Alparslan Arslan bülbül gibi ötüyor!

Yargı mensubu katili Alparslan Arslan, Cumhuriyet'e bomba ve Danıştay'a saldırıyı itiraf etti. Yapmayı düşündüğü diğer eylemleri ve öldüreceği ünlüleri açıklayarak şov yaptı.

Alparslan Arslan bülbül gibi ötüyor!
Alparslan Arslan bülbül gibi ötüyor!
GİRİŞ 11.08.2006 13:46 GÜNCELLEME 11.08.2006 13:46

Danıştay 2. Dairesi ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik saldırılarla ilgili dava, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Danıştay 2. Dairesi üyelerine yönelik silahlı saldırının faili olarak yargılanan Alparslan Arslan, savunmasında, "Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba attım, Danıştay başkan ve üyelerine saldırıda bulundum" dedi.


ADRES BEYANI CEZAEVİ OLDU


Duruşmada kimlik tespiti yapılan Alparslan Arslan, nerede oturduğunun sorulması üzerine, "Sincan F Tipi Cezaevi'nde" dedi. 


Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz'in tutuklanmadan önce nerede oturduğu yönündeki ısrarlı sorusu üzerine Arslan, "İkametim şu anki adresim değil. Yeni adresim Sincan F Tipi Cezaevi" yanıtını verdi. Arslan'ın bu ifadesi, mahkeme tutanağına aynen geçti. Arslan, kimlik tespitinde, hukukçu olduğunu ve daha önce bir sabıkasının bulunmadığını söyledi.


'EVET CUMHURİYET'E BOMBA ATTIM, DANIŞTAY'A SALDIRDIM' 


Diğer sanıklardan kimlik tespiti yapılan Tekin Irşi, İstanbul'da barmenlik yaptığını, Erhan Timuroğlu da bar çalıştırdığını kaydetti. Kimlik tespitinin ardından, Mahkeme Başkanı Karadeniz, sanıklara iddianameyi okuyup okumadıklarını sordu. Alparslan Arslan, iddianamenin kendisine ulaştığını, ancak okumadığını ifade etti


. Karadeniz, bunun üzerine iddianameyi okuyarak Arslan'a, "Ne diyorsun? Böyle bir iş yaptın mı?" sorusunu yöneltti. "Evet, Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba attım, Danıştay başkan ve üyelerine saldırıda bulundum" diyen Arslan, Karadeniz'in, "Niye yaptın?" sorusu üzerine, başını öne eğerek, uzun süre sessiz kaldı. Başkan Karadeniz'in ikazına karşılık Arslan, susma hakkını kullanacağını kaydetti.


Ancak daha sonra Alparslan Arslan, Başkan Karadeniz'in sorularını yanıtladı. Sanıklardan Süleyman Esen'in "lideri olduğunu" daha
önceki sorgularında söylediğini dile getiren Karadeniz, Arslan'a, "Ne
lideri bu?" sorusunu yöneltti. Arslan, Süleyman Esen'in Marmara
Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeyken Ülkü Ocakları Başkanı olduğunu,
mevcut olaylarda bir liderliğinin söz konusu olmadığını söyledi.

-ROKET ATMA FİKRİ-

Esen'in kendisine "bunu böyle, şunu böyle yap" demediğini ifade eden Arslan, sık sık tutuksuz sanık Salih Kurter'in evinde toplanıp sohbetler yaptıklarını anlattı.


Arslan, Salih Kurter'in evindeki bir toplantıdan ayrıldıkları bir gece arabayla işadamı Bülent Eczacıbaşı'nın yaptırdığı bir alışveriş merkezi inşaatının önünden geçerken kendisini otodakilere "iki roketle buranın uçurulması gerektiğini" söylediğini aktardı.


'AKLIMA ROKET ATMAK GELDİ' 


Sanık Esen'in kendisine buna gerek olmadığını söylediğini kaydeden Arslan, "Ama ben yapılması gerektiğini düşünüyordum. Eczacıbaşı'nı Sabeyatist Yahudi olarak bildiğim için insanların bu alışveriş merkezine gitmemesi gerektiğini söyledim. Eczacıbaşı'nın inşaatının önünden geçerken birisi 'Polat' demişti.


Aklıma roket atmak geldi" diye konuştu. Arabada bulunan "Salih Hoca" dedikleri bir kişiye bu fikrini açıkladıktan sonra kendisinin, "Bizim memleketimizin insanı olan Cevahir İş Merkezi'nin daha çok para kazanması lazım" dediğini ifade eden Arslan, Salih Hoca'nın da bunu onayladığını kaydetti.

-"BU TİP OLAYLARI BEN TASARLIYORDUM"-

Salih Kurter'in evindeki sohbet toplantılarında namaz kılıp dini
konulardan konuştuklarını da anlatan Arslan, Danıştay ve Cumhuriyet
Gazetesi'ne yapılan saldırıların da bazı sohbetlerde konuşulduğunu
söyledi.


