Mutlu insanların şehri Sinop! Karadeniz’in en kuzeyinde tarih ve doğa iç içe

Kültür ve Turizm Bakanlığının iç turizmde destinasyon çeşitliliğini artırmak hedefiyle başlattığı şehir tanıtımları kapsamında, Sinop'un tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini Haber7 muhabirlerinden Özge Çelikbaşlı görüntüledi.

Mutlu insanların şehri Sinop! Karadeniz’in en kuzeyinde tarih ve doğa iç içe
Mutlu insanların şehri Sinop! Karadeniz’in en kuzeyinde tarih ve doğa iç içe
GİRİŞ 03.08.2025 16:02 GÜNCELLEME 03.08.2025 16:06
Bu Habere 3 Yorum Yapılmış

Sinop, Karadeniz’in en kuzey noktasında, denizin kıyısına kurulmuş sakin bir şehir… Tarihi zenginlikleri, doğayla iç içe rotaları ve kültürel mirasıyla dikkat çeken bu eşsiz şehir aynı zamanda mutlu insanların yaşadığı yer olarak da anılıyor.

MUTLU ŞEHİRLER ARAŞTIRMASININ BİRİNCİSİ

Türkiye’de yıllardır yapılan araştırmalarda üst üste “yaşam memnuniyeti en yüksek şehir” seçilen Sinop, ziyaretçilerine huzur ve mutluluğu hissettiren nadir rotalardan biri.

Bir yanda Karadeniz’in hırçın dalgalarına karşı dimdik duran kaleleri, diğer yanda ormanların içine gizlenmiş şelaleleri ve kuytu koylarıyla bu şehir; tarih, doğa ve insan hikâyelerinin birleştiği eşsiz bir deneyim sunuyor. Şimdi gelin, Sinop’u adım adım keşfetmeye başlayalım…

SİNOP ARKEOLOJİ MÜZESİ – SİNOP’UN TARİHİNE AÇILAN İLK DURAK

SİNOP ARKEOLOJİ MÜZESİ

Sinop’un tarihi dokusunu anlamak için ilk durak, Sinop Arkeoloji Müzesi olmalı. Sinop’ta ilk müzecilik faaliyetleri 1921 yılında başlamış. Gerek etrafı surlarla çevrili ilin batısındaki nekropolden, gerekse şehir içindeki yapılaşma nedeniyle temel hafriyatlarından çıkarılan eserler, öncelikli olarak Mekteb-i İdadi’ de muhafaza edilmeye başlanıyor.

SİNOP ARKEOLOJİ MÜZESİ

Özellikle Pervane Medresesi’ne taşındıktan sonra gerçek bir kültür hazinesine dönüşen müze; Roma, Bizans ve Selçuklu dönemlerine ait heykeller, mozaikler, mezar taşları ve arkeolojik buluntularla geçmişe açılan bir pencere gibi.

ETNOGRAFYA MÜZESİ – ZAMANDA BİR YOLCULUK

SİNOP-ETNOGRAFYA MÜZESİ

Kefevi Mahallesi’ndeki 18. yüzyıldan kalma bir konakta kurulu olan Etnografya Müzesi, ziyaretçilerine adeta bir zaman yolculuğu yaşatıyor. Konağın zemin katında Sinop ve Boyabat evlerinin sergilendiği galeri kısmı, mutfak bölümü ve köy odası yer alıyor. Konağın birinci katında Sinop ve yöresinde kullanılmış olan takılar, kılıç, dokuma tezgâhları sergileniyor.

SİNOP-ETNOGRAFYA MÜZESİ

Sinop ve çevresinde kullanılan eşyaların, geleneksel kıyafetlerin, takıların ve ev yaşantısının canlandırıldığı bu müze; Karadeniz kültürünü birebir hissetmek isteyenler için ideal bir adres.

ALAADDİN CAMİİ – SELÇUKLU MİMARİSİNİN ZARİF ÖRNEĞİ

SİNOP-ALAADDİN CAMİİ

Selçuklu mimarisinin zarif örneklerinden biri olan Alaaddin Cami, 1214 yılında Sinop’un fethi sonrası inşa ediliyor. Yapı enine plan ve geniş avlu özelliğiyle “Erken Dönem İslam Camii” şemasına benziyor.

Geniş avlusu, mermer mihrabı ve Selçuklu süslemeleriyle dikkat çeken cami, hem dini hem de tarihi bir anlam taşıyor. Mihrabındaki Ayet-el Kürsi detayı ve zencirek motifli bordürleri, dönemin sanat anlayışını da gözler önüne seriyor.

PERVANE MEDRESESİ – İKİ EYVANLI, AÇIK AVLULU MEDRESE ÖRNEĞİ

PERVANE MEDRESESİ

Alaaddin Camii avlusu kuzey girişinin karşısında bulunan Pervane Medrese, 1262 yılında Selçuklu Veziri Muinüddin Süleyman Pervane tarafından yaptırılıyor. Kuzey-güney konumlu yapı dikdörtgen planlı olup, açık avlulu, iki eyvanlı planıyla dikkat çekiyor. Medrese, bugün hem tarihi yapısıyla hem de içindeki el sanatları dükkânlarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

SİNOP KALESİ – ŞEHRİN YARIMADASINI SARAN SURLAR

SİNOP KALESİ

M.Ö. 2000’lere kadar uzanan bir geçmişe sahip Sinop Kalesi, Kaşkalar ve Miletlilerden başlayarak Selçuklulara kadar birçok medeniyetin izlerini taşıyor. Kale, farklı dönemlerde onarımdan geçiriliyor. 1214 ve 1261 yıllarında Selçukluların eline geçen kale yeniden onarılarak savunmayı güçlendirmek amacıyla iç kale oluşturuluyor. Şehrin yarımadasını saran surlar, bugün hala ayakta. Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde adı geçen kapılardan Kumkapı ve Lonca Kapısı günümüze ulaşmış durumda. Kale surlarından bakınca Karadeniz’in uçsuz bucaksız maviliği sizi karşılıyor.

