Tıp fakültesi birincisinden şok itiraf

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin mezuniyet töreninde bir konuşma yapan fakülte birincisi Dr. Tuğba Akın, kendisini dinleyenleri şoke etti.

Tıp fakültesi birincisinden şok itiraf
Tıp fakültesi birincisinden şok itiraf
GİRİŞ 20.06.2009 17:45 GÜNCELLEME 20.06.2009 17:45
Bu Habere 57 Yorum Yapılmış

İnternlerin (stajyer hekim) sadece yüzde 2.8'inin gelecekten umutlu olduğunu söyleyen Akın, siyasi dengeleri oturmamış, sağlık politikalarının sürekli değiştiği ve hekime gereken değer ve imkanın verilmediği bir ülkede yaşadığımızı söyledi.

İnternler arasında bir anket yaptıklarını belirten Dr. Tuğba Akın, "Ankete göre arkadaşlarımızın sadece yüzde 2.8'i gelecekten umutlu. Geri kalan kısım ise meslek yaşantısı ile ilgili beklentilerinin gerçekleşmesi konusunda umutsuz ve karamsar" dedi. Konuşmasında, anket soruları içinde yer alan en çarpıcı sorunun, 'Kendi döneminizden bir hekim arkadaşınıza anne babanızı emanet eder misiniz?' olduğunu söyleyen çiçeği burnunda doktor, sözlerine şöyle devam etti:

"Sonuç çok vahim. Sadece yüzde birimiz ailemizi tam güvenerek, aynı dönemde mezun olduğumuz hekim arkadaşına emanet ediyor. Burada hem kendi, hem de fakülte eğitimimiz adına ciddi bir öz eleştiri yapmalıyız. Anketteki, 'İnternlük döneminizde eğitiminizi kimlerden aldınız?' sorusuna, İntern arkadaşlarımız bu soruya, iş yükü zaten ağır, vakti kısıtlı olan ve zaten kendisinin burada bulunuş amacı eğitim almak olan asistan hekimler olarak cevap vermişler. Oysa ki tıp fakültesinde sadece bir sene sonra tek
başına hasta bakacak olan hekim adaylarına eğitim vermesi gereken kişilerin öğretim üyeleri olması gerekli değil midir?"

'Hoca yüzü görmüyoruz'

Konuşmasında fakültenin öncelikli amacının hekim yetiştirmek olduğunu vurgulayan genç doktor, bazı polikliniklerde hiç hoca görmeden, sabahtan akşama kadar sadece asistan hekimlerle hasta baktıklarını söyledi.

Dr. Akın, "Neden bazı bölümlerde öğrenci pratiklerini öğretim üyeleri yerine asistanlar yaptırıyor? Bizler burada hastanenin iş yükünü azaltmak için mi varız? Bedava iş gücü olarak mı görülüyoruz?" diye konuştu. İnternlerin yüzde 74'ünün öğretim üyelerinin tekrarlayan eğitici eğitimi almaları gerektiğini düşündüğünü bildiren Dr. Akın, sözlerine şöyle devam etti:

"Yine anket sonuçlarına göre, intern hekimlerin bir çoğu kendini birinci basamak sağlık kuruluşlarında çalışmak için yetersiz hissediyor. Birincil amacın pratisyen hekim yetiştirmek olduğu fakültemizde bu durumda amaç ile sonuç birbirine uymamaktadır. Öğrenciler internlük dönemlerinde, izin hakkı dahi olmadan çalıştırılıyor. Hastalanmaları yasak. Yakınlarının nişan, düğün törenleri gibi önemli olaylarda dahi izin alamıyorlar. Bu ankette amacımız birilerini üzmek değildir. Bunların hepsi düzeltilebilir."

KAYNAK: İHA
YORUMLAR 57
  • fatih_antalya_1980 14 yıl önce Şikayet Et
    Güzel bir konuya değinmiş. Türkiye'nin toplam kalite yönetimini öğrenmesi lazım yoksa hiç bir şey olamaz.
    Cevapla
  • güray güvercin 14 yıl önce Şikayet Et
    .... genellemelerden kurtulalım artık.bu ülkede emeğe saygı az olduğu sürece ki yok zaten bizim daha ileriye gidebilmemiz güç görünüyo.her meslekte olduğu gibi doktorlar arasında da var işini dürüst yapmayan öğretmenler,polisler,askerler arasında da yok mu???keşke herkes işini farklı amaçlar için değil de vatanı,gururu,saygınlığı ve insanlık için yapabilse...
    Cevapla
  • güray güvercin 14 yıl önce Şikayet Et
    kemal cansıza.... eğer sen de bu ülkenin vatandaşıysan bazı gerçekleri görmen gerekir. bana göster genel itibariyle hangi meslek grubu bu kadar çaba sarfediyor dürüst olalım.doktorları karalamakla bu iş olmaz önce herkes özeleştirisini yapabilmeli,ayrıca hangi kurum düzgün çalışıyor ülkemizde ki sağlık sistemi bu kurumlar içerisinde su istimal edilebilecek durumda. bide şu villa meselesi kaç doktorun villası var bu ülkede? bir sürü doçent prof var arbası evi mütevazi olan kendini ilime adayan özveri gösteren bu...
    Cevapla
  • M. Seyfi Buruk 14 yıl önce Şikayet Et
    Evet yanlış görüyosunuz.... ben tıp fakültesi dönem 3 öğrencisiyim geçtiğimiz cuma final sınavına girdim ve okumam gereken not yaklaşık 4000 sayfa kadardı kim demiş tıp fakültesi öğrencisi not tutmaz azıcık bi notu alıp da okur diye. Hiçbir şey dışardan göründüğü gibi değil. Lütfen bilmeyen dışarıdan gördüğünüz ya da birilerinden duyduğunuz gibi değil
    Cevapla
  • dr ismail 14 yıl önce Şikayet Et
    .... 8 saat mesai diye birşey yoktur doktorlukta özellikle ilk yıllarda gün aşırı nöbetlerle bir çok bölümde 36 saat çalışılır 12 saat istirahat verilir... orda da uyur doktor... çoğu kişinin sandığı gibi 7-8 milyar maaş diye birşey de yoktur ... ilk yıllar izin bile yoktur... öğretmen öğrencisinden dayak yiyebilir ama diploması elinden alınmaz ya da ne bilim tazminat davaları açılmaz... ya da siz öğretmenler hepiniz aynısınız denilmez heryerde
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
CHP'li Uzgel'den Gazze'deki direnişi yok sayan açıklama
İsrail'den UAD'de pişkin savunma: Gazze'de bir soykırım yaşanmıyor