Her şeyi bir torbaya atıp mizansenle algı yaratmak istediler
Prof. Dr. Ali Köse’nin moderatörlüğünü yaptığı Hafızanda Ne Var? programına katılan Selami Altınok 17/25 Aralık süreci tanıklığını anlattı.
15 Temmuz Derneği’nin düzenlediği Hafızanda Ne Var? programının Aralık ayı konuğu AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok oldu. 17/25 Aralık sürecinin önemli figürlerinden biri olan ve o dönem Aksaray Valisiyken İstanbul İl Emniyet Müdürü olarak atanan Selami Altınok, sürecin tüm detaylarını kendi tanıklığı üzerinden anlattı. Prof. Dr. Ali Köse’nin moderatörlüğünü yaptığı program 15 Temmuz Derneği YouTube kanalından yayınlandı. 17 Aralık’ı savuşturmaya çalışırken 25 Aralık sabahı yeni bir dosyanın karşısına çıktığını anlatan Altınok “Aceleden başlığını İstanbul İl Jandarma Komutanlığına diye yazmışlar. Dosyayı iade edip bize gelmemiş dedim. Dosya gidip gelene kadar 7 saat kazandık ve ikinci operasyonun yapılmaması için önlemlerimizi aldık” dedi.
HİÇ OLMAYAN ŞEYLER YAŞANDI
Türkiye-ABD ilişkilerinde kırılmanın 1 Mart 2003 tezkeresi olduğunu belirten Selami Altınok, ABD derin devleti ve istihbarat örgütlerinin o tarihten sonra FETÖ yapılanmasını daha etkili bir şekilde kullanmaya başladıklarını söyledi. 2011 yılından itibaren 17/25 Aralık için hazırlıkların yapıldığını ifade eden Altınok “17 Aralık sabahı devlet mekanizmasında hiç olmayan şeyler yaşandı. Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri ve Adalet Bakanlarının haberi olmadan operasyon başlatıldı. Birbiriyle bağlantısı olmayan bir sürü olay bir çuvala dolduruldu ve yanına mizansenler üretildi. Topluma algı yoluyla öyle bir yolsuzluk var ki bu hükümeti de götürür, devleti de bir tarafa savunur imajı verilmek istendi” dedi. O gün İstanbul İl Emniyet Müdürü ile daha sonra karşılaştığını belirten Selami Altınok, kendisine “Neden böyle oldu?” sorusunu sorduğunu belirtti. Altınok sözlerine şöyle devam etti; “Kendisi Vatan Emniyet’e gittiğinde kameraların karşıladığını söyledi. Dedim ki sizin yerinizde olsam arabadan iner operasyonu yapan müdüre bir tokat atıp benden habersiz nasıl böyle bir şey yapıyorsunuz derdim ve istifamı sunardım. Bunu yapsaydınız 17 Aralık operasyonu o gün biterdi.”
GEREKİRSE BAŞIMI TAŞIN ALTINA KOYARIM
Operasyon başladıktan sonra 18 Aralık günü Aksaray Valisi olarak Ankara’ya valiler toplantısına gittiğini söyleyen Selami Altınok “Akşam 18.00’de toplantıya katıldım. Birçok kişinin tavır almaksızın kim kazanacak beklentisi içinde olduğunu gördüm. Gece 01.00’de kalkıp Aksaray’a döndüm. Sabah 07.00 civarı beni arayıp Ankara’ya çağırdılar. Ne olduğunu bilmiyordum. Eşimle helalleşip evden çıktım. Efkan Ala Beyle değerlendirme toplantısı yaptık. Kendisi Başbakanla konuştuklarını polisin içinde sağlam duracak biri olması gerektiğini ve beni önerdiğini söyledi. Sonra Başbakanımızla görüştüm. Bana gerekirse taşın altına elini koyman gerekiyor dedi. Ben de gerekirse başımı taşın altına koyarım dedim ve İstanbul’a İl Emniyet Müdürü olarak gittim” şeklinde konuştu. İstanbul Vatan Emniyet’e geldiğinde kimseyi tanımadığını, kimin FETÖ’cü kimin değil bilmediğini ifade eden Altınok, hayatının en zor gecelerinden birini yaşadığını belirtti. Ertesi gün Zekeriya Öz’ün Emniyete geldiğini söyleyen Altınok “Beni götürün haddini bildireyim dedim. Tabi yanımızdaki FETÖ’cü polisler hemen haber vermiş. Ben daha yanına gitmeden ayrılmış. O gün Emniyete baskın yapmaya gelmişti” dedi. Sonraki süreçte Emniyette FETÖ’cülerin yoğunluğunu azaltmak için Türkiye’nin farklı bölgelerinden FETÖ ile mücadele etmiş ya da FETÖ mağduru olmuş polis amirlerini topladıklarını söyleyen Altınok Zekeriya Öz ve Celal Kara gibi isimlerin sürekli polise baskı kurduklarını ifade etti.
