'Türk Escobar'ın suç örgütündeki dehşet verici detaylar ortaya çıktı! Kod adı: Japon
Cezaevinde ölen 'Türk Escobar' lakaplı Urfi Çetinkaya'nın yönettiği suç örgütüne yönelik tam 314 sayfalık bir iddianame hazırlandı. Çetinkaya'nın 'Japon' kod adını kullandığına yer verilen iddianamede 51 şirkete tedbir konulması istendi.
11 Nisan 2023'te İstanbul Sarıyer'de Zekeriyaköy Mahallesi'ndeki lüks villaya yapılan operasyonda, hakkında kesinleşmiş 24 yıl hapis cezası bulunan Urfi Çetinkaya, yıllardır süren firar hayatının ardından yakalandı. Villada bir fizyoterapist, bir diş hekimi ve Pakistan ile Arnavutluk uyruklu kişiler de gözaltına alındı. Çelik yelek, av tüfekleri, fişekler, uyuşturucu kalıntıları, sahte belgeler, yüksek miktarda döviz, çok sayıda cep telefonu ve kriptolu haberleşme cihazları da ele geçirildi. Operasyonun ardından tutuklanan Urfi Çetinkaya 24 Eylül 2024'de 66 yaşında cezaevinde yaşamını yitirdi.
ULUSLARARASI BAĞLANTILAR VE KRİPTOLU YAZIŞMALAR
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Aklama Suçu Soruşturma Bürosunca tarafından Urfi Çetinkaya suç örgütüne yönelik 147 şüpheli hakkında Suçtan Kaynaklanan Mal varlığı Değerlerini Aklama, Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya sağlama suçlarından hazırlanan iddianame, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. 147 sanığın yargılanması, tecrübesiyle bilinen Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ali İhsan Horasan başkanlığında önümüzdeki günlerde yapılacak.
ESKİ ASKER VE İLÇE EMNİYET MÜDÜRÜ DE DOSYADA
İddianamede, Urfi Çetinkaya'nın oğulları Rüstem Çetinkaya ve Hakan Çetinkaya ile eski asker Sinan Köroğlu, Bahçelievler eski emniyet müdürü Hacı Mehmet Aslancan, avukatlar Erdem Anuk, Osman Mercan ile 'Eroin doktoru' olarak anılan Rıfat Baskın, gemi kaptanı Ali Metin Celayer, Rüstem Çetinkaya'nın eşi Olçum Çetinkaya, Urfi Çetinkaya'nın kayınbiraderi Şahin Sekman, Urfi Çetinkaya'nın fizyoterapisti Dr. Abdulkadir Öztürk, Çetinkaya'nın villasına diş kliniği kuran doktoru Esat Cemalettin Cezlan ile Çetinkaya'nın kan ve idrar örneklerini yorumlayan doktor İhsan Güner, hakkında dava açılan isimler arasında yer aldı.
SUÇ ÖRGÜTÜ: HİYERARŞİ, KOD ADLAR VE KRİPTOLU UYUŞTURUCU AĞI
İddianamede, Çetinkaya'nın sadece Türkiye değil, Avrupa ve Güney Amerika bağlantılı uluslararası bir uyuşturucu ağını yönettiği belirtildi. Urfi Çetinkaya'nın "Japon" kod adıyla yer aldığı, örgüt yöneticilerinden Ali Korman Erbacıoğlu'nun "Babacan", eski asker Sinan Köroğlu'nun ise "Blue" takma adlarıyla kriptolu haberleşme platformlarında iletişim kurduğu belirtildi. Yazışmalarda "Don Vito", "Kral", "İmparator", "Atom", "Kanarya", "Doktor" gibi birçok kod ismin kullanıldığı görüldü. Örgütün haberleşmesinde kullanılan Anøm uygulamasının ABD ve Avustralya istihbarat birimleri tarafından yıllar süren bir operasyonla takip edildiği, 2021 yılında bu sistem aracılığıyla dünya genelinde yüzlerce suç örgütünün çökertildiği bilgisi de dosyada yer aldı. Örgüt üyelerinin Anøm ve Black Chat gibi kriptolu mesajlaşma uygulamaları üzerinden kod adlarıyla iletişim kurduğu, bu mesajlaşmaların çözülmesiyle birçok sevkiyatın izine ulaşıldığı ifade edildi. ABD ve Avustralya güvenlik birimleriyle yapılan iş birliği sonucu ulaşılan yazışmalarda, Çetinkaya'nın "Japon" takma adıyla talimatlar verdiği, Avrupa'dan Latin Amerika'ya uzanan uyuşturucu rotasını yönettiği tespit edildi. Operasyonlarda, suç gelirleriyle bağlantılı denizcilik şirketlerinin ve gemilerin kullanıldığı, bu gemilerde uyuşturucu sevkiyatı yapıldığı belirlendi.
PARA AKLANAN BAZI ŞİRKETLER HALEN FAALİYETTE
MASAK raporları ve uluslararası güvenlik birimlerinden elde edilen belgeler doğrultusunda, Urfi Çetinkaya'nın 1990'lardan itibaren yürüttüğü uyuşturucu sevkiyatları, off-shore şirketler aracılığıyla kayıt dışı döviz transferleri ve Malta-Türkiye bağlantılı denizcilik şirketleri üzerinden kara para aklama işlemleri tespit edildi. Uyuşturucu gelirlerinin döviz büroları, kuyumcular, paravan şirketler ve kişi hesapları üzerinden Türkiye'ye aktarıldığı, birçok taşınmazın ve lüks aracın başkaları adına kaydedildiği anlaşıldı. Suç gelirleriyle elde edilen bu mal varlıklarının bir kısmına el konulduğu belirtildi. Çetinkaya ve akrabalarının suç gelirlerini farklı şirketler ve şahıslar üzerinden aklayarak yasal hale getirmeye çalıştı. Yüzlerce işlemle paranın izi kaybettirilmeye çalışıldı, birçok mülk ve şirket görünürde başkalarının adına kuruldu. Bazı şirketlerin halen faaliyette olduğu tespit edildi.
