Ünlüler adası Corfu ve Venedik kalesi

Birçok millete ev sahipliği yapmış olan bu adada özellikle Venedikliler ve İspanyolların etkisini tüm sokaklarda görüyorsunuz

Ünlüler adası Corfu ve Venedik kalesi
Ünlüler adası Corfu ve Venedik kalesi
GİRİŞ 22.08.2010 15:11 GÜNCELLEME 16.06.2017 01:58
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Aynur Gürsoy'un haberi

Gemi yolculuğunun en keyifli taraflarından biri her sabah yeni bir limanda uyanmak. Gözünüzü açar açmaz hemen camdan manzaraya bakıyorsunuz. Ve doğru güverteye yollanıyorsunuz. Kahvaltınızı yeni bir yerin güzelliklerini seyrederek yapıyorsunuz. Bugün Adriyatik girişindeki İyon Denizi’ndeki Corfu Adası’ndayız. Yunanistan’ın Capri’si olarak bilinen ada, tertemiz denizi, şahane plajları, Eski Corfu isimli Unesco tarafından korunan tarihi bölgesi, eğlenceli gece hayatı,deniz ürünleriyle dünya jet sosyetesinin gözde duraklarından biri. Geçmişte Oscar Wilde, Goethe gibi isimlerin de tercihi olmuş

Bugün rehberimiz Hamza Şahin’e Corfulu bir rehber eşlik ediyor. Adanın en eski adı Drepanon. Yunanca adı Kerkyra. Yunan mitolojisine göre Kerkyra, Irmak Tanrısı Asopos ile Irmak perisi Metopos’un kızıdır. Denizler Tanrısı Poseidon, kıza aşık olur ve onu isimsiz bir adaya, bugünkü adıyla Corfu’ya kaçırır. Tanrılar Tanrısı Zeus, buna çok kızar. Poseidon, Zeus’un öfkesini dindirmek için kızın annesi Metope’ye adaya Kerkyra’nın adını vereceğine ve kızını mutlu edeceğine dair söz verir. Adanın adı Kerkyra olur.

Zeytinli ada

Ada, Akdeniz iklimine sahip olduğundan Yunan adaları içinde en yeşil olanlardan biri. Ekim ayından sonra 1 metrekareye ortalama 400 kg. yağış düştüğü oluyor. Göz alabildiğince zeytinlikler uzanıyor. Sedir ağaçları zeytinleri izliyor. Adada 4 milyonun üzerinde zeytin ağacı var. Zeytin ağaçlarının bu kadar bol olmasında adayı 1389’da işgal eden Venedikliler rol oynamış. Zeytincilik tekelini ellerinde tutmak isteyen Venedikliler, herkesi zeytin ekmeye zorunlu kılmışlar. Adadaki zeytin ağaçlarının yüzde 70’i o dönemden kalma. Bazıları 600 yıllık. 411 yıl adayı yöneten Venediklilerin izlerini adanın pek çok yerinde görmek mümkün. Şarap üretimi yaygın. Şehir merkezinde Corfu şaraplarını satın alabiliyorsunuz. Kumkuad isimli hurma biçimindeki narenciyeden yapılan şaraplar ve reçeller de adaya özgü tatlardan.

Corfu’nun en güzel yerlerinden biri olan eski kale anlamına gelen Paleokastritsa’ya gidiyoruz once. Bella Vista denilen tepeye doğru nefis manzaralar eşliğinde çıkıyoruz.  Yukarıda  Yunan-Bizans dönemine ait Paleokastritsa Manastırı var. 1225 yılında Bakire Meryem adına yapılan manastır,  Bizans dönemi ikonalarıyla meşhur. Küçük müzesinde sergilenen ikonalar ve mamut iskeletiyle turist akınına uğruyor. Eski zamanlardan beri zeytinyağı yapılan manastırın bahçesi muhteşem. Manastırda bakıma muhtaç kişiler de bakılıyor. Manastırın giriş kapısında bekleyen yerel giysili kızlarla fotoğraf çektirmek ücrete tabi.

Manastırdan sonra aşağıdaki plajda soluklanıyoruz. Denizi ilk başta soğuk geliyor, ama girdikten sonra çıkmak istemiyorsunuz. Minik limanından botlarla çevredeki mağaralara turlar yapılıyor. Etrafta dinlenip, serinlemek, karın doyurmak için pek çok kafe var. Fiyatları uygun. Plaj sefası bitince, Corfu’nun köylerine yolumuzu çeviriyoruz.  Bir tarafta İyon Denizi’nin dantel gibi süslediği  kıyılar, diğer tarafta zeytin tarlaları eşliğinde geçiyoruz köylerden.  Manzara şahane. Ancak yollar o kadar dar ki, karşıdan bir araç geldiğinde geri geri gidip yol vermek zorunda kalıyorsunuz. Yol üzerindeki köylerden biri Makrides. Sadece 15 kişinin yaşadığı köyde, diğerlerinde olduğu yalnızca organik tarım yapılıyor. Köyleri de gördükten sonra Eski Corfu’ya geliyoruz.

Venedik Kalesi’nde kahve keyfi

Ada tarihi boyunca İngilizler, Venedikliler, Fransızlar, Ruslar, İtalyanlar, Almanlar, İspanyollar ve Türkler arasında gidip gelmiş. Ancak esas olarak Venedikliler ve İspanyolların etkisini tüm sokaklarda görüyorsunuz.  Labirent gibi sokakların zemini taş bloklarla döşeli. Çok rahat yürünüyor. Corfu’nun iki kalesi var. Bir tanesi Palaio Frourio isimli Venedik kalesi. Kaleye, bir köprüden geçerek giriliyor. Tüm Corfu’yu görebileceğiniz kaleye sıcaktan bayılmamak için sabah erken ya da akşamüstü gidin. Kültür etkinlikleri ve ışık şovlarının yapıldığı kalede bir de kafe mevcut. Burada oturup serinleyebilir,ya da kahve keyfi yapabilirsiniz.

Kalenin hemen yakınındaki Asya Kültürleri Müzesi’ne giden yoldan denize doğru indiğinizde , ikinci bir kale daha göreceksiniz. Diğerinden 30 yıl sonra yapıldığı için buraya yeni kale diyorlar. Eski kalenin yakınındaki meydanın  adı Spianada.  "Spain"den, yani "İspanya"dan geliyor. Bu isim, bir dönem yönetimi ele geçiren  İspanyollardan miras kalmış. Zaten binaların eski Corfu’nun Venedik izlerini taşıyan diğer sokaklarından farklı olduğunu hemen farkediyorsunuz.  Sokaklarda pekçokünlü markayı bulabileceğiniz dükkanlar sıralanıyor. İsteyen alışverişini yapıyor,isteyen pazar yerine uğrayıp, meyve ve hediyelik eşya alıyor. Aslında Corfu gerek tarihi,gerek doğasıyla bir haftalık bir tatili hakedecek güzelliklerle dolu. Ama Ocean  Majesty bizi bekliyor.O nedenle  bu tanıtım turuna veda edip, bir gün tekrar gelmek düşüyle gemiye dönüyoruz

www.aynurgursoy.blogcu.com

YORUMLAR 1
  • muhammet ünal 13 yıl önce Şikayet Et
    Ne kadar çok tanrı varmış. Aynur hanım gelirken bir kaç tane tanrı getiri heralde oralardan
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Son dakika: Bakan 'devrim niteliğinde' deyip duyurdu! Milyonları ilgilendiren hazırlık...
İngiltere'den Hamas sürprizi! Teklifi duyurdular: Umarım kabul ederler