Kemal Sunal, ölümüne kadar hep güldürmüştü

Türk sinemasının en komik ve en eğlenceli oyuncularından biri olan Kemal Sunal, 3 Temmuz 2000 yılında uçak fobisi nedeniyle geçirdiği kalp krizi sonrası hayata veda etmişti. Bugün, 11 Kasım, Kemal Sunal'ın 70. doğum günü ve Kemal Sunal doğum gününde anılıyor.

Peki Kemal Sunal öldüğünde bunun haberi bütün Türkiye'ye nasıl duyurulmuştu, hep güldüren Kemal Sunal, ölüm haberlerinde nasıl yer alacaktı.

Kemal Sunal'ın ölüm haberi

Sunal bu sefer ağlattı

Kemal Sunal’ın Trabzon’a gitmek üzereyken ani vefatı herkesi şoke etti. Sanatçının ani ölümüne Türkiye’nin yanısıra Kosova da ağlıyor.

Hülya Koçyiğit, Rafet El Roman Sunal’ın uçak korkusu olduğunu belirterek sanatçının ilk kez uçağa bindiğinde ölmesine daha çok üzüldüklerini söylediler. Emel Sayın ise sanatçının insanlarla çok az iletişim kurduğunu ama çok iyi bir insan olduğunu belirtti. Halit Refiğ birlikte çalışmamalarını “ben sıkıcı filmler yaptığım içindir” diyerek açıkladı.  

Kemal Sunal’ın ölümü, sanatçılar arasında büyük üzüntüye yol açtı. Sunal’ın vefat ettiğini ilk öğrenen sanatçılardan Hülya Koçyiğit, yıllardır dost olduğu Sunal’ın ölümüne inanamadı. Koçyiğit, üzüntüsünü şöyle dile getirdi: “Bir arada hiç oynamadık, ama kızım Gülşah’la oynadı. O duyduğu zaman kahrolacak. Çünkü bizim bağımız hiç kopmadı, ailece, eşiyle de çok çok yakın görüştük. Türk sineması için çok büyük kayıp ve Kemal Sunal’ın ölümü tarif edilemeyecek bir acı şu anda benim için. Allah ailesine sabır versin.”
       
UÇAK KORKUSU VARDI
Sunal’ın uçak korkusu olduğunu hatırlatan Koçyiğit, şöyle devam etti: “Hayatında hiç uçağa binmemiş bir insan. Nereden çıktı bu şimdi, onu anlamadım. Uçaktan çok korkan ve hep karayoluyla giden bir insan. Uzak yerlere bile arabayla giderdi. Bugüne kadar uçağa bindiğini hiç duymadım. İlk defa hayatında uçağa binmeye karar veriyor belki de ve Allah nasip etmiyor. Hayret bir şey. Gerçekten çok üzüldüm. Şu anda çok şaşkın ve inanmakla inanmamak arasında bir haldeyim. Türkiye için çok büyük bir fenomendi, çok önemli bir sanatçıydı. Türk halkını çok yakından etkilemiş bir sanatçı, çok iyi bir aile babası, çok sevgi dolu, sevecen, derin dostlukları olan bir insan sinemada daha çok şeyler yapabilecekken, ani ve hiç akla gelmeyecek bir şekilde vefat etti.” 
       
