Halid b. Velid'in oğlu Diyarbakır'da
639'da İslam Ordularının Diyarbakır’ı kuşattığı sıralarda şehit düşen Halid bin Velid'in oğlu Hz. Süleyman ve yanında bulunan sahabelerinin kabrinin içinde yer aldığı Diyarbakır Sarayı yakında halka açılıyor.
Bir yanda camii, bir yanda kilise… Ve ne zaman ve kim tarafından yapıldığı kesin olarak bilinmeyen ancak içinde sahabe-i Kiram kabirleri bulunan tarihi bir saray. Bu kültürel zenginlik ve tarihi mozaik çok yakında turizmin önemli merkezlerinden biri haline gelmeye hazırlanıyor.
Sami Kardaş’ın haberi
Tarihi sarayın kim tarafından ne zaman yapıldığı bilinemiyor. Elde edilen tarihi belgelere göre ulaşılabilen en uzak bilgi, sarayın m.s 349 yılında Roma İmparatoru II: Constantius tarafından onarıldığına dair.
Bu sarayın İslam Kültürü açısından önemi ise 639 yılında Diyarbakır surlarını kuşatan İslam Ordusunda yer alan ve şehit düşen sahabeler. Ki onların arasında Allah'ın Kılıcı adıyla nam salmış ünlü komutan Halid B: Velid'in oğlu Süleyman da yer alıyor.
Geçtiğimiz yıl Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu tarafından milyon dolarlık bir projeyle tadilatına başlanan Diyarbakır Surları içerisindeki saray, askeri makamların sağladığı kolaylıkla kısa sürede boşaltıldı.
Yıllar yılı askeri bina ve cezaevi olarak kullanılan İçkale kısmındaki Saray yakınlarında Peygamber Efendimiz’in sahabelerinden Şehit İnci Baba ve kardeşi Arap Bacı’nın da türbelerine de rastlandı.
Yapımı tamamlandıktan sonra açık hava müzesine dönüştürülecek olan ve yaklaşık 100 dönüm arazi üzerinde kurulu bulunan İçkale’deki iki sahabenin, Müslüman ordularının Diyarbakır’ı fethi sırasında şehit düştüğü biliniyor. Sahabeler ve Kültür Bakanlığı’nın prestij projesi olarak adlandırılan Saraykapı ile ilgili Kanal 7’ye konuşan Diyarbakır Kültür ve Turizm Müdürü Songül Göksu, yıllardan beri inanç turizmi açısından son derece önemli olan Diyarbakır’ın bir sahabeler kenti olduğuna dikkat çekti
Göksu, İçkale kısmında, Saray kısmında rastlanan 2 sahabenin ile birlikte toplam 27 sahabe bulunduğunu belirtti. Bir yanda Milattan sonra 3. yüzyıldan kalma eserler, Artuklu Kervansarayı ve türbeleri, Atatürk Müzesi, Tarihi cezaevi ve Peygamber Hz Süleyman’ın türbesi, hemen yukarısında ise bir kilise. İslam dinindeki hoşgörünün en büyük kanıtlarından biri olsa gerek.
(Haber7)