ARTVİN HOPA'DA 100 KİLOGRAM EROİN VE "TERKOS ÇİFTLİĞİ"
İddianamede, Çetinkaya'nın liderliğini yaptığı suç örgütüne ilişkin en somut delillerden biri, 2013 yılında Artvin'in Hopa ilçesinde yapılan 99,6 kilogram eroin yakalaması oldu. Hollanda'ya gönderilmek istenen uyuşturucu yüklü tırda ele geçirilen maddelerin doğrudan Çetinkaya'nın talimatıyla temin edildiği, İstanbul Arnavutköy'deki "Terkos Çiftliği"nden yönetildiği ortaya çıktı. Ancak o tarihte firari olan Çetinkaya, yakalanamadı.
"ÖLÜM KARARI"NA RAĞMEN DEVAM EDEN FAALİYETLER
İlginç bir detay ise, 2013 Hopa operasyonuna ilişkin davada, Çetinkaya hakkında 2024 yılında "ölüm nedeniyle" davanın düşürülmesi kararı verilmiş olması. Ancak savcılık, bu kararın gerçeği yansıtmadığını, zira Urfi Çetinkaya'nın ölmediği, aksine o dönemde de uyuşturucu trafiğini yönettiğini ortaya koydu. Böylece yeni soruşturma, onun halen aktif şekilde örgüt yönettiğini kanıtlayan delillerle desteklendi.
GEMİYLE SEVKİYAT: "BİZİM OTOBÜS" VE OCEAN BLUE
İddianamede yer alan dikkat çekici bir diğer unsur ise, Ocean Blue isimli bir gemiyle uyuşturucu sevkiyatı yapıldığına dair veriler oldu. "Bizim otobüs" ya da "kızımız" olarak şifrelenen bu geminin, Marshall Adaları merkezli West African Lines Shipping Sa adlı şirket adına kayıtlı olduğu, fakat gerçek sahibinin Urfi Çetinkaya olduğu belirtildi. Geminin Bodrum açıklarında yapılan bir operasyonda yasa dışı sevkiyat amacıyla kullanıldığı anlaşıldı.
SAĞLIK VE KAÇIŞ İÇİN SAHTE KİMLİKLER, GİZLİ KLİNİKLER
Yakalanmamak için uzun süre villasında kalmayı tercih eden Çetinkaya'nın sağlık kontrollerini farklı isimler kullanarak yaptırdığı, diş tedavisi için villaya özel klinik kurdurduğu, fizyoterapi hizmetlerini doğrudan evde aldığı tespit edildi. Bu işlemlerde görev alan doktor ve fizyoterapistlerin ifadelerine de iddianamede yer verildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Urfi Çetinkaya'nın liderliğinde bir suç örgütü kurulduğu ve yönetildiği gerekçesiyle örgüt kurma ve yönetme, uyuşturucu ticareti ve suç gelirlerini aklama kapsamında kamu davası açılmasını talep etti. İddianamede 147 şüpheliye çeşitli suçlamalar yöneltildi.
51 ŞİRKETE MÜSADERE İSTEMİ
Uyuşturucu sevkiyatlarının Kolombiya'dan Avrupa'ya, oradan Türkiye'ye kadar uzandığı bu geniş çaplı soruşturma, uluslararası iş birlikleri ve dijital haberleşme analizleriyle şekillendi. Çetinkaya'nın örgütüyle bağlantılı olduğu tespit edilen çok sayıda kişinin ifadesi alındı, mal varlıklarına el konuldu ve birçok şirketin faaliyetleri durduruldu. Dava, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın farklı ülkelerinde de etkileri hissedilen bir uyuşturucu ve kara para ağına karşı açılan büyük bir hukuk mücadelesi olarak kayıtlara geçti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı el konulan suç eşyalarının yanı sıra, şüphelilere ait banka hesapları, kiralık kasalar, taşınmazlar, araçlar ve şirket paylarının da müsadere edilmesini istedi. Savcılık, suç gelirleriyle bağlantılı olduğu değerlendirilen çok sayıda şirket hakkında da güvenlik tedbirlerine hükmedilmesini, bu kapsamda, madencilik, yazılım, turizm, enerji, inşaat, emlak, spor, bilişim, tekstil ve kuyumculuk sektörlerinde faaliyet gösteren toplam 51 şirketin faaliyet izinlerinin iptalini de istedi.
-
hakkı sever 11 saat önce Şikayet EtUyuşturucu baronlarını idam edin, mallarını devlete devir edin. O malların gelirleriyle hayatlarını kararttıkları insanların tedavisine harcayın. Bunlar insanlık düşmanı, aramızda taşamalarına müsaade etmeyin.Beğen
-
Vatandaş 12 saat önce Şikayet EtBu mal varlıklarına el konulması gerekir.Adamin çalışarak kazandığı para değil.hazineye devredilmesi çok iyi olur.Beğen
-
halıl 12 saat önce Şikayet Etİdam şart ..uyuşturucu tek başına yönetılmez..paranın olduğu yerde Doktor Avukat Emnıyet Adlıye Asker herkes para karşılığı yer almış olabılır..Bu kadar elektronığıin hukum dürdüğü kaçısın olmadığı bır devırde kaçakcılık yapmaları şaşılacak bır durum..cep telefonu mesajlar..kameralar..banka gırış çıkışları..elektronık kayıtlar..herşey meydana çıkar..ben yoktum..yapmadım mazereti olmaz.Beğen