HALİT REFİĞ: BEN CAN SIKICI FİLMLER YAPTIĞIM İÇİN BİRLİKTE ÇALIŞAMADIK
Yönetmen Halit Refiğ, “Kemal Sunal, bizim halk edebiyatımızın, halk kültürümüzün, klasik geleneksel Keloğlan tipinin günümüze taşınmış önemli bir temsilcisiydi. Yerinin kolay kolay doldurulması beklenemez” dedi. Refiğ, çıkardıkları bir dergi için röportaj yapmak üzere 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Güniz Sokak’taki evine geldi. Demirel’i ziyareti öncesinde gazetecilerin Kemal Sunal’ın ölümüyle ilgili sorularını yanıtlayan Refiğ, sözlerine, “Büyük bir şok” diye başladı. Olayı, sabah TV haberlerinde öğrendiğini ve hemen takvime baktığını ifade eden Refiğ, “1 Nisan olmadığını tespit etmem, bu beklenmedik olay karşısındaki acıyı daha güçlendirdi. Kemal Sunal, bizim halk edebiyatımızın, halk kültürümüzün, klasik, geleneksel Keloğlan tipinin günümüze taşınmış önemli bir temsilcisiydi. Yerinin kolay kolay doldurulması beklenemez” diye konuştu. Refiğ, “Sizin çalışma şansınız oldu mu?” sorusu üzerine ise Kemal Sunal’ın başarılı işlerini, başlangıç itibariyle o alanın çok büyük üstadı olan Ertem Eğilmez ile yaptığını belirterek, “Ertem Eğilmez, O’nun o cevherini ilk keşfeden adamdır. Ben genelde can sıkıcı filmler yaptığım için, Kemal Sunal ile seyircilere hoşça vakit geçirtme imkanımız olmadı” dedi. Halit Refiğ, “Kemal Sunal ile çalışmayı ister miydiniz?” sorusu üzerine ise şunları kaydetti: “Tabii ki isterdim, ama O’nun beni isteyeceğini hiç düşünmezdim. Kendi mesleğinde çok başarılı biri olarak, onun cevherini ortaya çıkarabilecek en iyi kimseler olan, daha çok komedi alanına yatkınlığı olan arkadaşları tercih etmesi gayet doğal bir şeydi. Onun için böyle bir fırsat olmadı. Burada dediğim gibi, benim daha çok can sıkıcı konulara merakım ve eğilimimden ötürü.”
       
HASTANEYE AKIN
Bu arada, Sunal’ın cenazesinin bulunduğu International Hospital Hastanesi’ne, sanatçı dostlarının akını sürüyor. Hastaneye gelen sanatçılardan İlyas Salman, Sunal’ın ölümünün çok erken gerçekleştiğini ifade ederek, bütün Türkiye’ye başsağlığı dileğinde bulundu. Sunal’ın, kendisinde de bulunan ve “komedyen hastalığı” olarak adlandırdığı “hipokondria” (hastalık hastalığı) rahatsızlığı bulunduğunu kaydeden Salman, “Her tarafı acı dolu bir ülkede, 7’den 70’ye herkesi güldürmüş bir adamın dünyadan böyle gidişi yadırganır bir olay” dedi. Sanatçı Tekin Akmansoy da Kemal Sunal’la yalnızca “Köyden İndim Şehire” adlı filmde birlikte oynama imkanı bulduklarını anlatarak, Sunal’ın yerinin doldurulabileceğini zannetmediğini söyledi. Sunal’ın son filmi “Propaganda”da rol alan ses sanatçısı Rafet El Roman da uçak korkusu nedeniyle filmin Almanya’daki galasına katılmayan Kemal Sunal’ın, Trabzon’a uçakla gitmek istemesine çok şaşırdığını anlattı. Roman, “Çocukla çocuk, büyükle büyük olan şeker gibi bir insandı. Sağlığına da çok dikkat ederdi. O’nu orada zannediyorum Adile Naşit, Barış Manço ve birçok sanatçı arkadaşı karşılayacak” dedi. Öte yandan, hastaneye gelen sanatçılardan Yalçın Dümer, Tuncay Akça ve Oya Aydoğan da Kemal Sunal’ın ölümünden duydukları üzüntüyü dile getirdiler.
       
YILMAZ ERDOĞAN ŞOKTA
Sanatçı Kemal Sunal’ın ani ölümü, genç meslektaşı Yılmaz Erdoğan’ı da şoka soktu. Erdoğan, yaptığı açıklamada, Sunal’ın, özel olarak çok sevdiği bir ağabeyi, ustası ve dostu olduğunu söyledi. Kemal Sunal’ın ölümünün, “berbat bir şaka olduğu duygusunu yaşadığını” belirten Yılmaz Erdoğan, “Kemal Sunal, ölmemesi gereken insanlardan birisi gibi, hep hayatımızda pozitif şeyler hatırlatan bir adam” dedi. Erdoğan, olayı duyduğundan beri kendine gelemediğini vurgulayarak, “Hafif uyuşmuş durumdayım. Hala inanamıyorum” diye konuştu. “Kemal Sunal öyle bir fenomendi ki, ondan sıradan vatandaş da çok şey öğrendi” diyen Erdoğan, Sunal’ı, “bizzat Türkiye’de komediyi icat eden insanlardan bir tanesi, hepimizin ustası” olarak tanımladı. Sunal’dan pek çok şey öğrendiğini dile getiren Erdoğan, “Çok güzel bir tiyatro projemiz vardı. Beraber bir tiyatro oyunu yapacaktık. Tiyatro yapmasını çok istiyorduk. O da çok istiyordu, ancak kısmet değilmiş” şeklinde konuştu. 
       
