Ülkü Ocakları'ndan haberlere tepki
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Harun Öztürk, basında çıkan ocak ile ilgili haberler konusunda açıklama yaptı. Öztürk, 'çete' suçlamalarına tepki gösterdi.

Harun Öztürk'ün yaptığı basın açıklaması şöyle:
"Son Günlerde Basında Çıkan Haberler Üzerine...
09.09.2011 tarihinde Ankara Emniyeti’nin gerçekleştirmiş olduğu ‘Şafak Operasyonu’ kamuoyunun malumudur. Bu operasyonlarla birlikte ilk olarak aralarında bir grup ülküdaşımızın da bulunduğu 42 kişi gözaltına alınmış, ilerleyen günlerde bu sayı 34’e inmiştir.
13.09.2011 tarihinde çıkan mahkeme kararıyla ise 23 kişinin tutuklu yargılanmasına karar verilmiştir.
Konuyla ilgili ortaya atılan; ‘baskın’ın Ülkü Ocakları’na karşı yapıldığı ve Ülkü Ocakları’nda yapılan aramalar neticesinde suç teşkil edici aletlerin bulunduğu haberleri tamamen gerçek dışı, asılsız ve tutarsızdır.
Ankara Ülkü Ocakları Dergi Temsilciliği’nde yapılan aramada hiçbir suç aletine rastlanılmadığı resmi tutanaklarca sabit bir gerçektir.
İçinde ateşli silahlar da olmak üzere bu operasyonla birlikte el konulan bir dizi suç aletinin Ülkü Ocakları’nda bulunduğunu ya da bu aletlerin Ülkü Ocakları’ndaki aramalar sonucunda ortaya çıktığını iddia edenler, en hafif tabiriyle müfteridir, alçaktır!
Aksi, hukukî makamlarca sabit olmasına rağmen böylesine gerçekdışı, tutarsız ve asılsız söylemler geliştirilmesi, ancak, ülkücü camiayı Türk milleti nezdinde itibarsızlaştırma ve Ülkü Ocakları’nı kamuoyunda zan altında bırakma niyeti ve iştahıyla izah edilebilir.
Kurumsal yapımıza karşı geliştirilen bu maksatlı ve iftira niteliğindeki haber ve yorumlar hakkında ivedilikle hukukî süreç başlatılacak ve bunun hesabı yargı önünde muhakkak sorulacaktır!
Ülkü Ocakları; vizyonu ve çalışma metodu belirli esaslar dâhilinde olan, Türk milletinin, Türk-İslâm âleminin ve nihayetinde insanlığın mutluluğu için mücadele eden kıymetli ve muteber bir müessesedir.
İnandığı değerler uğruna bedel ödemiş, ülkesi ve milleti için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamış kutlu müessesemiz, iman ve aşk sahibi mensuplarıyla gelecek nesillerin fikir ve ruh inşası için kararlılıkla ilerlemektedir.
Müessesemizin, suç işlediği veya suça karıştığı sabitlenen kişi veya kişilerle olan ilişkisini yeniden gözden geçireceği -zaten- malumdur.
Ancak hukuki süreç belirsizliğini korumakta ve yargılananların içerisinde yer alan ülküdaşlarımızın nihayetinde aklanacağına dair kuvvetli kanaatimiz devam etmektedir.
Gerçeklerin kamuoyu tarafından net bir şekilde anlaşılabilmesi için söz konusu olayın medyada yer alan hâliyle gerçek hâlini aşağıdaki bazı örneklerle milletimizin dikkatine ve vicdanına sunuyoruz.
*******
1.İlk kaynaktaki haberde; “Ocak’tan Yetişme Örgütlü Çete” başlığı kullanılmıştır. Haber metninde ise Ankara Ülkü Ocakları’na operasyon düzenlendiği ve bu operasyonla üniversitede terör estiren 36 kişinin gözaltına alındığı ifade edilmiş hatta bu kişilerin MHP’deki kaset skandalıyla ilişkilendirildiğinin “öne sürüldüğü” de iddia edilmiştir.
Gerçek: 09.09.2011 tarihinde sabah saatlerinde Ankara Emniyeti, kırk civarında eve baskın düzenlemiş, gözaltılar bu baskınlarla gerçekleşmiş, gözaltına alınan grubun içerisinde bazı ülküdaşlarımızın da bulunması dolayısıyla Ankara Ülkü Ocakları’nda da yalnızca “arama” yapılmıştır. Ankara Ülkü Ocakları’nda yapılan aramada ise hiçbir suç aletine rastlanmamıştır!
