Fanatik Yahudiler'den Mescid-i Aksa'ya baskın

Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'nın güneybatısındaki El-Meğaribe (Faslılar) Kapısı'ndan Harem-i Şerif'e baskın düzenledi.

Kudüs İslami Vakıflar İdaresinden yapılan açıklamada, İsrail polisinin korumasındaki Yahudi grubun, Harem-i Şerif'in avlularında dolaştıktan sonra Mescid-i Aksa'dan ayrıldığı kaydedildi.

Açıklamada, söz konusu fanatik Yahudilerin sabah ve öğleden sonra Harem-i Şerif'e girdiği vurgulandı.

Harem-i Şerif'e fanatik Yahudilerce düzenlenen bu tür baskınlar bölgede gerginliğin tırmanmasına neden oluyor.

İSRAİL MAHKEMESİNDEN "SESSİZ İBADET" KARARI

İsrail mahkemesi, Yahudilerin işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa'da "sessizce" ibadet etmelerinin kanuna aykırı olmadığına hükmetti.

Yahudi yerleşimcilere yakınlığıyla bilinen "Arutz Sheva" gazetesinde yer alan haberde, İsrail'in Kudüs'teki Sulh Mahkemesi'nin Yahudilerin Harem-i Şerif'te "sessizce yaptıkları ibadetin" suç sayılmayacağına hükmettiği ve bunun bir "ilk" olduğu belirtildi.

Mahkemenin, daha önce Harem-i Şerif'te ibadet ettiği gerekçesiyle hakkında uzaklaştırma kararı verilen Haham Aryeh Lippo'nun Aksa yasağının kaldırılmasına ve "Tapınak Tepesi" olarak isimlendirilen Mescid-i Aksa'da sessizce ibadet etmenin suç sayılmayacağına karar verdiği kaydedildi.

Mahkeme başkanı Yargıç Bilhha Yahalom'un Yahudilerin Mescid-i Aksa'da sessizce ibadet etme hakkını desteklediği vurgulanırken, dün gerçekleşen duruşmada "ilk defa" bir mahkemenin kutsal mabette Yahudilerin "ibadet etmesini" onayladığına dikkati çekildi.

Fanatik Yahudilere yakınlığıyla bilinen Honenu Derneği tarafından Haham Lippo'ya tahsis edilen Avukat Moshe Polski, mahkemenin kararını takdir ettiğini belirterek, "Tapınak Dağı'nı (Mescid-i Aksa) zaten ziyaret eden ve dua etmek isteyen Yahudiler için fiili bir izin olan mahkemenin bu kararını memnuniyetle karşılıyoruz." dedi.

Polski, Müslümanların halihazırda Harem-i Şerif'te ibadet ve her türlü faaliyet hakkı olduğuna işaret ederek, bundan böyle ibadet eden Yahudilerin de İsrail polisince engellenmemesini umduğunu söyledi.

VAKIF EGEMENLİK HAKLARI İHLAL EDİLİYOR

Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Ancak Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor.

Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini belirtiyor.