İstanbul'da şimdi ne olacak? Deprem uzmanlarından çifte yorum!

•    Haber7 - ÖZEL

İstanbul'da saat 12.49'da 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremin Silivri açıklarında yerin 6,99 kilometre derinliğinde meydana geldiği belirlendi. Yaklaşık 10 saniye süren ve vatandaşlarda panik oluşturan şiddetli depremin ardından 5,9 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Saat 15.12'te ise Büyükçekmece'de 4,9 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi.

Yetkililerden alınan bilgilere göre, yaşanan depremler nedeniyle can kaybı bulunmazken deprem mega kentte büyük paniğe neden oldu. İstanbul'da peş peşe meydana gelen depremleri Haber7'ye değerlendiren uzmanlar farklı yorumlarda bulundu. Bazı uzmanlar beklenen büyük İstanbul depreminin etkisini azaltacağını ve artık İstanbul'da 7'nin üzerinde deprem beklenmeyeceği görüşünü paylaşırken, bazı deprem bilimciler ise bu depremle birlikte stresin asıl faya sirayet ettiğini ve bunun İstanbul için endişe verici olduğunu ifade etti.

İşte 6.2 şiddetindeki deprem sonrası uzmanların açıklamaları...

    Prof. Dr. Candan Gökçeoğlu

İSTANBUL'DAKİ DEPREM OLASILIĞI 7'NİN ALTINA DÜŞTÜ

Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. Candan Gökçeoğlu:

Bu deprem beklenen büyük İstanbul depreminin bir parçası. Yani dolayısıyla bu depremden önce beklenen yaklaşık Kuzey Marmara'da Kocaeli'yle Tekirdağ arasındaki bölgede bulunan zonun bir kısmı kırıldı. Bu da olası 7.5 büyüklüğünde, 7.6 büyüklüğünde beklenen depremin etkisini küçültmüş oldu. Artık bundan sonra muhtemeldir ki 15-20 kilometrelik bir bölüm gitti. Dolayısıyla neresinden daha, henüz daha verilere de tam ulaşamadık detayları ama neresinden bakarsanız bakın, bundan sonra İstanbul için artık böyle 7.5-7.4 gibi depremlerden söz edemeyiz. 7'nin altına düştük.

“KESİNLİKLE İSTANBUL DEPREMİ DEĞİL"

Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Kumral:

“Bu, büyük İstanbul depremi değil. 2019’daki Silivri depremiyle aynı fay üzerinde oldu. Kumburgaz Fayı’nda stres artışı olmuş olabilir. Ancak evinde hasar olmayan vatandaşlar panik yapmasın. Şu an tahliye gerektiren bir durum yok.”

   Prof. Dr. Sinan Özeren

"BU DEPREM İSTANBUL İÇİN KÖTÜ HABER"

İstanbul Teknik Üniversitesi Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü’nden Prof. Dr. Sinan Özeren:

2019'da da buraya yakın bir yerde 5.8 büyüklüğünde deprem olmuştu . Bu ondan ciddi şekilde daha büyük. Ama asıl endişe veren kısmı bu sefer deprem biraz daha doğuda kırılmamış fayın üzerinde oldu. 

Dolayısıyla olay artık tamamen bu 250 yıldır kırılmamış olan faya sirayet etti. Kötü haber tabii bu. Bu deprem lokal olarak o bölgedeki stres biraz azalttı ama asıl sistem jump yaptı Doğu'ya, asıl fayın olduğu yere. İstanbul için çok kötü haber bence. Şu ana kadar aldığımız ve İstanbul yakınlarındaki depremlerle ilgili haberler arasında bence şu ana kadar açık araya endişe verici. Sadece büyüklüğünden dolayı değil, tam olduğu yer ve şiddeti nedeniyle. 

"1766'DAKİ BÜYÜK DEPREMİN TEKRARINI YAŞIYOR OLABİLİRİZ"

Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal:

“Deprem tam da beklediğimiz yerde oldu: Orta Marmara – Kumburgaz Fayı. 1766’da aynı fay iki büyük deprem üretmişti. Şu an bir segment kırıldı, ancak 7’ye yakın büyüklükte başka bir deprem ihtimali de var. 1912’de kırılmış Danos Adası segmentinden sonra 1935’te bir başka deprem, ardından 1999’da Körfez’den doğuya 7.4’lük büyük Marmara depremi geldi. Şimdi sıra Kumburgaz ve Adalar segmentlerinde olabilir. 1894’te yıkıcı bir deprem üretmiş Adalar Fayı’nın tekrarlama süresi de dolmak üzere.Vatandaşlarımız yetkili kurumların çağrılarına uymalı, yapı güvenliğinden emin olana dek kapalı alanlarda uzun süre kalmamalı."

    Prof. Dr. Kadir Güler

İKİ İHTİMAL VAR

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Güler:

Bu deprem 6.2 büyüklüğünde. İnsanlar parklarda toplanma alanlarında toplanıyor. Bu gece ev dışında sokakta geçireceklerini söylüyorlar. Daha büyük bir deprem gelebilir de gelmeyebilir de. 

İnsanlar binalarında bir hasar oluşmadıysa, kayda değer bir çatlak kolonlarında, duvarlarında girişlerinde bir çatlak yoksa o binalarını normal kullanabilirler. 

    Deprem Uzmanı Ramazan Demirtaş

"ŞU ANDAN İTİBAREN MARMARA DEPREMİ OLMA OLASILIĞI YÜKSEK GÖZÜKÜYOR"

Deprem Uzmanı Ramazan Demirtaş:

6.2 büyüklüğünde metropol şehrinde deprem oldu ve deprem bilimciler olarak her kullandığımız cümle son derece önemli. Bu deprem Kuzey Anadolu Fayı'nın Marmara Denizi içerisinden geçen orta Marmara parçası var.

