Dünyanın en eski aşk şiiri sergileniyor

Türkiye’nin İlk Epigrafi Sempozyumu kapsamında açılacak Kayıp Dillerin Fısıldadıkları sergisi, Anadolu’nun kaybolan dillerinin, insanoğlu için önemini, yazının ve dilin toplumlar üzerindeki etkisini ispatlıyor.

Dünyanın en eski aşk şiiri sergileniyor
Dünyanın en eski aşk şiiri sergileniyor
GİRİŞ 13.10.2010 12:37 GÜNCELLEME 13.10.2010 12:37
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

Rezan Has Müzesi tarafından düzenlenecek ve gelecek yıllardarda sürdürücek “Küçükasya Tarihi ve Epigrafyası Sempozyumu”, M.Ö. II. Bin - M.S. VII. yy tarihleri arasında ele geçen epigrafik malzemeler ışığında Küçükasya tarihine kavramsal ve metodolojik bakış imkanı sunuyor.

Epigrafi alanında çalışmalar yapan, özellikle genç bilim insanlarını bir araya getirmek, fikir alışverişi yapmak ve ortak projelere zemin hazırlamak amacıyla düzenlenen sempozyum, aynı zamanda epigrafi alanında karşılaşılan terminoloji ve metodoloji üzerine yaşanan problemlerin ortaya konulup çözüm yollarının bulunması ve ortak bir dilin oluşturulmasını hedefliyor.

Açılış konuşmasını epigrafi alanının tanınmış ismi Prof. Dr. Bülent İplikçioğlu’nun yapacağı sempozyumda, “Günah Çıkarma Yazıtları” ve “Hitit Epigrafisi ve Sorunları” gibi başlıklar da yer alıyor.
 
Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek  sempozyum ile akademisyenler ve araştırmacılar; arkeolojik kazı, yüzey ve müze araştırmalarında ele geçen epigrafik malzemenin değerlendirilmesi imkânına ulaşacak, aynı zamanda kendi çalışmalarını da paylaşabilecekler.

Sempozyum ilgilenen herkese açık ve ücretsiz...

KAYIP DİLLERİN FISILDADIKLARI

I. Küçükasya Tarihi ve Epigrafyası Sempozyumu kapsamında, Rezan Has Müzesi Sergi Salonu’nda açılacak Kayıp Dillerin Fısıldadıkları” sergisi, M.Ö. II - M.S. VI. yüzyıl tarihleri arasında Anadolu’da ele geçen epigrafik malzemeler ışığında oluşturulmuş.

Sergi, insanoğlunun uygarlaşma sürecini etkileyen kültürel etkileşimlerden dini inanışlara, ticari ilişkilerden, günlük hayatı belirleyen sosyal olgulara değin geniş bir veri sunuyor.

En eski aşk şiirinden Kadeş Antlaşması’na, gladyatör yazıtlarından mezar yazıtlarına, ilk evlilik sözleşmesinden şikâyet içeren mektuplara değin pek çok farklı konuda bilgi sahibi olmamızı sağlayan bu sessiz yazıtlar, geçmişin geleceğimizin aynası olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. 

İstanbul Arkeoloji Müzeleri başta olmak üzere, çeşitli müze ve koleksiyon sahiplerine kayıtlı eserlerden bir seçki yapılarak hazırlanan bu sergi, yazıt biliminin önemi üzerinde durarak yazının ve gelişiminin bir tarihçesini sunuyor.

14 Ekim 2010 tarihinde açılacak olan Kayıp Dillerin Fısıldadıkları başlıklı sergi, Aralık 2010 sonuna dek, Rezan Has Müzesi Sergi Salonu’nda görülebilir.

 

***

Narkissos’un Mezarı

Bulunduğu Yer: Sinope (Sinop)

Dili: Eski Yunanca

Tarihi: M.S. II. yy sonu-M.S. III. yy başı

Malzemesi: Mermer

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Taş Eserler Koleksiyonu,  Env. No. 3871 T

Çeviri: Bu sadece bir mezar değil, fakat aynı zamanda bir zamanlar pek çok hayır duası alan, Narkissos’un işaretli olan taştan stelidir. İyiydi ve birçok meziyeti vardı; kalbinde gerçekten Pulioslu Nestor’un belagatine de sahipti. Ey herşeye boyun eğdiren kıskançlık! Böyle insanları yok etmen yüzünden Hades’i değil, seni kötü bir şekilde nitelendireceğim.

[Çev.: İ.A.M]

Mezar yazıtlarında genellikle ölen kişinin kimliği ve yaptıkları düz yazı formunda anlatılırken, bazılarında ise bu bilgiler şiirsel tarzda dile getirilir. Bu mezar şiirlerinin içeriği çoğu kez başta Homeros olmak üzere antik edebi şairlerin pasajlarından alıntılar içermektedir.

