Kürtçe yasağına Ramiz Ongun da şaşmış

Kürt Sorununa Türk Aydınının nasıl baktığını sorgulayan ve vicdan testi yapan Türköne'ye Ramiz Ongun, Kürtçe yasağı ile ilk temasını bakın nasıl anlattı:

Kürtçe yasağına Ramiz Ongun da şaşmış
Kürtçe yasağına Ramiz Ongun da şaşmış
GİRİŞ 23.03.2012 14:47 GÜNCELLEME 19.12.2016 11:50
Bu Habere 5 Yorum Yapılmış

Cemal Uşşak, 10 Ekim 2011 tarihinde, Ezgi Başaran'ın Radikal'de yayınladığı kendisiyle yapılmış röportaj,  "Biz dindarlar Kürtlerin ıstırabını hissetmedik" dediğinde "Türküm Vicdanlıyım" kitabının temelini de atmış aslında... 

Kitabı yayına hazırlayan Mümtaz'en Türköne takdim yazısında belirtiyor bunu. Adı, "Türküm, Vicdanlıyım" alt başlığı Kürt Sorunu&Türk Aydını" olan kitap dindar ve milliyetçi Türk kanaat önderleriyle söyleşilerin toplandığı bir eser.

Mümtaz’er Türköne, Ufuk Kitap'ın neşrettiği eserde, Kürt sorunu karşısında Türk aydınının vicdanını konuşturmuş ve özellikle Kürt olmayan ve bilhassa Türk olanlarla konuşmuş. 

Türklerin Kürt Sorununa bakışının bugünü yer alıyor kitapta ama konuşulan isimler arasında yer alan ünlü Ülkücü Yazar Nevzat Köseoğlu ile yapılan söyleşide daha 1989 yılında Türk Ocağı'nın Kızılcahamam'da Kürt Sorunu çözmek için milliyetçilerin toplandığı da ortaya çıkıyor. Köseoğlu, kendisinin o tür toplantılara gitmediğini söylüyor. Türköne ise sorunun hep terör meselesi olarak görüldüğünü ilk defa bugün demokratik açılım olarak algılandığına dikkat çekiyor... 

Kürdistan kelimesiyle ne kast edildiği önemli

Türk Dünyası Tarihi ve Türk Medeniyeti Üzerine Düşünceler - 1 "Bazı kavramlar vardır ki bunla simge niteleğinderdir. Bunların  kullanılması insanları belli bir kanala yönlendirir, belli kanalların  dikkatini çeker. Ülkücü dediğin zaman hemen insanın aklına MHP gelir.  Ülkücülükle MHP ayrı kavramlardı ama bir zamanlar böyle oturmuştur.  Lazistan, Kürdistan vs. gibi tabirler de Cumhuriyet döneminde yasan  edilmiş olmasından ötürü bunlar gizli, kozmik şeyler haline geldi.  Kürdistan dediğin zaman Kürtlerin bağımsızlığı, Anadolu'dan ayrılması  en azından coğrafya olarak  bunu ifade ediyor algılaması var. Bu  algılamanın devamı doğru değil. Kürdistan tabiri Türkiye'nin belli bir coğrafyasının büyük parçadan ayrılması imajını yaratıyorsa bu tabiri kullanmam. Ama kelimelerin bu anlamı ifade edip, etmeyeceğinihava tayin ediyor. Türkiye'de konuşula konuşula bazı şeyler düzlenebilir. Kürdistan lafında Kürtler niye bu kadar ısrar ediyorlar, biz gocunduğumuz için. İstanbul'daki Kürt'ün umurunda değil ki Kürdistan vs. Bu açılımın bazı faydaları oldu. Herkes içindekini dışa vurdu.  Kürtler karındakilerini döktüler ortaya. Bu iyi bir şey. Hele Alevilik meselesinde de ne kadar memnunum. Ben neredeyse en çok Alevilerin televizyonunu seyreder oldum. Bunlar insanları yakıştırır" diyor Nevzat Köseğlu söyleşinin bir yerinde.

Bu arada hemen hatırlatalım ki Türklük mefkûresinin ‘yaşayan en büyük otoritesi’ olarakkabul edilen, üretken kalemlerinden ve düşünen beyinlerinden Nevzat Köseoğlu'nun "Türk Dünyası ve Türk Medeniyeti Üzerine Düşünceleri" Ötüken Yayınlarınca özel kutulu dört cilt halinde şu günlerde raflarda yerini aldı.... 

