Nevzat Tarhan, orduda kimleri işaret etti?

28 Şubat mağduru ve dönemin en yakın tanıklarında Prof. Dr. Nevzat Tarhan, son operasyonların tartışıldığı programda çarpıcı bir tespitte bulundu..

GİRİŞ 20.04.2012 15:45 GÜNCELLEME 20.04.2012 15:45
Bu Habere 11 Yorum Yapılmış

TRT Haber’de yayınlanan ve Hülya Hökenek’in sunduğu 45 ARTI programında dün akşam 28 Şubat Soruşturması masaya yatırıldı.

28 Şubat mağduru Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Vatan Gazetesi yazarı Can Ataklı ve eski savcı Bugün Gazetesi yazarı Gültekin Avcı’nın konuk olduğu programda çarpıcı tespitler yapıldı.

Dönemin en yakın tanıklarından ve mağdurlarından olan Tarhan, soruşturmanın birkaç kişinin üzerine fatura edilip kapatılmaması gerektiğini söyledi.

1980’lerde kurulan cuntacı yapının hala varlığını koruduğunu savunan Tarhan, “Silahlı Kuvvetlerin içindeki cuntacı yapı şu anda sessizce bekliyor” diye konuştu.

İşte Hökenek'in sorularına Nevzat Tarhan'ın çarpıcı cevapları:

Siz 28 şubat mağdurusunuz, şu andaki süreci nasıl değerlendiriyorsunuz, sevindiniz mi, ettiklerini buldular dediniz mi?

Sevinç duymadım. Neden hissetmediğimi düşündüm.. Neden bu kişiler, bu kadar haksızlık yapmışlar, toplumun değerlerine savaş açmışlar, sermayenin kaçmasına neden olmuşlar, Türkiye’nin gerilemesine sebep olmuşlar… Kızgınlık, öfke hissetmedim. Bunun sebebi de, bu kişilerin şahsi öç alma, şahsi  hatalarıyla ilgili değil. Burada darbe ideolojisiyle ilgili bir şeylerin yapılması gerekiyor. Bu henüz yapılmadı. Birkaç kişinin üzerine problem yıkılıp kapatılacak gibi bir durum var. Böyle bir durumda onların bir kusuru yok ki… Örneğin burada bir numara gibi görünen Çevik Bir.  Bunu Silahlı Kuvvetlere fatura etmek yanlış. Silahlı Kuvvetler tek başına bu projeyi resen başlatmış olamaz.

O halde bu soruşturmadan sanki biraz umutsuz gibi konuşuyorsunuz?

Savcılar sağlam bir kanıta ulaşmasa bunu yapamaz. Kariyerini mahveder sağlam kanıta ulaşmadan, herkesin gözü önünde bir davada adım atamaz. İnternet andıcı, kanıt değeri ne kadar yüksekse bu da aynı şekilde kanıt değeri yüksek. Şu anda yargılananlar arasında bir sürü devre arkadaşlarım var. Onların vatanseverliklerinden hiç şüphem yok. Öyle çok arkadaş var, Silivri’de olanlar da var. Onlar şövalye ruhlu kişiler… Onlara aslansın kaplansın, memleket gidiyor, Türkiye İran gibi olacak gibi… onları gaza getirdiler.

Yani o dönem asker kullanıldı mı? Piyon olarak mı kullanıldı? her şeyi askerin üstüne yüklememek mi gerekiyor acaba?

Yani şuna benziyor, bir cinayet işlendiyse tetiği çeken kişiye faturayı çıkarmak değil, tetikçinin bağlantılarını bulmak gerekiyor. Bu yapılamadıkça bu yargılama çözülmemiş travma olur.. Çözülmemiş bir travma ile de sorun bitmez. Birkaç kişiyle sınrlı tutulursa amaca ulaşılmamış olur. Gerçek sorumluların bulunması gerekir. Yargı, elindeki delilleri sonuna kadar araştırmalı.

Kim gerçek sorumlular sizce?

Gerçek sorumlular yargılama süreci içinde çıkacak. Büyük fotoğrafa bakınca, uluslar arası sermayeye kadar , Nato’ya giden boyutu var. Nato’nun böyle bir kararı olmadan böyle, Türkiye’de milli strateji konsepti değiştirilemez.

