Organlarıyla 6 kişiye umut olan anneden kuvözdeki bebeğine son dokunuş

İzmir’de, 35 haftalık hamileyken beyninde tümör olduğu öğrenilen ve tanı konulduktan 1 hafta sonra vefat eden 28 yaşındaki Özlem Serbes, organlarıyla 6 kişiye umut oldu.

GİRİŞ 12.10.2023 02:24 GÜNCELLEME 12.10.2023 20:31
Bu Habere 24 Yorum Yapılmış

İzmir’de hamile olduğu için hastaneye rutin kontrollere giden 28 yaşındaki Özlem Serbes, bir süre sonra işitme ve görmeyle ilgili problem yaşaması üzerine, 18 Eylül 2023 tarihinde Çiğli ilçesinde bulunan özel bir hastanede tekrar doktora başvurdu. Yapılan tetkikler sonucu beyninde büyük bir kitle olduğu öğrenilen 35 haftalık hamile genç kadına, beyin tümörü tanısı konuldu. Daha sonra ise doktorların planlamasıyla anne karnından erken doğumla bebek alındı. Genç kadın, tümör tanısı konulduktan 1 hafta sonra ameliyata alındı; fakat bütün çabalara rağmen beyin ölümü gerçekleşerek vefat etti.

6 kişiye can oldu

Özlem Serbes’in eşi Togay Serbes (31) ise vefat haberini alması üzerine ailesi ile birlikte genç kadının organlarını bağışlama kararını verdi. Organ bağışı talebinin kabul edilmesiyle birlikte organ nakli süreci başlatıldı. Organları bağışlanan genç kadın, 6 kişiye umut oldu. Organlar, çeşitli illerde nakil bekleyen hastalara nakledildi.

Evladına adeta veda etti, geriye bebeğinin elini tuttuğu fotoğrafı kaldı

35 haftalık bebek ise aynı hastanede kuvöze alındı. Anne Özlem Serbes, kuvöze alınan bebeğini son kez öpüp koklayarak adeta bebeğine veda etti. Genç kadından geriye ise evladını son kez gördüğü, elini tuttuğu fotoğrafı ve mutlu hâtıraları kaldı.
Sağlık durumun iyi olduğu öğrenilen bebek ise daha sonra taburcu edildi. Özlem Serbes’in eşi Togay Serbes de, genç kadının defin işlemlerinin ardından hastanede doktorları ziyaret etti.

"Öyle tahmin ediyorum ki anne adayı bu belirtilerin bir kısmını gebeliğine bağlamış"

Gebelikten dolayı tümörün hissedilememiş olabileceğini söyleyen Op. Dr. Muzaffer Keskiner, “18 Eylül 2023 Pazartesi günü 35 haftalık genç bir anne adayı hastanemize başvurdu. Hastamızda özellikle son 1-2 günde birdenbire işitme kaybı ve görme problemleri ortaya çıkmış. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanımız gerekli değerlendirmelerini yaptıktan sonra göz hastalıkları ve kulak burun boğaz hastalıkları uzmanlarımız da gerekli değerlendirmelerini yaptılar. Yapılan radyolojik incelemelerin sonunda 35 haftalık gebe annenin beyninde çok büyük bir tümoral kitle tespit edildi. Normalde beyindeki bu tümoral kitle bu büyüklüğe ulaşıncaya kadar önemli sayılabilecek ön belirtiler verir; fakat öyle tahmin ediyorum ki anne adayı bu belirtilerin bir kısmını gebeliğine bağlamış, anne olmanın belirtileri gibi düşünmüş ya da çevresinde başta eşi olmak üzere onlara hep güzel haberler, müjdeler verebilmek, olumlu şeyler söyleyebilmek amacıyla onlarla hiç paylaşmamış da olabilir. Dolayısıyla anne adayımız hastanemize geldiği anda beyninde çok ileri düzeyde büyük bir tümöral kitle, o kitleye bağlı işitme ve görme kayıpları söz konusuydu. Yapılan kapsamlı incelemelerden sonra aile ile hastamızın klinik durumu paylaşıldı” dedi.

“İlk önce bebeği, birinci canı kurtarmayı planladık”

Hastanemizde sağlıklı bir şekilde doğumu gerçekleştirdiklerini belirten Op. Dr. Keskiner, “Biz öncelikle bebeği, birinci canı kurtarmayı planladık. Sağlıklı bir şekilde doğumu gerçekleştirdik. Biraz erken doğum olması nedeniyle yeni doğan yoğun bakımda klinik takibini yaptık. Sonra da annenin bekleyecek zamanı olmadığı için beyin tümörüne yönelik cerrahi müdahale planladık ve çok başarılı bir operasyon gerçekleştirdik; fakat beynin inanılmaz plastik bir özelliği vardır. Tıpkı hamur kıvamındadır. Uzun süre baskıda kalan beyin dokusu üzerindeki baskıyı ortadan kaldırsanız dahi; yani tümöral kitleyi çıkarsanız bile beyin fonksiyonları geri dönmeyebilir. Bütün çabalarımıza rağmen, annenin beynindeki baskı ve ona bağlı dolaşım bozuklukları normale dönmedi ve beyin ölümünden hastamızı maalesef kaybettik. Bütün bu süreç 18 Eylül'de başlayıp 25 Eylül'de yani bir hafta içerisinde yaşandı” şeklinde konuştu.

