Narnia Günlükleri: Şafak Yıldızının Yolculuğu
Narnia Günlükleri, sinemada 'gerçek'in kutsandığı bir dönemde, türünün diğer örnekleri gibi 'gereksiz gerçek'e karşı bir duruş sergilemekte.
Tuba Deniz'in film kritiği
Dijital teknolojinin nimetlerinden faydalandığı halde tamamen kutsal metinlerden yola çıkması ve metafizik âlemlere kapı aralaması ise filmi orijinal kılmakta. Narnia Günlükleri'nin yazarı Lewis'in Protestan kimliği filmde ziyadesiyle hissedilmekte..
'Kötülük' arı-zîdir. Varlığının sebebi dahi 'iyiliktir' İslam filozoflarına göre. Yani kötülük, iyiliğin eksikliğidir. Tıpkı karanlığın, aydınlığın noksanlığı olduğu gibi. Dinî, özellikle Hristiyanî metinlerden beslenen Narnia Günlükleri'nin kahramanlarının tüm amacı karanlığı yırtarak ardındaki aydınlığa kavuşabilmek.
Narnia Günlükleri'nin küçük kahramanı Lucy, ilk defa evdeki gardırobun kapısını aralayınca kendini bu yabancı âlemde bulmuştu ve kardeşlerini de macerasına dâhil etmişti. Serinin üçüncü filmi Narnia Günlükleri: Şafak Yıldızı'nın Yolculuğu'nda (The Chronicles of Narnia: The Voyage of the Dawn Treader) ise duvardaki bir tablodan okyanus taşıyor ve sular yeniden kahramanlarımızı Narnia'nın içine çekiyor.
İkinci Dünya Savaşı yıllarında Pevensie kardeşler İngiltere'de bir akrabalarının yanına sığınmış lâkin sinir bozucu kuzenleri Eustace onlara rahat vermiyor, hayalperest akrabalarına hayatı dar ediyor. Sıradan tartışmalarından biri esnasında duvardaki tabloda okyanus harekete geçip tüm çocukları içine çekince yeniden Narnia'ya 'merhaba' diyorlar. Yine bir yolculuk bekliyor kahramanlarımızı, mavi yıldızın peşine düşüyorlar. Narnia'daki dostları kral Caspian'ın, yedi Lord'un akıbetini öğrenmesi ve onların kayıp kılıçlarını Aslan'ın masasında buluşturması gerekmekte. Tabii ki ona bu vazifesinde Lucy, Edmund, Eustace ve geveze fare Reepicheep de yardım etmekte. Susan ve Peter Pevensie büluğa erdikleri için macerada cismen değil, sadece ismen var. Malum; bu tür fantastik âlem kahramanlarının akil baliğ olmaması tercih ediliyor.
Narnia Günlükleri, sinemada 'gerçek'in kutsandığı bir dönemde, türünün diğer örnekleri gibi 'gereksiz gerçek'e karşı bir duruş sergilemekte. Dijital teknolojinin tüm nimetlerinden faydalandığı halde tamamen kutsal metinlerden, mitlerden yola çıkması ve metafizik âlemlere kapı aralaması ise filmi orijinal kılmakta. Narnia Günlükleri'nin yazarı Lewis'in dindar Protestan kimliği ve beslendiği kaynakların izleri filmde ziyadesiyle hissedilmekte. Bu sebeple küçük bir farenin kılıcını kaldırarak filmin ortasında, 'İnanç olmadan hiçbir şey olmaz.' diye haykırmasını yadırgamamak gerek.
Film her ne kadar Lucy ile Edmund'a spotları çevirse de asıl kahraman pozitivist kuzen Eustace ve senaryo tamamen onun dönüşümü üzerine kurulu. Film Eustace'ın günlüğüne yazdığı notlarla açılıyor ve hitâma eriyor. Onun Narnia'ya 'iman' etmesi için lanetlenmesi ve bir ejderhaya dönüşmesi gerekse de bu, cezadan çok bir mükâfat gibi sunulmakta. Asabi kuzen aydınlanma sürecinin sonunda, Aslan'ı önce rüyasında sonra da karşısında görerek ödüllendirilmekte.
Bu garip âlemin kapılarını izleyiciye ilk açan ve cesaret ile özdeşleştirilen Lucy ise bir nevi Narnia'nın hafızası. Belki de tüm film onun hayal dünyasında geçiyor. Öyle ki güzelliğe zaafından ötürü vermek zorunda kaldığı sınavında Lucy'nin yok olma riskiyle Narnia'nın varlığı da tehdit altına girmekte. Aslan, Lucy'ye 'şah damarından daha yakın', en sıkıştığı anlarda bir şekilde yanında belirmekte.
Sizi her zaman gözlüyor olacağım
Narnia Günlükleri: Şafak Yıldızı'nın Yolculuğu'nda karakterlerimiz adeta Simurg'daki gibi kendi içlerine, zihinlerine yolculuk yapmakta. Okyanusta ilerledikçe sürekli farklı sınavlara tâbi tutulmakta. Aslan'ın krallığına yaklaşmadan önceki son merhale Karanlık Ada. Burası nefsin en karanlık köşesi gibi. Korkunç kâbusların, kötü düşüncelerin, karanlık isteklerin, iblislerin cirit attığı bir gayya kuyusu. Yol boyunca karşılarına çıkan Lordlar da belli ki nefsi mücadelelere yenik düşmüşler. Kimi bir hazinenin lanetine uğramış, kimi yemek sofrasının başında kalmış kimi de her şeyi altına dönüştüren bir suyun içinde taş kesilmiş. İlerleyen dakikalarda Lucy güzellik için sınav verirken Edmund da güç uğruna girdiği iç muhasebede zor anlar yaşıyor. Karanlık Ada'yı geçmeyi başardıklarında tüm karakterler kendi özlerine daha çok yaklaşıyor.
Narnia Günlükleri'nin sonunda Karanlık Ada'ya hâkim olan karanlığa aydınlık sızıyor. Bu ışık hüzmesinde, 'dünyanın sonunda' karşılarına çıkan suret ise tabii ki tanrısal vasfıyla Aslan. 'Sizin dünyanızda başka bir adım var' diyen Aslan çocuklara sesleniyor: "Sizi her zaman gözlüyor olacağım... Burada beni tanıyarak orada daha çok bileceksiniz."
Narnia Günlükleri: Şafak Yıldızı'nın Yolculuğu
Yönetmen: Mıchael Apted
Oyuncular: Ben Barnes, Skandar Keynes, Georgıe Henley, Wıll Poulter
(Zaman)