1980’ darbesinden sonra sivilleri devrederken iktidarı, aslında şeklen devredip fiilen devretmemek için kurulmuş bir yapı var. Bu yapı Cunta yapısıdır. Bu yapı 28 Şubat’ı yapan 27 Nisan’ı yapan bu yapıdır. Bu yapı olduğu gibi duruyor şu anda. Silahlı Kuvvetlerin içinde şu anda sessiz. Genelkurmay’ın arşivlerinde var. Arşivler ortaya çıkartılmalı. Ankara’daki savcılar 28 şubatla ilgili prosedürü başlattıklarnda bazı kanıtlara ulaştılar, internet andıcı gibi. Batı Çalışma Grubu da o dönem hiç kimse sorgulanmadığı, hesap vermediği için aşırı cesaretle yapılmış yazışmalar var, imzalar var, bunlara ulaşıldı. Ve silahlı kuvvetlerin içinde büyük bir yardım var, yardm olmasa yapılamaz zaten. Silahlı kuvvetler bu yapıyı resen ortaya çıkarıp tasfiye etmiyor, yargı tasfiye ediyor.

HABER7.COM

YORUMLAR 11
  • Sultan-ı Yegah 12 yıl önce Şikayet Et
    BÇG Öldü, Yaşasın CÇG. Cuntacı yapı devam ediyor, doğru. Ama önce BÇG ve CÇG'yi ayırdetmeyi öğrenin.. Farklı zihniyette insanlar, bir konuda aynı görüşe sahip olabilirler.. NATO'cu BÇG'ciler de, Avrasyacı CÇG'ciler de cuntacı zihniyettedir.. Ama CÇG'yi kuran Kıvrıkoğlu'nun BÇG'yi ordudan tasfiye etmesi yıllar oldu yıllar..
    Cevapla
  • and 12 yıl önce Şikayet Et
    sermaye kimden. acaba bu yapıyı destekleyen para sermaye nereden geliyor en önemli unsurlardan biriside para.
    Cevapla
  • levent serdar 12 yıl önce Şikayet Et
    tarhan hep bunu yapıyor. sn tarhan ; sonuçlarınız yeni soruların hep başlangıcı oluyor.paradoksal yaklaşımlarınız sizi izleyen kitleye umutsuzluk aşılıyor.ve bence bunu bilinçli yapıyorsunuz. hüs nü zan yapıyorum ve diyorum ki sn. tarhan; toplumun bu önemli konularda rehavete kapılmamasını ve hep duyarlı olmasını istediği için, böyle konuşuyor diyorum.
    Cevapla
  • Rıza Üsküdar 12 yıl önce Şikayet Et
    23 Nisan 1920’nin bugüne dair anlamı…. Birkaç gün sonra 23 Nisan Bayramını kutlayacağız, yani 23 Nisan 1920’de I. TBMM’nin toplanmasını. Bu sırada düzenli ordu yoktu, çünkü Osmanlı ordusu Mondros Mütarekesi ile 30 Ekim 1918’de terhis edilmişti. I. TBMM’nin toplanmasına katkı sunan Mustafa Kemal, Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy ve Kazım Karabekir gibi paşalar, yıllardır ülkemizde darbe üstüne darbe yapan akıl şirazesini kaybetmişlerden farklıydı. Yokluğu ve de yokoluşun acılarını yaşamışlardı. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti’ni ordu kurmadı, ama ordu içindeki 27 Mayıs 1960 ruhu yıkacaktır. Bu gidişat orayadır… Akıl şirazesini kaybedenler devleti yıkmakla kalmayacaklar, geçmişte Mondros Mütarekesinin terhis ettirdiği orduyu, görevlerini terk ederek fiili terhis edilmiş noktasına sürükleyecekler ve nefret ettiklerine inandığım milleti de kaderiyle baş başa bırakacaklardır. İşte bu an kurtuluş anıdır, hem bizi yıllardır yok etmeye çalışanlardan, hem de içimizdeki uzantılarından…
    Cevapla
  • ilhan aşkın 12 yıl önce Şikayet Et
    fransız ihtilalı. biz tarihi 4 çağ olarak öğrendik. bunlardan biride 1789 da fransız ihtilalydı. yer yerinden oynadı ve yeni bir çığır açarak tarihin tozlu sayfalarında yer aldı. bizde neredeyse her on yıla bir darbe ve ihtilale teşebbüs bulunuyor. bu işi çocuk oyuncağı yaptık. fırsat varken ordumuzun içindeki vatan sevdalıları dile gelip bu şerefsizleri tefşir etmeli. yoksa tarih onlarıda affetmeyecek. belki sessiz sedasız emekli olup köşelerine çekilecekler ama, asla vicdan azabından kurtulamayacaklar. yargı dışarıdan onlarda içeriden bir bütün olup ordu içindeki illegal oluşumu mutlaka deşifre etmeliler. gerçek vatanseverlik budur.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Başkent Ankara'yı sağanak vurdu! Cadde ve sokaklar göle döndü
Dünya bu kararı bekliyordu! Tutuklamanın ilk adımı atıldı