Yani Kuzey Anadolu Fayı İzmit Körfezi’nden itibaren 17 Ağustos 1999 depremini üreten İzmit Körfezi parçasından sonra Adalar parçası, sonra Doğu Marmara parçası, sonra Orta Marmara, Batı Marmara, Ganos ve Saros diye devam eder. Bu parçaların her biri 7-7,5 büyüklükte geçmişte deprem üretmişti.

Bugünkü 12.49'da olan deprem Silivri'nin 23 km filan güney açıklarında Orta Marmara parçası üzerinde olmuştur. Aynı yerde 6 yıl önce 26 Eylül 2019'da 5.8'lik bir deprem daha olmuştu. 5.8'den sonra 6 yıl sonra 6.2'lik bir deprem daha oldu.

Peki bu depremden sonra ne olur? Bunu söylemek için öncelikle Orta Marmara parçası yaklaşık 70 km uzunluğunda bir parçadan bahsediyoruz. 

Bu parça en son 259 yıl önce yaklaşık 7-7,5 arası bir deprem üretti. Şimdi 259 yıl gibi uzun bir süre geçmiş durumda. Dolayısıyla Orta Marmara parçası yakın gelecekte deprem üretme potansiyeli yüksek bir yer. 26 Eylül 2019, 5.8 bugünkü 6.2'lik depremlere baktığınız zaman üzerinden 259 yılda geçtiği için bu depremin büyüklüğü beklenen Marmara deprem büyüklüğü deprem tekrarlama aralığına doğrudan ilintili.

7,5-7,6 depremi 275-280 yıl aralığına tekabül ediyor. 7-7.1-7.2-7.3 diyorsanız bu artık 260-270 yıl arası demektir.  Buna fay kararı verecek. Deprem büyüklüğüne göre şu andan itibaren bu beklenen Marmara depremi olma olasılığı yüksek gözüküyor ancak bu depremin büyüklüğüne bağlı.

"BAŞKA DEPREM RİSKİ YOK"

TGRT Haber kanalına konuşan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy: 

1999’dan beri söylüyorum, bundan daha büyük bir deprem beklemiyoruz. Ben baştan beri diyordum ki, bu 6.5 civarı bir depremdir, 7.5 şiddetinde bir etki yapar. Hemen fayın olduğu yerde ve oralarda etkilenir. Başka bir deprem riski yok. Bu oldu ve bitti diyebiliriz

"BU O BÜYÜK DEPREM DEĞİL AMA CİDDİ UYARI"

Deprem Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Basa:

“Marmara Denizi’nde, daha önce de söylediğimiz gibi, bu beklenen depremlerden bir tanesi yaşandı. Ancak Adalar Fayı üzerinde 7.6 büyüklüğünde bir potansiyel hâlâ mevcut. Bu deprem, Marmara’nın parçalı yapısında sadece bir segmentin kırıldığını gösteriyor. Yani diğer bölgeler tetiklenebilir. İstanbul’da yaşayan herkes bir süreliğine evlerine girmemeli. Gözle çatlak görülen binalardan uzak durulmalı.”

“Güneydoğu fayı, 1999 Kocaeli depremlerinde Körfez’e kadar gelmişti. Şimdi Marmara’ya doğru bir baskı gözleniyor. Bu bölge 250 yıldır suskun. Bu, sessizliğin şiddetli bir uyarısı olabilir.İstanbul ve çevresindekiler evlerine dönmeden önce yapılarında gözle görülür çatlak var mı kontrol etsin. Hasarlı bina varsa girilmemeli. AFAD’ın açıklamaları harfiyen takip edilmeli.”

   Deprem Risk Yönetimi Uzmanı Engin Er

"BUNU BİR DEPREMİN ÖNCÜSÜ VEYA ARTÇISI OLARAK DEĞENDİRMEMELİYİZ"

Deprem Risk Yönetimi Uzmanı Engin Er:

Süspil boşluk olarak adlandırdığımız yerde oluşan bir deprem. Tabii bu deprem işte beklenen İstanbul depreminin olduğu yerde olan bir deprem. Bu bir depremin öncüsü veya artçısı olarak değerlendirmemek lazım. Ama bu noktada da 7 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeli olan bir yer. Ama benim düşünceme göre bu Doğu bölgesindeki enerji boşalmıştı 1999 depremlerinde. Bu deprem enerji stresini batı bölgesine taşıdı. Dolayısıyla bu bölgede 7 büyüklüğünde bir deprem olabilme potansiyeli olmasına rağmen Batı bölgesinde daha fazla bir enerji birikimi var şu anda. 

Şu an hasar görmüş olan binalar varsa bu binalara girilmemeli. Bir süre dikkat etmek lazım. Çünkü Türkiye'deki depremlerin özelliğine baktığımız zaman 17 Ağustos depreminden sonra on iki Kasım Düzce depremi oldu. 6 Şubat depreminde tekrarlanan iki deprem var. 1855 Bursa depremi Şubat ve Nisan aylarında olan depremler.

Yani enerjinin bir noktaya taşınması o bölgedeki enerjinin bittiği anlamına gelmez. Bunu en az 3 tane depremle yaşamış olduk. Dolayısıyla dikkat etmemiz gerekir. Aslında deprem unutmamak lazım. Her gün depremde yaşamak da doğru değil ama hem merkezi hükümetten hem yerel idarelerden hem de vatandaş anlamında bu depremsellik için yapılacak çok şeyler var.