Danıştay'a saldırı ve Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atma olaylarını
kafasında kurduğunu belirten Alparslan Arslan, "Bu tip olayları ben
tasarlıyordum. Buna meyilli bir yapım söz konusuydu. Kendimi yavaş
yavaş bu noktaya adapte etmeye başladım" dedi.

-"MEHMET ALİ BİRAND'I DA ÖLDÜRMEK İSTİYORDUM"-

CNN Türk'te görev yapan "Cihat" adında Kayserili bir arkadaşı olduğunu, bu arkadaşına Mehmet Ali Birand'ı öldürmek istediğini
söylediğini ve adresini istediğini anlatan Arslan, "Medyada çalışan
Cihat aklıma geldi. Onunla görüştüm, sadece adres istedim" diye
konuştu.


Sanatçı Mehmet Ali Erbil'den de nefret ettiğini belirten Arslan,
Erbil'e hakaretlerde bulundu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Karadeniz, mahkeme salonunda hakaret edemeyeceği yönünde Arslan'ı uyardı.


Cihat adlı arkadaşıyla görüştüğünde Cumhuriyet Gazetesi'ndeki
"başörtüsü takmış domuz" karikatürünü kendisine söylediğini aktaran
Arslan, böylece kafasında Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırı olayının
şekillendiğini, bir Cumhuriyet Gazetesi satın alarak adresini
öğrendiğini ve bir gün de adres tespiti amacıyla gazetenin Şişli'deki
bürosuna gittiğini belirtti. O günün gecesinde Salih Kurter'in evine
gittiğini ve Cumhuriyet Gazetesi olayını konuştuklarını ifade eden
Alparslan Arslan, bu sırada önünde bulunan mikrofona bakarak, "Ben
mikrofonu başka bir şey olarak algılamaya başlıyorum, ben zannetmeye
başlıyorum" dedi.


Karadeniz'in sorularına devam etmesi üzerine Arslan, Cumhuriyet
Gazetesi'ne bombalı eylem olayıyla ilgili Kurter'in, "Bomba atanlar
dikkat etsin, yakalanmasın" dediğini aktardı. Sanık Arslan, konuyla
ilgili Süleyman Esen'in ise kendisine bir daha bu tip konuları Kurter
ile açık açık konuşmaması gerektiğini söylediğini kaydetti.

-2 BİN YTL'YE BOMBA ALDI-

Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırı olayında bomba temini için Osman
Yıldırım ile diyaloğa geçtiğini anlatan Arslan, bu sırada da
"Osmanlı'ya karşı aşırı derecede bir sempatim var" dedi. Tekrar
konuya dönen Arslan, Yıldırım'ın Sultanbeyli'de bomba bulabileceğini
söylediğini, Esen'in eniştesinin de özel harekat dairesinde astsubay
olarak görev yaptığını anlattı. Cumhuriyet Gazetesi'ne atmak amacıyla
üç bombayı 2 bin YTL karşılığında Esen'den aldığını belirten Arslan,
Esen'in, kendisinin bombayı Cumhuriyet Gazetesi'ne atacağını
bilmediğini söyledi.

-DANIŞTAY SALDIRISINI TASARLADI-

Bazı eylemlerde kullanmak üzere 1500 YTL'ye bir kaleşnikof da temin ettiğini ifade eden Alparslan Arslan, bu silahı Osman Yıldırım'ın Kars ve Erzurum'daki akrabaları aracılığıyla bulduğunu, silahı Danıştay saldırısını gerçekleştirmek üzere Ankara'ya gelirken Fikri Cura adlı arkadaşının evine bıraktığını kaydetti.
Alparslan Arslan, sorular üzerine, Fethullah Kaya'nın evinde yatarken Danıştay 2. Dairesi'nin başörtüsüyle ilgili kararını düşündüğünü, beyin jimnastiği yaptığını ifade etti. Aradan 1 hafta geçtikten sonra Fethullah Gülen'in yeğeni olarak bildiği Kemalettin Gülen ile görüşerek bu konuları konuştuğunu söyleyen Arslan, Kemalettin Gülen'in kendisine Danıştay'da türban kararını veren üyelerin fotoğraflarının Vakit Gazetesi'nde yer aldığını ve "bana bir şey düşerse yardımcı olurum" dediğini belirtti. Arslan, Kemalettin Gülen'in ayrıca, Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden'i evinden telefonla arayarak, türban kararıyla ilgili küfürler içeren hakarette
bulunduğunu kendisine söylediğini aktardı.


Duruşmaya öğleden sonra devam edilecek.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Yazar Dursun Ali Taşçı son yolculuğuna uğurlanıyor
CHP'nin depremzedeler üzerinden çirkin algı operasyonuna 13 maddede cevap