***

En Eski Aşk Şiiri Tableti

 kullan

Bulunduğu Yer: Nippur (Irak)

Dili: Sümerce

Tarihi: M.Ö. XIIX.yy

Malzemesi: Kil

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Çiviyazılı Belgeler Arşivi Koleksiyonu, Env.no: NI 2461

Güvey kalbimin sevgilisi,
Güzelliğin büyüktür, bal gibi tatlı,
Arslan, kalbimin kıymetlisi,
Güzelliğin büyüktür, bal gibi tatlı,
 
Beni büyüledin, önünde titreyerek durayım,
Güvey, senin tarafından yatak odasına götürüleyim,
Beni büyüledin, önünde titreyerek durayım,
Arslan, senin tarafından yatak odasına götürüleyim.


Güvey, seni okşayayım,
Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır.
Yatak odasında bal doludur.
Güzelliğinle zevklenelim,
Arslan seni okşayayım,
Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır.

Güvey benden zevk aldın,
Anneme söyle, sana güzel şeyler verecektir.
Babama söyle, sana hediyeler verecektir.
 
Ruhunu, ruhunun neşelendiği yeri biliyorum,
Güvey evimizde uyu sabaha kadar,
Kalbini, kalbinin memnun olduğu yeri biliyorum,
Arslan evimizde uyu sabaha kadar.

Sen, beni sevdiğin için,
Lütfet bana okşayışlarını,
Beyim tanrım, beyim, koruyucum,
Tanrı Enlil’in kalbini memnun eden Şusin’im
Lütfet bana okşayışlarını.

Senin yerin tatalıdır bal gibi, lütfen koy ona elini,
Elini bir gişban- elbisesi gibi getir üzerine,
Ört elini üzerine bir gişban- elbisesi gibi.

[Çev.: M. İ. Çığ] 

Dünyanın bilinen en eski aşk şiiri olarak nitelendirilen bu tablet, güzellik ve aşktan söz eden en eski aşk şarkısı olarak da bilinir. Sümer inancına göre toprağın bereketini ve dölyatağının verimli olmasını sağlamak amacıyla, senede bir kere aşk ve bereket tanrıçası Inanna yerine bir rahibe ile evlenmesi gereken Sümer kralı Şusin için yazılan bu şiir, kral için seçilmiş neşeli gelin tarafından evlilik törenlerinin gerçekleştiği yeni yıl bayramını kutlama töreninde söylenmek üzere kaleme alınmıştır. 

 ***

Gladyatör Amarantos’un Mezarı

kullan

Bulunduğu Yer: Kyzikos (Erdek, Balıkesir)

Dili: Eski Yunanca

Tarihi: Roma İmparatorluk Çağı

Malzemesi: Mermer

Halûk Perk Koleksiyonu, Env no:67

Çeviri: Eutykhes, dostu Amarantos’. Anısı hoş olsun! (yaptırdı). [Çev.: H. S. Öztürk] 

Gladyatörler hakkında bilgi edinebildiğimiz epigrafik kaynakların başında onlara ait mezar stelleri gelmektedir. Genellikle figürlü olarak betimlenen bu stellerde, gladyatörün adı, baba adı ve kökeni bazen kendi ağzından bazen ise mezarı yaptıranın dilinden aktarılırdı. Arenada büyük başarılara imza atmış dönemin ünlü gladyatörleri hakkındaki en önemli kaynaklarımız olan bu steller ya gladyatörün kendisi tarafından henüz hayattayken yahut da ölümünden sonra, gladyatör arkadaşları veya eşi tarafından yaptırılırdı.  Yazıtlarında, çoğu kez mitolojide ve destanlarda geçen kahramanların isimlerini kullandıkları görülen gladyatörlerin bu isimleri seçerken, kudretlerine ve üstünlüklerine atıf yaptıkları anlaşılmaktadır.

(Haber 7)

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 4
  • karacocuk 14 yıl önce Şikayet Et
    pes doğrusu. yahu sen ülke olarak kalk anadolu tarihini yok etmek için barajlar yap,mmedeniyetleri asimile et sonrada şiirmiş miş..
    Cevapla
  • Ahmet Colemergi 14 yıl önce Şikayet Et
    İkiyüzlülük.... Kayıp diller için etkinlik yapanlara da bakın.yaşayan dil kürtçenin kayıplara karışması için ellerinden geleni yapanlar edebiyat yapmasınlar bize.çok komik ve iğrenç oluyorlar..
    Cevapla
  • fatih 14 yıl önce Şikayet Et
    emre altıparmaka. tebrik ediyorum, çok dikkatlisin.
    Cevapla
  • emre altıparmak 14 yıl önce Şikayet Et
    editöre. en eski aşk şiiri tabletinin tarihini tekrar kontrol etmelisiniz roma rakamlarında böyle bir sayı yoktur. Kaçıncı yüzyıl olduğunu tam olarak anlayamadım.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
İkonik otomobillerin üretimi durdu! İşte bayilerde bulamayacağınız araçlar...
Trump 'saygısızlık' diyerek Musk'a kin kustu! Dünyanın gündemine oturan tehdit