"Bütün insanlık için ayakta alkışlanacak, şükran duyulacak, onurlu bir davranıştır"

Op. Dr. Keskiner, “Düşünsenize kızınıza beyin tümörü tanısı konuluyor, bir hafta sonra kaybediyorsunuz ve siz onun organlarını bağışlama kararı veriyorsunuz. Bu yalnızca bizler için değil, bütün insanlık için ayakta alkışlanacak, şükran duyulacak, onurlu bir davranıştır. Ben insanlık adına, mesleğim adına bu kararı veren, organ bağışını onaylayan aileye ve özellikle de eşine sonsuz şükranlarımı sunuyorum” diye ekledi.

“Eşim sadece bize, çocuğumuza değil hastalara da dokundu, umut oldu, can oldu”

35 haftalık hamile eşini kaybeden eş Togay Serbes ise “Hastaneye ayın 18’inde kontrol amacıyla gelmiştik. Bebeğimizi yaklaşık bir ay sonra almayı bekliyorduk. Beklenmedik bir olayla karşılaştık. Bir anda doğuma alacaklarını ve ardından eşimin beyninde tümör olduğunu söylediler. Biz zaten şoka girmiştik o anda. Eşimin beyin ölümünün gerçekleşmesinden saatler öncesinde organ bağışını düşündüm ve ilk olarak aileme danıştım. Kendileri ilk olarak duygusal açıdan yaklaştıkları için çok olumlu yanaşmadılar. Eşimin beyin tümöründen dolayı bir haftadır hastanede olduğunu; ama organ da bekliyor olabileceğini belirttim. Biz bu bir haftalık süreci organ bekleyerek de geçiriyor olabilirdik. Bunun sonucunda organın bulunmamasından dolayı Özlem’i bu şekilde de kaybedebilirdik. Bunu söyledikten sonra onlar da benimle aynı düşünceye sahip oldular. Ondan sonrasında gelen kötü haberden sonra zaten bizim bütün kararımız bu yöndeydi. Organ bağışı onaylandıktan sonra bütün hastane seferber oldu; çünkü Türkiye genelinde çok acil organ bekleyen hastalar varmış. Ben bizzat acilin önündeki araçları gördüm. Birden fazla cana umut olmak önemli. Eşim sadece bize, çocuğumuza değil aynı zamanda ihtiyacı olan hastalara da dokundu, umut oldu, can oldu. Herkesin acıdan dolayı aklıselim düşünemediği olabilir; ama organ bekleyen; çocuk olabilir, genç olabilir, yaşlı olabilir herkese dokunmak daha önemli. Yarın, öbür gün organ nakli hepimize ihtiyaç olabilir” dedi.

 

KAYNAK: İHA
Muhammet Binici Haber7.com - Gece Editörü
Haber 7 - Muhammet Binici

Editör Hakkında

İstanbul Şişli'de doğan Muhammet Binici, Anadolu Üniversitesi Radyo Televizyon Programcılığı ve Spor Yönetimi bölümlerini bitirdi. Eğitimine, İstanbul Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümünde devam etmektedir. Gazeteciliğe 2012 yılında yerel haber siteleri ve yerel gazetelerde başladı. Gündem, Magazin alanlarında editör-muhabirlik yaptı. 2016 yılında Yeni Akit Gazetesi'nde bir yıl muhabirlik yaptıktan sonra, 2020 Eylül itibariyle Haber7'de 'Gündem Editörü' olarak görevine devam etmektedir.
YORUMLAR 24
  • Fatih61 6 ay önce Şikayet Et
    Arkadaslar, "beyin olumu" denilen sey tipta cok acik bir sey degil, beyin olumu kesin olum mudur degil midir bu konulari arastiran bilir ki insanlarin organlarinin en faydali olabilecegi zaman yasarken ve kalpleri atiyorkendir. Avrupada bu hususta bazi belgeseller yayinlandi ve beyin olumu dedikleri seyi sorguladilar siz de arastirin dikkatli olun.
    Cevapla
  • hknslh 6 ay önce Şikayet Et
    ben yanlış mı okudum daha ölmeden kocası organ bağışı mı düşünmüş? bence yapılan bağış araştırılmalı. günahını almayım ama normal gelmedi bana.
    Cevapla
  • TurcoBEY 6 ay önce Şikayet Et
    yanlış anlamışsın, olası beyin ölümüne karşın aile ile karar alınıyor ve beyin ölümü sonrası organlar bağışlanıyor. ancak organ bağışı zaten başlı başına sorunlu bir konu.
    Cevapla
  • H. Bayram. 6 ay önce Şikayet Et
    Allah anneye rahmet eylesin, yavrunun da bahtını güzel eylesin.
    Cevapla
  • Öğretmen 6 ay önce Şikayet Et
    Rabbim rahmetiyle muamele etsin inşallah, o masum bebişe de annesinin yokluğunu hissettirmesin...
    Cevapla
  • selim 6 ay önce Şikayet Et
    Allah cc evladına cennete kavuştursun inşaallah
    Cevapla
  • Ehli sunnet 6 ay önce Şikayet Et
    Cennete girmek icin ne yapmak lazim, nasil bir insan olmak lazim anlatir misin
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Yıldızların altında tarihi yolculuk
Çiftçiye 300 bin lira faizsiz kredi imkânı! 3 kurum devrede