"Özel'in atladığı boş havuzu İmamoğlu komisyonlarla doldurmuş"

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu'nun son grup toplantısında gözyaşlarına boğulan, kaybedilen seçimden sonra Kılıçdaroğlu'nun istifasını isteyenleri "aktrol" olmakla suçlayan, hemen sonrasındaysa İmamoğlu birlikte hareket ederek CHP'nin başına geçen Özgür Özel, karar verme süreciyle ilgili, "Boş bir havuza atladım. Ben düşene kadar dolacak diye hesap ettim. Tam da öyle oldu" demişti. 

Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, Özel'in atladığı "boş havuzu" İmamoğlu'nun doldurduğunu söyledi. "Özgür Özel’in atladığı boş havuzu İmamoğlu yüzde 12 komisyonlarla doldurmuş" başlıklı bir yazı kaleme alan Şener, yazısında şu ifadelere yer verdi: 

Özgür Özel, 2023 seçimlerinin Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu son grup konuşmasında gözyaşlarına boğularak izlerken, seçimin kaybedilmesinden sonra Kılıçdaroğlu’nun istifasını isteyenleri “Aktrol” olmakla suçluyordu.

Acısı ve öfkesi çabuk geçti!!!

Gözyaşları kurumuş, hemen ardından da Kılıçdaroğlu’nun altındaki koltuğu çekmek için kolları sıvayan Ekrem İmamoğlu ile işbirliğine girişti. Gizli zoom toplantılarında boy gösterdi ve İmamoğlu’nun Kılıçdaroğlu’na karşı kullandığı “hançer” oldu.

Ankara’da pavyon köşelerinde delege oyları satın alınmak dahil menfaat karşılığı kurulan delege pazarı ile gerçekleştirilen şaibeli kurultayla CHP Genel Başkanlığı koltuğuna oturtuldu.

Özgür Özel, 21 Nisan 2024 günü Hürriyet’ten Zeynep Bilgehan’la yaptığı söyleşide, kaybedilen seçim sonrası psikolojisini ve CHP Genel Başkanı aday olma sürecini şöyle anlatıyordu; “Ben 14-28 Mayıs’tan çok üzüntülü çıktım. Bu moralsizliğin başta gençler olmak üzere CHP’nin sadık seçmen kitlelerinin dahi partiden kopma riski olduğunu gördüm. Bu ancak bir özeleştiri süreciyle aşılabilir diye düşündüm. Bir gün Manisa’da, evin salonunda, yarı karanlıkta oturdum ve hiçbir şey yapmadan dört saat düşündüm. Eşim Didem beni o halde görünce ‘Hayır olsun, bakalım yine başımıza ne gelecek?’ dedi (gülüyor). Bu tek kişilik bir karardı. Tek başıma uzun uzun düşünüp yüksekten boş bir havuza atladım. Ben düşene kadar havuz dolacak diye hesap ettim. Tam da öyle oldu...”

BOŞ HAVUZU DOLDURAN İMAMOĞLU OLDU

Ne yapmış Özgür Özel, boş bir havuza atlamış ve havuz düşene kadar dolmuş...

Peki kim doldurmuş?

Elbette cevabını o da herkes de biliyor; ilçe ve il delege seçimlerinde ve kongrelerinde, ardından 4 Kasım Kurultayı’nda delege pazarını kim kurduysa, menfaat karşılığında oyların değiştirilmesini sağladıysa o...

Yani 28 Mayıs 2023 günü “değişim” diye yola çıkıp en yakın adamlarıyla Kılıçdaroğlu’nu hançerleyen “CHP’nin fiili patronu” Ekrem İmamoğlu...

Peki o havuz nasıl doldu?

Elbette, 19 Mart’ta başlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ortaya çıkan belge, bilgi, ifadeler Özgür Özel’in atladığı boş havuzu kimin doldurduğunu ortaya koyuyor.

