UETD: Büyük bir sorumsuzluk örneği

UETD'den yapılan açıklamada “Kudüs'te barışın sağlanması, dünya barışının korunması anlamına gelmektedir” denildi.

UETD: Büyük bir sorumsuzluk örneği
UETD: Büyük bir sorumsuzluk örneği
GİRİŞ 09.12.2017 11:32 GÜNCELLEME 09.12.2017 11:35

Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti tanıyan kararına tepki gösterdi. UETD'den yapılan açıklamaya göre  Trump'ın bu kararı büyük bir sorumsuzluk örneği...

İşte UETD'den yapılan açıklamanın tam metni:

ABD Başkanı Donald Trump tarafından yapılan Kudüs'ün İsrail'in gelecekteki başkenti olarak tanınacağı açıklaması büyük bir sorumsuzluk göstergesidir. Trump'ın tek taraflı ve sorumsuzca verdiği karar, bir kez daha kilitlenen Orta Doğu barış sürecini bütün taraflar nezdinde çıkmaza sokmaktadır.

Barış ve hoşgörünün kutsal kenti olarak görülen ve Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanlarca eşit derecede önemli olan Kudüs, bir kişinin taraflı ve ideolojik kararı ile ABD ve İsrail iç siyasetinde malzeme haline getirilmeye teşvik edilmemelidir.
Bu uzlaşıdan uzak tavır, Kudüs'ün statüsü de dahil olmak üzere iki devletli bir çözüm önerisi üzerine yapılan istişarelerin bilinçli bir şekilde engellenmesini sağlamayı amaçlıyor. Öncelikle iç siyasi nedenlerden ötürü alınan bu tür bir karar, küresel barışa zarar verebilecek bir potansiyele sahip olup ve yangına körükle gidilmesine yol açacaktır. Trump´ın bu kışkırtıcı ve karşılıklı hassasiyetleri dikkate almayan yaklaşımı, bölgedeki barışı değil, dünya barışını da tehdit etmektedir. Sorunlu olan kriz bölgesindeki bir başka savaş, şu an için yapılması gereken en son şey olacaktır. Bu nedenle, savaş
senaryoları konusunda uyarıda bulunan kanaat önderleri, dini liderler ve politikacılar tarafından yapılan açıklamalar ve tepkiler ciddiye alınmalıdır.

Yakın ve Orta Doğu'daki Müslüman ülkelerin yanı sıra, Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşmiş Milletlerin sağduyulu ve sorumlu güçleri, Filistin'de aracılık yapmak için aktif ve inandırıcı adımlar atmalıdır.

 



Yıllardır sürmekte olan Filistin topraklarının işgali, ilhakı ve Filistin halkının kendi topraklarından çıkarılma çabaları açıkça uluslararası hukukun ihlal edildiğini göstermektedir.Nükleer ve son teknoloji silahlarla donatılmış İsrail, her geçen gün insan hakları ihlalleri gerçekleştirmekte ve büyük ölçüde savunmasız Filistindeki sivil nüfusa karşı savaş suçu işlemektedir. Birçok insan hakları örgütü, gönüllü çalışan, bağımsız gazeteci ve gözlemci bu tip vakaları belgelemektedir ancak bu vakalar genellikle duyulmamakta ve gündeme gelmemektedir.

Vicdanlı İsrailliler ve dindar Yahudiler dahi, İsrail hükümetinin ve ordusunun insanlık dışı eylemlerini şiddetle eleştirmektedirler. Tüm hükümetleri ve kuruluşları, Trump'ın bu yanlış yaklaşımına uymamaya çağırıyoruz. Kudüs, yalnızca Yahudiler için değil, aynı zamanda Hıristiyanlar ve Müslümanlar için de ortak ve değerli bir mekandır. Dünya barışı, insan onuru , insan haklarına saygı ve uluslar arası hukukta yeni bir ihlale karşı durmak
adına uluslararası hukuka saygı duyan tüm hükümetlere ve topluluklara çağrıda bulunuyoruz.

Gerginliğin tırmanmasına engel olacak bir strateji, büyük bir yangını önleyebilir.
Ayrıca, gerçekleşecek herhangi bir tepki ve protesto gösterisinin barışçıl ve seviyeli olması gerektiğini de belirtmek isteriz. Kışkırtmalara tepki gösterilmemeli ve karşılık verilmemelidir. Çünkü Kudüs barış için ayakta durmalıdır!

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Hamas'tan ateşkes açıklaması: Kapıyı kapatmadık
Erdoğan sinyali vermişti! Cezası 10 katına çıkıyor