ARSOY VE ALKOR
Sanatçı Göksel Arsoy da “İnanamıyorum. Hiç beklenmedik bir şey. O kadar sakin bir insandı ki. . . İçki ve sigara da içmezdi” dedi. Kemal Sunal’la aynı filmde hiç oynamadığını belirten Arsoy, “Ama çok takdir ettiğim, çok beğendiğim, hakikaten Türk sinemasına damgasını vurmuş, halkın sevgisini kazanmış, gönlüne girmiş olan çok büyük bir sanatçıydı. Yeri doldurulamaz. Bir Kemal Sunal daha gelmez” diye konuştu. Kemal Sunal’ın ölümünü öğrenen sanatçı Selda Alkor da üzüntüsünü, şöyle dile getirdi: “İnanmıyorum. Çok üzüldüm. Kemal beyle birlikte çalışmadım, ancak bu camianın çok değerli bir insanıydı. Onun kaybı Türk sineması ve sanatı için çok büyük bir olay. Kemal Sunal, sinemamızı bugünlere taşıyan temel taşlardandı.”
       
SİYASİLER ÜZGÜN
Sinema sanatçısı Kemal Sunal’ın ani ölümü siyasilerde de büyük üzüntü yarattı. Başbakan Bülent Ecevit, Kemal Sunal’ın yaşamını yitirmesinden büyük üzüntü duyduğunu söyledi. Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli de Kemal Sunal’ın en verimli çağında hayatını kaybettiğini belirterek, büyük üzüntü içinde olduğunu söyledi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Türk sinemasının sevilen sanatçısı Kemal Sunal’ın vefatı nedeniyle başsağlığı mesajı yayınladı. Çiller, mesajında şunları kaydetti: “Yaptığı filmlerle Türkiye’deki sinema seyircilerinin gönüllerini fethetmiş, kitlelere, gülerken düşünülebileceğini göstermiş olan büyük sanatçı, sevgili Kemal Sunal’ın vefatına çok üzüldüm. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileklerimi sunuyorum. Merhumu yüreklerinde daima yaşatacaklarına inandığım sanat dünyasının değerli mensuplarının ve tüm sevenlerinin acılarını paylaşıyorum. Hepimizin başı sağolsun.” 
       
ECEVİT’İN MESAJI
Başbakan Bülent Ecevit, sinema sanatçısı Kemal Sunal’ın vefatı nedeniyle eşi Gül Sunal’a başsağlığı mesajı gönderdi. Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, Başbakan Ecevit’in, Gül Sunal’a gönderdiği mesaj şöyle: “Sevgili eşiniz, sinema sanatçısı Sayın Kemal Sunal’ın ani vefatından derin üzüntü duydum. Sanatçı kişiliğini ve yeteneğini Türk sinemasına aktararak uzun yıllar emek veren Sayın Sunal’ın ulaşmış olduğu nokta, sevenlerinin ve Türk sinemasının kıvancıdır. Bir sanatçının, sanatına ve topluma duyduğu büyük sorumluluğu başarıyla bugünlere kadar getiren Sayın Sunal, Türk sinemasında çizdiği tiplemelerle mizah unsurunu en güzel şekilde kullanmış ve halkımızın büyük sevgisini kazanmıştır. Kendisine Allah’tan rahmet, size, aile üyelerine ve sinema camiasına başsağlığı dilerim. “ 
       
TBMM
TBMM Başkanı Vekili Murat Sökmenoğlu, sinema sanatçısı Kemal Sunal’ın ölümü dolayısıyla mesaj yayımladı. Sökmenoğlu, Sunal’ın ölümünden büyük üzüntü duyduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Türk sinemasının usta sıfatına layık oyunculardan biri olan Sayın Sunal, çizdiği kompozisyonlarla hafızalarda önemli bir yere sahiptir. Küçük büyük her yaş grubunun sevi ve saygısını kazanmış olan Sunal’ın aramızdan ayrılması, Türk sineması için büyük bir kayıptır. Merhuma Allah’tan rahmet, yakınlarına ve sinema camiasına başsağlığı dilerim. “
       