TARİHİ SİNOP CEZAEVİ – BİR DÖNEM ANADOLU’NUN ALKATRAZI

TARİHİ SİNOP CEZAEVİ

Bir dönem “Anadolu’nun Alkatrazı” olarak anılan Tarihi Sinop Cezaevi, kaçmanın neredeyse imkânsız olduğu, filmlere, şarkılara ve şiirlere konu olan bir yapı. Sinop’un 1214 yılında Anadolu Selçukluları tarafından fethedilmesinden sonra Sultan İzzeddin Keykavus’un emriyle bir iç kale yaptırılmış ve yapılışından itibaren tersane olarak kullanılmış.TARİHİ SİNOP CEZAEVİ

Birçok şairin, yazarın ve mahkumun iz bıraktığı bu yer, 1999 yılında kapatılarak müzeye çevriliyor. Şarkılara, şiirlere konu olan bu yapı; ziyaretçilerini sessiz taş duvarları arasında geçmişin izleriyle baş başa bırakıyor.

HAMSİLOS KOYU – KARADENİZ’DEKİ RİA TİPİ KIYI OLUŞUMUNUN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNDEN BİRİ

SİNOP-HAMSİLOS KOYU

Karadeniz’deki ria tipi kıyı oluşumunun en güzel örneklerinden biri olan Hamsilos Koyu, İnceburun uzantısında yer almakta. Halk arasında “Hamsaroz” olarak bilinen bu koy, Amazon kadınlarının yıkandığına inanılan Kadınlar Hamamı gibi efsanelerle kültürel anlamda da zengin bir alan sunuyor.

SİNOP-HAMSİLOS KOYU

Hamsilos Koyu aynı zamanda içinde bulunduğu tabiat parkına da adını veriyor. Parka adını veren denizin bir nehir gibi kara içine girdiği Karadeniz’deki ria tipi kıyı oluşumunun en güzel örneklerinden biri olan Hamsilos Koyu ile Akliman Koyu gibi eşsiz güzellikteki iki doğal limanı, bataklık-kumul-deniz ve ormanlık alanları ile zengin biyoçeşitliliği bir arada barındırıyor.

1.Derece Doğal Sit Alanı da olan Hamsilos Tabiat Parkı, Türkiye’nin 22’nci tabiat parkı olup, Sinop’un da en özel alanlarından biri.

İNCEBURUN FENERİ – TÜRKİYE’NİN EN KUZEY NOKTASI

SİNOP-İNCEBURUN FENERİ

1863 yılında inşa edilen ve günümüzde hâlâ aktif olan İnceburun Feneri, Sinop’un İnceburun ilçesinde yer alıyor. Türkiye’nin En Kuzey Noktası olarak bilinen İnceburun, Sinop merkezden sadece 20 km uzaklıkta. Manzarasıyla büyüleyen fenerin çevresi ormanlarla kaplı olup, geyik, sülün, karaca gibi hayvanlar için de koruma alanı. Özellikle gün batımında seyir teraslarından izlenecek manzara, Sinop gezisinin unutulmaz karelerinden biri olmaya aday.

ERFELEK TATLICA ŞELALERİ – DOĞANIN SESİNE KULAK VERİYORUZ

SİNOP-ERFELEK TATLICA ŞELALERİ

Sinop’un Erfelek ilçesine bağlı Tatlıca köyünde yer alan Erfelek Tatlıca Şelaleleri, doğanın sesini duymak isteyenler için biçilmiş kaftan diyebiliriz. Aynı vadi içinde yer alan 28 farklı şelaleden oluşuyor. Dar ve 2 km uzunlukta bir vadi içinde, şelaleler kenarında, kayın ormanları içinde bir yürüyüş parkuru mevcut. Yazın serinlemek, sonbaharda renk cümbüşünü görmek isteyen doğaseverlerin ilk tercihlerinden biri.

KAYNAK: HABER7
Özge Çelikbaşlı Haber7.com - Muhabir
Haber 7 - Özge Çelikbaşlı

Editör Hakkında

YORUMLAR 3
  • Vatandaş 5 gün önce Şikayet Et
    Yalan kimsenin mutlu olduğunu bir yer değil doğasına lafımız yok aşırı derecede pahalı bir şehir bunun yanı sıra bakımsız çok geri kalmış tarım yok üretim yok iş imkânı yok çevre iller olmasa açından ölür bu millet yer gelen yönetim bir çivi bile çakmıyor yapılan en güzel eser sinopa girene kadar yapılan kara yolu başka bir güzel yanı yok.
    Cevapla
  • Sinay 57 5 gün önce Şikayet Et
    Kardeşim biz mutlu değiliz kim bu araştırma yı yapan adı belli değil şanı belli değil kim mutlu kime sormuşlar.
    Cevapla
  • Ziyaretci 5 gün önce Şikayet Et
    Ağzınıza sağlık.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Azerbaycan Ermenistan Antlaşması! Savaş Bitti mi?
Balıkesir'de deprem! Boyutu hava aydınlanınca ortaya çıktı!