İmamoğlu liderliğindeki yolsuzluk örgütünün şemasına ulaşıldı

İŞ İNSANINDAN HAVUZ İTİRAFI

Başka ifadelerde de gördüm ama en yenisini; etkin pişmanlıktan yararlanarak itiraflarda bulunan iş insanı Yusuf Yadoğlu’nun ifadesinden paylaşayım.

Yadoğlu, Beydağı isimli firmasıyla ilk defa 2018 yılında AK Parti döneminde, Mevlüt Uysal yönetiminde İETT’nin Ayazağa garajının ihalesini almış. 2019’da Ekrem İmamoğlu İBB Başkanı olunca işler değişmiş, AK Parti döneminde ihale alan iş insanlarından komisyonlar istenmeye başlanmış hatta bu konuda tehdit ve zorlama ile karşılaşmışlar. Çaresiz, İmamoğlu ve adamlarının belirlediği yüzde 10 ile 20 arasında değişen komisyonları rüşvet olarak ödemişler. Ödemeye direnenlere bir bahaneyle alacağının yüzde 30’una varan para cezaları kesmişler. İtirafçı olan iş insanı Yusuf Yadoğlu, yüzde 12 komisyonla dolan İmamoğlu’nun havuz sistemini şöyle anlatıyor:

“31/03/2021’de İETT’nin Ayazağa garajı işine ilişkin sözleşmem bitiyordu. 09/02/2021 tarihinden önce Aziz İhsan Aktaş beni arayıp görüşmek istediğini söyledi. Yaptığım görüşmede bana AK Parti döneminden gelenleri İmamoğlu ve ekibinin belediyede istemediğini, yeni yönetimle çalışmaya devam etmek istiyorsa havuza yüzde 12 pay vermem gerektiğini söyledi. Ben de kendisine bunun kimin talimatı olduğunu sordum. Bana İbrahim Bülbüllü’nün talimatı olduğunu belirtti. Kendisi neden bana bunu söylemiyor dediğimde ‘Bu işlerde beni görevlendirdiler’ diye yanıt verdi. Bu görüşmeden sonra İbrahim Bülbüllü’nün belediyedeki makamına gittim. Bana ‘Konu hakkında ne düşünüyorsun’ diye sordu. Ben de ‘Hangi konu’ diye sorduğumda, ‘Aziz İhsan Aktaş’ın söyledikleri hakkında’ dedi. Kendisine ‘Durum neyse siz söyleyin’ şeklinde karşılık verdim. Bana artık bu işlerle Aziz İhsan Aktaş’ın ilgileneceğini, söylediklerinin doğru olduğunu ve kendi sözleri olduğunu belirtti. İhaleyi alan firmaların havuza yüzde 12 oranında para vermeleri gerektiğini belirtti. Teklifini kabul etmeyince ‘Zaten senin cebinden bir şey çıkmıyor ki’ şeklinde yanıt verdi. Burada havuza gidecek yüzde 12’lik oran ihalenin yaklaşık maliyeti üzerine ekleniyordu. İhaleler gerçek fiyatından yüksek tutarlarda ihaleye çıkarılıyordu. Bu oran bazı ihalelerde daha yüksek oranlarda uygulanıyordu. Teklif verip de alamadığım ihalelerin sözleşme bedelleri incelendiğinde aradaki fahiş fark görülecektir.

Bu fiyat içerisinde İbrahim Bülbüllü’nün bahsettiği havuza verilecek pay da vardır. İhaleyi alan firma bu payı vermeyi kabul ederek sürece dahil olur... Zaten usul hak ediş ödemeleri yapılınca baştan anlaşılan oranda kendilerine düşen payın İbrahim Bülbüllü’ye ya da Fatih Keleş’e teslim edilmesi şeklindedir.

Firmaların aldıkları işlerin toplam tutarı gözetildiğinde havuza verdikleri para en az bu tutarın yüzde 12’si kadardır.”

Daha ne itiraflar okuyacağız, bekleyin görün...

Yolsuzluk soruşturması derinleşiyor: İşte belediyelerin rüşvet batağı: 5 il 11 ilçe...