KOSOVA ŞOKTA
Ünlü güldürü ustası Kemal Sunal’ın ölüm haberi Kosova’da da büyük üzüntü yarattı. Son 10 yılını kriz içinde geçiren Kosovalıların ekrandaki en yakın arkadaşları olan Kemal Sunal’ın filmlerini seyretmeyen Kosovalı yok gibi. Türk kanallarını uydu aracılığıyla izleyen Kosovalılar, Kemal Sunal’ın filmlerini ilgiyle izlerken, Türkçelerini de geliştirdiler. Kemal Sunal’ın filmlerini izleyebilmek için, Kosova’da Türkler ve Türkçe bilenlerin yanı sıra hiç Türkçe bilmeyen Arnavutlar ve Boşnaklar da uydu anten alarak Türk kanallarını izlediler. Kemal Sunal, filmleriyle Kosova ve Türkiye arasında bir kültür köprüsü oluşturdu. Sanatçının ölüm haberi, Kosova’da KFOR bünyesinde görev yapan Mehmetçik, Türk polisi ve Türk işadamları arasında da büyük üzüntü yarattı. 
       
POYRAZOĞLU
Ünlü sanatçı Ali Poyrazoğlu da Sunal’ın ölümüne çok üzüldüğünü belirtti. Poyrazoğlu, şöyle dedi: “Hem arkadaşımdı, hem de çok sevdiğim, beğendiğim bir meslektaşımdı. Ama geride bıraktıkları ve eserleriyle bizimle beraber olacak. Baki kalan kubbede bir hoş seda imiş, kendi gitti, görüntüsü, sesi kaldı yadigar. . . “ 
       
HABABAM SINIFI YASTA
Sunal’ın rol aldığı ve Türk sinemasının klasik filmleri arasında yer alan Hababam Sınıfı’ndan rol arkadaşı sanatçı Münir Özkul, yaptığı açıklamada, “Çok, çok, çok üzgünüm. Şoktayız. Sanatçılığının ötesinde çok iyi dostumdu. Mükemmel bir insandı” diye konuştu. Özkul, Sunal’ın kendisini sürekli arayarak sağlığını sorduğunu belirterek, “Allah’tan kendisine rahmet diliyorum, ailesine de başsağlığı” dedi.
Ünlü gazeteci ve televizyon programcısı Uğur Dündar da Kemal Sunal’ın, Vefa Lisesi’nden, Müjdat Gezen ile birlikte çok yakın dostu ve arkadaşı olduğunu ifade etti. Dündar, Sunal’ın uçaktan korktuğunu da belirterek, “Ama O, genetik rahatsızlığına rağmen sağlığına son derece dikkat ederdi. Yediğine, içtiğine özen gösterirdi. Alkol ve sigara kullanmazdı. Sık sık doktor kontrolünden geçerdi. Aile yaşamında mutlu bir insandı” diye konuştu. Sunal’ın son yaptığı reklam filminin çok başarılı olduğunu, televizyon için de bazı projeleri bulunduğunu dile getiren Dündar, “Onları yaşama geçirecekti. Bir film projesi vardı. Hayatının en verimli yıllarında maalesef kendisini yitirdik” dedi. Bu arada, Sunal’ın ani ölümüne çok üzülen ünlü sinema sanatçısı Tarık Akan, kendisini telefonla arayanlarla görüşmedi. Tarık Akan’ın sekreteri, sanatçının, Kemal Sunal’ın ölümüne çok şaşırdığını ve çok üzgün olduğunu söyledi.
       
EMEL SAYIN VE TÜRKAN ŞORAY 
Emel Sayın, Kemal Sunal ile 4 filmde oynadığını, ünlü sanatçının set aralarında hiç konuşmadığını ve insanlarla çok az ilişkiye girdiğini belirterek, “Varlığı yokluğu belli olmazdı, ama yönetmen ‘motor’ dediği an, karşımızda devleşen bir aktör olurdu” dedi. Kemal Sunal’ın çok iyi bir insan olduğunu ifade eden Emel Sayın, “Onun sıcak, dost kişiliğine tanık olduğum, bunu bir nebze olsun paylaşabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Fakat bu inanılmaz ölümle kahroluyorum” diye konuştu.
Türkan Şoray da Sunal’ın ölümü üzerine “İnanılmaz, çok büyük bir acı” dedi. Kemal Sunal’ın gülüşünün, Türk sineması var olduğu sürece unutulmaz karelerin başında yer alacağını kaydeden Şoray, “Bu ölüm herkes gibi beni de çok etkiledi. Ben de herkes gibi çok yakın bir dostumu kaybetmiş sayıyorum kendimi. Kaderin acı cilvesi ki, yine mesleği gereği bir çekim için çok korktuğu halde o uçağa bindi. Ve hayatını çok inandığı bir yolda yitirdi. Ölümünün böyle olması beni daha da fazla etkiledi” dedi. 
       
