Menderes'e 'prostat kontrollü' idam
Yassıada'da Adnan Menderes'e idamdan önce prostat kontrolü yapıldığının ortaya çıkması büyük tartışma yarattı. Etik olmayan muayeneye her kesimden sert tepki var:

Ceyda Karaaslan'ın haberi
Yassıada'da Adnan Menderes'in avukatlığını yapan Cindoruk, idam öncesi prostat kontrolünü böyle yorumladı.
'SADDAM'A BİLE YAPILMADI'
Cindoruk, Murat Bardakçı'nın gündeme getirdiği 'Menderes'e prostat kontrolü' haberi için 'Küçük düşürmek, ikinci bir ceza vermek için kasten yapılmış. Saddam'a bile yapmadılar' dedi. Menderes'in oğlu Aydın Menderes ise 'Bu, tarihimizde kara bir lekedir' yorumu yaptı.
DOKTORLAR: İDAMLIK DA OLSA ZORLA YAPILAMAZ
Prof. Gürsel Çetin: Davranış etik değil.
Prof. Ferruh Şimşek: İstek dışı hareket yapılamaz.
Prof. Kemal Sarıca: Kişi istemezse doktor bir girişimde bulunamaz.
Prof. Timur Demirbaş: Amaç hakaret ve aşağılama.
Doç. Dr. Ümit Kocasakal: Deniz Gezmiş'e de acı çeksin diye iki düğüm atıldı.
Prostat kontrolü ikinci bir ceza vermek içindi
Adnan Menderes'in avukatı Hüsamettin Cindoruk idamdan önce prostat kontrolü yapılmasını şöyle değerlendirdi: 'Istırap vermek, küçük düşürmek ikinci bir ceza vermek için yapılmış bir hareket'.
Murat Bardakçı'nın dün 'Menderes'e idam öncesi prostat muayenesi' başlığıyla yayınlanan yazısını değerlendiren oğlu Aydın Menderes ve avukatı Hüsamettin Cindoruk olayın doğru olduğunu söyledi. Adnan Menderes'e, idam edilmeden önce prostat muayenesinin yapıldığını anlatan Bardakçı'nın yazısı 'Kelimesi kelimesine doğrudur. Bu Türkiye'nin bilmesi gereken bir olaydır' diyen Aydın Menderes, devrik Irak lideri Saddam Hüseyin'in idamı ile babasının idamının karşılaştırılamayacağını söyledi. Adnan Menderes'in Türkiye'ye 10 yıl hizmet etmiş, meşru bir başbakan olduğunu belirten Aydın Menderes 'Kendisi, yurdunun işgal edilmesine sebep olmadığı gibi Kıbrıs'ta da Türk bayrağının dalgalanmasını sağlamıştır. Türk milletinin saygı duyduğu, çok sevdiği ve arkasından gözyaşı döktüğü bir başbakandır. İdamı sadece Saddam'ınkiyle değil, başka hiçbir idamla karşılaştırılamaz' dedi.
SADDAM LİNÇ EDİLDİ
Bu olayın tarihe 'kara leke' olarak geçtiğini belirten Menderes, 'Milletimiz için çok büyük bir kayıp ve acıdır. Yassıada ve İmralı ise Türkiye'nin Kerbela Vakası olarak nitelendirilmelidir' dedi. Aydın Menderes, devrik Irak lideri Saddam Hüseyin'in idam edilmesini ise 'linç' olarak değerlendirdi. Saddam'ın Müslümanlar için kutsal olan bir arife günü asıldığını hatırlatan Menderes 'Bu bir etti-buldu meselesi değildir.Kelime-i şahadet getirmesine bile izin verilmeden idam edildi. İslam dünyası kendini rencide edilmiş hissediyor. Bu durum İslam dünyasının birleşmesine neden olacaktır' dedi. Aynı duyguları Türk kamuoyunda da gördüğünü ifade eden Menderes, bu 'infiali' yansıtamadığı gerekçesiyle iktidarı ve muhalefeti eleştirdi.