Ülkü Ocakları Kurulduğunda Kürtler de desteklemiş

"Türküm, Vicdanlıyım" kitabına dönersek kitapta Ülkücülük adına konuşan ağır isimlerden Ramiz Ongun da dikkat çekiyor. Ülkü Ocaklarının ilk genel başkanı olan Ramiz Ongun daha sonra MHP Gençlik Kolları Başkanlığını da üstlenmişti. Bir dönem MHP Genel Başkanlığı'na da aday olan Ongun, Kürt Sorunu konusundaki düşüncelerini açıklarken, Ülkü Ocakları kurulduğunda potansiyel olarak en büyük destekçilerinin Doğulu arkadaşları olduğunu söylüyor. Türköne, "Doğulu mu, Kürt mü?" diye sorunca da "Kürt hepsi de Kürt" diyor ve devam ediyor: "Doğulu deyince, o zaman Doğulular, gruplaşmalara başlamışlardı. Urfalılar, hatta Urfa'da Siverekliler, Muşlular, Bingöllüler grup gruptu. Bunların tamamından böyle gruplar vardı"...

Ramiz Ongun Kürtçe yasağına inanamamış

Türküm VicdanlıyımOngun 84'ten sonra başlayan PKK terörü sürecini hatırlamadığını çünkü kendisinin o yıllarda yurt dışında olup, 89 yılı başında döndüğünü söylüyor. Dönüşündeki ilginç  hatırasını ise şöyle zikrediyor:

"Adana'da Antakya otobüsüyle gidiyordum. Orada bir kaset meselesi oldu. Arapça şarkı mı, türkü mü vardı. Bir itiraz oldu otobüste. Ne oluyor diye sorduğumda, Kürtçe kaset koyuyor, yasak kardeşim dediler. İhtimal de vermedim, Kürçe kaset yasağına, Çünkü Adana'da gazinolarda, nehrin kenarında açık hava gazinoları vardı, Malatyalı Fahri, şarkı söylerdi, şehrin tamamı dinlerdi. Oralarda Arapça şarkılar da söylendiği olurdu ve Türkler bundan rahatsız olmazdı. Kürçe söylenseydi ondan da rahatsız olmazlardı. Ben ihtimal vermedim böyle bir şeye.

Adana'da konuşuyordum döneceğim günlerde. Dedim, otobüste böyle bir olay oldu, doğru mu? Doğru, dediler.  Bir yanlışlık olmasın, dedim. Bu kulaktan dolma, yayılma bir şey olmasın!

Bana hep aptalca hem ahmakça hem de gayri insani geldi. Adam dilini konuşacak ne karışıyorsun! Hayret birşey!"

Kitapta konuşulan isimler, Cemal Uşşak, Mustafa İslamoğlu, Ahmet Taşgetiren, Nevzat Köseoğlu, Metin Karabaşoğlu, Nuri Gürgür, Sefa Mürsel, Ramiz Ongun, Lütfi Şehsuvaroğlu, Metin Damatlar, Mustafa Verkaya, Ersönmez Yarbay, İsmail Türk ve Servet Avcı.

Eski Said'te Kürdistan net şekilde geçiyor

Nur camiasının önemli düşürlerinden ve üretken kalemlerinden Metin Karabaşoğlu, Bediüzzaman Said Nursi'nin "Eski Said" dediği dönemlerde Kürt kelimesi ve Kürdistan kelimesinin net şekilde geçtiğini belirtiyor ve "Fakat o zaman Osmanlı zamanındayız ve bu kelimeler bir ötekileştirme ifade etmiyor. Cumhuriyet döneminde ise Kürtlere yapılanlar ortada, Dersim Sason, Ağrı vb. Diğer taraftan Kürt kelimesinin öteki, yabani, düşman gibi sunulması söz konusu ve Sediüzzaman'ın da özellikle Said-i Kürdi diye vurgulanarak Türklerin onu okumamasını temin etmek üzere bir çaba söz konusu" diyor.

Diğer isimlerin önemli görüşlerini de kitaptan okumanız mümkün...

