Trump kabinesinde güvenlik alarmı: Üst düzey yetkililer askerî üslere taşındı!
The Atlantic'in haberine göre, Savaş Bakanı Pete Hegseth ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio dahil olmak üzere ABD'li pek çok üst düzey yetkili Washington'daki evlerini terk ederek başkent dışındaki askeri üslere taşındı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın kabine üyeleri, Eylül ayında muhafazakar aktivist Charlie Kirk'ün suikastının ardından daha fazla güvenlik önlemi alınmasını talep etmişlerdi.
KABİNEDE GÜVENLİK ENDİŞESİ ARTIYOR
Kirk'ün Utah'ta öldürülmesinin ardından Beyaz Saray, Antifa'yı yurt içi terör örgütü olarak ilan ettiğini açıklamıştı.
Kirk'ün Utah'ta öldürülmesinin ardından Beyaz Saray, Antifa'yı yurt içi terör örgütü olarak ilan ettiğini açıklamış ve Atlantic dergisi, bu kararın sol cuların protestolarına, yetkililere yönelik tehditlere ve bu kişilerin adreslerinin internette ifşa edilmesine yol açtığını yazmıştı.
PRESTİJ Mİ, TEHDİTTEN KAÇIŞ MI?
Trump yönetiminin The Atlantic'e konuşan isimsiz bir üst düzey üyesi, kendi evini terk edip askeri bir üste yaşamaya başlamasına “belirli bir dış tehdit”in neden olduğunu belirtti.
Rapora göre, şu anda toplam altı üst düzey ABD'li yetkili, askeri üslerin üst düzey komutanlar için ayrılmış konutlarında yaşıyor.
ARALARINDA DIŞİŞLERİ BAKANI İLE SAVUNMA BAKANI DA VAR!
Savunma Bakanlığı kaynaklarına göre Washington, D.C.'deki Potomac Nehri ile Anacostia Nehri'nin birleştiği noktada bulunan Fort McNair'deki “Generals’ Row” adlı bölgede, ABD'li Savunma Bakanı Pete Hegseth ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ikamet ediyor.
Haberde, İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem'in Anacostia-Bolling isimli ABD Üssü'nde Sahil Güvenlik Komutanlığı için tahsis edilmiş bir adrese taşındığı, Kara Kuvvetleri Bakanı Dan Driscoll'un iseMyer-Henderson Hall isimli ABD Üssü'nü tercih ettiği belirtildi.
ESKİ BAKANIN BAŞVURUSU REDDEDİLDİ
The Atlantic, başkent dışındaki askeri üslerde, Trump ekibindeki yoğun talep nedeniyle konut alanı yetersizliği yaşandığını belirtirken, eski bir yetkiliye atıfta bulunarak, eski Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard'ın da Fort McNair'de konut başvurusunda bulunduğunu, ancak reddedildiğini iddia etti.
New York Times, “ Generals’ Row” sakinlerinin, üsteki konutların amiraller ve generaller yerine sivil yetkililer tarafından işgal edilmesinden “rahatsızlık duyduklarını” bildirdi.
ASKERLERLE SİYASİLER İÇ İÇE
Gelişmeler sadece güvenlik endişesi değil, devletin kendi iç yapısında yaşadığı kırılmayı da yansıtıyor. Washington artık hem iç politik bölünmenin hem de görünmeyen dış risklerin kesişim noktasında. ABD tarihinde hiçbir yönetim, savaş ilan edilmeden askeri üslerde yaşama kararı almamıştı. Bu, artık tehdidin tanımının genişlediği anlamına geliyor: Düşman, sınır ötesinden değil, içeriden veya görünmeyen bir dış elin yönlendirdiği iç ağlardan da gelebilir.
DAİMİ SAVAŞ SİMÜLASYONU
Sonuçta ABD bugün iki cephede aynı anda mevzilenmiş durumda: biri sokak protestoları, siyasilere tehdit ve suikastlar gibi içeriden gelen sarsıntılara, diğeri ise açıklanmayan ama sürekli ima edilen dış aktörlere karşı. ABD'li siyasi liderlerin orduyla aynı çemberin içine çekilmesi yalnızca güvenlik önlemi değil Amerika’nın kendi iç parçalanmasına verdiği somut bir yanıt: savaşta değil ama alarma geçmiş bir ülke görüntüsüyle.
ESKİ ÖRNEKLER
Geçmiş yönetimlerde de Kabine üyelerinin askeri üslerde ikamet ettiğine dair birkaç örnek mevcut. Hem George W. Bush hem de Barack Obama dönemlerinde Savunma Bakanlığı yapan Robert Gates ve Trump'ın ilk Pentagon şefi olan Jim Mattis Potomac Hill Donanma konutlarında yaşamıştı. Yine Trump'ın ilk döneminde CIA Direktörü ve Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Mike Pompeo ise Myer-Henderson Hall Ortak Üssü'nde ikamet etmişti.

HIZLI TEPKİ KUVVETLERİ
Taşınmalara paralel olarak sahada alınan olağanüstü önlemler de var. Guardian’ın incelediği Pentagon iç yazışmasına göre üst düzey bir ABD askeri yetkilisi, ülkenin tüm Ulusal Muhafız birliklerine “hızlı tepki kuvvetleri” oluşturma talimatı verdi. Direktif, 50 eyaletin, Columbia Bölgesi’nin ve ABD’ye bağlı toprakların tamamında “isyan kontrolü” eğitimi almış birlikler kurulmasını öngörüyor. 8 Ekim tarihli ve Pentagon Ulusal Muhafız Bürosu Operasyonlar Direktörü Tümgeneral Ronald Burkett imzalı yazıya göre bu birlikler cop, kalkan, elektroşok cihazı ve biber gazı kullanımında özel olarak eğitilecek. Her eyaletin ortalama 500 askerini bu kapsamda hazırlaması istenirken, ülke genelinde toplam 23 bin 500 askerin “iç güvenlik amaçlı hızlı müdahale gücü” olarak görevlendirileceği belirtiliyor.
-
Misafir 36 dakika önce Şikayet EtAtlas! 30 vakası..Beğen
-
HIDIR BUDUR 2 saat önce Şikayet EtGözü dönmüş ABD, emperyalizm ve İsrail politikacılarının " Armegedon, Vadedilmiş topraklar, TANRIYI KIYAMETE ZORLAMA, bir damla petrol bir bardak kandan değerlidir, SİLAH BARONLARI İÇİN DÜNYAYI ATEŞE VERMELERİ" “TANRININ SEÇTİĞİYİM, "Savaş Bakanlığı ve "kasabanın yeni güçlü kovboyu imajı"..Beğen
-
Dede 2 saat önce Şikayet EtYahudilerin örgütü ve Allah onları birbirlerine musibet veriyor birbirlerine dalaştırıyor ve onu ona vurduruyor bunu buna vurduruyor sonuçta İslam kazanacak ama çoğu da şehit olacak önemli olan sabır olup şehit olmak ölmezsem Cihat Müslümanlığı yaymak nesillere haram olmadanBeğen
-
Adamm 3 saat önce Şikayet EtHer iki domuz da darbe korkusu yaşıyor.Beğen Toplam 5 beğeni
-
Osman 4 saat önce Şikayet EtBatar ayak son bır kez savaşan dıyorlarBeğen Toplam 2 beğeni