Erdoğan'ın imzasının anlamı

İtalya'da temaslarını sürdüren Başbakan Erdoğan, bugün imzalanan Avrupa Anayasası'nı değerlendirdi. Erdoğan attığı imzanın Türkiye için ne anlama geldiğini de şöyle anlattı.

Erdoğan'ın imzasının anlamı
Erdoğan'ın imzasının anlamı
GİRİŞ 29.10.2004 22:11 GÜNCELLEME 29.10.2004 22:11

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün imzalanan Avrupa Anayasası'nın

"hayırlı olması" dileğinde bulunarak, "Atılan imzaların,

medeniyetlerin buluştuğu bir Avrupa'nın oluşmasına vesile olmasını

temenni ediyoruz" dedi.

  

Erdoğan, Roma'daki Türk Büyükelçiliği'nde düzenlediği basın

toplantısında, imzaladığı Avrupa Anayasası nihai senedi ile yaptığı

ikili görüşmeleri değerlendirdi.

  AB üyesi 25 ülke ile Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 3 aday

ülkenin, Avrupa Anayasası ve nihai senedini imzaladığını belirten

Başbakan Erdoğan, bunun Avrupa'nın geleceği için hayırlı olmasını

dileyerek, "Atılan imzaların, medeniyetlerin buluştuğu bir Avrupa'nın

oluşmasına vesile olmasını temenni ediyoruz" dedi.

  

Türkiye'nin AB üyeliğinin uzun bir süreç olduğunu ve bunun devam

edeceğini vurgulayan Erdoğan, bu süreçte, 17 Aralık tarihinin Türkiye

için çok önemli olduğunu kaydetti.

 

 Bugünün çok faklı bir anlamı daha olduğunu, Cumhuriyetin 81.

yıldönümünün kutlandığını belirten Başbakan Erdoğan, Roma'da temasları

nedeniyle kendisi ve beraberindekilerin Türkiye'deki kutlamalara

katılamadıklarını ifade etti.

  Erdoğan, Roma'da Türk Büyükelçiliği'ndeki Cumhuriyet Bayramı

kutlamalarına katıldıklarını belirtti. Türk milletinin Cumhuriyet

Bayramı'nı kutlayan ve daha nice kutlamalarda bir arada olma

temennisinde bulunan Erdoğan, "Her kutlamamızın ülkemizin

kalkınmasına ve geleceğine yönelik arzulanan o aydınlık yarınlara

ulaşma noktasında daha ileri bir mesafe alınmasına vesile olmasını

temenni ediyoruz" diye konuştu.

  

  -"OLUMLU BAKIŞLARI, BİZİ MEMNUN ETTİ"-

  

  İmza törenin yanı sıra ikili görüşmeler de yaptığını anımsatan

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İtalya, İngiltere, Avusturya, Almanya,

Belçika, İspanya, İsveç ve Yunanistan başbakanları ile bir araya

geldiğini ifade etti.

  Görüşmelerde, AB'nin 17 Aralık sürecine ve Türkiye'nin bu

süreçteki konumunu liderlerle ele aldıklarını belirten Erdoğan, şöyle

dedi:

 

 "Hemen hemen hepsinin olumlu bakışlarını bizzat kendilerinden

dinlememiz, bizleri de ayrıca memnun etti. Bu kalan süreç içerisinde

görüşmelerimiz, çalışmalarımız aynı şekilde devam edecek. İnanıyorum

ki 17 Aralık tarihi, artık tüm ülkelerinde beklediği bir adımın

atılmasına vesile olacaktır."

  

  -"(BİZ HAZIRIZ, TAMAMLADIK) DİYECEĞİZ"-

  

  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir gazetecinin, imzalanan Avrupa

Anayasası metninin ilgili ülkelerin parlamentolarına ya da halk oyuna

sunulacağını anımsatarak, "Fransa'da yapılacak halk oylamasının

Türkiye'nin AB üyeliği ile ilişkilendirileceği" yönündeki sözleri

üzerine, Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde bir yol haritasını, bir

takvimi belirleme yetkisinin olmadığını söyledi. Bu süreç içerisinde,

müzakerelerin de bitirilebileceğini ifade eden  Erdoğan, "Bu

müzakereler bitirildiği anda, bütün tam üye ülkeler bunun

bitirildiğine inandığı anda, bunun kararını verirler. Karar mercii,

ben değilim" diye konuştu.

