Arap Baba’nın sırrı çözülecek mi?

Elazığ’da Arap Baba türbesinde bulunan ve mumyalanmadığı halde 700 yıldır bozulmayan naaş, bilim adamları tarafından incelenmek üzere götürüldü.

Arap Baba’nın sırrı çözülecek mi?
Arap Baba’nın sırrı çözülecek mi?
GİRİŞ 17.07.2008 11:07 GÜNCELLEME 17.07.2008 11:07
Bu Habere 47 Yorum Yapılmış

Şahismail GEZİCİ-Mustafa DEVRİM'in haberi
 
ELAZIĞ'ın Harput Mahallesi'ndeki Arap Baba türbesi içersinde bulunan ve mumyalanmadığı halde yaklaşık 700 yıldır bozulmayan ceset, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün izni ile bilim adamları tarafından türbeden alınarak incelenmek üzere Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüldü. Mumyalanmadığı halde bu kadar uzun süre bozulmadan duran naaşın sırrının çözülmeye çalışılacağı belirtildi.

Elazığ'ın Harput Mahallesi'nde bulunan Arap Baba türbesine Vakıflar Genel Müdürlüğünün izni ile dün gelen bilim adamları, türbede bulunan ve yaklaşık 700 yıllık olduğu tahmin edilen Arap Baba'nın sanduka içerisindeki naaşını alarak Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürdü. 700 yıl geçmesine rağmen mumyalanmadığı halde bozulmadan duran naaşın sırının yapılan incelemelerde ortaya çıkarılmaya çalışılacağı belirtildi. Üniversitede yapılacak olan çalışmalarda, Arap Baba'nın kesin yaşının da tespit edileceği belirtildi.

Elazığ'ın Harput Mahallesi'nde bulunan Arap Baba Türbesi'ndeki Arap Baba'nın naaşı, yıllardır ziyaretçilere açık tutuluyordu. Türbenin içinde cam bir bölmede sergilenen naaşın başında bir görevli duruyor. Yeşil örtü ile üzeri kapalı olan naaşı görmek isteyenler örtüyü kaldırarak bozulmadan duran naaşı görebiliyordu. Naaşın kafa kısmı ise gövdeden kesilmiş olarak yanında duruyordu.

VALİ: GÖMÜLMESİNDEN YANAYIM

Elazığ Valisi Muammer Muşmal, Vakıflar Genel Müdürlüğünden gelen bir ekibin naaşta bozulma olup olmadığını incelemek için naaşı türbeden alıp Hastaneye götürdüklerini doğrulayarak, "Bir ara naaştan bir koku geldiği yönünde şikayetler oldu. Bunun üzerine Vakıflar Genel Müdürlüğü inceleme yapmak için böyle bir yola başvurmuş olabilir. İncelemeden sonra naaşı yerine bırakacaklar" dedi. Naaşın bundan sonra açık olarak sergilenip sergilenemeyeceği yönündeki bir soruya ise Vali Muşmal, "Benim fikrim naaşın diğer cesetler gibi toprağa gömülmesinden yana. Müftü Bey de böyle olmasını uygun gördü. Ancak buna bilim adamları karar verir" diye konuştu.

ARAP BABA KİMDİR?

Bazı kaynaklara göre Arap baba Harput velilerinden. Gerçek adı Yusuf olup, babasının adı Arabşah'tır. Hayatı hakkında fazla bir bilgi yoktur. Doğum tarihi ve yeri belli değildir. On üçüncü asırda yaşadığı rivayet edilen Arap Baba, Harput'un fethi için gelen Selçuklu kumandanlarından olup, aynı zamanda büyük bir velidir.

İslamiyeti yaymak için bazan kılıç kullanan Arap Baba çoğu zaman insanlara doğru yolu göstermek için vaaz ve nasihatlerde bulundu. Sık sık, "Kılıçla geldim kalemle gideceğim" dediği belirtiliyor. Vefat tarihi belli değildir. Arab Baba'nın türbesi 1279 tarihinde yapılmıştır. Türbenin alt katında kabir odası, üst katında ise ziyaret edilen sanduka vardır. Arap Baba'nın kabrinin bir özelliği de naaşının herkes tarafından görülebilecek şekilde açıkta olmasıdır. Türbe içinde üzeri yeşil kumaşla örtülü camdan bir sanduka içerisinde bulunan Arap Baba, çürümemiş cesedi ve kesik başı ile büyük bir ilgi toplamaktadır. Çürümemiş cesedi görmek isteyen ziyaretçilere, sandukanın örtüsü açılarak gösterilmektedir.

ARAP BABA EFSANESİ

Yaygın inanışa göre, çok eski yıllarda Harput'ta büyük bir kuraklık başlamış, yağmurlar yağmaz, otlar yeşermez olmuş. İnsanların yağmur duasına çıkmaları, yalvarıp yakarmaları fayda etmemiş.

