Gölge Lider'in son hamlesi!
Nizar, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, o dönem Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliğini yürüten Said Buteflika'nın 22 Şubat'ta başlayan protestolar sırasında kendisini iki kez arayarak ülkenin içinde bulunduğu krizden çıkış yollarını danıştığını ifade etti.
İlk kez 7 Mart'ta görüştüğü Said Buteflika'nın adeta ülkenin fiili cumhurbaşkanı gibi konuştuğunu aktaran Nizar, şunları kaydetti:
"Said Buteflika, bana ulaştığında krizden çıkmak için yollar arıyordu. Olağanüstü hal ilan etmeyi bana sordu. Ben de gösterilerin barışçıl niteliğine işaret ederek bunun yanlış olduğu uyarısı yaptım. Kendisine Cumhurbaşkanı'nın istifa etmesi gerektiğini ve sokağın talepleri doğrultusunda reformlar için adım atılmasını tavsiye ettim. Ancak kendileri için bu durumun tehlikeli olduğunu söyleyerek kabul etmedi."
TUTUKLANMAKTAN KORKUYORDU
Nizar, Said Buteflika'nın kendisini ikinci kez aradığında Genelkurmay Başkanı Salih'i görevden alma seçeneğini danıştığını belirterek, "Stres altındaydı. Tutuklanmaktan korkuyordu. Kendisine böyle hassas dönemde ordunun birliğine zarar verebileceği uyarısını yaptım." ifadelerini kullandı.
Said Buteflika'nın eski Savunma Bakanı Nizar'ı ikinci kez aradığı 30 Mart'tan 4 gün önce Genelkurmay Başkanı Salih, cumhurbaşkanının sağlık koşulları gerekçesiyle azledilmesini öngören Anayasa'nın 102. maddesinin hayata geçirilmesi çağrısı yapmıştı.
"GÖLGE LİDER"
Abdulaziz Buteflika'nın özellikle sağlığının bozulduğu 2013 sonrasındaki dönemde birçok kararının arkasında imzası olduğu düşünülen Said Buteflika, ülkedeki iş dünyası, siyaset, bürokrasi ve ordudan bir grubun çıkar odaklarını yöneten "gölge lider" şeklinde isimlendiriliyordu.
Abdulaziz Buteflika'nın 2 Nisan'daki istifası sonrasında ev hapsinde tutulduğu, gözaltına alındığı gibi birçok iddia dolaşmasına rağmen Said Buteflika'nın son durumu bilinmiyor.
Cezayir'de uzun süredir sağlık sorunları yaşayan 82 yaşındaki Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika, beşinci dönem cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklamasının ardından başlayan yoğun halk protestoları ve ordunun "sözlü müdahalesi" neticesinde 2 Nisan'da istifa etmek zorunda kalmıştı.