(Haber 7)

Kitapla ilgili teknik bilgiler ve internet üzerinden sipariş şartlarını görmek için bu linki kullanabilirsiniz

YORUMLAR 5
  • DADAŞ 12 yıl önce Şikayet Et
    gene döktürmüş yaman. kürtlerle türklerin hiçbir sorunu yok..1000 yıldır beraberler...akraba olmuşlar...türklerin sorunu kürtçülük adı altında devlete isyan edenlerle..osmanlıdada aynısı oldu...tarihi iyi okuyun...kürt başka kürtçülükten geçinen başka...bakan başbakan vekil oluyor karışanmı var...ortalığı bulandırmayın...vesselam
    Cevapla
  • cengiz göküzüm 12 yıl önce Şikayet Et
    GEC kaldiniz. ey kardesim ülkücüleri tanirim bir zamanlar pkk,nin pasif oldugu dönemde türkiyede türkten baska bir milletin sözkonusu bile olduguna ihtimal vermiyorlardi ve simdi su gülünc duruma bak sunu demek istiyorum türk kardeslerimizin sucu yok devletimizi cumhuriyet döneminden beri karistirmak istiyen ve bundan leslere konmak istiyen akbalar yani avrupali hanslar plan ve proje cizdi uyguladi bügüne kadar verilen sehitler ve öldürülen adi terörist gecen sahislar canakkalede avrupali devletlerin devam eden savasinin kurbanlaridir ne ne yazikki Hz muhammed diyorki cok yakin zamanda bir fitne cikacak ve fitneye hic ugruna cok canlar verilecek hadisi serif allah müslümanlara birlik versin ekliyecek baska kelime yok
    Cevapla
  • metin yaman 12 yıl önce Şikayet Et
    Allah etmesin bu ülkeden Kürdistan diye bir parça koparılırsa. O da Ne mutlu Türküm diyenlerin gayretleriyle olacaktır. Çünkü Osmanlı dağıldığında devlet kurma teklifi Kürtlere de yapıldı. Doğu Andolu'yu işgal eden Ruslar teklif etti, Irak'ı işgal eden İngilizler yaptı, Urfa, Antep ve Maraş'ı işgal eden Fransızlar ısrarla teklif yaptı ancak Kürtler bütün bu teklifleri ellerinin tersiyle itti. Eğer bu gün bir koparılma olacaksa Allah etmesin onun yegane sebebi faşist şövenist ve Kemalistlerin gayret ve himmetleriyle olacaktır. Benim acizane teklifim eğer Türkler, Kürtler ve Anadolu'nun diğer unsurları rahat ve huzur içerisinde bir hayat sürdürmek istiyorlarsa birbirlerine ADALET ile yaklaşacaklar. o zaman PKK, Ergenekoncular, Faşistler ve Kemalistler gibi hain unsurlar kaz gibi ortaya çıkacak memlekete huzur ve refah gelecektir. Adam kızına Berfin ismi takmış diye mahkemelerde süründürürseniz o zaman dağ başlarında takurak birbirinizi vurmaya devam edeceksiniz.
    Cevapla
  • ERDOĞAN ÖZEVİ 12 yıl önce Şikayet Et
    ÜLKÜCÜ HAREKET VE KÜRTLER. Ülkücü hareketin lider yapısı arasında kürtler her zaman olmuştur ve halende vardır, ülkücülerin kürtler ile bir alıp veremediği yoktur. Bölücü PKK ile ve bölücü kürtçüler ve bölücülerle mücadelesi vardır. Mücadelesi Menfaatlerini kıblesi yapanlarladır. Ülkücü harekette kişilik bulan ve menfaat bulup bu harekete saldıranlarladır. Bu hareketin cüceleşmiş mankurtları iledir. Allah bu gibi münafıkların şerrinden ve hırsından korusun.
    Cevapla
  • serif ok 12 yıl önce Şikayet Et
    zaza. sayın ongunu kutlarım bu ülkede zaza da var kürte var lazda var bunlar bu coğrafyanın gerçekleri eşit vatandaşlık babında kardeşçe hayatımızı neden ida etmiyelim
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Şoke eden görüntüler: Gazeteciler tekme tokat dövdüler
1. Lig'de play-off tarihleri açıklandı