Bahattin Yıldız kimdir ve nerelidir? Hayatını bir tabuta sığdıran Bahattin Yıldız biyografisi...

Hayatını Allah yoluna adayan eski Milli kayakçı Bahattin Yıldız'ın hayatı Müslüman gençlere adeta ders niteliğinde. Abdulhamit Muhaciri ismi ile de tanınan Bahattin Yıldız, hicret diyerek çıktığı yolda Erzurum'dan Kayseri'ye kadar yürüyerek giden, o yolda tabutta yatan bir dava adamı...

Bahattin Yıldız kimdir ve nerelidir? Hayatını bir tabuta sığdıran Bahattin Yıldız biyografisi...
Bahattin Yıldız kimdir ve nerelidir? Hayatını bir tabuta sığdıran Bahattin Yıldız biyografisi...
GİRİŞ 18.05.2023 13:43 GÜNCELLEME 18.05.2023 13:44
Bu Habere 38 Yorum Yapılmış

Bahattin Yıldız 1956'de, Sivas Koyulhisar'da dünyaya geldi. 3 çocuklu bir ailenin ferdidir. Çocukluk dönemini İzmir'de geçirdi. 

İlk ve orta öğreniminin ardından İzmir İmam Hatip Lisesi'ni başarı ile tamamladı. Lisedeyken Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) ile birlikte hizmet etti. Bu dönemde İslami şuur ile yaptığı faaliyetlere bir yandan devam ederken diğer yandan da sporcu kimliği ile ön plana çıktı. Güreş, kayak ve atletizm spor dalları ile yakından ilgilendi. Güreşteki başarıları ile çok sayıda ödül kazandı. 

Liseden sonra Erzurum Atatürk Üniversitesi İktisadi İlimler Fakültesi İşletme Bölümü'nde öğrenim gördü. Bu yıllarda MTTB ve Akıncılar Derneği'nde aktif olarak faaliyet gösterdi. 

80 Darbesi ile birlikte Milli Türk Talebe Birliği kapanınca MTTB isminin yaşaması amacıyla Mahalli Teknik Takımlar Birliği (MTTB) isimli derneği kurdu. İşte, Bahattin Yıldız'ın MTTB ile özdeşleşmesi bundan ileri gelmektedir. 

Ayrıca, bir dönem, Akıncılar Derneği'nin 11 bölgesinde biri olan İzmir Bölge Başkanı olarak görev aldı. 

ERZURUMDAN KAYSERİ'YE KADAR KOŞTU 

Erzurum'da üniversite okuduğu yıllarda Milli Kayak Takımında yer aldı. Diğer yandan Atletizm Takımındaydı. 

Bahattin Yıldız, Hicret'in 1400'üncü senesinde farkındalık oluşturmak amacı ile bir koşu programına öncülük etti. Program kapsamında Bahattin Yıldız ve 2 arkadaşı Erzurum'dan Kayseri'ye kadar koştu. 'Hicret Koşusu' olarak adlandırılan bu koşu, İslam hareketlerinin önemli başlıkları arasında yer aldı.

Koşu esnasında yolda gördüklerine arkadaşları ile birlikte İslam'ı anlatmaya çalıştı ve koşunun amacını anlattı. Koşu ile ulaştıkları Kayseri'de Hicret Mitingi'ne katıldılar. 

TABUTTA YATTILAR

Bahattin Yıldız ve 2 arkadaşı Erzurum'dan Kayseri'ye doğru yolculuk ederken, arkadaşlarından biri, koşu esnasında düşünce, konaklamak zorunda kaldılar. Ancak saat epey geç olduğu için hayat durmuş, sokaklar boşalmıştı. Camide konaklamayı düşündülerse de cami kapalıydı. Kalacak bir yer bulamayınca, caminin arka tarafında 3 adet boş tabut buldular ve uyumak maksadı ile içine girip yattılar. Fakat gecesin soğuğu oldukça şiddetliydi. Bir süre tabutta dinlendikten sonra, donma tehlikesine karşı kalkıp kalacak başka yer buldular. 

80 DARBESİ İLE YURTDIŞINA GİTTİ 

Bahattin Yıldız, 1980 Darbesi öncesinde içinde bulunduğu grubun bir kısmı tutuklandı, bir kısmı ise yurtdışına çıkmak durumunda kaldı. Ailesi ve nişanlısı Emine Hanım'ı ardında bırakarak sırasıyla İran, Pakistan ve Afganistan'a gitti.

Afganistan'da Müslümanlar'ın da yanında saf tutarak cihat etti. Tüm derdi Ruslar'a karşı Müslümanlar'ı korumaktı. 1981'de Ruslara karşı yapılan savaşta bir şarapnel parçasının vücuduna isabet etmesi neticesinde 'Gazi'lik unvanını elde etti. Savaşta aldığı yaralar nedeniyle defalarca kez ameliyat olmak zorunda kaldı. Yine de bir ömür boyunca kolundaki aksaklıklar ile cebelleşti. 