AVUKATI ANLATIYOR
O dönemde Adnan Menderes'in avukatlığını yapan Hüsamettin Cindoruk da prostat kontrolü ile ilgili olarak, 'Kasten ve aşağılamak üzere yapılmış bir şey. Prostatında sıkıntı olsaydı infazdan önce ameliyat mı edilecekti' dedi. İnfazdan önceki kontrolünde şuurunun yerinde olup olmadığına bakılması gerektiğini söyleyen Cindoruk, Saddam ile Menderes'in idamının kıyaslanamayacağını da vurguladı. Cindoruk, binlerce kişiyi öldürmekle suçlanan Saddam'a bile böyle bir muamelenin yapılmadığını belirterek şöyle dedi: 'Saddam diktatördü. Menderes ise seçimle gelmiş bir genel başkan, başbakan... İdamı hukuk dışıydı. Adnan Bey'le ilgili iddiaların hepsi anayasaya aykırıydı. Ona rağmen yargılanıp mahkûm edildi. Suç bulunmamasına rağmen asıldı. Saddam Hüseyin içinse binlerce kişiyi öldürdüğü söyleniyor. Ona bile bu muayenenin yapılmadığı anlaşılıyor. Istırap vermek, küçük düşürmek, ikinci bir ceza vermek için yapılmış bir hareket.'
Bu olay tarihte kara leke
Eski başbakanlardan Adnan Menderes'in oğlu Aydın Menderes babasının idamının tarihe kara bir leke olarak geçtiğini söyledi. Aydın Menderes, bellekleri tazelediği için SABAH'a teşekkür etti. Menderes, 'Yassıada ve İmralı Türkiye'nin Kerbela Vakasıdır' diye konuştu.
Hukukçular Yorumladı
Saddam Hüseyin'in idam edilirken gördüğü muamele Türkiye'nin geçmişindeki bir olayı gündeme getirdi. Adnan Menderes'e asılmadan önce yapılan prostat kontrolünü hukukçular yorumladı..
* Prof. Dr. Bahri Öztürk (Kültür Üniversitesi)
Prostat kontrolü aşağılamak için yapılmıştır
Bugün insan haysiyetine aykırı idam cezası çok şükür hukukumuzda yer almıyor; bu nedenle de artık Adnan Menderes'in yaşadığı olayların tekrarı mümkün değil. İdam cezasının infaz edilirken neler yapılacağı apaçık bellidir. Bunlar arasında prostat muayenesi yer almaz. Bu kuralların dışında yapılan uygulamalar o dönemin tasarrufu. İdam mahkûmları genel bir muameleden geçerdi, sağlıklı olup olmadığına bakılırdı. Akıl hastalarının infazı ertelenirdi. Prostat muayenesi aşağılayıcı bir muamele, aşağılamak amacı ile yapılmış, başka bir neden aklıma gelmiyor. Zaten idam cezası insan onurunu ayaklar altına alan bir ceza, bu muayene ile bu daha da artırılmış.
* Prof.Dr. Timur Demirbaş (Bahçeşehir Üni.)
Hukuk ve tıp etiğine uymaz amaç hakaret
İnfazdan önce sağlık muayenesinin nedeni mahkûmun bilincinin yerinde olması ve infazın bilincinde olmasını sağlamak. Sağlığı yerinde olmayan birini ise ancak tedavi eder sonra infaz edersiniz. Zaten Menderes de intihar girişiminden sonra tedavi edilip, şuuru yerine geldi, sağlığına kavuştu ve ardından idam edildi. Prostat muayenesinde amaç hakaret ve aşağılamak. Utanç verici bir durum yani. Ne hukuk ne tıp etiği açısından onaylanması mümkün olmayan bir davranış. Maalesef siyasi idamlarda bu tür hakaret ve aşağılama amaçlı davranışlar görülüyor. Zaten ölüme gidiyor, prostat muayenesinin nasıl yapıldığı ortada. Bunun amacı ancak hakaret etmek olabilir.
Deniz Gezmiş'e acı çeksin diye iki düğüm birden atıldı
Hukukçu Kocasakal idamlardaki kötü muameleye Deniz Gezmiş'in durumunu örnek gösterdi: Uzun ve acılı biçimde ölsün diye iki ilmekli ip kullanıldı.
