Yalçın Topçu Kocaeli’de sosyal medya sempozyumuna katıldı

Burada bir konuşma yapan Topçu ileri demokrasilerde medyanın önemine vurgu yaparak “siyasi tarihimizde yaşanan demokrasi dışı işlerin tamamında, siyaset mühendisliği yaparak, hükümetler deviren, hükümetler kuran, piyasaları alt üst edip yumuşak güç görevi gören medya faaliyetlerinin ülkemize ve insanımıza nasıl zarar verdiğini biliyoruz. 60 ihtilali, 12 Eylül, 28 Şubat, 15 Temmuz hain darbelerinde, PKK, FETÖ gibi küresel terör örgütleri ile yaptığımız mücadelede, küresel güçler ve oligarşik bürokrasinin emrindeki medyanın oynadığı rol herkesin malumu. O zaman kendi yazılımlarımızı kendimiz yapmalıyız. Elin adamının kontrolü altındaki Whatsapp’ı kullanmak yerine bizim ‘Tanrı dağı’, ‘Hira Dağı’ adıyla kendi enformasyon ağımız olmalı” şeklinde konuştu.

Topçu şunları da söyledi:

“Dünya sosyal medyanın yıkıcı gücüne Arap Baharı’nda şahit oldu”

“İleri demokrasilerde medyanın birinci görevi halka bağımsız ve tarafsız olarak doğru haber vermek, halkı yanlışlara ve baskılara karşı korumak ve bilinçlendirmektir. Sosyal medya bilgi kirliliği ile toplumsal huzuru bozma yanında, geleceğimizin teminatı gençlerimiz için tehdit potansiyeline sahip, diğer medya organlarına göre daha hızlı, daha yaygın ve daha organize bir güçtür. Dünya kontrol edilemeyen sosyal medyanın bu yıkıcı gücüne Arap Baharı’nda şahit oldu.“

“İnsanlığı mezarsız ölülerle tanıştıranları bize kahraman gösterdiler”

“Medya ve sosyal medya siyasette olduğu kadar eğitimde, kültürde ve sosyal hayatımızda da çok etkin. Ülkemiz ve insanımızın, medya ve sosyal medya eliyle uzun yıllar bize ait olmayan kültürlerin dejenerasyon faaliyetine maruz kaldığını biliyoruz. Sinema, tiyatro, sahne sanatları ve en önemlisi televizyon ve internet vasıtasıyla yabancı kültürler inceden inceye işleyen, yerli ve millî değerlerimiz aşağılayan çok organize faaliyetlerle karşı karşıya kaldık. Gençlik yıllarımızda Hiroşima'yı ve Nagazaki'yi gerçekleştiren, insanlığı mezarsız ölülerle tanıştıran bir milleti bize kahraman gösterdiler. Şimdi de Suriye’de Türkmen’in, Kürt’ün, Arap’ın çocuğunun başına bombalar bırakan, onları yurtlarından yuvalarından edenlerde bunlar. Şimdi de bizim medeniyet coğrafyamızda yaptıklarını meşru göstermeye çalışıyorlar.

“Devletimiz medya konusunda millî düşünüp yerli adımlar atıyor”

“Bir millet mührünü çağa vurmak istiyorsa yazılı, görsel ve sanal medyanın bütün unsurları ile ilgili ciddi projelerinin olması şart. Devletimiz medya konusunda millî düşünüp yerli adımlar atıyor. Medya bileşenlerinin tamamını en üst düzeyde, kullanan toplumların bilgi toplumu olduğunu bilerek, devlet-millet el ele gereğini yapıyoruz. Hiçbir komplekse gerek yoktur. Bu hedef için insan kalitemiz yeterli, imkanımız kâfidir. İnşallah, medyanın her dalında etkin olacak, insanlığın yeniden nizam ve merhamet medeniyetiyle buluşmasını sağlayacağız”

Büyükakın: “Beni en çok sevindiren şey gençlerimizin bizzat bu sorunla uğraşmasıdır”

Öte yandan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ise sosyal medya kullanımına dikkat çekerek “aslında mesele çok boyutlu. Sosyal medyayı kullanırken siz sosyalleşemeyen bir insan olarak çığlık mı atıyorsunuz? İşin bir de birey olarak bir tarafı var. Ailesinde kendisine yer bulamayan ama fark edilmek isteyen insanlar var. Fark edilmek için çok farklı oyunlara falan başvurabiliyorlar. Bunu intihara kadar götüren vakalar da var. Bir bağımlılık var. Madde bağımlılığının ötesine geçmiş olan bir şeyden bahsetmek mümkün. Burada çok boyutlu bir tartışma yapacaksınız. Beni en çok sevindiren şey gençlerimizin bizzat bu sorunla uğraşmasıdır” dedi.

4 oturum halinde düzenlenen sempozyuma Kocaeli Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve İbn Haldun Üniversitesi’nden konuyla ilgili çalışmalar yapan akademisyenler ve çeşitli liselerden öğrencilerde konuşmacı olarak katılmakta.