Kültür dergisinin 'sulu' sayısı

Kültür dergisi, yine birbirinden değerli makalelerin yer aldığı ibir özel sayı ile satışa sunuldu ve 'su' kültürünü konu edindi. Derginin, başlattığı abone çalışması çerçevesinde de okuyuculara bir de sürprizi var.

Kültür dergisinin 'sulu' sayısı
Kültür dergisinin 'sulu' sayısı
GİRİŞ 31.12.2007 16:55 GÜNCELLEME 31.12.2007 16:55

Kültür Dergisi'nin yaptığı basın açıklamasında son sayıyla ilgili şu ifadeler yer aldı.


Aslında “her canlı şeyi sudan var ettik” ayeti söylenecek söz bırakmıyor bize. Hayatın su ile kaim olduğunu düşündüğümüzde evren için vazgeçilmez olan bu nesnenin önemini daha iyi anlıyoruz. İnsan vücudunun, hatta dünyanın dörtte üçünün sudan oluştuğu bilgisi hayret dedirtecek kadar ilginç.


Bununla birlikte Maveraünnehir, Mezopotamya, Nil gibi büyük kültür havzalarının oluşmasında da suyun etkisi herkesin malumudur. Su, bozkıra ve çöle hayat vermiş, etrafında oluşan ve çerçevesini akışıyla belirlediği medeniyetler yaratmıştır. Daha farklı bir ifade ile suyun değmediği bir yerde medeniyetten bahsetmek anlamsızdır.


Özellikle son dönemde dünyada baş gösteren küresel ısınmaya bağlı susuzluk problemi, kaybettiğimizde değerini anladığımız tüm şeyler gibi suyun da farkına varmamızı sağladı. Su tasarrufunun önemi, İstanbul’a ve başkente getirilecek yeni su kaynakları bir dönem kamuoyunun en önemli gündem maddesiydi. Belliki suya, sudan bir muamele yapılmıştı. Aslında kadim kültürümüzde su hiçbir zaman ihmal edilmemiş bilakis çevresinde bir medeniyet ve buna bağlı olarak kültür, sanat, edebiyat oluşturulmuş bir unsurdur.


Nurettin Topçu’nun “Şarkın sembolü, bir çınarla çeşme başıdır” ifadesi doğunun suya verdiği öneminin açıkça ifadesidir. Bununla birlikte çeşmelerimizin, sebillerimizin bugünkü durumu bu büyük medeniyetin artık can çekişmek üzere olduğunu gösteriyor.


Üstad Sezai Karakoç’un “su yerine süs akıyor” dediği ancak hâlihazırda muslukları çalınmış, suyu kesilmiş, kitabesi kırılmış çeşmelerle büfeye dönüştürülmüş sebiller, kurtarılmak için hayırsever idarici ve iş adamlarının ilgisini bekliyor.


Suyu sarnıçların hapsinden kurtararak sebiller, çeşmeler, havuzlar ve fıskiyelerle azad eden onu adeta yaşamın içerisine sokan medeniyetimizin bu alandaki hizmetleri anlatmakla bitmeyecek gibi görünüyor. Bir adı da su medeniyeti olan Osmanlı medeniyetinin izlerini başta İstanbul’da olmak üzere Anadolu’nun her yerinde görmek mümkün. Her gün yanından geçtiğimiz ancak betonların arasında silinip giden su teşkilatına ait bir yapı geçmişten aldığı güçle hayata direnmeye devam ediyor.


Tüm olumsuzluklara rağmen su ve etrafında oluşturulan medeniyetin görkemi Kültür dergisinin bu sayısında birbirinden ilginç yazılarla ele alındı. Süleyman Faruk Göncüoğlu’nun “su İstanbul” başlıklı geniş kapsamlı çalışması ile hafızı tas ve suyolcuları, sakalar ve saka çeşmeleri ve İstanbul’da hanımların su ile ilgili eserleri Süleyman Hoca’nın çok kıymetli arşivinden resimler eşliğinde sunulmuş.


Yine arşivcilik anlamında bir derya olan, İstanbul tarihçilerinden Necdet İşli’nin su müesseseleri yazısı, Hicabi Kırlangıç’ın Mevlana’nın eserlerinde su teması konulu makalesi, Doğan Pur’un İstanbul’daki sebil ve çeşmelerin kitabelerindeki niyazlar ve ayetler üzerine yaptığı spesifik çalışma ilk etapta dikkat çeken yazılar.


Şemseddin Şeker’in “Tuna üzerine bir hasbihal” başlıklı makalesi Tuna’nın Osmanlı Türklüğü üzerindeki etkisi ya da Osmanlı’nın Tuna üzerindeki etkisini anlama açısından dikkatleri çekerken, Yusuf Turan Günaydın’ın Suyun rüya tabirlerindeki anlamı konulu ilginç yazısı da okunmaya değer. “Aşığın su ile imtihanı” başlıklı yazısında Mustafa Özçelik Ferhat ile Şirin aşkının suya bakan yüzünü anlatırken, Elif Reyhan İstanbul’da su etrafında canlanan mesire yerlerini sunuyor okuyucuya.


Derginin ser makalesinde Zeki Bulduk “suyun halleri” başlıklı yazısıyla suyun, bekli de bizim halden hale nasıl geçtiğimizi çok hoş bir anlatımla sunarken, Aydın Çakırtaş “suya serpilen gizem: ebru” başlıklı makalesiyle ebru sanatını, geçmişten günümüze geçirdiği evreleri, büyük üstatların birbirinden güzel çalışmalarıyla okuyucuya ulaştırıyor.


Fatih Şeker “Kâl ile Hâl arasında su” adlı yazısında Tasavvufla Fıkhın su üzerine yaptığı derin hasbihali anlatmış. Kültür dergisinin bu sayısında bunlardan başka, Anadolu’da yağmur duası, Fuzuli’nin su kasidesi, suların şahı zemzem, Suyun gazaba dönüşmesi, Edebiyatımızda su metaforu, Türk Esatirinde su gibi birbirinden ilginç yazılar bulunmakta.


KİTAP HEDİYELİ ABONE KAMPANYASI


Derginin, başlattığı abone çalışması çerçevesinde de okuyuculara bir sürprizi var. Bir yıllık abone olanlara 4, iki yıllık abone olanlara 8 adet Yeditepe yayınlarından çıkmış tarih içerikli kitap hediye ediliyor.

İrtibat: kulturdergisi@yahoo.com.tr  
Tel: 212 4910427

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
İsrail Hava Kuvvetleri Üssü vuruldu! Füzeler yağdı
Rolls-Royce Spectre Türkiye'de resmen satışta! İşte fiyatı