Acı biber yemek ömrü dörtte bir oranında uzatabilir!

ABD’nin  Ohio eyaletinde yer alan Cleveland Clinic’ten bilim insanları, daha önce Çin, İran, İtalya ve ABD’de yapılan çalışmaları gözden geçirerek 570 bin kişiye ait sağlık ve beslenme verilerini inceledi.

Çalışmada kanser veya kardiyovasküler hastalıklar da dahil olmak üzere çeşitli hastalıklardan kaynaklanan erken ölüm riskinin, düzenli olarak acı biber yiyenlerde dörtte bir oranında daha düşük olduğu bulundu.

TÜMÖRLERLE SAVAŞIYOR, OBEZİTEYE VE DİYABETE KARŞI KORUYOR

Araştırmacılar, bibere acı tat veren ve bir antioksidan olan kapsaisinin, iltihaplanma ve tümörlerle savaşmaya yardımcı olarak kan şekeri seviyelerinin kontrol altında tutulmasını sağladığını, böylelikle hem diyabete hem de obeziteye karşı koruma sağladığını söyledi.

Çalışmanın baş yazarı kardiyolog Bo Xu, “Düzenli acı biber tüketimi, kardiyovasküler hastalıklar ve kanser ölümlerinde genel bir risk azaltma ile ilişkilendirildi. Bulgularımız, tüketilen besinlerin genel sağlıkta önemli bir rol oynayabileceğini kanıtlıyor” ifadelerini kullandı.

OBEZİTE HAPININ İÇİNDE KULLANILABİLİR

Araştırmayı değerlendiren American Heart Association ve Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nden beslenme uzmanı Penny Kris-Etherton, "Bulguların gerçekten oldukça dikkat çekici olduğunu düşünüyorum.Yazarlar acı biber tüketiminin tüm nedenlere bağlı ölüm, kardiyovasküler ölüm ve kanser ölümleri üzerine faydalarını keşfetti. Söz konusu çalışma kalp hastalıkları ve obeziteyle mücadelede önemli kazanımlar sağlayabilir. Örneğin kapsaisin ateşli bir 'anti-obezite' hapının içeriğinde kullanılabilir” dedi. 

Bununla birlikte, önceki çalışmalar da, biber yemenin kanser, diyabet, kalp hastalığı ve felç dahil olmak üzere bir dizi hastalık riskini azalttığını da gösterdi. Oxford Üniversitesi, Çin Tıp Bilimleri Akademesi ve Harvard Halk Sağlığı Fakültesi (Harvard School of Public Health ) tarafından gerçekleştirilen farklı bir çalışmada, her gün veya günaşırı acılı yiyecekler tüketenlerin, kanser, kalp ve solunum rahatsızlıklarından ölüm risklerinin yüzde 14 azaldığı ortaya konulmuştu.