Ali Uğur Aktepe, yüz tanıma sistemlerinde yeni teknolojiler hakkında açıklamalarda bulundu

Güvenlik uygulamalarının ötesine geçerek perakende, ulaşım, sağlık ve kamu yönetimi gibi farklı alanlarda entegre edilen yüz tanıma sistemleri, önemli bir teknolojik devrim oluşturuyor. Aktepe, yüz tanıma teknolojilerinin evrimi ve gelecekteki potansiyelleri hakkında önemli bilgiler paylaştı.

“YÜZ TANIMA TEKNOLOJİLERİNİN EVRİMİ”

Yüz tanıma teknolojilerinin ilk günlerinde, yalnızca iki boyutlu görüntülerin piksel analizine dayanılıyordu. Bu yöntemler, ışık değişimlerinden ve kamera kalitesinden etkilenebiliyor, sahte pozlar karşısında yanıltıcı sonuçlar verebiliyordu. Ancak, günümüzde derin öğrenme tabanlı mimariler, gerçek zamanlı üç boyutlu analiz ve termal görüntüleme gibi gelişmiş teknolojiler, sistemlerin doğruluk oranını önemli ölçüde artırdı.

“DERİN ÖĞRENME VE YAPAY ZEK”

Yüz tanıma sistemlerinde yapay zekânın sunduğu en büyük avantaj, algoritmaların sürekli öğrenme yeteneğine sahip olmasıdır. Bu sistemler, klasik algoritmalardan farklı olarak yalnızca sabit kurallara dayanmakla kalmaz, yeni veriler ışığında kendini güncelleyerek daha doğru sonuçlar üretir. Özellikle konvolüsyonel sinir ağları (CNN) tabanlı modeller, yüz tanıma uygulamalarında büyük bir başarı sağlar. CNN’ler, yüzün mikro detaylarını analiz ederek katmanlı bir tanıma süreci sunar. Göz çevresi, burun eğrisi, dudak çizgisi gibi belirgin özellikler, modelin doğru tanıma yeteneğini artıran ana faktörlerdir.

Aktepe, danışmanlık verdiği projelerde, veri setlerinin büyüklüğü ve çeşitliliğinin doğruluk üzerinde belirleyici bir etkisi olduğunu vurguladı. Farklı etnik kökenlerden, yaş gruplarından ve çeşitli mimik ifadelerden oluşan verilerle eğitilen bir sistemin tanıma oranı, %78’den %95’in üzerine çıkabiliyor. Ayrıca, bu tür sistemler derin öğrenme ve GPU destekli eğitimle hız ve doğruluk açısından önemli avantajlar sağlıyor. Bu gelişmeler, özellikle güvenlik ve yüksek hassasiyet gerektiren ortamlarda, milisaniyelik tepki süreleriyle büyük kolaylık sağlıyor.

“YENİ TEKNOLOJİLER: 3D YÜZ TANIMA VE TERMAL ENTEGRASYON”

Yeni nesil yüz tanıma sistemlerinin dikkat çeken diğer bir yönü, 3D modelleme teknolojisinin entegrasyonu. 3D yüz tanıma, sadece yüzün iki boyutlu yapısını değil, aynı zamanda derinlik, eğim ve konturlarını da analiz ederek, sahte kimlik girişimlerine karşı daha yüksek güvenlik sağlıyor. Lazer tabanlı tarayıcılar ve derinlik sensörleri, cihazların ışık değişimlerinden bağımsız çalışmasını mümkün kılıyor. Bu tür sistemler, havaalanları ve sınır güvenliği gibi kritik alanlarda güvenliği artırıyor.

Pandemi dönemiyle birlikte termal görüntüleme teknolojilerinin yüz tanıma sistemlerine entegrasyonu da hız kazandı. Aktepe’nin katkı sağladığı projelerde, termal sensörler ve yapay zekâ birleşerek, sadece kimlik tespiti değil, aynı zamanda vücut sıcaklığının ölçülmesini sağladı. Bu sistemler, sağlık tehditlerini tespit etmek ve yetkisiz girişleri engellemek gibi çok yönlü işlevler sunuyor.

“DUYGU TANIMA VE MİMİK ANALİZİ”

Yüz tanıma teknolojilerinin bir başka heyecan verici boyutu ise, duygu analizi ve mimik tanımadır. Perakende mağazalarında, reklam panolarında ve eğitim uygulamalarında kullanılmaya başlanan bu teknoloji, bireylerin duygu durumlarını yüz kaslarını analiz ederek tespit eder. Yapay zeka algoritmalarının bağlamsal analiz yapabilmesi, sadece tanımlama değil, aynı zamanda kullanıcı davranışlarını anlamak için kritik öneme sahiptir.

“GİZLİLİK VE ETİK SORUNLAR”

Yüz tanıma sistemlerinin geniş bir alanda uygulanmaya başlanması, gizlilik ve etik konularında çeşitli endişelere yol açmaktadır. Kullanıcı verilerinin korunması, açık rıza ve anonimleştirme gibi meseleler, bu sistemlerin tasarımında önemli yer tutuyor. Aktepe, sistemlerin yalnızca teknik doğruluğa değil, aynı zamanda adaletli kararlar verebilme yeteneğine de sahip olması gerektiğine dikkat çekiyor. GDPR ve KVKK gibi yasal düzenlemelere uyumlu çalışmak, veri güvenliğini sağlamak ve kullanıcı güvenini kazanmak, uzun vadeli başarı için kritik unsurlar arasında yer alıyor.

“GELECEKTEKİ YÖNELİMLER”

Ali Uğur Aktepe, yüz tanıma teknolojilerinin geleceğini şekillendirecek birkaç önemli öngörüde bulunacağını belirterek, “Bunlar arasında çok katmanlı güvenlik sistemlerinin yükselmesi, cihaz içi yüz tanıma ve kuantum destekli tanıma teknolojileri yer alıyor. Aktepe’ye göre, bu teknolojiler sayesinde yüz tanıma sistemleri daha hızlı, daha güvenli ve daha etkili hale gelecek” ifadelerini kullandı. 

Yüz tanıma teknolojilerinin yalnızca güvenlik alanında değil, sağlık, eğitim, perakende ve kamu hizmetleri gibi birçok sektörde devrim niteliğinde dönüşümler üretmeye devam ettiğini belirten Aktepe, teknolojinin etik temeller üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Aktepe, bu sistemlerin insan hayatını kolaylaştıran daha akıllı ve duyarlı çözümler geliştirilmesine olanak tanıyacağına inanıyor. Yüz tanıma teknolojilerinin geleceği, teknik kapasitenin yanı sıra toplumsal etkileriyle de dikkatle izlenecek.