25 ARALIK’TA ZAMAN KAZANIP OPERASYONU ENGELLEDİK
“Biz devletin yanında olan meşru bir ekip kurmaya çalışırken 25 Aralık sabahı baktım Selami Yıldız Bey elinde bir dosya ile geliyor. Hayırdır dedim. İkinci bir operasyon için dosya geldiğini söyledi. Dosyayı elime alıp baktım. Çok alelacele, haince ve cahilce hazırlanmış bir dosya. Başlığı İstanbul İl Jandarma Komutanlığına diye hazırlanmış. İstanbul Emniyetinde değişim olduğu için bu talimatı Emniyete gönderirsek yerine getirmezler jandarmaya gönderelim demişler. Jandarma haber alınca kapıyı bacayı kilitliyor. Dosya yine bize geliyor. Operasyonu sabah 09.00’da başlatıp ertesi gün 09.00’a kadar yapacaklar. Dosyada Türkiye’ye önemli yatırımlar yapmış 41 iş adamının gözaltı kararı var. Bir de o dosyanın dışında Bilal Erdoğan’ın gözaltı talimatı var. Dedim ki bu bize gelmemiş jandarmaya diye yazılmış iade edin. Dosya gitti saat 16.00’ya kadar düzeltip gönderdiler. O sırada biz 7 saat zaman kazandık. 25-30 özel harekatçıyı Kısıklı’ya 25-30 tanesini Vatan Emniyet’in önüne konuşlandırdım. Kim gelirse gelsin içeri almayın gerekirse ateş edin talimatı verdim” diyerek 25 Aralık sürecini anlatan Selami Altınok, dışardan herhangi bir teşebbüs olmadığını ancak Mali Şubede 250’ye yakın polisin kazan kaldırıp operasyon yapmak istediklerini belirtti.
“O HAFTA YAPTIKLARIM ÇOCUKLARIMA BIRAKACAĞIM EN ÖNEMLİ MİRAS”
25 Aralık gecesi Bakanların değiştiğini Efkan Ala’nın İçişleri Bakanı olduğunu hatırlatan Selami Altınok, Efkan Ala’yı arayarak Emniyete çağırdığını söyledi. “Efkan Bey gece 04.00’de geldi. Mali Şubeye gidip talimat verdi. Arkadaşlar operasyon yok herkes evine gitsin dedi ve orada bu iş bitirdik” diyen Altınok “O bir haftada akla karayı gördük. Hukuki, mülki ve sivil kanatta pek çok insanın kazananın yanında olmak için nasıl davrandığına şahit olduk” dedi. 17/25 Aralık ve 15 Temmuz öncesi yapılan tüm operasyonların mutfağının Emniyet olduğunu söyleyen Altınok, polislerin hazırladığı dosyaların FETÖ’cü savcı ve hakimlerin önüne gittiğini onların da okumadan imzalayıp gönderdiğini belirtti. 17/25 Aralık sürecinde polis kadar hukukçuların da büyük mücadele verdiğini ekleyen Selami Altınok “O süreçte yaptıklarım çocuklarıma bırakacağım en önemli mirastır. Bu memlekette din kisvesi altında palazlanan bir yapının meşru hükümeti devirmesine engel olduk” şeklinde konuştu.