GÖNÜL ÜLKÜ & GAZANFER ÖZCAN
Gönül Ülkü ve Gazanfer Özcan da Sunal’ın bugüne kadar tanıdıkları en efendi, mütevazı, mesleğine en fazla saygı ve sevgi gösteren sanatçılardan biri olduğunu belirterek, “Onunla dostluğumuz ve arkadaşlığımız, sinema üzerine konuşmalarımız vardı. Bu zamansız ve sırasız ölüm, bizi çok sarstı” dediler. Yonca Evcimik, Kemal Sunal’ın Türkiye’nin efsane isimlerinden ve yeri zor doldurulacak bir sanatçı olduğunu vurgulayarak, “Ancak bir tesellim var ki, yaşarken de ne kadar çok sevildiğini biliyordu ve görüyordu. Bunu defalarca yayınlanan ve reyting rekorları kıran filmlerinden rahatlıkla anlayabiliriz. Buradaki görevini tamamladığına inanıyorum. Yolu açık olsun” diye konuştu. Pınar Aylin de “Böyle değerli bir insanın aniden ve genç yaşta ölmesi beni çok üzdü. Duyduğum üzüntüyü kelimelerle ifade edemiyorum” dedi.

       
SÜLEYMAN DEMİREL: YERİ DOLDURULMAZ
Türkiye’nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Kemal Sunal’ın vefatıyla ilgili, “Bu büyük sanatçının yerini doldurmak mümkün değildir” dedi. Güniz Sokak’taki evinde gazetecileri kabul eden Demirel, sinema sanatçısı Kemal Sunal’ın vefatıyla ilgili açıklama yaptı. 
Kemal Sunal’ın kalp krizi sonucunda hayata veda etmesinin kendisini son derece üzdüğünü ifade eden Demirel, “Bu büyük sanatçının yerini doldurmak mümkün değildir. Kitlelere malolmuştur ve Türk mizahının önemli simalarından birisidir. 56 yaşında daha pek çok hizmet vereceği bir çağda, en olgun çağında ebediyete intikal etmiştir. Kederli ailesine taziyelerimi sunuyorum” diye konuştu. 
Kendisini yakından tanıdığını ve çok iyi dostu olduğunu kaydeden Demirel, “Çok da severdim, en son Yavuz Donat’ın oğlunun düğün töreninde beraber nikah şahitliği yaptık. Milletimize ve kendisini sevenlere de başsağlığı diliyorum. Allah rahmet eylesin” dedi. Demirel, bir gazetecinin, “Hatırladığınız, izlediğiniz filmleri var mı?” sorusu üzerine ise “Çok izledim kendisini, halk adamıydı. Hareketlerini çok eğlence ile karşılamışımdır. Yalnız çocukların değil büyüklerin de çok severek seyrettiği sanatçıydı. İbret doluydu, herşeyi ibret doluydu” karşılığını verdi. Demirel’in Kemal Sunal’ın eşi Gül Sunal’ı da telefonla arayarak başsağlığı dilediği öğrenildi. 
       
RIFAT ILGAZ KÜLTÜR MERKEZİ
Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada da, Kemal Sunal’ın ölümünün Türk sineması için çok büyük bir kayıp olduğu ifade edildi.Açıklamada, “Rıfat Ilgaz’ın ölümsüz eserini beyazperdede canlandıran Türk sinemasının unutulmayacak sanatçılarından Kemal Sunal’ın ölümüne çok üzüldük. Hababam Sınıfı’nın “İnek Şaban”ı Türk toplumu tarafından çok benimsenmiş bir karakterdi. Onun ölümü Türk sineması için çok büyük bir kayıptır. Ailesinin ve sinema camiasının başı sağolsun” denildi.

Kemal Sunal'ın hayatı

KEMAL SUNAL KİMDİR?