Bir gece Harput'ta Arap Baba türbesine yakın evlerden birinde oturan Selvi adlı yaşlı bir kadın rüyasında, Arap Baba'nın türbedeki naaşının başını kesip bir dereye atarsa yağmur yağacağını görmüş. Komşularına anlattığı rüyası bütün Harput'a yayılmış. Günler geçmiş Harput'a bir damla yağmur düşmemiş. Kıtlık kapıda. Çaresiz kalan insanlar Selvi Nine'yi Arap Baba'nın başını kesme konusunda ikna etmeye çabalamış. Ancak yaşlı kadın buna cesaret edemeyince, bir gece evinin etrafında toplanıp evi taşlamaya başlamışlar. Ertesi sabah yaşlı kadın çaresiz, yüreğindeki korkuları bastırmaya çalışarak, Arap Baba'nın türbesine gitmiş ve cesedin başını keserek dereye atmış. Bunun üzerine yağmurlar haşlamış başlamasına ama kıtlıktan daha büyük bir felaket yaşanmış. Seller coşmuş, dereler taşmış. Yağmurlar bir rahmet olmaktan çıkmış, felakete dönüşmüş. Yine bir gece Selvi Nine rüyasında bu defa Arap Baba'yı görmüş. Arap Baba, "Eğer başımı attığın yerden alıp yerine koymaz isen yağmurlar dinmez, senin de halin haraptır" diye öfkeyle bağırmış. Yaşlı kadın, sabah korkuyla uyanıp dereye indiğiunde, kesik başın dere kenarında durduğunu görmüş, hemen alıp getirip sandukada yerine koymuş. Ardından yağmurlar dinmiş ve her şey eski haline dönmüş.

Hürriyet

YORUMLAR 47
  • tiryakihan23 16 yıl önce Şikayet Et
    iftiraya cevap.... deniz barış senin malatyalı olduğunu biliyorum ya sen bu gibi önemli konuları bile dalga meselesi yapıp şehir çekişmesi haline getiriyorsun sonrada ahlaktan söz ediyorsun...Ayrıca ahlaklı insan yalan ve iftira atmaz kimse türbeye girişte ne para istiyor nede bunu his ettiriyor...
    Cevapla
  • hakan polat 16 yıl önce Şikayet Et
    DENİZ BARIŞA BEYE;. arab babanın cesedi camekanda sergilenmeye başlamadan önce bu kadar çürümemişti. ne zamanki camekanda sergilendi cesedi bu hale geldi. bu olayın elazığ daki ahlak manzarası ile ne alakası var. gidip bir cesedi görmek isteyen bizlerde çok ahlaklıyız demi.
    Cevapla
  • deniz barıs 16 yıl önce Şikayet Et
    BENCE ARAP BABA ARTIK HUZURSUZ OLMUŞTUR YERİNDE. Okadar abartıldığı kadar çürümemiş diye birşey yok.ben gördüm, sadece iskeleti kalmıştı iskeletin bazı bölgelerinde deri kalmıştı o var.derinin rengide bambaşka bir renk almıştı.Bir kural var Kadınlara göstermiyorlar.Bence yerinden artık rahatsız olmuştur Arap Baba.Camekanın içine bırakmışlar ve Cesedi sergiliyorlar birde para istiyorlar.Vermek mecburi değil ancak istedikleri zamanda yok çekemiyorsunuz.Belki de Elazığda ki ahlak çöküntüsü dolayısı ile rahatsız olmuş başka yere gitmek istiyordur..
    Cevapla
  • tiryakihan23 16 yıl önce Şikayet Et
    Bilmek önemli ama.... Araştırmak bilmek önemlidir ama bu önemli zatın yerinden alınıp böyle gezdirilmesi bence uygun değil...Ayrıca Elazığ ın başına gelecek musubetlerden bahs edenler olmuş merak etmeyin Elazığlılar Evliyaya Şehide Bilgeye Alime saygıda kusur etmez...Etmemiş ki Harput Evliyalar yatağı diye anılıyor...
    Cevapla
  • serdar kopan 16 yıl önce Şikayet Et
    allahın bir adı da alim dir... konunun yeri olmadığı veya dolaylı ilgisi olduğu için editörün inisiyatifine bırakıyorum..inancıma göre bütün evren allahın kanunlarıyla idare olur..bu kanunlara günümüzde fizik kanunları deniyor..bu kanunlar baştan itibaren kodlanmış maddenin içinde kendine verilen görevi yerine getirir hayatı sürdürür..bugünün bilim adamları bunları anlamaya çalışıyor..mucize olan nötronla protonun kendi kendine nasıl bir araya geldiği, moleküllerin hangi akılla hücreyi oluşturduğu vs..işte kanun fizik bilim budur...
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Trump tarih verip duyurdu: Londra'da görüşeceğiz!
Bölge adeta canlandı! Petrol sevinci hız kesmiyor: İstihdam patlaması yaşandı!