Ayrıca bu haberde yer aldığının aksine gözaltına alınanların kaset skandalıyla ilişkili olduğuna dair ne Emniyet’ten ne de herhangi bir yetkiliden bugüne dek hiçbir beyana rastlanmamıştır!
2.İkinci kaynaktaki haberde; “Üniversitede dehşet saçan çeteye darbe” başlığı kullanılmıştır. Haber metnine ise “ülkücü çete” ibaresi konulmuş; “Ankara Ülkü Ocakları merkezi de dâhil olmak üzere 40 ev ve işyerinde yapılan aramalarda, adeta cephanelik ele geçirildi” ifadesine yer verilmiştir. Haberin ilerleyen bölümlerinde Ülkü Ocakları’yla ilişkili olanların da içinde yer aldığı bu grubun BDP Genel Merkezi’ni “tarama” planı yaptıklarının ortaya çıktığı söylenmiştir.
Gerçek: Tekrar hatırlatırız ki; “ülkücü” sıfatı ile “çete” sözcüğünün bir arada kullanılmasında hem mantık hatası hem de içerik hatası bulunmaktadır. Ülkücülük; Türk milletini en kısa yoldan en kısa zamanda modern uygarlığın en üst seviyesine çıkarmak; mutlu, müreffeh hâle getirmek; bağımsız, özgür, kendi haklarına sahip bir hayata kavuşturmaktır ki; bu gayeyle çete değil hukuki statüsü olan vakıf, dernek vb. teşekküller oluşturulur.
Haberde, “adeta cephanelik” diye tabir edilen hususun ise daha önce ifade ettiğimiz üzere Ülkü Ocakları’ndaki aramayla hiçbir alakası yoktur. Diğer bir husus olan “BDP Genel Merkezini tarama planı” da, Ülkü Ocakları’nın ve mensuplarının bugüne dek hiçbir şart ve koşul altında bahsini dahi yapmadığı ve yapmayacağı bir “saçmalıktan” ibarettir.
3 .Üçüncü kaynaktaki haberde; “Ülkü Ocakları’na Polis Baskını: 42 gözaltı” başlığı kullanılmıştır.
Gerçek: Bu haberin içeriğindeki hatalar önceki iki maddeyle aynı hususlardır. Haberin başlığında ifade edilen husus ise tamamen gerçekdışıdır. Ülkü Ocakları’nda, baskın değil arama yapılmış, sonucunda ise hiçbir suç aletine rastlanmamıştır.
Dayanaksız, mesnetsiz ve içi boş iddialarla dolu bu haber içerikleriyle, maksatlı yayın yaptığına kanaat getirdiğimiz bu yayın organları hakkında, kurumumuz hukukî süreci başlatmış bulunmaktadır!"
-
hakan er 13 yıl önce Şikayet Etne ararsan var. bizim burda özellikle üniversitede okuyan çocuklarının bunlardan çektikleri hiç kimseden çekmemişlerdir özellikle kürt se o genç aman aman bir bakmışsın bir iftirayla o gençin ilk işi memleketine dönmek oluyor iftira yalan ne rasan var bunlarda ALLAH gençlerimizi bunlardan korusunBeğen
-
hakan er 13 yıl önce Şikayet Etbu kurum ne iş yapar. aklı olan bu oçaklardan derneklerden çocuklarını uzak tutsun yoksa çocuğunuz elinizden gitmiş sayılır ALLAH korusunBeğen Toplam 1 beğeni
-
koray 13 yıl önce Şikayet Etinsanlar sizden korkar oldu. hep siz doğrusunuz hep siz namuslusunuz ülkeyi sadece siz seviyorsunuz değil mi?Beğen Toplam 2 beğeni
-
eflatrun 13 yıl önce Şikayet EtTürk-İslam kimliğini bir kenara bıraktıkmı ?. Türk-İslam kimliğini bir kenara bıraktıkmı başımız beladan kurtulmuyor. Niye Savunduğumuz dava ile yaptıklarımız birbirine zıt. Çözüm Kur'an ve sünnetteBeğen Toplam 1 beğeni
-
serhat serhatoglu 13 yıl önce Şikayet Etİftira Demek Kolay Olanı Seçmek Sayın Reis. Demek iftira neden kendinizi incelemiyorsunuz sayın reis hemen de bir kabarma bir tehdit sizden çok korktuk anca döver söversiniz. İçinizde tertemiz insanlar o kadar az ki haberde az yazılmış fazlası vardır diye düşünüyorum.Beğen Toplam 2 beğeni