Yazıcıoğlu'nun işkenceleri anlattığı dilekçe

12 Eylül işkencecileri için suç duyurusunda bulunan MHP'nin savcılığa sunduğu dosyadan tarihi bir belge çıktı. Mamak Cezaevi'nden Sıkıyönetim Komutanlığı'na 'MHP Genel Başkan Müşaviri' sıfatıyla dilekçe yazan Muhsin Yazıcıoğlu, tüyler ürpertici muameleyi anlatıyor

Yazıcıoğlu'nun işkenceleri anlattığı dilekçe
Yazıcıoğlu'nun işkenceleri anlattığı dilekçe
GİRİŞ 15.06.2012 08:46 GÜNCELLEME 15.06.2012 11:38
Bu Habere 13 Yorum Yapılmış

Volkan Yanardağ'ın haberi

Helikopter kazasında hayatını kaybeden BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun 12 Eylül döneminde işkencecilerin cezalandırılması talebiyle Mamak Cezaevi'nden yazdığı dilekçe 31 yıl sonra gün ışığına çıktı.
MHP, 12 Eylül Darbesi'nin ardından gözaltına alınan MHP yöneticileri ve ülkücülere sistematik işkence uygulamakla suçladığı 38 kişi hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Başvuruyu MHP adına Avukat Yücel Bulut yaptı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin talimatıyla, devlet arşivleri taranarak gün yüzüne çıkartılan ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na dün teslim edilen suç duyurusuna eklenen iki sayfalık dilekçeye AKŞAM ulaştı.

Darbeden sonra tutuklanıp Mamak Askeri Cezaevi'ne gönderilen dönemin MHP Genel Başkan Müşaviri Muhsin Yazıcıoğlu'nun imzasını taşıyan 31 yıllık belge, bir dönemin utancının kanıtı niteliğinde.

PULLU DİLEKÇE

Yazıcıoğlu'nun, el yazısıyla Mamak Cezaevi 5- Blok 5'inci Koğuşu'nda kaleme aldığı 19 Şubat 1981 tarihli dilekçe, Ankara Sıkıyönetim Askeri Savcılığı'na hitaben yazılmış. Yazıcıoğlu, o dönemdeki uygulama gereği 5 liralık damga pulu yapıştırıp imzaladığı dilekçede, gözaltına alındığı 28 Ocak 1981 gününden itibaren kendisine uygulanan işkenceleri anlatıyor ve işkenceciler hakkında dava açılmasını istiyor.
Ankara 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen '12 Eylül' davası dosyasına eklenecek olan 'Yazıcıoğlu' imzalı, 'Şahsıma Yapılan İşkence' başlıklı dilekçedeki tüyler ürpertici satırlar şöyle:

KALASA SARIP YUKARIYA ASTILAR

Selanik Caddesi'nde bulunan evimden emniyet mensuplarınca alındım. Mamak Askeri Cezaevi'ne yaklaştığımızda gözlerim kaşkolumla bağlandı ve arabanın içinde dövülmeye başladım. Soyum sülalem de katılarak sözle de her türlü hakarete maruz kaldım. Mamak'ta getirildiğim yerde, seslerinden tanıyorum, aynı kişiler hiçbir şey sormadan tartakladı. Kafam yarıldı, burnumdan ve ağzımdan kanlar akarken, yere yatırılıp cereyana tabi tutuldum. Sonra da kollarımın üstüne konan bir kalasa sarılarak yukarı asıldım. Belden aşağı soyundurularak el ve tenasül uzvumdan cereyan verildi. Yumruklandım.

BAŞKALARINI SUÇLAMAM İÇİN İŞKENCE YAPILDI

Yaralarım iyileşene kadar bekletildim. İşkence yapılmadan ifadem alınabilirdi. Ama hırs ve kinle işkence yapıldı. Bu kişiler şerefli Türk ordusunun da adını kullanarak eylemlerine ordumuz ve Devlet Başkanımızın da adını karıştırmıştır. Şahsımın işlemiş veya işleme muhtemeli olan suçlarımın itirafı için değil, başkalarını suçlamam için özellikle işkence yapıldı. Şahsıma da kin ve garezle, hakaretle darp yapıldı.

SAVCI İŞKENCE İDDİAMI İFADEME ALMADI:

İsteğim: kanunlarımıza göre suç olan işkenceyi, yapanlar hakkında davacıyım. Sorguda savcı, belirtmeme rağmen kayda geçmemiş ve ifademin içinde işkence iddiama yer vermemiştir. Şikayetimin sonradan yapılması istenmiştir. Aradan 13 gün geçmesine rağmen dış belirtiler cezaevi doktoru tarafından tespit edilmiştir. Gereken işlemin yapılarak dava açılmasını saygılarımla arz ederim. 19.2.1981 Muhsin Yazıcıoğlu. Mamak Askeri Cezaevi B - Blok 5. Koğuş.

'TÜRKEŞ CİNAYET EMİRLERİNİ VERDİ' TEHDİDİ

Bana başkalarının yerini söylemem, Alparslan Türkeş başta olmak üzere bazı kişilerin cinayet emirleri verdiğini söylememi yoksa asılı olduğum yerden inmeyeceğim tehditleri yapılıyordu. İşkenceyi bizzat Milli Güvenlik Konseyi'nin istediğini, işkence anında savcının yanlarında bulunduğunu söylüyorlardı. İlk 6 gün boyunca bu muameleler yapılırken, su verilmedi, yemek verilmedi ve duvarda kollarımdan kelepçeli tutuldum.

http://image.haber7.com/haber/haber7/archive/1jpg_h400.jpg

Akşam

YORUMLAR 13
  • murtaza pekuz 13 yıl önce Şikayet Et
    yazık. bir insana bu muameleyi yapmak hangi vicdana sığar? aynı muamele dhkpc militanlarına yapılsa hoplayıp zıplayan insan hakları örgütleri sağcılara sıra gelince göz yumuyorlar.
    Cevapla
  • enes kaya 13 yıl önce Şikayet Et
    ah başkanım. hayatı hep çile içinde geçti başkanımın. allah rahmet eylesin
    Cevapla
  • kenan9 13 yıl önce Şikayet Et
    12 eylül ve 28 şubatçılarada. aynen kısas yapılmalı.cezaevinde beslenerek ömürlerini geçirmemeliler.hem işkence neymiş öğrenirler hemde bu ülkeye ne yapmışlar anlarlar.o gün öldüremediler ama amaçlarına sonra ulaştılar.allah cc rahmet eylesin.o belki şehid edildi ama unutmasınlar bu ülkede ülkede şehid olmayı bekleyen lerin sayısını artık hayal bile edemezler.çünkü gelen nesil bize umud veriyor
    Cevapla
  • alat asim 13 yıl önce Şikayet Et
    süleyman demirel bu dönemde ne yetkideydi. bilen varmı? unutmuşum da.
    Cevapla
  • ali kemal 13 yıl önce Şikayet Et
    işte yargılansın dediğimiz zihniyet... . işte yargılansın dediğimiz zihniyet ve yaptıkları... hala birileri "gelmiş-geçmiş- ne gereği var yargılamanın eski defterleri açmanın" mantığı ile konuşuyor. bu zihniyet parçalanmaz ise durup durup aynı metodlar ile zorbalık yapmaya devam edecek. şehit yazıcıoğlu hep birliği savundu türk islam birliğini ve burada yazılanlar işkenceci zihniyetin birlik düşünenler için yatıklarından sadece bir örnek.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Son dakika: İstanbul'da hissedilen deprem!
Erdoğan'dan son dakika silah bırakma mesajı!