11 Kasım 1944 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Kemal Sunal, 3 Kasım 2000 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonrası yaşamını yitirmişti. Türk sinemasının güldüren yüzü Kemal Sunal, yaşamı boyunca 82 filmde rol aldı. Kemal Sunal, ilkokulu Mimar Sinan İlkokulu'nda okudu, Vefa Lisesi'nden mezun oldu. Yüksek tahsiline Marmara Üniversitesi Gazetecilik bölümünde başladı. Öğrenimi sırasında Emayetaş Fabrikasında çalışmış, ayrıca elektrikçide çıraklık yapmıştır. Vefa Lisesindeki felsefe hocası Belkıs Balkır'ın sanatçıyı Müşfik Kenter ile tanıştırmasının, Kemal Sunal'ın kariyerinde önemli yeri vardır.

İLK YILLARI

1964 yılında Ankara Bando-Mızıka birliğinde askerliğini yaptı. Sanat hayatı, Vefa Lisesi'nde amatör olarak "Zoraki Tabip" adlı tiyatro oyunuyla başladı. İlk kez Kenterler Tiyatrosu'nda profesyonel oyuncu olarak çalıştıktan sonra uzun süre Ulvi Uraz Tiyatrosu'nda, kısa süre Ayfer Feray Tiyatrosu'nda, son olarak da Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda görev aldı. Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda oynadığı bir oyunda Ertem Eğilmez tarafından çok beğenildi ve böylece beyaz perdeye transfer oldu. İlk rolünü 1973 yılında Ertem Eğilmez'in yönettiği Tatlı Dillim adlı filmde uzun boyundan dolayı basketbolcu olarak aldı. Bunun ardından Ertem Eğilmez'in yönettiği kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya başladı.

Kemal Sunal kendi ağzında, ilk yıllarını ve komediye yönelişini şu sözlerle dile getiriyor;

"Nasıl oldu bilmem, ben kendimi sahici bir sahnede seyircilerin arasında buldum. Ses Tiyatrosu'ndaki ilk rolüm çok kısaydı. Üç dakika sahnede ya kalıyor ya kalmıyordum. Öyle pek bir şey söylediğimi de hatırlamıyorum. Sahnenin bir ucundan girip öbür ucundan çıkıyordum. Ne yaptığımı da pek hatırlamıyorum; ama seyirci kahkahadan kırılıyor. Bu da benim hoşuma gitmişti. Bildiğiniz gibi o gün bugündür insanları güldürmeyi seviyorum.

USTALIK YILLARI

Türk sinemasında başta İnek Şaban tiplemesi olmak üzere canlandırdığı pek çok tiple sevenlerinin kalbinde taht kuran Kemal Sunal, 7'den 70'e herkesin sevgisini kazandı. İnek Şaban'ın sevilmesi ile birlikte Kemal Sunal, birçok filmde "Şaban" adlı karakteri canlandırmıştır.

1974 yılında evlendi. Ali ve Ezo adlarında biri kız diğeri erkek iki çocuğu oldu. 1977'de Antalya Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü alan Sunal, oyunculuğu ve özellikle değişik tiplemesiyle Türk sinemasında komedi oyunculuğuna yeni bir soluk getirdi. 1990'lı yıllardan itibaren filmleri kesintisiz olarak televizyonlarda yayımlanmaya başlandı; ama kendisi bu gösterimlerden maddi bir kazanç elde etmedi.

YÜKSEK LİSANS

12 Eylül öncesi dönemde yarım bıraktığı üniversiteyi, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü'nden mezun olarak 1995 yılında bitirdi ve ardından yüksek lisans yaptı. Tamamlanmasından sonra Tv ve Sinemada Kemal Sunal Güldürüsü adıyla kitap olarak basılan yüksek lisans tezinde kendi filmlerinin sosyolojik incelemesini yaparak iktidarların sanat alanına yaptıkları ideolojik müdahaleyi irdeledi.

ÖLÜMÜ VE SON YILLARI

Hayatı boyunca toplam 82 filmde rol aldı. 3 Temmuz 2000 tarihinde Balalayka adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon'a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. İstanbul'daki Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedilmiştir. 2009 yılında Kemal Sunal ile anılarını anlatan Zeki Alasya, ölümünde korkularının kalp krizi geçirmesinde önemli etken olduğunu belirtti. Zeki Alasya ne kadar bazı şeylerden korksa da belli etmezdi, çok kibar bir adamdı yorumunu yapmıştır.