücadele eden büyük bir komutan,millet ile birlikte ve son derece mutassip,yada öyle gözükmek zorunda,cünkü halkin destegini almak zornda idi,yoksa halk destek vermeyecek,bizim tasvip etmedigimiz Atatürk ise Cumhuriyet´in ilanindan sonra Islam´a ve müslümanlara karsi olan Atatürk,bu gercegi kim degistirebilir.ALLAH her seyi hakkiyla bilendir.Beğen
-
serdar akkoyun 15 yıl önce Şikayet Etdaha neler. bunlar ne yapmaya çalışıyorlar anlamadım bir türlü. Atatürkçüler onu dine karşı tutumuyla savunuyorlar ve bu sayede ayakta kalıyorlar. Ama bazı kesimler ise ısrarla onu halka yaklaştırmaya çalışıyor. daha neler göreceğiz.Beğen
-
KADİRUZUNKÖK 15 yıl önce Şikayet Etallah gönderdi. ALLAH her bunalım ve kriz zamanında imdad eder yani çare gönderir,acıkdığımızda ekmeği,susadığımızda suyu,nefes almak istediğimizde havayı,ısınmak istediğimizde,güneşi gönderen odur,manevi buhrana girdiğimizdede,peygamberleri gönderen odur,esir düştüğümüzdede,kurtarıcı liderleri gönderen odur,atatürkü ALLAH gönderdi,fevzi çakmağıda kazımkarabekiride,kahraman türk ordusunuda gönderen odur,onun için,kurtuluşa teşekkür etmek istiyorsak,ALLAH a teşekkür edelim,5 vakit,teşekkür ona mahsus,besleyende kurtarıcıdaBeğen