Ali Erbaş'ı üzen olay: Son derece üzücüdür, son derece yanlıştır

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, başkanlığın gündelik tartışmaların içerisinde çekilmesinin yanlış olduğunu belirterek “Diyanet'in gündelik tartışmaların içine çekilmesi, son derece yanlıştır, son derece üzücüdür." dedi.

GİRİŞ 04.12.2021 13:47 GÜNCELLEME 04.12.2021 13:52
Bu Habere 41 Yorum Yapılmış

Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 40. İl Müftüleri İstişare Toplantısı, Türkiye Diyanet Vakfı’nın konferans salonunda gerçekleşti. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan toplantıya katılan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, burada bir konuşma gerçekleştirdi.

"HİZMETLERİMİZDE GENÇLİK VE AİLEYE DAHA FAZLA ÖNEM VERİYORUZ"

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın çalışmalarında gençliğe ve aileye yönelik çalışmalara daha fazla önem verildiğini ifade eden Başkan Erbaş, “Daha huzurlu bir hayat ve daha güzel bir dünyanın inşası için başlangıç noktamız, ailemiz ve nesillerimizdir. İstikbalimizi kendilerine emanet edeceğimiz en değerli varlığımız gençlerimiz, çocuklarımız. Gençlerimizin hayat tasavvurlarını olumsuz etkileyen, maddi-manevi gelişimlerine zarar veren akımlar, fikirler, yapılar ve alışkanlıklara karşı biz onların rehberi ve destekçisi olmaya mecburuz. Tüm küresel boyutta İnsanlığın maruz kaldığı ahlaki çöküntü, fikri yozlaşma ve dini savrulmalarla karşı karşıyayız, bunu görüyoruz. Dünya bir köy haline geldi. Bunların karşısında gençlerimizi inancın ve ibadetin iyileştirici, şifa verici, birleştirici ve bütünleştirici gücüyle buluşturmak zorundayız. Biliyoruz ki gençler, hakikati anlamaya ve sahiplenmeye daha yatkın ve daha müsaittir. Aynı şekilde aile hizmetlerimiz de bugünümüz ve istikbalimiz açısından hayati öneme sahiptir. Aile rahmetin, meveddetin, muhabbetin merkezidir. Aile güçlü olunca zorluklar daha kolay aşılacaktır. Bunun için aileye yönelik hizmetlerimiz her geçen gün artarak devam etmelidir. Maalesef, şiddetin hayatı her bakımdan olumsuz etkilediği bir çağda yaşıyoruz. Bu yüzdendir ki, her platformda şiddetle mücadelenin önemi üzerinde duruyoruz. Hutbeler okutuyoruz” sözlerine yer verdi.

"İSLAM'IN İLKELERİNİ ANLATMAK ANAYASAL SORUMLULUĞUMUZDUR"

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın İslam’ın ilkelerini anlatmasının anayasal sorumluluk olduğuna yer veren Erbaş, “İslam’ın ilkelerini anlatmak bizim anayasal sorumluluğumuzdur. Bu alanda her türlü farklı görüş ve düşüncenin üzerinde kuşatıcı bir yaklaşımla çalışmak en temel hassasiyetimizdir. Bu bağlamda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gündelik tartışmaların içine çekilmesi, son derece yanlıştır, son derece üzücüdür. Din ve diyanet konularında yazan, konuşan ve paylaşım yapan herkesin bu konuda çok daha hassas olması gerekmektedir. Elbette bizler eleştiriyi daha iyi işler yapmak adına bir imkan olarak kabul ediyoruz. Ancak yalan-yanlış bilgilerle bu güzide kurumu ve onun mensuplarını karalamak, itibar suikastı yapmak, bir eleştiri değildir. Bunu bir eleştiri olarak kabul etmek zor” diye konuştu.

"BİZİM TEK GÜNDEMİMİZ İSLAM'IN İLKELERİYLE MİLLETİMİZE, ÜMMETE VE İNSANLIĞA HİZMET ETMEK"

Erbaş, zaman zaman medyada çocukların ve gençlerin camilere gelmesini, etkinliklere katılmasını hazmedemeyen kişilerin varlığına şahit olunduğunu söyledi. İyilikten kimseye zarar gelmeyeceğini vurgulayan Başkan Erbaş, şöyle konuştu:

“İyi insan ol, küçüklerini sev, büyüklerini say, dürüst ol, kimseye haksızlık yapma. Evrensel değerleri öğretiyoruz çocuklarımıza, gençlerimize. Neden rahatsız olur bundan insan. Bunların her türlü faaliyetimizden rahatsız olduklarını görüyoruz, şaşırıyoruz. İzcilik etkinliğindeki gençlerimizle buluşuyoruz, rahatsız oluyorlar. Gençlerimiz istismarcı yapıların tuzaklarına düşmesin, dinimizi, medeniyetimizi tanısın diye çalışıyoruz, rahatsız oluyorlar. Hatta birlik-beraberlik ve kardeşlikten bahsediyoruz, yine rahatsız oluyorlar. Ayet ve hadisin farkını bilmeyecek kadar konunun uzağındalar ama dini konuları kritik ediyorlar. Şaşırıyorum. Bütün bunları üzülerek ve acıyarak takip ediyoruz maalesef. Bilinmelidir ki bir sorun varsa o da nesillerimizin inancından, medeniyetinden, geleneğinden, değerlerinden uzak kalmasıdır. Bu sorunu ortadan kaldırmak için mücadele etmeliyiz. Böyle bir nesil, zorluklarla nasıl mücadele edecek. İnsanlık serüveninde kendi yolunu nasıl bulacak. Dahası istismarcı yapılar karşısında kendisini nasıl koruyacak. Bizim tek bir gündemimiz var o da din-i Mübin-i İslam’ın ilkeleriyle milletimize, ümmete ve insanlığa hizmet etmektir. Bu bizim hem iman ve Allah’a kulluk görevimiz hem de yasal sorumluluğumuzdur.”

Toplantıda Ankara Valisi Vasip Şahin de bir konuşma yaptı. Şahin, toplantının hayırlı olması temennilerini iletti. Salgın Süreci, Toplumsal Değişim ve Diyanet Hizmetleri başlığında 10 oturumdan oluşan 40. İl Müftüleri İstişare Toplantısı 5 gün boyunca devam edecek. 8 Aralık Çarşamba günü son bulacak 40. İl Müftüleri İstişare Toplantısı’nın kapanışına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılması bekleniyor.

YORUMLAR 41
  • Mehmet Canpolat 2 yıl önce Şikayet Et
    Allah i bırakıp kendini o makama getirenleri memnun etmeye çalışan bir adamı , Rabbime şikayet ederim,
    Cevapla
  • Âaaaaaa 2 yıl önce Şikayet Et
    Neyin Anayasal sorumluğuğundan bahsediyo bu anayasayı bikmeyen insanlara anayasa deyince haa demek böyleymiş mi diyecekler bu nasıl bir algı operasyonu anayasada böyle birşey yok
    Cevapla
  • Adem erdogan 2 yıl önce Şikayet Et
    Millet için değil duş güçler icon faizi indirdiler dolar ve pahalılık saha kalktı vatandas kulliyenini lokmalarinizi kucultun deyince kulak asmadi faizi dusurup lokmalari dusyrdu nas suresi buna ne diyor diyanet fetva versin sağir ve dilsiz şeytanlik yapmasin.
    Cevapla
  • Zeki 2 yıl önce Şikayet Et
    Sakal bırakmak Askere Polise nasıl yasaksa, İMAMLARA DA SAKAL kesmek yasak olsun. Yani SAKAL bırakmak Mecburi olsun.
    Cevapla
  • Ahmet 2 yıl önce Şikayet Et
    TC DEVLETİ BİR İSLAM DEVLETİ DEĞİLDİR.. TC. DEVLETİ. BÜTÜN DÜŞMANLARINI MUHAREBE MEYDANLARINDA YENEREK. TÜRKLERE MİLLİ BİR RUH ŞAHSİYET VE ONUR KAZANDIRAN SOSYAL HUKUK LAİK CUMHURİYET DEVLETİDİR. TÜRKLERE EN İYİ YARAŞAN VE YAKIŞAN budur
    Cevapla
  • Heyyyyyy 2 yıl önce Şikayet Et
    TC müslüman Bir ülkedir sizin ne kadar batı artığı ve hayranı olduğunuzu biliyoruz ama tüm çabalarınız boşa Allah'ın tek dinî yüce İslam Galip gelecektir .
    Cevapla
  • A. V. Ç 2 yıl önce Şikayet Et
    Seni temsil eden kim bilmem ama, bu millet müslümandır. Dini de öğrenme ve yaşama hakkı vardır. Bakkalda kasapta satılmaz. Sen de git havradamı, kilisedemi, katedraldemi öğreneceksen. Savaş Allah yolunda yspılır şehadet, gazilik inancımızdandır.
    Cevapla
  • A harfiyle is cvp 2 yıl önce Şikayet Et
    Bahsettiğin o savaşlar kazanılırken laikliğin adı bile yoktu, ....
    Cevapla
  • Ebubekir 2 yıl önce Şikayet Et
    “İslâmdır elbette en yüce Ülkü, neyleyim Allah demeyen Türk’ü”
    Cevapla
  • Ali 2 yıl önce Şikayet Et
    Şehit kanlarıyla sulanmıştır bu vatan. Allah Allah diyerek savaştı bizim atalarımız. Laiklik,laiklik diye değil haberin olsun
    Cevapla
  • Zerdali 2 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye devleti islam devletidir.Meydanlarda iman ile savaşlar kazanılmıştır.Vatanimizin her yeri şehit kanları ile sulanmıştır.Allah cc neslimizi imanli eylesin.Islam dinini bize nasip eden ve bu vatan topraklarında bir Müslüman olarak dünyaya geldiğimiz için ALLAH cc sonsuzlarca şükürler ve hamdü senalar olsun.Kardesim.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Türk savunma sanayiinin ihracat başarısı Çin'in gündeminde
Muhittin Böcek'in tek kozu CHP seçmenini bile irite ediyor