  

Türkiye'nin gerek Kopenhang kriterleri gerek Mastrich kriterleri

çerçevesinde neler yapılması gerekiyorsa, onları yapacağını ifade eden

Erdoğan, 35 ayrı birimde çalışmalar yürütüldüğünü ve bu çalışmalar

bittikten sonra "İşte biz hazırız, tamamladık" diyeceklerini, AB

ülkelerinin de bu süreç içerisinde oldukları için, "Türkiye artık

üzerine düşen herşeyi gerçekleştirmiştir" diyerek kararı

vereceklerini kaydetti. Erdoğan, "Onun için çok da aceleci olmanın

anlamı yok" dedi.

  

  -"KIBRIS İLE İLGİLİ EK BİR MEKTUP VERİLMİŞTİR"

   

  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, görüştüğü liderlerden tam üyelik

izlenimi alıp almadığı yönündeki bir soru üzerine, görüştüğü

liderlerin ortak kanaatinin bu olduğu izlenimi edindiğini söyledi.

  Bir gazetecinin, "Berlusconi ile neler konuştunuz, imzaladığınız

nihai senette Kıbrıs ile ilgili protokoller var. Türkiye'nin bu senedi

imzalamasının Güney Kıbrıs'ı, Kıbrıs olarak tanıyacağı şeklinde

yorumlar yapılıyor. Ne diyeceksiniz?" sorusuna, Erdoğan, şu yanıtı

verdi:

  "Sayın Berlusconi, Türkiye'nin 17 Aralık'tan sonra tam üyelik ile

sonuçlanacak müzakere sürecini çok açık ve net destekliyor. Bu konuda

en ufak bir tereddüt söz konusu değil. Bunun yanında şu ana kadar

verdiği desteği diğer ülkeler nezrinde sürdürmenin gayreti içinde

olduğunu da söylüyor. Burada bizim herhangi bir endişemiz yok.

  Kıbrıs ile ilgili konuda da temel bir düşünceyi ortaya koymak

istiyorum. Düşünce değil, kayıtlarda olanı ortaya koymak istiyorum.

Bugün imza attığımız metin, her şeyden önce Türkiye'yi hukuken

bağlayan bir metin değildir. Bu bizi siyaseten bağlayan bir metindir.

Ve biz bunu aday ülke ve gözlemci sıfatıyla imzaladık. Kaldı ki bütün

bunlara rağmen, Kıbrıs ile ilgili ek bir mektup verilmiştir."  

  Erdoğan, "Ek mektubu açar mısınız?" sorusuna, "Biraz sabırlı

olun" yanıtını verdi.

  

  -"MÜZAKERE SÜRECİ İÇİN REFERANDUM YAPILMAZ"-

  

  Avusturya Başbakanı Wolfgang Schüssel ile görüşmesine ilişkin bir

soru üzerine de Erdoğan, Avusturya'nın bütün sıkıntılara rağmen,

olumlu istikamette hareket edeceklerini söylediğini kaydetti.

  Erdoğan, başka bir soru üzerine, müzakere süreci ile tam üyelik

konusunun birbirinden farklı konular olduğunu söyledi. Erdoğan, "17

Aralık'ta müzakere süreci başlasın mı, başlamasın mı diye, bunun

kararı verilsin diye, bunun referandumu yapılmaz. Bugüne kadar

yapılmadı zaten" diye konuştu.

  Bir gazetecinin, "Fransa Cumhurbaşkanı'nın basına ayrı kendisine

ayrı konuştuğu" şeklindeki sözleri üzerine de Erdoğan, "Bu sayın

Chirac'a karşı çok saygısız bir yaklaşım olur. Bize bu noktada hiçbir

zaman söylediğinden farklı birşey söylememiştir" dedi.

  Erdoğan, medya aracılığıyla devlet ve hükümet başkanları ile

hiçbir zaman görüşmediğini, bu tür görüşmelerin yanlış olduğunu

söyledi.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Halk TV'den cuma hutbesine 'skandal' müdahale! Allah'ın emirlerine savaş açan manşet
Yakınca’dan 'KKTC' mesajı: Kıbrıs davası bir namus meselesidir