Dünya Irak'ın devrik devlet başkanı Saddam Hüseyin'in idamındaki davranışları sorgularken yeni bir tartışmanın kapısını gazetemiz yazarı Murat Bardakçı açtı. Bardakçı dünkü Sabah'ta yer alan yazısında 1960 darbesinden sonra asılan devrik başbakan Adnan Menderes ile ilgili önemli bir ayrıntıyı ele aldı. Menderes'e idam sehpasına gitmeden önce prostat kontrolü yapılmıştı. Hukukçu Ümit Kocasakal da bu iki idamdan yola çıkarak 1972'de öğrenci liderlerinin asılmasını gündeme getirdi. Kocasakal, 6 Mayıs 1972'de iki arkadaşı Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan ile birlikte idam edilen Deniz Gezmiş'e de benzeri bir işkence yapıldığını söyledi. Galatasaray Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal şunları söyledi: 'Menderes'in asılması zaten büyük hataydı. Muayeneler belli bir prosedüre göre yapılır. Prostat muayenesinin olduğunusanmıyorum bunlar arasında. Menderes'in idamı kötüydü. Ama sonradan da bu idamlara tepki olsun diye 'Üçe üç' denilerek asılan Deniz Gezmiş'lerin idamları kat be kat kötüydü. Bu eski yaraları açacaksak bunları da tartışmak gerek. Deniz Gezmiş için iki ilmekli ip kullanıldı. Daha uzun ve acılı bir biçimde ölümün gerçekleşmesi amaçlandığı için bunun yapıldığı, çift ilmek yüzünden zor öldüğü biliniyor. Onu da gündeme getirelim o zaman. İnfaz sırasında ise ayakları masaya değiyordu. Ya uzun boyunu hesaplamadılar ya da bazılarının iddia ettiği gibi ölümü zor olsun diye bilinçli yapıldı. Bu idamların intikam duygusu ile yapıldığı ortada. Bir başbakanı idam etmek hataydı. İnfazlarda hukuksuzlukları dile getireceksek, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarınınkini de getirmemiz gerekir.'
Kişi istemezse kontrol yapılmaz
Adnan Menderes'e asılmadan önce prostat kontrolü yapılmasını değerlendiren hukukçuların 'aşağılama ve hakaret' yorumuna tıp dünyasından da destek geldi.
'ETİK DEĞİL'
* Prof. Dr. Gürsel Çetin (Adli Tıp Uzmanı): İdam öncesi sağlık kontrolü yapılabilir. Ancak bunun kapsamı 2 madde de olabilir 12 de. Bu çerçeve içinde uygulayıcılar prostat kontrolünde bulunabilir. Ancak kişilerin isteği dışında hekimlerin uygulama yapmaları etik değil. Bence kötü niyetle yapılmış bir durum söz konusu.
* Prof. Dr. Kemal Sarıca (Ürolog): İdam öncesi prostat kontrolünün bir gereği yok. Zorunlu olduğunu da zannetmiyorum. Eğer kişi prostat muayenesi istemiyorsa doktor herhangi bir girişimde bulunmamalı.
* Prof. Dr. Halim Hattat (Ürolog): İdam öncesi prostat uygulaması gibi bir prosedür bugüne kadar hiç duymadım. Tıbbi olarak gereği de yok. Sağlık kontrolünde prostat mecburi değilse yapılan uygulama gereksizdir.
* Prof. Dr. Ferruh Şimşek (Ürolog): Böyle bir uygulama ile ilgili bir fikrim yok. Ancak hastalara kendi istekleri dışında bir işlemde bulunulamaz, buna prostat kontrolü de dahildir.
Menderes'i muayene eden doktorlar
Menderes'in idam edildiği 17 Eylül 1961 günü hazırlanan sağlık raporunda imzası bulunan ve devrik başbakana 'prostat muayenesi' yaptıran Ord. Prof. Dr. Sedat Tavat, yurtdışında eğitim gördükten sonra 'Dârülfünun'da hoca oldu. 1973'te de öldü. Menderes'in idamından önceki ses kayıtlarının dökümünde ismi 'Dr. Zeki' olarak geçen ve prostat muayenesini bizzat uyguladığı anlaşılan kişi ise, askeri doktor binbaşı Zeki Kebapçıoğlu idi.