1987'de Türkiye'ye dönüş yaptı. İslam mücadelesini bu kez de ülkesinde sürdürecekti. Türkiye'ye döndükten sonra yarım bıraktığı Üniversitesi öğrenimini tamamladı. 

ÇOK SAYIDA KİTAP YAZDI

Bahattin Yıldız, Savaşan Afganistan ve Şehadet Takvimi'nin yayınlanmasına öncülük etti. Diğer yandan çok sayıda kitap yazdı. Yayınlanmayan birçok çalışması bulunmaktadır. İşte Bahattin Yıldız'a ait yayınlanan kitaplar: 

  • Karda Ayak İzleri

  • Güllerin Vedası

  • Kar Çiçeği

  • Cihad Günlüğü

  • Kimlik No: 666

ÇALIŞMALARINA TÜRKİYE'DE DEVAM ETTİ

Bahattin Yıldız, Türkiye'ye döndükten sonra, Mavera Dergisi'nde yazmaya başladı. Dergide 'Abdülhamid Muhaciri' mahlası ile okur ile buluştu. Ayrıca, Selam Dergisi, İmza Dergisi, Güldeste Dergisi, Gurbet Dergisi, Müslüman Genç Dergisi, Yeni Devir Gazetesi ve Milli Gazete'de yazdı. 

Bir yandan üniversite öğrenimine devam ederken diğer yandan da gençlere İslamiyet'i anlatmaya çalışıyor ve yardım gönüllüsü olarak hizmet etti. Çok sayıda öğrenciye öncülük etti ve topluma kazandırmaya çalıştı. 

Hayatını İslam'a hizmete adayan Bahattin Yıldız, birçok öğrenci yurdunun açılmasında da öncü rol oynadı. 

İNSAN VE MEDENİYET HAREKETİNDE VE İHH'DA YER ALDI

Hayatını Allah yoluna adayan Bahattin Yıldız, İnsan ve Medeniyet Hareketi'nin kuruluşunda aktif rol oynadı. Hareket ile birlikte yol alan Yıldız, Avrupa'da önemli çalışmalara imza attı. 

Diğer yandan İnsani Yardım Vakfı'nda (İHH) yer aldı. Vakıf ile birlikte ümmetin selameti için çeşitli faaliyetler yaptı. 

BAHATTİN YILDIZ'IN EVLİLİĞİ

Üniversite öğrenimine devam ettiği yıllarda İslami İlimler öğrencisi Emine Hanım ile nişanlandı. Nişanlılığı döneminde yurtdışına çıktı, nişanlısı Emine Hanım onun dönmesini bekledi.

Yıllarca süren bekleyişin ardından Emine Hanım ve Bahattin Yıldız dünya evine girdi. Bu evliliğinden 5 çocuk kucağına aldı. 

BİNDİĞİ UÇAK DÜŞTÜ 

İHH'da aktif olarak rol oynayan Bahattin Yıldız, derneğin Asya Sorumlusu Fatih Aktaş ile bir yetim projesi kapsamında Afganistan'a gitti. Amaçları yetimler için kurulacak yurt için yer bakmak, bağışçı temin etmeye çalışmak ve bölgedeki durumu gözlemlemekti. 

Mazlumun yanından olmak amacıyla, yardım gönüllüsü sıfatı ile çıkmış olduğu bu yolculuk yarım kaldı. Afganistan'a gitmek için havalanan uçak, Kabil'in kuzeyindeki Salang Geçidi yolunda düştü. 38 kişinin bulunduğu yolcu uçağından sağ çıkan olmadı. 

BAHATTİN YILDIZ'IN VEFATI

Bahattin Yıldız, 17 Mayıs 2010'da yetimlere yardım maksadıyla çıktığı yolda, uçak kazasında hayatını kaybetti. Ölümü de, hayatı gibi Allah yolunda oldu. 

Cenaze namazı Fatih Camii'nde kılındı. Bahattin Yıldız'ın naaşı, Edirnekapı Mezarlığı'na defnedildi. Ayrıca gıyabi cenaze namazı Mekke'de, Afganistan'da, Almanya'da, Bosna'da ve dünyanın dört bir köşesinde ayrı ayrı kılındı. 

YORUMLAR 38
  • Nusret 11 ay önce Şikayet Et
    Mekanın cennet olsun yüce gönüllü abi..
    Cevapla
  • FATİH 11 ay önce Şikayet Et
    MAŞAALLAH abimize tanımıyordum burdan okuyup öğrenmek nasip oldu. ALLAH CC RABBİMİZ rahmet eylesin.
    Cevapla
  • SIVASLI 11 ay önce Şikayet Et
    Bır sıvaslı olarak gurur duydum
    Cevapla
  • volkan 11 ay önce Şikayet Et
    ben de bir müslüman olarak gurur duydum kardeşim.
    Cevapla
  • zeki 11 ay önce Şikayet Et
    Mekanın cennetolsun cennet olsun hemşerim
    Cevapla
  • Mehmet 11 ay önce Şikayet Et
    Allah c.c rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle